Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/899 E. 2021/307 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/899 Esas
KARAR NO : 2021/307

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/11/2019
KARAR TARİHİ : 23/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı/karşı davalı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı … Konut arasında … Projesinde 6/F Blok 166 nolu bağımsız bölüm için, düzenleme şeklinde İstanbul … Noterliği’nin 08/11/2017 tarihli ve … yevmiye nolu konut satış vaadi sözleşmeleri yapıldığını, yine aynı projedeki değişik bağımsız bölümler için davalı … Konut arasında sözleşmeler yapıldığını, bu çerçevede 5 adet bağımsız bölümün davacı şirkete ve … ‘ün yetkilisi olduğu diğer şirketlere devrinin yapılmasının kararlaştırıldığını, diğer davalı … şirketinin davacıya borçlu olup, aynı zamanda diğer davalı … konut şirketinin … Projesindeki konutları pazarlamaya tek yetkili firma olduğunu, … şirketinin borcunu … firmasının söz konusu projedeki daireleriyle ödemeyi teklif ettiğini, bu çerçevede satış vaadi sözleşmeleri yapıldığını, taraflarca davacıya teslim edilecek dairelerin toplam satış bedeli olan yaklaşık 12 milyon TL’nin büyük bir kısmı olan 9 milyon TL’sinin … Konut şirketinin projeyi pazarlamaya yetkili kıldığı … Gayrimenkul Danışmanlık A.Ş tarafından ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalı … Konut Şirketi tarafından davacının yapacağı ödemeler için çek ve senetler alındığını, … şirketinin ödeme gücü olduğu hususunda güven uyandırdığını, davacının 27.450,15-USD ödediğini, davacı şirketin tüm yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen … Şirketi … firmasının bakiye ödemelerinin taraflarına yapılmadığını gerekçe göstererek ihtarname gönderip satış vaadi sözleşmesini feshettiğini, davalı şirketlerin davacıya karşı birlikte hareket ettiğini, davalı .. şirketine davacı tarafından keşide edilen Beyoğlu … Noterliğinin 11 Ocak 2019 tarih .. nolu ihtarnamesi ile 27.450,15-USD’nin ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca işleyen faizi ile ödenmesinin talep edildiğini, yapılan bir ödemenin bulunmadığı nedenleriyle iş bu davanın açıldığı nedenleriyle, davalılara sözleşme gereği ödenmiş olan 27.450,15-USD’nin şimdilik 1.500-USD’sinin işleyen faizi ile davalılardan alınarak davacıya ödenmesinin talep ve dava etmiştir.
Davalı/Karşı Davacı … Konut İnşaat A.Ş. vekili vermiş olduğu cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davanın görevli ve yetkili mahkemede açılmadığını, davacı ile 706.893,75-USD tutarında satış bedeli ile taşınmazın satışı için anlaşıldığını, davacı taraflarca akdedilen işbu sözleşmeye binaen toplamda 27.450,15-USD tutarında ödeme yapıldığını, Ancak ödeme güçlüğü içine düşen davacı 04.06.2018 tarihinde Müvekkil Şirkete sunmuş olduğu dilekçesiyle “sözleşme gereklerini yerine getiremeyeceğini” bildirdiği ve yapmış olduğu 27.450,15 USD’nin iadesini talep ettiği, gerçekte davacı tarafın davaya konu ettiği 27.450,15-USD sözleşmede belirlenen cezai şartı bile karşılamaya yetersiz olduğu, davacının davalının şirketin sözleşmeyi haklı nedenle feshi dolayısıyla borçlu durumda olduğunu, sözleşmede satış bedelinin bir kısmının diğer davalı şirket tarafından ödeneceğinin kararlaştırılmadığı, diğer davalı şirketin ödeme kabul etmeye veya sözleşmeye yetkili acentası olmadığını, diğer davalı şirketin borcunun üstlenilmesi veya borcuna katılmanın söz konusu olmadığını, davacının sunduğu 10/04/2018 tarihli tutanak davalının elindeki nüsha ile örtülmediğini, karşı dava olarak yapılan sözleşmenin 5.maddesi gereğince fesih nedenlerinin gerçekleşmiş olması dolayısıyla sözleşmenin feshedildiğini, asıl davanın reddi ile , 100.000-TL’nin davacı/Karşı davalıdan alınarak ödenmesi ile diğer davalı şirket arasında borç ilişkisine ilişkin hukuki sorumluluğu bulunmadığının tespitini talep etmiştir.
Diğer davalı …’ye TK/35.maddeye göre 07/01/2020 tarihinde dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği, davalının yasal süresinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, konut satış vaadi sözleşmelerinin haksız feshi ve davalıların edimlerini ifa etmemesi nedeniyle davacı tarafından söz konusu sözleşme gereği davalılara ödenmiş olan meblağın tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır.
Dosyanın mahkememize Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 13/10/2020 tarih ve .. Esas, .. Karar sayılı kesinleşmiş görevsizlik kararı ile tevzi edildiği anlaşıldı.
HMK’nun 17’nci maddesine göre “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” şeklinde düzenlenmiştir. Yetki sözleşmesinde taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça sözleşme ile belirlenen mahkeme veya mahkemelerin münhasır yetkili olduğu kabul edilmiştir. Taraflar şayet kanunla yetkili kılınan genel ve özel mahkemelerin yetkisinin de devam etmesini istiyorlarsa bu hususu ayrıca sözleşmede kararlaştırmaları gerekmektedir.
Yetki sözleşmesinin geçerlilik koşullarının düzenleyen HMK 18.maddesinde (1)tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hallerinde yetki sözleşmesi yapılamayacağı ,(2)yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması ,uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme ve mahkemelerin gösterilmesinin şart olduğu düzenlenmiştir.
Taraflar arasında aktedilen sözleşmenin 15. Madde ile İstanbul Çağlayan Merkez Mahkemelerinin yetkili olduğu kararlaştırılmıştır.
Somut olayda, davanın tarafları ticaret şirketleri olup adi yazılı şekilde düzenlenen gayrımenkul satış vaadi sözleşmesine bir hüküm koymak suretiyle yetki sözleşmesi yapmışlardır.Yetki sözleşmesinin yazılı olması geçerlilik koşuludur.Yetki sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapılması yeterlidir. Asıl sözleşme resmi şekle tabi olsa bile ,yetki sözleşmesi adi yazılı şekilde yapılabilir. Yine asıl sözleşme yazılı şekle tabii olmasa dahi, yetki sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması gerekir. Davanın tarafların serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerinden olması karşısında HMK.’nun 17.maddesi uyarınca mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna ,karar kesinleştiğinde dosyanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne göndrilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın yetki yönünden REDDİNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- Yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3- HMK’nun 20. maddesi gereğince davacının yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep etmesinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet yetkisizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair davacı vekili ile davalı …Konut vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalının yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/03/2021
Katip …
¸

Hakim …
¸