Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/12 E. 2021/297 K. 19.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/12 Esas
KARAR NO : 2021/297

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/07/2013

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 6.ATM’NİN 2012/443 ESAS SAYILI DAVA DOSYASI

DAVA : Menfi tespit
DAVA TARİHİ : 07/08/2012
KARAR TARİHİ : 19/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dilekçede özetle; davalı … ile müvekkili davacı firma … Bankası A.Ş arasında müşterek borçlu ve müteselsil kefil olunmak suretile Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalının imzalamış olduğu Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi hükümlerine aykırı davrandığını, kendisine tahsis edilen kredi borcununu ödemediğini, söz konusu sözleşmeyi imzalayarak … Programları ve Konf. San. Tic. Ltd. ŞTi nin Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinden doğan tüm borçlarına ve ferilerine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olmayı kabul ettiğini, ancak borcu ödemediğini, bunun üzerine kendisine Beyoğlu … Noterliği 18/07/2011 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderildiğini fakat borcun yine ödenmediğini bu nedenle , Bakırköy … . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile davalı aleyhine takip açıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu bu nedenlerle, Bakırköy … . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptalini, davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 01/04/2013 tarihinde ibraz ettiği cevap dilekçesinde; müvekili …, … Programları ve Konf. San. Tic. Ltd. ŞTi’ nin davacı bankadan kullandığı veya kullanacağı kredilerin teminatını teşkil etmek üzere 80.000,00-TL lik kısma kafel olduğunu, … İli … İlçesi … Pafta … parselde kayıtıl bağımsız bölümünü davacı banka lehine ipotek tesis edildiğini, kredi boncunun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından hem ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile hem de ilamsız olmak üzere icra takibi başlatıldığını, davalı aleyhine başlatılan icra takibinde takip tutaranının 225.367,12-TL olduğunun belirtildiğini, kredi olarak kullanılan tutar ile takipte müvekkilden talep edilen tutuanı fahiş dercede farklı olması nedeniyle icra takibine itiraz edildiğini, dosya borcuna kefil olan davalının hakkında temerrüt faizinin işlemeye başlayabilmesi için müvekkilin temerrüde düşürülmesi gerektiğinin yasal zorunluluk olduğunu, davacı bankanın Beyoğlu … Noterliğinin 18/07/2011 tarih, .. yevmiye nolu ihtarnamesinde, cari hesabın 30/06/2009 yılında kat edildiği belirtildiğin hesabına kat edelmesinden 2 yıl sonra söz konusu ihtarnamenin gönderildiğini, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine başlatılan ilmasız icra takibinde faiz oranı olarak %80 gösterildiğini, aynı alcak ile ilgili başlatılan diğer takip olan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün .. esas sayılı dosyasına ilişkin dosyadaki faiz oranının yıllık % 34,68 olduğunu, ipotek takibi olan … esas sayılı dosyasındaki faiz oranı ipotek resmi senedindeki faiz oranı olduğunu, geçerli olan oranın bu olduğunu, resmi senette temerrüt faizinin %34,68 olduğu açıkça belirtilidğini matbu sözleşmelerde bankaların, sözleşmelerde boş olarak görünenen faiz oranı kısmını takibe koymadan önce el ile doldurduklarını, sözleşmedeki faiz oranınını daha yüksek olduğunu, davacı banka tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibi ile ilgili olarak tarafımızca Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dosyası ile menfi tespit davası açılmış olduğunu, bu dava açıldıktan sonra davacı bankanıın itirazın iptali davası açmış olduğunu davalı tarafından öğrenildiğini, davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olması sebebiyle reddine, davacı tarafın %20 dan aşağı olmamak kaydıyla haksız icra tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin …Esas sayılı dosyasına davacı vekili tarafından sunulan 07/08/2012 tarihli dilekçesinde özetle; davacı …, .. Programları ve Konf. San. Tic. Ltd. Şti nin davalı … Şubesi’ neden kullandığı veya kullanacağı kredilerin teminatını teşkil etmek üzere 80.000,00-TL lik kısmana kadar kefil olduğunu, … İli … İlçesi … pafta …. parselde kayıtlı bağımsız bölümü üzerine davalı banka lehine 100.000,00-TL bedelli ipotek tesisi edildiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine davalı banka tarafından Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından hem kredi borçlusu şirket hem de müvekkil davacı aleyhine ipoteğin paraay çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığnı davalı banka tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibinde 12/09/2011 tarihi itibarı ile takip tutarının 225.367,12-TL olduğu belirtildiğini söz konusu borç miktarı fahiş olduğunu, davacı icra emrinde belirtilen tutar kadar borçlu olmadığının tespiti için dava açıldığını, müvekkile gönderilen icra emrinde belirtilen Beyoğlu …. Noterliği’ nin 18/07/2011 tarih … yevmiye nolu ihtaramesinde cari hesabın 30/06/2009 tarihinde kat edildiği belirtildiğini, hesabın kat edilmesinden 2 yıldan sonra ihtarname gönderildiğini, davaya konu kredi borcunun teminatını teşkil etmek üzere davlaı bankaya kambiyo senetleri teslim edldiğin, bu senetler bankanın kredi açıldığı sırada veya bir kredi kullandırılırken kendisine tevdi edilen müşteri çek ve senetlerini tahsile koymaması senetlerin zamanaşımına uğraması bu nedenlerle kefilin sorumluğunun artamasına yol açtığından BK m. 98 yollamasıyla BK. M 44 anlamında bir ortak kusur oluşturduğunu ve bu kusur borcu ne kadar armışsa bu miktarın kefilin borçlu olduğu miktardan mahsubu gerektiğini, alacaklının ortak kusuru sonucu kefilin sorumluğunun artamıs kefile bu hususta defi hakkı verdiğini, bu nedenle Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayııl dosyasında ve bu dosyayla bağlantılı olarak tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile başlatılan takiplerde belirtilen tutardan şimdilik 10.000,00-TL daha az borçlu olduğunun tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosya davalısı … Bankası A.Ş. Vekilinin 29/08/2012 tarihinde ibraz ettiği dilekçesinde özetle; davacı … hakkında Bakırköy …. İcra müdürlüğü … esas sayılı dosyasıyla başlatmış olduğu ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin birde ilamsız olan yine Bakırköy …. icra müdürlüğnün … esas sayılı dosyası ile davacı hakkında icra takibi başlatıldığı her iki icra takibinin de tahsil ve tekerrür olmaması şartıyla olduğunu, davacının itirazı ile Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı bu davada davacının sorumluluğunun belirleneceğini ipotek genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine teminat olarak alındığını kredi sözleşmesinde belirlenen faiz oranının ödenmeyen borç için uygulanması gerektiğini belirterek öncelikle derdestlik itirazı sebebiyle davanın reddini ayrıca talep miktarı belli iken kısmi dava açılmasının yerinde olmadğından reddini olmadığı takdirde davanın esastan reddine karar verilmesini, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davaya konu Bakırköy … İcra Dairesinin … sayılı takip dosyası celp edilip incelendiğinde; davalı aleyhine 78.668,39TL asıl alacak, 142.422,07 TL faiz alacağı, 7.121,10-TL BSMV alacağı, 938,74-TL masraf alacağı olmak üzere toplam 229.150,27 TL üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı tarafa tarihinde 21/02/2012 tebliğinden sonra davalı tarafın 27/02/2014 tarihinde yaptığı itiraz sonucunda takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyası celp edilip incelendiğinde; dosyamız davacısı … Bankası A.Ş. Tarafından dava dışı …. Programları ve Konf. San. Ve Tic. Ltd. Şti ile dosyamız davalısı … hakkında 18/07/2011 tarihli genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine istinaden 78.163,36 TL asıl alacak 138.819,02 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz 6.941 TL BSMV alacağı, 938,74 TL masraf olmak üzere 225.367,12TL alacak üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığı ve takibin kesinleştiği ve halen derdest olduğu Adalet komisyonu başkanlığı tarafından yapılan iş bölümü nedeniyle adı geçen dosyanın Bakırköy …. İcra müdürlüğüne devredilerek … esas numarasını alarak bu numaradan devam ettiği görülmüştür.
Kapatılan Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/02/2014 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile davacı …’nin davasının kabulü ile, davalı birleşen dosya davacısı tarafından Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından yapılan tahsilatla tekerrür oluşturmaması kaydıyla iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine, davalı tarafın Bakıröy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasıyla açtığı dosyamızla birleşen davasının ise reddine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin 19/01/2017 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile “…Mahkemece asıl davacı bankanın alacağının belirlenebilmesi için 02.01.2014 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Ancak mahkemece bilirkişi raporu ile belirlenen miktarlar dikkate alınmadan ve rapora neden itibar edilmediği gerekçelendirilmeden hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki, alınan bilirkişi raporu Yargıtay denetimine elverişli olmadığı gibi, yeterli incelemeyi de içermemektedir. Bu durumda mahkemece banka kayıtları üzerinde, yerinde konusunda uzman yeni bir bilirkişi veya bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, asıl davacı bankanın icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak miktarı tespit ettirilerek uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Diğer yandan birleştirilen menfi tespit davasında ise birleşen davacı dava dilekçesinde aleyhinde yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte borçlu olmadığının tespitini istemiş olup, talebin sonuç kısmında ise şimdilik 10.000,00 TL ile borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Bu durumda öncelikle birleşen davacıya davasındaki asıl talebi açıklatttırılıp, takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ediyor ise takip miktarı dikkate alınarak harç ikmali tamamlanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi de isabetsizdir…” gerekçelerine istinaden kararın bozulduğu, dosyanın Mahkememize geldikten sonra … Esas sırasına kaydedildiği, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde 15/12/2017 tarih ve … Esas … Karar sayılı karar ile asıl davada davacı tarafından açılan davanın reddine, birleşen davada davacının davasının kabulü ile, davacının Bakırköy … . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında 94.122-TL yönünden borçlu olmadığının tespitine, dava açıldıktan sonra yapılan ödemelerin takip dosyasında infaz aşamasında dikkate alınmasına karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 07/10/2020 tarih ve … Esas …Karar sayılı kararı ile “…Asıl dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkin olup; birleşen dava ise, icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığının tespitine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, bozma ilamı konusunda bilirkişi raporu alınmıştır. Söz konusu bilirkişi kurulu raporunda davacı bankanın takip tarihi itibariyle 70.265,00 TL asıl alacak, 51.094,64 TL işlemiş faiz, 2.554,73 TL BSMV, 938,74 TL ihtarname gideri olmak üzere toplam 124.853,11 TL alacağının bulunduğu tespit edilmiştir. Davaya konu ipotek resmi senedinin incelenmesinde, ipotek tesis edilen taşınmazın asıl borçlunun da borcundan doğacak alacağın teminatı olarak verildiği, bu nedenle davalı olan müteselsil kefil hakkında da rehin paraya çevrilmeden takip yapılabileceği, asıl borçluya borcun ödenmesi için kat ihtarı çekildiği, takibe geçildiği, ancak ihtar ve takibin sonuçsuz kaldığı, TBK’nın 586/1 maddesinde belirtildiği şekilde müteselsil kefil hakkında takip koşullarının oluştuğu anlaşılmış ve davacı alacaklı tarafından da tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla icra takibine geçilmiş olduğundan mahkemece bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda belirtilen şekilde asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı üzerinde davalının icra takibine itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı bir gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Birleşen dava dosyasına gelince, yine alınan bilirkişi raporundaki toplam alacak miktarı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken davacının menfi tespit istemi konusunda davanın tam kabulü doğru görülmemiştir…” gerekçelerine istinaden kararın bozulduğu, dosyanın Mahkememize geldikten sonra bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde aşağıdaki sonuç ve kanaate varılmıştır.
Asıl ve birleşen davada sunulan dava ve cevap dilekçeleri, tarafların duruşmadaki beyanları, ilgili takip dosyaları, bilirkişi tarafından sunulan raporlar, Yargıtay bozma ilamları ile dosya kapsamında yer alan tüm bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirildiğinde, asıl davanın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, birleşen davanın ise asıl dosya davalısının, asıl dosya davacısına karşı icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığının tespitine ilişkin olduğu, Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 07/10/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı bozma ilamında da belirtildiği üzere davaya konu ipotek resmi senedine göre ipotek tesis edilen taşınmazın asıl borçlunun da borcundan doğacak alacağın teminatı olarak verildiği, bu nedenle davalı olan müteselsil kefil hakkında da rehin paraya çevrilmeden takip yapılabileceği, asıl borçluya borcun ödenmesi için kat ihtarı çekildiği, takibe geçildiği ancak ihtar ve takibin sonuçsuz kaldığı anlaşılmakla TBK’nın 586/1 maddesinde belirtildiği şekilde müteselsil kefil hakkında takip koşullarının oluştuğu dikkate alınarak bilirkişi … tarafından sunulan 23/11/2017 tarihli raporda belirtildiği şekilde asıl dava bakımından açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan tahsilatla tekerrür oluşturmaması kaydıyla; Bakırköy … . İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında asıl alacak 70.265,00 TL, işlemiş faiz 51.094,64 TL, BSMV 2.554,73 TL, masraf 938,74 TL olmak üzere toplam 124.853,11 TL yönünden davalının itirazının iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, 70.265,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 80 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisi alınmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava tarihinden sonra yapılan 113.582,35 TL’lik tahsilatın infaz sırasında dikkate alınmasına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verildiği, birleşen dava bakımından ise davanın reddine karar verildiği, şöyle ki bilirkişi … tarafından sunulan 23/11/2017 tarihli raporda asıl dava bakımından davacı tarafından talep edilebilecek olan ve Mahkememizin de kabulünde olduğu üzere toplam alacak miktarınn 124.853,11 TL olarak belirlenmiş olduğu, asıl dosya davalısı birleşen dosya davacısına ait ipotek konulan taşınmazın satışı sonucunda satış masrafı ve tahsil harçlarının düşülmesi neticesinde ortaya çıkan ve banka kayıtlarına yansıyan 113.582,35 TL’nin dava tarihinden sonra yapılmış bir tahsilat olması sebebiyle infaz sırasında dikkate alınmasına karar verilmesinin itirazın iptali davalarında takip tarihi itibariyle alacak borç durumunun belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi gerektiği dikkate alınarak daha uygun olduğunun Mahkememizce değerlendirildiği, bu nedenle asıl dosya davalısı birleşen dosya davacısının birleşen dosyadaki 94.122 TL’ye ilişkin talebinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği, yani birleşen davanın açıldığı tarihte 113.582,35 TL’lik tahsilatın bulunmadığı, her davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirileceği kuralından hareketle birleşen davanın açıldığı tarihte alınan bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere asıl dosya davalısı birleşen dosya davacısının borçlu olmadığının tespitini istediği miktar bakımından haklı olmadığı, davanın açıldığı tarihten sonra gerçekleşen 113.582,35 TL’lik tahsilatın infaz sırasında dikkate alınacak olması sebebiyle birleşen davanın açıldığı tarih itibariyle belirtilen miktardan daha fazla borçlu olduğu anlaşılan asıl dosya davalısı birleşen dosya davacısı tarafından açılan birleşen davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapılan tahsilatla tekerrür oluşturmaması kaydıyla; Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasında asıl alacak 70.265,00 TL, işlemiş faiz 51.094,64 TL, BSMV 2.554,73 TL, masraf 938,74 TL olmak üzere toplam 124.853,11 TL yönünden davalının İTİRAZININ İPTALİNE, takibin bu miktarlar üzerinden DEVAMINA, 70.265,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 80 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisi alınmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava tarihinden sonra yapılan 113.582,35 TL’lik tahsilatın infaz sırasında dikkate alınmasına,
2-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 8.528,71 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.257,30 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 6.271,41 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Yapılan yargılama gideri olarak 2.257,30 TL peşin harç, 21,15 TL başvurma harcı, 1.100,00 TL bilirkişi ücreti, 194,85 TL posta masrafı olmak üzere toplamda 3.573,30 TL’den kabul-red oranına göre(%54,48 kabul, %45,52 red) hesaplanan 1.946,73 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen 340,00 TL posta masrafının kabul-red oranına göre(%54,48 kabul, %45,52 red) hesaplanan 154,76 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 15.811,05 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 13.858,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
BİRLEŞEN DOSYA YÖNÜNDEN;
DAVACI TARAFINDAN AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken 59,30 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 148,50 TL ile tamamlama harcı olan 1.436,60 TL’nin toplamından oluşan 1.585,10 TL’den mahsubu ile bakiye kalan 1.525,80 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-113.582,35 TL’lik tahsilatın davanın açıldığı tarihten sonra yapılması ve infaz sırasında dikkate alınacak olması sebebiyle davanın açıldığı tarih itibariyle davacı davasında haklı olmadığından ve davalı da kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 19/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır