Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/914 E. 2021/1148 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/914 Esas
KARAR NO : 2021/1148

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/12/2020
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın icra takibine itiraz dilekçesindeki yetki itirazının yersiz olup reddi gerektiğini, müvekkili şirketin ikametgah adresinin Yenibosna/İstanbul olduğunu, Bakırköy İcra daireleri ve Mahkemeleri yetki alanında olduğunu, takibin yetkili icra dairelerinde yapılmış olduğunu, davalı yanın itirazlarının dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olduğunu, BK.m.89 ve İİK.m.50’ ye göre icra takibinin yetkili yerde yapılmış olduğunu, icra takibi taşıyıcının işyerinin bulunduğu yerde açılmış olduğundan yetki itirazı yerinde olmayıp işbu itirazın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin uluslararası hava taşıma hizmeti vermekte olup davalı tarafa da aralarındaki cari hesap ilişkisine istinaden vermiş olduğu taşıma hizmeti sonucu keşide edilen faturalardan 18.05.2020 tarihli 229,63-TL tutarında fatura, 25.06.2020 tarihli17.822,95- TL tutarında fatura 24.07.2020 tarihli 303,72 TL tutarında fatura olmak üzere toplam 3 adet fatura bedelinin ödenmemiş olduğunu, davalı tarafın cari hesapta yer alan fatura bedellerini ödememesi sebebiyle faturalardaki son ödeme tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmak suretiyle davalı hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı tarafın kendisine gönderilen ödeme emrinde belirtilen yetki ile borca ve ferilerine, kısmi itiraz ederek borç miktarının 229,63-TL olduğunu geri kalan 18.505,75 TL miktarı hususunda borcu olmadığı bahisle icra takibini haksız ve kötü niyetli bir şekilde durdurmuş olduğunu beyanla; davalının takibe konu itiraza uğrayan 18.505,75 TL alacaklarından dolayı ilgili borca, yetkiye, faiz ve feri’lerine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip sonrası asıl alacağa avans faizi uygulanması ile alacağın tahsiline, haksız itiraz için alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ödemesine ve yargılama masrafları ile ücret-i vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Amerika Birleşik Devletlerinde yerleşik … tarafından, Almatı/Kazakistan’da yerleşik …. Ltd.‘ye yapılan gönderi ücretinin bu davanın konusu olduğunu, davacı tarafından ilk olarak, Bakırköy …. Noterliği’nin 22.07.2020 gün ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile alacak talebinde bulunulmuş; gönderilen faturalara karşı vekil eden şirket tarafından itiraz edilmiş olduğunun, taraflar arasında yazılı bir anlaşma ya da yerleşik ve kabul edilebilir bir uygulama olmadığından noter masrafının da talebinin mümkün olmadığının yazılı olarak davacıya bildirilmiş olduğunu, bunu takiben davacı tarafça Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişilmiş, kısmi borca itirazları ve yetkiye itirazları üzerine icra takibinin durmuş olduğunu, Montreal Sözleşmesi’nin uygulanabilmesi için, öncelikle taşıyıcı ile taşıtan arasında veya yolcu taşımalarında, taşıyıcı ile yolcu arasında bir taşıma sözleşmesi olması gerektiğini, her ne kadar dava dilekçesi ekinde bir cari hesap sözleşmesi sunulmuşsa da göndericisi veya alıcısı müvekkili şirket olmayan gönderinin kendileri ile herhangi bir ilgisi mevcut olmadığını, bu bağlamda davacı tarafından sunulan sözleşmenin somut olaya uygulanması olanağı olmadığını, bu nedenle dava konusu uyuşmazlık Montreal Sözleşmesi’nin uygulama alanı dışında kaldığından uluslararası hava taşımacılığından doğan uyuşmazlıklarda, mahkemelerin yargı yetkisinin, milli devletlerin hukuk sistemlerine göre belirlenmesi gerektiğini, diğer taraftan taraflar arasında kurulmuş bir sözleşme mevcut olmadığından HMK.’nın 10, TBK’nın 89/1 maddesinde belirtilen sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin yetkisi de mevcut olmadığını, somut uyuşmazlık açısından 6100 Sayılı HMK’nun genel yetkiyi düzenleyen maddelerinin uygulanmasının gerekeceği ve görülmekte olan dava açısından davalının ikametgahı olan Ankara mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili şirket muhasebe kayıtlarına göre, alacaklı şirkete olan borç miktarının 229,63.-TL olduğunu, bu nedenle takip talebinde yer alan 229,63.-TL bedelli fatura ve buna isabet eden fer’i alacak için 581,72 TL tutarında ödeme yapılmış; takibe konu kılınan 25.06.2020 tarihli ve 17.822,95.-TL bedelli, 24.07.2020 tarihli ve 303,72.-TL bedelli faturalardan kaynaklı toplam 18.126,67.-TL tutarındaki faturalar ile buna karşılık gelen 379,08.-TL’lik işlemiş faiz kısmına ise itiraz edilmiş olduğunu, fatura kapsamına karşı sekiz günlük süre içerisinde itiraz edilmemiş olmasından ötürü kabul edilmiş sayıldığına ilişkin davacı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafından düzenlenerek elektronik ortamda kendilerine iletilen; 25.06.2020 tarihli ve 17.822,95 TL bedelli, 24.07.2020 tarihli ve 303,72 TL bedelli faturalara karşı T.T.K’nun 21. maddesinde belirtilen 8 günlük yasal süre içerisinde iade faturası düzenlenmiş ve yine sistem üzerinden davacıya gönderilmiş olduğunu, fatura içeriğinde gönderiye ait ağırlık bilgilerinin yer almadığını, vekil eden şirketin yapmış olduğu benzer başka gönderilerle kıyaslandığında fatura bedelinin fahiş olduğunun anlaşılmakta olduğunu beyanla; yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili Ankara Mahkemesine gönderilmesine, davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere lehlernie kötü niyet tazminatı takdirine, yargılama giderleri ile hukuki yardım ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup, davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 229,63 TL fatura alacağı, 8,13 TL işlemiş faiz, 17.822,95 TL fatura alacağı, 375,99 TL işlemiş faiz, 303,72 TL fatura alacağı, 3,09 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.743,51 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe kısmı olarak itiraz edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, taşıma işinini davalı taraf adına yapılıp yapılmadığı, davacı tarafın davalı taraf adına düzenlemiş olduğu faturalara davalı tarafın itiraz edip etmediği, davalı tarafın iade faturası düzenleyip düzenlemediği, düzenlenmiş ise, yerinde olup olmadığı, aralarında yer alan sözlemede belirtilen faiz şartının geçerli olup olmadığı, davacı taraf alacaklı ise hangi oranda faiz talep edilebileceği, davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olması halinde miktarının tespiti için davacının Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 26/04/2021 günü, saat 15.30 da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, Lojistik ve Taşıma uzmanı bilirkişi … ve Mali Müşavir bilirkişi … 24/05/2021 tarihli raporlarında özetle; dava konusunun, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan 3 adet fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğunu, davacı şirketin 2020 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (21.08.2020) itibariyle davacının davalıdan 18.356,30 TL alacaklı olduğunu, takip konusu uyuşmazlığın, davacının davalıya düzenlemiş olduğu 3 adet toplamda 18.356,30 TL tutarlı Taşıma hizmeti adı altında faturalardan kaynaklanmış olduğunu, takip dosyasına yapılan itirazda davacının davalıya düzenlemiş olduğu 18.05.2020 tarihli 229,63 TL tutarlı faturanın kabullerinde olduğunu ve işlemiş faiz tutarı ve diğer ferilerini takip talebinden sonra ödenmiş olduğunu, itiraz edilen ve itirazın iptali davasına konu edilen alacak kalemlerinin iki (2) adet fatura toplamı 18.126,67 TL miktarında olduğunu, takip konusu alacağı oluşturan hizmete ilişkin diğer 2 faturaların davalı tarafından davacıya 8 günlük süre içerisinde iade edildiğine ilişkin fatura örnekleri ve dayanaklarının sunulduğunu, ancak davacı ticari defterlerinde bu hususta bir muhasebe kayıtlarının bulunmadığını, mezkur faturaların teknik değerlendirme neticesinde nihai sonuca ulaşılacağını, Teknik Değerlendirmede; Davacının takibe kanu ettiği üç (3) adet faturadan bir adet 229,63 TL miktarlı faturanın ferileri ile ödendiğini, böylece iki (2) adet fatura konusu 18.126,67 TL alacak miktarının dayanağında yer alan taşıma bedeli ve sair alacak kalemlerinin ticari ilişkide irdelenmesi gerektiğini, davacının navlun faturasında taşıma bedeli alacağına ek olarak posta hizmeti, acil durum bedeli ve yakıt farkı taleplerinin ayrıca alacak olarak talep edilmesi için davalının bu yönde akdi taahhüdünün dosyada sabit olmadığını, bunun miktarının 2.762,92 TL hesaplandığını, ayrıca, 303,72 TL noter masrafı yansıtma alacağı tatebinin de yerinde olmadığını, bu durumda davacının iki adet faturada davalıya yansıtamayacağı alacak toplamı 3.066,64 TL alacak miktarını davalı yandan talep edemeyeceğini SONUÇ OLARAK; itiraza uğramayan ve ferileri ile ödenen miktar gözetilerek; takipte itiraza uğrayan toplam 18.126,67 TL alacak bakımından, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 15.060,03 TL asıl alacağının bulunduğunu bildirmişlerdir.
Dosya kapsamı, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına ilişkin sunulan bilirkişi raporu ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek “taşıma işinini davalı taraf adına yapılıp yapılmadığı, davacı tarafın davalı taraf adına düzenlemiş olduğu faturalara davalı tarafın itiraz edip etmediği, davalı tarafın iade faturası düzenleyip düzenlemediği, düzenlenmiş ise, yerinde olup olmadığı, aralarında yer alan sözlemede belirtilen faiz şartının geçerli olup olmadığı, davacı taraf alacaklı ise hangi oranda faiz talep edilebileceği, davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olması halinde miktarının tespiti için” davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde SMMM bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, bu hususta ticari defter ve kayıtların bulunduğu Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmasına, yazılacak talimatta ticari defter ve kayıtlar üzerinde yerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesi hususunun belirtilmesine karar verilmiş olup, Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasına Mali Müşavir bilirkişi … tarafından sunulan 20/10/2021 tarihli raporda özetle; davalı şirketin 2020 yılına ait ticari defterlerinin yasal süresi içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davacı firma tarafından davalı şirkete düzenlenen, dava ve takip konusu yapılan toplam 3 adet faturadan 18.05.2020 tarihli 229,63.-TL bedelli faturanın davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, (17.822,95+303,72)= 18.126,67.-TL toplam bedelli 2 adet faturanın ise davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, diğer taraftan, gerek davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde gerekse, davacı şirkete yönelik inceleme yapan bilirkişilerce de yapılan tespitlerle takip talebinde yer alan 229,63.-TL bedelli fatura ve buna isabet eden fer’i alacak için ödeme yapıldığının sabit olduğu, buna göre, uyuşmazlık konusu; 25.06.2020 tarihli 17.822,95- TL tutarında ve 24.07.2020 tarihli 303,72 TL tutarında fatura olmak üzere toplam 2 adet faturaya yönelik irdeleme yapılacağı, davalı şirketin davacıya 2 adet toplam 18.126,67.-TL tutarında İADE FATURASI kestiği, faturaların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve ilgili olduğu dönemde bağlı olduğu Vergi Dairesine BS Formu ile beyan edildiği, iade faturalarının (İade Sebebi) açıklama kısımlarında; ‘’ Fatura bedeli firmalar arası uygulamaya aykırı ve fahiş olması sebebi ile fatura iade edilmiştir’’ – ‘’ Böyle bir hizmetin şirketimizle alakalı olmadığından faturayı kabul etmiyoruz’’ olduğu, buna göre, davacı firmanın (17.822,95+303,72)= 18.126,67.-TL toplam bedelli 2 adet faturadan dolayı alacaklı olacağı ancak, davalı şirketin düzenlemiş olduğu 2 adet İADE FATURASI ile (17.822,95+303,72)=18.126,67.-TL cari hesabın kapandığı ve alacak/borç ilişkisinin kalmadığı, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre ise, itiraz edilen ve itirazın iptali davasına konu edilen alacak kalemlerinin iki (2) adet fatura toplamı 18.126,67 TL miktarında olduğu, takip konusu alacağı oluşturan hizmete ilişkin diğer 2 faturaların davalı tarafından davacıya 8 günlük süre içerisinde iade edildiğine ilişkin fatura örnekleri ve dayanaklarının sunulduğu, ancak davacı ticari defterlerinde bu hususta bir muhasebe kayıtlarının bulunmadığı, teknik değerlendirme kısmının uzmanlık alanı dışında olduğu, tazminat talebinin mahkememizin takdirinde olduğu bildirilmiştir.
Dava, fatura alacağının tahsili talebi ile başlatılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraf defterleri üzerinde yapılan ve dosya kapsamı ile uyumlu olan bilirkişi raporları ile takibe ve iş bu davaya konu iki adet faturanın hem davacı hem de davalı taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, ne var ki davalı tarafın söz konusu faturalar nedeni ile süresi içerinde iade faturası düzenlendiği görülmüştür. Mevcut durum itibari ile tespit edilmesi gereken davalı tarafın düzenlemiş olduğu iade faturalarının yerinde olup olmadığı hususudur. Buna göre taraflar arasında taşıma hizmetinin verildiği sabit olmakla 24.05.2021 tarihli bilirkişi raporunda yapılan teknik değerlendirme ile tespit edildiği üzere davacının navlun faturasında taşıma bedeli alacağına ek olarak posta hizmeti, acil durum bedeli ve yakıt farkı taleplerinin ayrıca alacak olarak talep edilmesi için davalının bu yönde akdi taahhüdünün bulunması gerektiği, bunun miktarının 2.762,92 TL hesaplandığı, ayrıca, 303,72 TL noter masrafı yansıtma alacağı talebinin de yerinde olmadığı, bu durumda davacının iki adet faturada davalıya yansıtamayacağı alacak toplamının 3.066,64 TL olduğu görülmekle iki adet faturanın toplamı olan 18.126,67 TL’den 3.066,64 TL’nin tenzili ile davacının talep edebileceği fatura alacağı toplamının 15.060,03 TL olduğu sonucuna varılmıştır. Davalının başlatılan takip öncesi mütemerrit olduğuna ilişkin herhangi bir kayıt dosya arasında yer almadığından takip talebinde belirtilen işlemiş faiz talebi yerinde görülmemiştir. Açıklanan bu nedenlerle açılan davanın kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibinde davalı tarafından yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 15.060,03 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yapılan yargılama ile tespit edildiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.028,75 TL harçtan peşin alınan 222,32 TL harcın mahsubu ile bakiye 806,43 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinden 1.074,22-TL’sinin davalıdan 245,78-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 276,72 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 2.205,50 TL yargılama giderinin kabul oranı (%81,38) ret oranı (%18,62) dikkate alınarak hesaplanan 1.794,84TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 3.445,72 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸