Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/199 E. 2021/1179 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/199 Esas
KARAR NO : 2021/1179

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun, Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile aleyhine yürüttükleri 62.071,23 TL (Takip Çıkışı) tutarındaki faturaya dayalı icra takibine itiraz etmiş olduğunu, davalı borçlunun işbu itirazında ileri sürdüğü hususların tümüyle haksız olup itirazında kötü niyetli olduğunu, davalı borçlunun, itiraz dilekçesinde; tüm borca, işlemiş faize, faiz oranına ve ferilerine taleplerinin yasal dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle itiraz ederek takibin durdurulmasını talep etmiş ve ilgili İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğunu, müvekkili ile davalı arasında yapılan ticari iş (faturalarda belirtilen malların satılması) karşılığında davalı şirkete takibe konu, 20/08/2020 tarihli … No’lu 298.080,00 tutarlı fatura keşide edilmiş olduğunu, davalının, söz konusu faturayla alakalı kısmi ödeme yapmış olduğunu, kalan bakiye için ise herhangi bir ödeme yapmadığından söz konusu icra takibinin başlatılmış olduğunu, davalı borçlu tarafından anılan faturaya yönelik herhangi bir itirazda bulunulmamış olup, icra takibine karşı ileri sürdüğü itiraz dilekçesinde söz konusu faturayla alakalı herhangi bir açıklama getirmemiş ve ödeme belgesi de sunmamış olduğunu, itiraz edilen icra takibinin, borçluya kesilen fatura ve cari hesaba dayanmakta olup ödenmeyen faturanın müvekkilinin ticari defter ve kayıtlarında sabit olduğunu, müvekkilinin faturalarda yazan malzemeleri davalıya satmış vc alacağına karşılık faturasını da kesmiş olduğunu, takip konusu alacağın likit fatura alacağı olduğunu, arabuluculuğa başvuru yapıldığını, ancak anlaşma sağlanamamış olduğunu beyanla; davalı borçlu aleyhine başlatılan Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyası ve söz konusu takibin konusunu oluşturan 62.071,23 TL (Takip çıkışı) borç ve işlemiş ve işleyecek faizlerinden ötürü, davalı borçlunun haksız olan itirazının iptali ile takibin devamına, takibin devamına ve itirazın haksızlığına karar verilmesi halinde %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmolunmasına, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup, davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 60.000,00 TL fatura, 2.071,23 TL yasıl faiz olmak üzere toplam 62.071,23 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusunun vekili aracılığıyla takibe itiraz ettiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı tespiti için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 06/09/2021 günü, saat 14.00 da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, SMMM bilirkişi … 15/11/2021 tarihli raporunda özetle; dava konusunun, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğunu, davacının 2020 ve 2021 yılları Yevmiye, Defteri Kebir ve Envanter defterlerinin açılış tasdikinin lehine delil niteliğinin bulunduğunun 2020 yılı Yevmiye Defteri kapanış tasdiki yaptırılmadığından lehine delil niteliğinde bulunmadığını, 2021 Yevmiye Defteri kapanış tasdiki yasal süresi dolmadığı için yaptırılmamış olduğundan lehine delil konusunda değerlendirme yapılamadığını, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (07.01.2021) itibariyle davacının davalıdan 669.392,00 TL alacaklı olduğunu, davalı şirketin ticari defterleri ile ilgili olarak; davalı şirketin mahkememizce belirlenen incelemeye katılmadığı ve yerinde inceleme talebi bulunmadığından ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamadığını, takip konusunun davacının davalıya düzenlemiş blduğu 20.08.2020 tarihli … no.lu 298.080,00 TL tutarlı faturadan kaynaklı olduğunu, mezkur faturanın davalı ticari defterleri sunulmadığından davalının ticari defterlerinde olup olmadığının tespit edilemediğini, dosyaya celp edilen davalı şirketin kayıtlı olduğu Halkalı Vergi Dairesinden gelen davalı Ba formu incelendiğinde davacının davalıya düzenlemiş olduğu takip konusu faturanın davalı tarafından Ba formunda bildirilmemiş olduğunu, mezkur fatura içeriğindeki ürünlerin davalıya teslimi hususu ile ilgili olarak; davacı şirketten mezkur faturaya ilişkin sevk irsaliyesi talep edilmiş olmakla birlikte rapor tarihine kadar taraflarına evrak ibraz edilmediğinden fatura içeriğindeki malların davalıya teslim edilip edilmediği hususunun tespit edilemediğini, her ne kadar dava dilekçesinde “davalı söz konusu faturayla alakalı kısmi ödeme yapmış, kalan bakiye için ise herhangi bir ödeme yapmamıştır” denilmişse de, davalı şirket tarafından mezkur faturaya istinaden kısmi ödeme yapıldığına ilişkin dosyaya mübrez evrak bulunmadığını, bu itibarla; mezkur faturanın davalı şirket kabulünde olup olmadığı, fatura içeriğindeki malların davalı şirkete teslim edilip edilmediği ve kısmı ödeme yapıldığı hususlarının davacının ispatına muhtaç olduğunu bildirmiştir.
Dava, fatura alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ise de davalı taraf yapılan ihtara rağmen defter ve belgelerini sunmamış, davacı defterlerinin ise 2020 ve 2021 yılları Yevmiye, Defteri Kebir ve Envanter defterlerinin açılış tasdikinin lehine delil niteliğinin bulunduğunun 2020 yılı Yevmiye Defteri kapanış tasdiki yaptırılmadığından lehine delil niteliğinde bulunmadığı, 2021 Yevmiye Defteri kapanış tasdiki yasal süresi dolmadığı için yaptırılmamış olduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (07.01.2021) itibariyle davacının davalıdan 669.392,00 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Takibe konu faturaya istinaden düzenlenmiş sevk irsaliyesi veya fatura konusu ürünlerinini teslimini ispata yarar başka herhangi bir evrak dosyaya sunulmamıştır. Davalı tarafa ait BA kayıtlarının incelenmesinde davacıdan ürün alımı yapıldığına dair herhangi bir kaydın beyan edilmediği görüşmüştür. Mevcut durum itibari ile davacının, takibe konu faturada yer alan ürünleri davalı tarafa teslim ettiği ve davalı taraftan alacaklı bulunduğu ispat edilebilmiş değildir. Açılış ve kapanış onayları süresinde yapılmayan davacı defterleri yalnız başına alacağın varlığını kanıtlayamayacağından açılan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 749,67 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 690,37 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
2-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin arabuluculuk görüşmesine katılmayan davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸