Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/23 E. 2022/40 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/120 Esas
KARAR NO : 2022/190

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/02/2019
KARAR TARİHİ : 25/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalıdan olan alacağı nedeniyle davalı aleyhine İstanbul …. icra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, icra takibi açıldıktan sonra borçlu şirket tarafından davacı şirket hesabına 10.000,00 TL gönderildiğini, fakat daha sonrasında süresi içerisinde davalının kötü niyetli olarak ilamsız icra takibine itiraz ettiğini, 2018 Nisan ayında davalının, müvekkili şirketle irtibata geçerek şirketin zor durumda olduğunu, icra takibine itirazın zaman kazanmak için yapıldığını ve eğer taksitlendirme yapılırsa borçlarını ödeyeceklerini beyan ettiklerini, müvekkili şirketin avukatlarının davalı firma yetkilisi ile görüşerek, Nisan ayı itibari ile icra takibi açıldıktan sonra yapılan 10.000,00 TL hariç asıl alacak, vekalet ücreti, harçlar ve masraflar olmak üzere bütün alacak kalemlerinin toplamı olarak 185.000,00 TL’de anlaşıldığını, fakat protokolde belirtilen ödemelere riayet edilmediğini, davalının 31.05.2018 tarihinde 15.000,00 TL, 15.07.2018 tarihinde 20.000,00 TL, 31.08.2018 tarihinde 18.000,00 TL olmak üzere toplam 53.000,00 TL’nin müvekkili şirket hesabına, ayrıca 31.08.2018 tarihinde 2.000,00-TL alacaklı vekil olarak kendi hesaplarına toplamda 55.000,00 TL ödeme yapıldığını, icra takibi açıldıktan sonra toplamda 65.000,00 TL ödeme yapıldığını, daha sonrasında davalı şirket yetkilileri ile defalarca konuşulmasına rağmen sürekli “bugün yarın” gibi sözlerle müvekkilinin oyalanarak bugüne kadar ödeme yapılmadığını, yapılan protokolün 4. maddesinde “Alacaklı ve/ veya vekilinin belirtilen icra dosyasında itirazlarından feragat etmez iseler bu protokol itirazdan feragat için kesin bir delil olacağı taraflar kabul beyan ve taahhüt ederler.” şeklindeki protokolün bu maddesine de davalı tarafından riayet edilmediğini ve icra dosyasından feragat yapılmadığını, bu sebeplerden ötürü işbu itirazın iptali davasını açma zaruretinin hasıl olduğunu, davacı şirketin ticari defter ve kayıtların da davalı şirketten alacağının olduğunun mahkememizce tevdi edilecek bilirkişi tarafından yapılacak inceleme sonunda da tespit edileceğini beyanla davalı borçlunun İstanbul … icra Dairesinin … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;Müvekkili şirket adına, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne konkordato başvurusunda bulunulduğunu, Mahkemenin … Esas sayılı dosyasında 31.12.2018 tarihinde müvekkili lehine 3 ay süreyle geçici mühlet verilmesine karar verildiğini, geçici mühlet kararının 05.01.2019 tarihinde Basın İlan Kurumu’nun resmi ilan portalında ilan edildiğini, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından 28.03.2019 tarihinde geçici mühletin süresinin dolduğu 31.03.2019 tarihinden itibaren 2 ay süre ile uzatılmasına karar verildiğini, geçici mühletin uzatılmasına ilişkin kararın da Basın İlan Kurumu’nun resmi ilan portalında 01.04.2019 tarihinde ilan edildiğini, davacı tarafından dava dilekçesinde öne sürülen iddiaların taraflarınca kabul edilmesinin mümkün olmadığını, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması gerektiğini, bununla birlikte kabul anlamına gelmemekle birlikte mühlet tarihinden önceki döneme ait olup konkordato kapsamına giren borçların, konkordato tasdik edilmeden mühlet süresi içinde kesinlikle ödenememekte olduğunu, şöyle ki İcra ve İflas Kanunu’nun İİK 286. maddesinde de, konkordato talebine eklenmesi gereken belgelerden olan ön projenin “borçlunun borçlarını hangi oranda veya vadede ödeyeceğini, bu kapsamda alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacaklarını, ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarını satıp satmayacağını, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli mali kaynağın sermaye artırımı veya kredi temini yoluyla yahut başka bir yöntem kullanılarak sağlanacağını gösteren konkordato ön projesi” şeklinde tanımlandığını, müvekkili şirkete 3 ay süreyle geçici mühletin verildiği tarih olan 31.12.2018 ve öncesine ait borçların konkordato kapsamına girmekte olup bu borçların ancak mahkeme dosyasındaki “konkordato ön projesi” kapsamında ödenebileceğini, söz konusu ön projede borçların ödenmesi için belli vadeler öngörüldüğünü, konkordato tasdik edilip bu proje kesinleştiğinde ödemelerin yapılmasının söz konusu olacağını beyanla davacı tarafından haksız ve kötü niyetle açılan huzurdaki davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin açılmış ise de davacı vekilinin 09/07/2020 tarihli dilekçesi ile işbu davayı ıslah etmek suretiyle alacak davasına çevirdiği anlaşılmış olup buna göre uyuşmazlık taraflar arasındaki ticari ilişkisi kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarında olduğunun tespitine ilişkindir.
Küçükçekmece…. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dosyanın yetkisizlikle geldiği İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplamda 182.526,00 TL’nin tahsiline ilişkin yürütülen takipte davalının yetkiye ve borca itirazı sonucu talep üzerine dosyanın gönderilmesinden sonra Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında borçlu veya vekiline ödeme emrinin gönderilmediği, borçlu veya vekili tarafından herhangi bir itirazın olmadığı görüldü.
Davalıya ait ticari defterlerin incelenmesi için dosya mali müşavir bilirkişi … ‘a tevdi edilmiş olup bilirkişi tarafından sunulan 19/11/2020 tarihi raporda özetle; davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, davalı taraf ticari defterlerinin, inceleme günü olan 28/09/2020 tarihinde inceleme için sunulmamış olduğu, davacı yanın incelenen ticari defterlerinde davalı yandan 17/01/2018 takip tarih itibariyle 175.000,00-TL alacaklı olduğu, davacının bağlı olduğu Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürlüğünden gelen BS bildirimlerinde (5.000,00-TL limit) bildirilmesi gereken tüm satış bildirimlerini yapmış olduğu ve 2014, 2015 ve 2016 yılı BS bildirim toplamının 523.060,59 TL olduğu, davalı için Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden talep edilen BA-BS bildirimleri henüz ulaşmamış olduğundan davalı yan BA-BS bildirim tespitlerinin yapılamamış olduğu, taraflar arasında tarihi belge üzerinde görülmeyen sulh protokolü yapılmış olduğu, işbu protokolün, icra takip tarihi olan 17/01/2018 tarihinden sonra ve sulh protokolünde belirtilen açıklamalardan, takip sonrası 24.01.2018 tarihinde davalı tarafından 10.000,00-TL’lik ödemenin yapılmasından sonra 26.01.2018 tarihinde davalı yana ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra yapılmış olduğunun anlaşıldığı, sulh protokolünde ana para cari hesap bakiyesinin belirtilmemiş olduğu, sulh protokolünün 3. maddesinde belirtilmiş olduğu gibi cari hesap borcu, tahsil harcı, harç vs eklenerek mutabakat sağlayarak ve toplam 185.000,00 -TL üzerinden anlaşarak mutabık kaldıkları, taraflar arasında yapılmış sulh protokolüne göre davalının Mayıs 2018 taksitini 15.000,00-TL olarak zamanında, Haziran 2018 taksiti olan 20.000,00-TL’yi gecikmeli olarak ve Temmuz 2018 taksiti olan 20.000,00-TL’nin tamamını değil 18.000,00-TL’sini gecikmeli olarak ödemiş olduğu, sulh protokolüne göre kalan 132.000,00-TL’yi ödememiş olduğu, icra takip tarihi olan 17.01.2018 tarihinden sonra davalı tarafından davacı yana toplam 63.000,00-TL ödeme yapılmış olduğu, davalı tarafından davaya cevap dilekçesi ekinde sunulmuş Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı 31/12/2018 tarihli kararında, konkordato davası nedeniyle 31/12/2018 tarihinden itibaren 3 ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve 28.03.2019 tarihli kararında 31/12/2018 tarihli 3 ay süreli geçici mühlet kararının süresinin dolduğu 31/03/2019 tarihinden itibaren 2 ay süre ile uzatılmasına karar verilmiş olduğunun görülmüş olduğu, davacı yanın 17/01/2018 tarihli icra takibinde 175.000,00-TL’lik asıl alacağına, 7.526,20 TL işlemiş faiz talep etmiş olduğu, tekrar hesaplama yapılmış olunduğunda bu tutarın doğru hesaplanmış olduğu, işlemiş faiz dahil davacının icra takip tarihi itibariyle alacağının (175.000,00-TL 7.526,20 TL) 182.526,20 TL hesaplanmış olduğu, davacı yan lehine karar alınması halinde davacı yanın 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 17/01/2018 tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık % 09,75 ve değişen oranlarda avans faizi talep edebileceği, tarafların, inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin muhterem Mahkememizin takdiri içinde kaldığı kanaatini bildirmiştir.
Dosya mali müşavir bilirkişi ….’a ek rapor alınması için tevdi edilmiş olup bilirkişi 15/10/2021 tarihli ek raporunda özetle;Davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, davalı yanın 2018 ve 2019 yılları ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmamış olduğu, davacı …. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Yağ Ve Kimya San. Tic. A.Ş.’den olan cari hesap alacağının, davalı hakkında geçici mühlet kararı verilen 31.12.2018 tarihi itibariyle 112.000,00-TL olduğu, dava dosyası içeriğinde davacı ile davalı arasında düzenlenen bir sözleşmeye ve davalıyı temerrüde düşürecek bir ihtarnameye rastlanmadığı, ancak TTK.1530’a göre icra takip tarihi olan 17.01.2018 tarihinden, geçici mühlet tarihi olan 31.12.2018 tarihine kadar faiz hesabı yapıldığında, (davacının 28.11.2020 tarihli beyanı) kamu bankalarınca TL cinsinden bir yıllık vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranı ile faiz tutarının 22.404,66 TL olarak hesaplanmış olduğu, Mahkememiz tarafından bu faiz oranlarının kabul edilmesi durumunda, davacının geçici mühlet kararı verilen 31.12.2018 tarihi itibariyle faiz dahil alacağının (112.000,00 TL+22.404,66 TL) 134.404,66 TL hesaplanmış olduğu, davacının icra takip tarihinde talep etmiş olduğu avans faiz oranları dikkate alındığında 17.01.2018 icra takip tarihinden geçici mühlet tarihi olan 31.12.2018 tarihine kadar faiz tutarının 16.006,03 TL olarak hesaplanmış olduğu, Mahkememiz tarafından avans faiz oranları kabul edilmesi durumunda davacının geçici mühlet kararı verilen 31.12.2018 tarihi itibariyle faiz dahil alacağının (112.000,00 TL+16.006,03 TL) 128.006,03 TL hesaplanmış olduğu kanaatini bildirmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine 17/01/2018 tarihinde İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 175.000,00 TL asıl alacak ve 7.526,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 182.52620 TL üzerinden takibe başlandığı, davalının yetkiye ve borca itirazı sonucu talep üzerine dosyanın gönderilmesinden sonra Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı sırasına kaydedildiği, Mahkememizce Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasında ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edilip edilmediği, tebliğ edildiyse tebliğ evrakının bir suretinin, yine davalı borçlu tarafından ödeme emrine karşı itiraz edildiyse itiraz dilekçesinin bir suretinin ve itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edildiyse tebliğ evrakının bir suretinin UYAP üzerinden göndrilmesinin istenilmesi için yazılan müzekkereye verilen cevapta alacaklı vekili tarafından masraf ibraz edilmediğinden borçlu veya vekiline ödeme emrinin gönderilmediği, borçlu veya vekili tarafından herhangi bir itirazın olmadığının belirtildiği, bunun üzerine davacı vekilinin 09/07/2020 tarihli dilekçesi ile işbu davayı ıslah etmek suretiyle alacak davasına çevirdiği, yatırılması gereken eksik harcın Mahkememizce tamamlatıldığı anlaşılmakla itirazın iptali olarak açılan işbu davaya davacı tarafın ıslah dilekçesi sunmasından sonra alacak davası olarak devam edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın aralarındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarında toplandığı, davacı tarafın incelemeye sunulan ve usulüne uygun tutulduğu için lehine delil olan ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 175.000,00 TL alacaklı olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 175.000,00 TL asıl alacak ve 7.526,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 182.52620 TL üzerinden takibe başlanıp davalı tarafından ödeme emrine itiraz edildikten sonra dosya kapsamında bulunan tarafların bir itirazının bulunmadığı bila tarihli sulh protokolünün düzenlendiğinin anlaşıldığı, protokolün 3. Maddesine göre tahsil harcı hariç cari hesap bakiye, faizler, avukatlık ücreti, harç vs. konusunda toplamda 185.000,00 TL üzerinden tarafların mutabakat sağladığı, sulh protokolünün düzenlenmesinden önce takip sonrası 24.01.2018 tarihinde davalı tarafından 10.000,00 TL ödeme yapıldığı, protokolün düzenlenmesinden sonra ise bu protokole göre davalının 15.000,00 TL olan Mayıs 2018 taksitini, 20.000,00 TL olan Haziran 2018 taksitini ve 20.000,00 TL olan Temmuz 2018 taksitini 18.000,00 TL olarak ödemiş olduğu, toplam 63.000,00 TL ödeme yapılmasından sonra sulh protokolüne göre ödenmesi gereken 132.000,00 TL’nin ödenmemiş olduğu, davalı şirketin 27/12/2018 tarihinde konkordato talebine ilişkin Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sırasında kayıtlı davayı açtığı, 31/12/2018 tarihi itibariyle davalı şirket hakkında geçici mühlet kararı verildiği, davacının incelenen ticari defterlerine göre davalı şirket hakkında geçici mühlet kararı verilen tarih itibariyle davalıdan 112.000,00 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın incelemeye sunulan ve usulüne uygun tutulmayan ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacıya 175.000,00 TL borçlu olduğu, icra takibinden sonra davacıya 63.000,00 TL ödeme yapmış olduğu, davalının kendisi hakkında geçici mühlet kararı verilen tarih itibariyle davacıya 112.000,00 TL borçlu olduğu, davalı şirket hakkında geçici mühlet kararı verilen tarih itibariyle her iki şirketin ticari defterleri arasında bir fark bulunmadığı, buna göre davacının, davalıdan 112.000,00 TL alacaklı olduğu, davacı vekili tarafından sunulan davanın alacak davasına çevrildiğine ilişkin 09/07/2020 tarihli ıslah dilekçesinde de 112.000,00 TL bakımından talepte bulunduğu anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabulü ile asıl alacak 112.000,00 TL ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünde başlatılan takip ile temerrüde düşürüldüğü nazara alınarak icra takibi tarihi olan 17/01/2018 ile Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin davalı hakkında geçici mühlet kararı verdiği 31/12/2018 tarihi arasında işleyen faiz 16.006,03 TL’nin toplamından oluşan 128.006,03 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ıslahla müddeabihin azaltılamayacağı gözetilerek fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1-Asıl alacak 112.000,00 TL ile davalının İstanbul …. İcra Müdürlüğünde başlatılan takip ile temerrüde düşürüldüğü nazara alınarak icra takibi tarihi olan 17/01/2018 ile Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin davalı hakkında geçici mühlet kararı verdiği 31/12/2018 tarihi arasında işleyen faiz 16.006,03 TL’nin toplamından oluşan 128.006,03 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ıslahla müddeabihin azaltılamayacağı gözetilerek fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 7.650,72 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.094,43 TL ile 818,25 TL tamamlama harcının toplamından oluşan 1.912,68 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 5.738,04 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen 1.094,43 TL peşin harç, 818,25 TL tamamlama harcı, 44,40 TL başvurma harcı, 1.198,50 TL bilirkişi ücreti, 201,50 TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.357,08 TL’den kabul-red oranına göre (%95,29 kabul, %4,71 ret) hesaplanan 3.198,96 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarf edilen tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 73,50 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%95,29 kabul, %4,71 ret) hesaplanan 3,46 TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 14.590,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul-red oranına göre (%95,29 kabul, %4,71 ret) hesaplanan 1.257,83 TL’sinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, bakiye 62,17 TL’sinin ise davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 25/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır