Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1090 E. 2022/291 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1090 Esas
KARAR NO : 2022/291

DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 21/12/2021
KARAR TARİHİ : 25/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; … Bankası …. Şubesi’ne ait, keşidecisi …. Teknik Tasarım Ve Kalıp San. A.Ş. olan, lehtarı …. Kalıp ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti. olan, …. çek seri numaralı, 13/09/2012 keşide tarihli, 7.552,00 TL bedelli çekin, müşteriye teslim edilmek üzere müvekkiline verilmiş olduğunu, henüz teslim edilmeden önce bilinmeyen bir nedenle kaybolduğunu, akabinde Gebze Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açıldığını, çekin iptali talep edilen dosya kapsamında muhatap bankaya çekin ibraz edilip edilmediğinin sorulduğunu, bankadan verilen yazı cevabında çekin 13/09/2012 tarihinde … Anonim Şirketi (yeni unvan:…) tarafından bankaya ibraz edildiğinin bildirildiğini ve huzurda görülen davanın ikame edildiğini beyanla TTK 818/1-s bendi yollamasıyla TTK md. 763 gereğince bankaya davalı tarafından ibraz edilen dava konusu çekin iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin iyi niyetli yetkili hamil olduğunu, çeki iktisabında ağır bir kusurunun da bulunmadığını, müvekkili şirket ile dava dışı …. Kalıp ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti. arasında faktoring sözleşmesi bulunduğunu, çekin de bu sözleşme kapsamında lehtar şirket tarafından müvekkili şirkete devir ve teslim edildiğini, davacının dilekçesinde lehtara teslim edilmek üzere aldığı çekin henüz teslim edilmeden kaybolduğunu iddia etmiş ise de çekin zaten lehtar …. Kalıp ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti. tarafından müvekkiline ciro ve devir edildiğini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, çekin karşılıksız kalması akabinde çek bedelinin çek lehtarı faktoring müşterisi tarafından ödendiğini ve çekin müşteriye iade edildiğini, çekin şuan itibariyle müvekkilinin elinde bulunmadığını, davacının hiç bir zaman çekin hamili olmadığını ve çek zayinin de söz konusu olmadığını, ayrıca çek istirdatı davasının zamanaşımıına uğradığını, hak düşürücü sürelerin geçtiğini beyanla hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, çekin istirdadı istemine ilişkin olup uyuşmazlık konusu davacının yetkili hamil olup olmadığı, çekin rızası hilafına elinden çıkıp çıkmadığı, çekin davalıdan istirdadı koşullarının oluşup oluşmadığı, davalının çeki iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığı, buna göre yetkili hamil olup olmadığı hususuna ilişkindir.
“…Taraf ehliyeti, 6100 sayılı HMK 50. maddede açıkça düzenlenmiş olup, bir davada taraf olabilme yeteneğini ifade eder. Taraf ehliyeti, medeni (maddi) hukuktaki TMK’nın 8. maddesinde düzenlenen medeni haklardan yararlanma (hâk) ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekil olarak anlaşılmalıdır Buna göre; medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek yada tüzel kişi davada taraf ehliyetine sahip kabul edilmelidir. Dava ehliyeti; 6100 sayılı HMK’nın 51. maddesinde açıkça düzenlenmiş olup kişinin kendisinin veya yetkili kılacağı bir temsilci aracılığı ile bir davayı takip etme ve usul işlemlerini yapma ehliyetini ifade eder. Dava ehliyeti, medeni (maddi) hukuktaki TMK’nın 9. maddesinde düzenlenen medeni hakları kullanma (fiil) ehliyetinin usul hukukunda büründüğü şekil olarak anlaşılmalıdır Buna göre; medeni hakları kullanma ehliyeti bulunan her gerçek ya da tüzel kişi dava ehliyetine sahip kabul edilmelidir. Taraf sıfatı, ise bir başka deyişle husumet ehliyeti, dava konusu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, dava konusu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise dava konusu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde değerlendirilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatının bu anlamda önemli özelliği ise, def’i değil itiraz niteliğinde olması nedeniyle taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği ve taraflar ileri sürmemiş olsalar bile mahkemece re’sen nazara alınmasıdır. 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesinde açıkça düzenlendiği üzere dava ve taraf ehliyeti dava şartlarındandır. Bu düzenlemeye göre husumet ya da bir başka deyişle taraf sıfatı dava şartlarından değildir. Taraf sıfatının özelliği, tıpkı dava şartı gibi, davanın esastan görülüp karara bağlanabilmesi için, varlığı ya da yokluğu hakim tarafından davanın her aşamasında kendiliğinden gözetilen ve taraflarca noksanlığı davanın her aşamasında ileri sürülen nitelikte olmasıdır..” (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2015/2781 Esas ve 2015/3597 Karar sayılı ilamı).
Davacı dava konusu çekin müşteriye teslim edilmek üzere müvekkiline verilmiş olduğunu, henüz teslim edilmeden önce bilinmeyen bir nedenle kaybolduğunu iddia etmiş olup bunun karşılığında davalının ise dava konusu çekin dava dışı çek lehtarı …. Kalıp ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti. arasında bulunan faktoring sözleşmesi kapsamında kendisine devir ve teslim edildiğini savunduğu, çekin istirdadı istemine ilişkin işbu uyuşmazlıkta öncelikle davacının yetkili hamil olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi gerektiği, davacının dava konusu çekin, müşteriye teslim edilmek üzere müvekkiline verilmiş olduğunu beyan ettiği nazara alındığında davacının yetkili hamil sıfatı ile birlikte çekte herhangi bir sıfatının dahi bulunmadığı, bunun yanında dosya kapsamında yer alan Ticaret Sicil Gazetesine göre davacının, dava konusu çekin keşidecisi olan şirketin yönetim kurulu üyesi ve başkanı olduğu, dava konusu çekin lehtarının …. Kalıp ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, çekin arkasında ilk olarak lehtar şirket cirosunun bulunduğu, cevap dilekçesine ekli olarak sunulan belgelerden davalı şirket ve dava dışı lehtar şirket arasında faktoring ilişkisinin bulunduğunun ve çekin de bu kapsam da davalı şirkete verildiğinin anlaşıldığı, buna göre buraya kadar yapılan açıklamalar ile birlikte değerlendirildiğinde davacının dava konusu çek bakımından yetkili hamil sıfatının bulunmadığı anlaşılmakla açılan davanın aktif husumet yokluğundan reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIIN AKTİF HUSUMET YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
1-Alınması gereken 80,70 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT 13/4 gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, davacı veklinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda, İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır