Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/13 E. 2023/454 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/13 Esas
KARAR NO : 2023/454

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/01/2021
KARAR TARİHİ : 09/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 01.09.2020 tarihinde saat 18:50 sıralarında …. Mah. …. Caddesi mevkiinde …..’in sevk ve idaresindeki …. plakalı sayılı aracın müvekkili ….’e çarpması sonucu yaramalı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, bu kaza sonucu müvekkili ….’ün yaralanmış uzun süre tedavi görmüş olduğunu, müvekkilinin kaza tarihinde henüz 11 yaşını doldurmuş olduğunu, kaza sonucunda psikolojik anlamda büyük ölçüde bunalıma girmiş ve bundan kaynaklı iyi bir eğitim alamamış olduğunu, bu nedenle yaşamış olduğu trafik kazasının bütün hayatını etkilemiş ve müvekkilinin halen algılama sorunları yaşamakta olduğunu, müvekkilinin, kazanın oluşumunda kusuru ile kazaya sebep olan …. plakalı araç sürücüsünden şikâyetçi olmuş, konu ile alakalı Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …. soruşturma numarası ile soruşturma başlatılıp iddianame düzenlenmiş olduğunu, başlatılan soruşturma sonucunda Bakırköy (Kapatılan) .. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından … E. numarası ile yargılama yapılıp, sürücü …..’in cezalandırılmış olduğunu, müvekkilinin, sağlık masrafları, trafik kazası sonucu meydana gelen; Geçici iş göremezlik, Kalıcı iş göremezlik, malul durumundan kaynaklı tazminat ve maddi – manevi zararlarının karşılanması için davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulmuş ancak ödeme yapılmamış olduğunu, işbu olayda sürücünün kusurlu olduğunu, bu nedenle Yasalara göre ilgili Sigorta Şirketi ve araç sahibinin de sorumlu olduğunu, iş bu davanın açılması için gerekli yasal prosedürlerin yerine getirilmiş olduğunu, dava yoluna başvurmadan önce ilgili sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunması gerektiğini, taraflarınca davalı …. Sigorta A.Ş’ye 10.11.2020 tarihinde, yasal süre içinde maddi zararların karşılanması için davalı sigorta şirketine yaptıkları başvuru sonucunda şirket tarafından dava konusu taleplerinin karşılanmamış olduğunu, davalı …. Sigorta A.Ş’ye karşı 03.12.2020 tarihinde zorunlu arabulucuya başvurulmuş, anlaşma sağlanamamış olduğunu, müvekkilinin sağlık masrafları, çalışamadığı süre, olmak üzere trafik kazası sonucu meydana gelen maddi-manevi zararlarının karşılanması için zorunlu arabuluculuğa başvuru yapılmış, anlaşma sağlanamamış olduğunu beyanla; müvekkilinin malul kalmasından kaynaklı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; 500 TL Geçici iş göremezlik, 500 TL Kalıcı iş göremezlik, 40.000 TL Manevi Tazminat olmak üzere toplamda 41.000 TL maddi – manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (Davalı …. Sigorta Şirketi maddi tazminattan poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş. vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davaya konu kazanın 01.09.2010 tarihinde meydana gelmiş olup dava tarihinin 06.01.2021 olduğunu, davanın zamanaşımı süresi dolduktan sonra açılmış olup reddi gerektiğini, davaya konu trafik kazası 01.09.2010 tarihinde meydana gelmiş olduğundan, uzamış Ceza zamanaşımı süreleri bakımından tatbiki gereken yasanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu olduğunu, dolayısıyla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 66. maddesine göre; bir ya da birden fazla ölü varsa ceza zamanaşımı süresinin 15 yıl, bir ya da birden fazla yaralı varsa ceza zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğunu, davaya konu trafik kazasında 1 yaralanma meydana gelmiş, bu halde davalarına uygulanacak olan ceza zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğunu, davanın 06.01.2021 tarihinde yani olay tarihinden 10 yıl 4 ay sonra (8 yıllık ceza zamanaşımı süresi dolduktan sonra ) yapılmış olup zamanaşımına uğramış olduğunu, …. Plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde …. nolu, 29.07.2010-29.07.2011 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet (trf) sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin poliçe sebebiyle sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, yaralanma ve ölümlerde poliçenin kişi başına azami teminatının: 175.000,00-TL olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince belirlenmesi gerektiğini, müvekkili şirketin nezdindeki poliçe sebebiyle davacıya karşı sorumluluğunun doğabilmesinin sigortalı aracın kazanın oluşumunda kusurlu olmasına bağlı ve sorumlu olacağı miktarın sürücünün kusur oranına göre belirlenmesi gerektiğini, bu nedenle, sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, var ise kusur oranının Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince tespitini talep ediyor olduklarını, davacının iddia edildiği gibi malul kaldığının sabit olmadığını ve ayrıca tespite muhtaç olduğunu, davacı tarafın, kaza sebebiyle yaralamalı trafik kazasında yaralanarak malul kaldığını iddia etmekte olduğunu, davacının maluliyet iddiasının ispata muhtaç olduğunu, maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi hususunun Adli Tıp Kurumu …. İhtisas Dairesi tarafından  yerine getirilmesi gerektiğini, davacının malul olup olmadığı Adli Tıp Kurumu tarafından tespit edildikten sonra, sürekli maluliyet tazminat miktarının aktüerler siciline kayıtlı aktüer sıfatını haiz bilirkişi tarafından trafik sigortası genel şartlarına göre hesaplanması gerektiğini, davacı kaza tarihinde 11 yaşında çocuk olduğundan geçici iş göremezliğe ilişkin bir maddi zararı bulunmadığını, davacı ….’ün, 1999 doğumlu olup kaza tarihinde 11 yaşında olduğunu, 11 yaşındaki bir çocuğun çalışıp gelir elde etmesinin mümkün olmadığını, her hangi bir işte çalışmadığını, geçimini ailesinin sağlamakta olduğunu, dolayısıyla davacının iddia ettiği gibi kazadan sonraki iyileşme süresi zarfında çalışamamaktan kaynaklanan herhangi bir gelirden yoksunluğu ve de maddi zararı bulunmadığını, davacıların davasının bu nedenle reddedilmesi gerektiğini, davayı kabul etmemekle birlikte müvekkili şirket davadan önce temerrüde düşmediğinden faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, davacı tarafın, kaza tarihinden itibaren faiz talep etmiş olduğunu, faiz talep edebilme hakkının temerrüt hükümleri gereğince, temerrüde düşürülme olgusunun gerçekleşmesine bağlı olduğunu, müvekkili şirketin davadan önce temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermemiş olduğunu, bu nedenle faiz, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını beyanla; öncelikle zamanaşımı nedeniyle davanın zamanaşımı sebebiyle reddine, davanın esastan reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Bilgisayar Büro Makineleri….Ltd. Şti. 22/01/2021 tarihli beyan dilekçesi ile; şirket adına kayıtlı … plakalı aracın kaza tarihinde …. Sigorta tarafından düzenlenmiş olan …. nolu trafik sigortası mevcut olup, yine aynı araca ait Ankara sigorta tarafından düzenlenmiş …. nolu kasko poliçesi mevcut olduğunu, kazada yaralanan kişinin kaza ile ilgili mağduriyetinden doğacak olan gerek maddi gerekse manevi tazminat haklarını trafik sigortası ve kasko sigortasının 3.şahıslara verilen zararların ilgili teminatlarından talep edilmesini/karşılanmasını talep etmiştir.
Davalı …..’e usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davaya cevap verilmediği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlık; meydana gelen kazada tarafların kusur durumları, davacının maddi ve manevi zararlarının bulunup bulunmadığı, davacının meydana gelen kaza sebebiyle davalılardan bir talepte bulunup bulunmayacağı, talepte bulunması mümkün ise miktarları hususlarındadır.
Meydana gelen olayda tarafların kusur durumlarının oransal olarak tespiti bakımından rapor alınması için ATK Trafik İhtisas Dairesine müzekkere yazılmasına karar verilmiş olup, ATK Trafik İhtisas Dairesi … tarih ve …. sayılı raporda özetle; olayın 01.09.2010 günü saat 18.45 sıralarında davalı sürücü …..’in sevk ve idaresindeki ….. plakalı kamyonetle … Caddesi üzerinde seyirle olay yerine geldiğinde gidiş yönüne göre sağdan yola girerek sol tarafa geçmek isteyen yayaya çarpması sonucu 1999 doğumlu davacı yaya ….’ün yaralandığı dava konusu olayın meydana gelmiş olduğu, olay mahallinde yolun bölünmüş, tek yönlü, sağda yaya kaldırımı, solda orta refüj bulunduğu, 150 metre geride trafik ışıkları bulunmakta, mahalin meskun, çarpma noktasının sağ şerit üzeri olduğu, dosya kapsamı, ifadeler, kaza krokisi ve mevcut diğer verilerle birlikte, tümü ile tetkik edildiğinde kazanın olay kısmında anlatıldığı şekilde meydana geldiği, olayda davacı yayanın asli derecede etkenliği olduğu, davalı sürücünün tali kusurunun bulunduğu, başka da kusur izafe edilecek kişi ya da unsur olmadığı kanaatine varan heyetlerinin kusur gerekçelerini şu şekilde tanzim etmiş; davalı sürücü …..’in sevk ve idaresindeki kamyonetle seyri sırasında dikkatli olması, yola giren davacı yayayı farkettiğinde sert fren tatbiki ve uygun direksiyon manevrası ile kazayı önlemeye çalışması gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olup dikkatsiz ve tedbirsizliği nedeni ile tali kusurlu olduğu, olaya müdrik yaşta olmayan davacı yaya ….’ün karşı tarafa geçmek için yolu iyice kontrol etmesi, gelen araçların hız ve mesafesine dikkat etmesi, ilk geçiş hakkını gelmekte olan davalı idaresindeki araca vermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş, kontrolsüz bir şekilde yola intikal ederek olaya sebebiyet vermiş olup davranış faktörleri sonuç üzerinde asli derecede müessir olduğu SONUÇ OLARAK; olayda; davalı sürücü …..’ in %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, küçük yaştaki davacı yaya ….’ ün davranış faktörlerinin sonuç üzerinde %70 (yüzde yetmiş) oranında müessir olduğu bildirilmiştir.
Davacının ATK ….. İhtisas Kuruluna sevki ile kaza nedeniyle geçici ve kalıcı maluliyetinin oluşup oluşmadığı, tıbbi iyileşme süresi ve mevcutsa kalıcı maluliyet oranının tespiti ile rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş olup, ATK İstanbul …. Adli Tıp İhtisas Kurulu … Karar ve ….. A.T.Nolu raporda özetle; …. Hastanesinin 01/09/2010 yatış ve 12/09/2010 çıkış tarihli, 01/09/2010 yatış ve 24/09/2010 çıkış tarihli, …. nolu epikriz raporlarında; araç dışı trafik kazası, entübe hasta, generalize tonik klonik konvülsiyonu olan hastaya epdantoin başlandığı, radyolojik incelemelerde, bilateral frontal lob komşuluğunda sağda en geniş yerinde 4,6mm, solda en geniş yerinde 3,2mm subdural hematom, bilateral parietal kemikte oblik seyirli fraktür hattı, belirgin parankimal kontüzyon, C3 vertebra korpusunda fraktür ve anteriora dislokasyon, sol akciğer alt lobda kontüzyon, sol klavikula orta hatta deplase fraktür, sol 11, 10 ve 9. kotlarda fraktür, dalak alt lobda parankimal laserasyon, sağ femur nondeplase kırığı, sağ asetabulumda kırık izlendiği, yoğun bakım ünitesine yatışının yapıldığı, tedavilerinin düzenlendiği, …. Hastanesinin 24/09/2010 yatış ve 28/09/2010 çıkış tarihli, .. protokol nolu epikriz raporunda; ekstübe olduktan sonra takip ve tedavi amacıyla servise yatırıldığı, kontrol BT’sinde bifrontal subdural effüzyonda ilerleme görülmediği, …. Hastanesinin 12/11/2010 yatış ve 25/11/2010 çıkış tarihli, … protokol nolu epikriz raporunda; takipli olan hastanın sağ frontal kronik subdural hematom içine subakut subdural hematom gelişmesi üzerine opere edilmek üzere servise yatırıldığı, burr hole açıldığı dren yerleştirildiği, 12/11/2010 tarihli ortopedi konsültasyon notunda, entübe hasta, sağ suprakondiler femur kırığının kaynamış olduğu, alçı atele alındığı, …. Hastanesinin 11/01/2021 çekim tarihli ve …. protokol nolu radyoloji raporunda; kranial BT’de her iki serebral ve serebellar hemisfer kortikal sulkusların derinlik ve genişliğinin arttığı, ventriküler sistemin normalden geniş olduğu (yaş ile uyumsuz atrofi), sağ frontal kemikte deforme görünüm izlendiği, Kurullarının 05/01/2022 tarihli muayenesinde; yaya halindeyken sağ tarafından araç çarptığını, sağ bacağına alçı yapıldığını, ambulansta kalbinin durduğunu, beyninin su topladığını söylediklerini, önce 30 gün yoğun bakımda ayttığını sonra 6 ay serviste yattığını, beyin ameliyatı geçirdiğini, taburcu olduktan sonra skolyozu için fizik tedavi aldığını, sağ omzundaki problem yüzünden sağ kolunda titremesi olduğunu ve nöroloji tarafından dideral başlandığını, şu anda sağ omuzda hareket kısıtlılığı ve unutkanlık şikayeti olduğunu söylediği, yapılan fiziki muayenesinde, yüz sınırlarında travmatik bir lezyon tarif ve tespit edilmediği, mimikler tam ve doğal, bilateral nazolabial sulkuslar doğal, çene hareketleri tam, paryetal bölgede saçlı deride 4x1cm boytuunda nedbe, sol humerus distalde 6x1cm boyutta skar, sol önkol proksimalde 4x1cm boyutunda skar, sol diz proksimal lateralde 4x1cm boytuunda skar, solunum ve dolaşım sistemi muayenesinde, S1 ve S2 ritmik ve doğal, her iki akciğer solunuma eşit katılıyor, ral, ronküs yok, Ortopedi muayenesinde, 1 yaşında iken kaza geçirdiği, torakolomber kırık olmadığını söylediği, yaklaşık 15 derece torakalden sola rotasyonlu skolyoz, sağ el dominant olduğu, sağ omuz fleksiyon 180 derece, ekstansiyon 60 derece, abduksiyon 180 derece, adduksiyon 60 derece, iç rotasyon 80 derece, dış rotasyon 60 derece olduğu, sol omuz fleksiyon 180 derece, ekstansiyon 60 derece, abduksiyon 180 derece, adduksiyon 60 derece, iç rotasyon 80 derece, dış rotasyon 60 derece olduğu, alt ekstremite uzunlukları sağ 87cm, sol 87cm olduğu, sağ kalça fleksiyon 120 derece, ekstansiyon: 10 derece, abduksiyon: 40 derece, adduksiyon: 30 derece, iç rotasyon: 30 derece, dış rotasyon: 40 derece olduğu, sol kalça fleksiyon 120 derece, ekstansiyon: 10 derece, abduksiyon: 40 derece, adduksiyon: 30 derece, iç rotasyon: 40 derece, dış rotasyon: 40 derece olduğu, sağ diz fleksiyon: 140 derece, ekstansiyon: 0 derece olduğu, sol diz fleksiyon: 140 derece, ekstansiyon: 0 derece olduğu, servikal vertebra fleksiyon 50 derece, ekstansiyon 60 derece, sağa fleksiyon 40 derece, sola fleksiyon 40 derece, sağa rotasyon 80 derece, sola rotasyon 80 derece ölçüldüğü, torakal vertebra fleksiyon 60 derece, ekstansiyon 20 derece, sağa fleksiyon 15 derece, sola fleksiyon 15 derece, sağa rotasyon 15 derece, sola rotasyon 15 derece ölçüldüğü, sağ uyluk çevresi 38cm, sol uyluk çevresi 40cm, bilateral kruris çevresi 33cm ölçüldüğü, Nöroloji muayenesinde; lise mezunu, muhasebe mezunu, kaldırıma çıkarken araç çarptığını, olayı hatırlamadığını, yoğun bakım ünitesinden taburcu olduktan sonra kendisine geldiğini, çok unutkan olduğunu, odaklanamama nedeniyle kitap okuyamadığını, unutkanlık ve hesap problemi sebebiyle alışveriş yapamadığını, unutkanlık sebebiyle çalışamadığını, uykusunun bozulduğunu, yemek yaparken bile zorlandığını, iştahının normal olduğunu söylediği, günlük yaşam aktivitesinde bağımsız olduğu, şuur: açık, oryante, koopere, kranial sinirler: intakt, kas gücü: sağ üst 5/5, sol üst 5/5, sağ alt 5/5, sol alt 5/5, kas tonusu: normotonik, derin tendon refleksleri: simetrik hipoaktif sağ üst +-, sol üst +-, sağ alt +-, sol alt -+, patolojik refleks: F/E, serebellar sistem muayenesi: intakt, denge ve yürüyüş: normal, konuşma: normal, trofik bozukluk: yok, duyu kusuru: yok, nöbet öyküsü: tariflemiyor, ilaç kullanmıyor, sfinkter kusuru: yok, periferik sinir değerlendirilmesi: intakt olduğu, Adli Tıp Kurumu Psikolojik Tetkikler Şubesinin …. tarihli ve …. nolu nöropsikolojik değerlendirme raporunda; WMS V sayı menzili, basit dikkat: düz:7, ters:7, WMS III Mental kontrol-geri sayımlar: 9/9, basit dikkatinin ve dikkati sürdürmesinin yeterli olduğu, Benton score: 13/15, idrak, dikkat ve tespit hafızası fonksiyonları (görsel) vasat seviyede olduğu, Bender-Gestalt: organisite lehine bulgu saptanmadığı, Stroop enteferansa direnç test: 0 hata, 2 spontan düzeltme ile 18 saniye farkla yaptığı, enteferansa dirençte güçlük çekmediğinin görüldüğü, WMS IV mantıksal hafıza: kişiye 24 seçili kelime içeren bir hikaye okunduğu, anlık hatırlamanın test edildiği ilk aşamada bu yaş ve eğitim düzeyine göre kişilerin en az 16 kelime hatırlaması gerektiği, kişinin 5 kelime hatırladığı, ipucu verilerek hatırladığı kelime sayısı toplamı en az 19 kelime olması gerektiği, kişinin hatırladığı toplam kelime sayısının 11 olduğu, kısa süreli hatırlanan seçili kelime sayısı norm değerlerinin altında, kişinin kısa süreli bellek kapasitesinin yetersiz olduğu görüldüğü, uzun süreli hatırlamanın test edildiği ve 30 dk sonra uygulanan testin üçüncü aşamasında bu yaş ve eğitim düzeyine göre kişilerin en az 16 seçili kelime hatırlaması gerekiği, kişinin hatırladığı seçili kelime sayısı 6 olduğu, ipuçlarıyla hatırladığı kelime sayısı toplam en az 19 kelime olması gerektiği, kişinin hatırladığı toplam kelime sayısı 13 olduğu, kişinin uzun süreli hatırlanan seçili kelime sayısının norm değerlerinin altında olduğu, kişinin uzun süreli bellek kapasitesinin yetersiz olduğunun görüldüğü, Standardize Mini Mental Test: 27/30, oryantasyon: 9/10, anlık bellek: 3/3, yakın bellek: 1/3, dikkat ve hesaplama: 5/5, dil fonksiyonları: obje tanıma: 2/2, cümle tekrarı 1/1, üç aşamalı komutu yerine getirme: 3/3, cümle kurma: 1/1, praksi: 1/1, şekil kopyalama-yapılandırma: 1/1 olduğu, kişiye ait dosyaya ekli grafilerin Kurullarınca incelenmesinde; “30/01/2015 ve 11/01/2021 tarihli beyin BT’lerde, sağ frontal kemikte kırık sekeli ile uyumlu görünüm izlendiği, lateral ventriküllerde hafif dilatasyon mevcut olduğu, akciğer grafisinde sol 7, 8, 9. kotlatda kırık sekelleri, sol iskionda kırık sekeli ” tespit edildiğine göre SONUÇ OLARAK; mevcut belgelere göre; ….’ün 01/09/2010 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 I(18Ba……….35)A %39 x 3/5 = %23,4, Gr1 XII(35a……….3)A %7, Balthazard formülüne göre: %28,76, E cetveline göre %23,2 (yüzdeyirmiüçvirgüliki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Dosyanın mevcut deliller itibariyle tazminat hesabı yapılması için aktüerya bilirkişisine tevdiine karar verilmiş olup, Fizik Yüksek Mühendisi Tazminat Hesap Uzmanı bilirkişi …. 26/12/2022 tarihli raporunda özetle; 04.08.1999 doğumlu olan davacı küçük ….’ün 01.09.2010 kaza tarihi itibarı ile (11) yaşında olup, TRH-2010 Kadın bakiye ömür tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (68) yıl ve muhtemelen (79) yaşına kadar yaşayacak olduğunu, Yargıtay …. H.D.’nin 25/12/2014 tarih …. Esas, …. Karar sayılı kararı dikkate alınarak; kaza tarihi itibariyle 811) yaşında ve okul çağında olan davacı çocuğun, okuluna giderken ve yaşamsal faaliyetlerini sürdürürken %100 sağlam olan emsallerine nazaran maluliyetiyle orantılı olarak daha fazla efor ve güç saf edeceğinden davacının zarar gördüğü dönemin kaza tarihinden itibaren başlatılacak olduğunu, Yargıtay’ın içtihatlarına ve uygulamalara göre aktif çalışma yaşı sonu (60) olarak kabul edildiğini, buna göre davacının (11-60) yaşları arasındaki aktif dönemi (49) yıl ve (60-79) yaş arasındaki pasif dönemi (19) yıl olduğunu, Yargıtay …. HD’ nin 17.2.2017 T., … E., …. K. sayılı kararı dikkate alınarak kaza tarihinde (11) yaşında olan davacı yönünden geçici iş göremezlik maddi zarar hesabı yapılmayacak olduğunu, davacının maddi zararı 01.06.2011 sürekli iş göremezlik maddi zararı hesaplanacak olduğunu, davacının bu olay sebebiyle uğradığı maluliyete rağmen, kalan eğitimini tamamladıktan sonra, aktif devresinde olduğundan kendisiyle birlikte tüm aile fertlerinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilmek için bir işverene ait işyerinde hizmet akdiyle veya diğer değişik işlerde çalışmasını devam ettirerek kazanç sağlayabilecek olduğunu, o halde; kazalının bu şekilde çalışması karşılığı sarf etmesi gereken mesainin parasal değerlerinin Yasal asgari ücretlerin net tutarının altında olmayacağını, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin ….. Esas …. Karra ve 29/11/2017 tarihli kararı dikkate alınarak davacı küçüğün maddi zarar hesabına esas kazançlar 18 yaşına kadar AGİsiz asgari ücrete göre, 18 yaşından sonra ise bekar çalışanlar için uygulanan AGİ dahil net aylık yasal asgari ücretler olarak hesaba esas alınacak olduğunu, 01/06/2011-06/10/2023 arasındaki (12) yıl + (3) aylık aktif dönemde net kazançları 147 ay 301.917,00 TL olduğunu, 06.10.2023-den itibaren işleyecek devre sonuna kadar geçecek süre için Yargıtay 9., 10., 17. ve 21. Hukuk Dairelerinin bu konudaki Yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlar da nazara alınarak ortalama yıllık kazanç esasına göre değil, her yıl için ayrı-ayrı %10 Artış ve yine her yıl için ayrı ayrı %10 iskontolama esasına göre değerlendirme ve hesaplama yapılacak olduğunu, 01.01.2022 tarihinden itibaren asgari ücrette vergi istisnası getirilmiş olup, asgari ücretin vergiden muaf olduğunu, bu nedenle de asgari ücret ile çalışanların ücretlerine AGİ tahakkuk ettirilebilmesi mümkün olmadığını, bu durumda; davacının 18 yaşına kadar ve 18 yaşından sonraki aktif dönem ücretleri ile pasif devre ücreti AGİsiz ve birbirine eşit olarak 8.506,80 TL olduğuna göre davacının; işleyecek aktif ve pasif dönem başında yıllık net kazancının= 8.506,80 TL x 12 Ay =102.081,60 TL olduğunu, (36) yıllık işleyecek aktif devre kazarlarının peşin değerinin= 3.674.937,60 TL olduğunu, (19) yıllık işleyecek pasif devre kazançlarının peşin değerinin = 1.939.550,40 TL olduğunu, davacının ilk (13) Yıllık Maddi zararı 01.09.2010-06.10.2023 tarihleri arası geçmiş yılları kapsamakta olup, Yargıtayın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına göre geçmiş (13) yıllık işlemiş aktif devredeki maddi zararların herhangi bir Iskontoya tabi tutulmayacak olduğunu, davacının sürekli iş göremezlik maddi zararları toplamının= 1.372.605,96 TL olduğunu, olayın meydana gelmesinde davacı %70 oranında kusurlu olduğundan hesaplanan maddi zarar tutarından %70 oranında kusur indirimi yapılacak olduğunu, davacı kaza tarihinde 11 yaşında ve sigortalı çalışan olmadığından ve somut olay iş kazası olmadığından davacıya SGK tarafından herhangi bir ödeme yapılabilmesi ve gelir bağlanabilmesi mümkün görülmediğini, ayrıca; SGK Esenler Sosyal Güvenlik Merkezinin 29.04.2021 tarihli müzekkere cevabında da davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılmadığı ve gelir bağlanmadığı belirtilmekte olduğunu, buna göre rücuya tabi ödemeler hususunda indirime yer bulunmadığını, davacıya maddi tazminat ödemesi yapıldığına dair belge olmadığından ödeme tenziline yer bulunmadığını, davacının indirimsiz sürekli iş göremezlik maddi zararının: 1.372.605,96 TL, kusur indiriminin: (1.372.605,96 TL x %70 kusur) = 960.824,17 TL olmak üzere davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının= 411.781,79 TL olduğunu, …. plakalı aracın 09.07.2010-09.07.2011 vadeli ZMSS poliçesi ile davalı …. Sigorta A.Ş. tarafından sigortalanmış olduğunu, kaza tarihi itibarı ile Hazine Müsteşarlığınca belirlenmiş olan ZMSS poliçe limitlerinin sakatlık yönünden 175.000,00 TL ve tedavi gideri yönünden 175.000,00 TL olduğunu, davacının sürekli iş göremezlik maddi zararı 411.781,79 TL olup, 175.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limitini aşmakta olduğunu, bu durumda; davalı …. Sigorta A.Ş.’ nin sorumluluğunun 175.000,00 TL tutarındaki sakatlık teminat limiti ile sınırlı olduğu kanaatine varılmış olduğunu, davalı sigorta şirketlerine dava öncesinde başvurunun hangi tarihte tebliğ edildiğine dair belge görülememiş olduğunu, bununla birlikte; arabuluculuk sürecinin uzlaşma olmaksızın 25.12.2020 tarihinde tamamlandığının görülmüş olduğunu, bu durumda; arabuluculuk sürecinin sona erdiği 25.12.2020 tarihinin davalı …. Sigorta A.Ş yönünden temerrüt başlangıcını teşkil edeceği kanaatine varılmış olduğunu, davalı sürücü ve işletenler yönünden ise temerrüt başlangıcının haksız fiilin başlangıcı olan 01.09.2010 kaza tarihi olduğunu, dava dilekçesinde yasal faiz nev’inden faiz talep edildiğinden talep ile bağlı kalınarak faiz nev’inin yasal faiz olduğunu SONUÇ OLARAK; Davacının nihai ve gerçek sürekli iş göremezlik maddi zararının 411.781,79 TL olduğunu, temerrüt başlangıcının davalı …. Sigorta A.Ş yönünden 25.12.2020 tarihi; davalı sürücü ve işletenler yönünden ise 01.09.2010 kaza tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğunu bildirmiştir.
Davacı vekili 20/02/2023 tarihli ıslah dilekçesi ile, davacı – müvekkili adına fazlaya ilişkin dava ve talep hakkını saklı tutarak davalılar aleyhine açtıkları maddi – manevi tazminat davasında; mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda, dava dilekçesinde talep ettikleri alacaklarına ek (bakiye) olarak ; dava dilekçesinde, 500 TL kalıcı işgöremezlik tazminatı talep edilmiş olup, bilirkişi raporunda alacakları 411.781,79 TL olarak tespit edilmiş olduğunu, bilirkişi raporunda bakiye alacak olarak hesaplanan alacakların da hükmen tespiti amacıyla müddeabihi ıslah ediyor olduklarını beyanla; ıslah taleplerinin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile arttırdıkları kısım ile dava dilekçesinde talep ettikleri/ miktarların birleştirilmesi sonucu olmak üzere toplam 411.781,79 TL’nin, olay tarihinden yasal faizi ile birllikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya ödenmesine, (Sigorta şirketi maddi tazminattan poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere), yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Sigorta A.Ş. zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Karayolları Trafik Kanunun 109. maddesi gereğince motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüşse bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Yine 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. maddesi gereğince maddi veya manevi zarara ilişkin davalar zarara uğrayanın zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenme tarihinden itibaren 2 yıl ve herhalde zararı doğuran fiilin işlenmesinden itibaren 10 yıl geçtikten sonra zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır. Trafik kazası 01/09/2010 tarihinde gerçekleşmiş, eldeki dava 06/01/2021 tarihinde açılmış, taraflar arabulucuya 03/1/2020 tarihinde başvurmuşlardır. 5237 sayılı TCK’nın 66. Maddesi uyarınca ceza zamanaşımı bir veya birden fazla ölümlü suçlarda 15 yıl, bir veya birden fazla yaralı varsa 8 yıl olarak belirtilmiştir. Dava konusu kazada bir yaralanma meydana gelmiş ve tarafların arabulucuya başvuru tarihi 03/1/2020 tarihi olup, zamanaşımını kesen başkaca herhangi bir delil de dosyaya sunulamamış olduğundan kaza tarihi ile arabulucuya başvuru tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolduğu kanaati ile davalı …. Sigorta Anonim Şirketi yönünden açılan davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
Diğer davalıların zamanaşımı itirazının bulunmadığı, buna göre esas hakkında yapılan yargılama neticesinde 01/09/2010 tarihinde davalı Anıl sevk ve idaresindeki aracın davacıya çarpması sonucu davacının yaralanmış olduğu, dosya arasında bulunan trafik tescil kayıtları ile sabit olduğu üzere kazaya sebebiyet veren …. plaka sayılı aracın davalı şirket adına kayıtlı olduğu, ATK Trafik İhtisas Dairesi … tarihli raporunda belirtildiği üzere meydana gelen kazada davalı sürücü …..’in % 30, davacı yaya …’ün % 70 oranında kusurlu olduğu, ATK İstanbul …. Adli Tıp İhtisas Kurulu …. tarihli raporu ile davacının geçirmiş olduğu trafik kazası nedeni ile Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca %23,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, alınan ve itibar olunan aktüer bilirkişi raporu ile davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 411.781,79 TL olduğu, davacının kaza tarihi itibari ile 11 yaşında olması ve yaşı itibari ile gelir getiren bir işte çalışması mümkün olmadığından geçici iş göremezlik talebinin yerinde olmadığı, davacı vekilinin harçlandırılan ıslah dilekçesi de dikkate alınarak, davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti. yönünden; açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacı tarafın geçici iş göremezlik talebinin reddine, kalıcı iş göremezlik talebini kabulü ile 411.781,79TL’nin 01/09/2010 tarihinden itibaren işleyevcek yasal faizi ile birlikte davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, karar vermek gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para miktarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Bu kriterlere göre somut olay, kusur durumları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, hakkaniyet ilkesi nazara alınarak manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/09/2010 itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN;
A-Davalı …. Sigorta Anonim Şirketi yönünden;
Açılan davanın zamanaşımı nedeni ile reddine,
B-Davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti. Yönünden;
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine,
Davacı tarafın geçici iş göremezlik talebinin reddine, kalıcı iş göremezlik talebini kabulü ile 411.781,79TL’nin 01/09/2010 tarihinden itibaren işleyevcek yasal faizi ile birlikte davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
II-MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN;
Davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 20.000-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
1-Alınması gereken 28.128,81 TL harçtan peşin alınan 140,04 TL peşin harç ile 1.404,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.544,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 26.584,77 TL eksik harcın davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir KAYDINA,
2-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 199,34 TL ile ıslah harcı 1.404,00 TL olmak üzere toplam 1.603,34 TL’nin davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat, posta ve ATK masrafı 3.621,00 TL yargılama giderinden kabul oranı (%95,47) ret oranı (%4,53) dikkate alınarak hesaplanan 3.456,97 TL’nin 1/2 sine tekabül eden 1.728,49 TL’nin davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 60.649,45 TL ücreti vekaletin davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti. kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 500,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
7-Davalı …. Sigorta A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 60.649,45 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
8-Alınması gereken 1.366,20 TL harcın davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir KAYDINA,
9-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat, posta ve ATK masrafı 3.621,00 TL yargılama giderinden kabul oranı (%95,47) ret oranı (%4,53) dikkate alınarak hesaplanan 3.456,97 TL’nin 1/2 sine tekabül eden 1.728,49 TL’nin davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
10-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
11-Davalılar ….. ve …. Bilgisayar … Ltd. Şti. kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
12-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekili ile davalılar …. Bilgisayar ile ….. vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/05/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸