Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/790 E. 2021/388 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/790 Esas
KARAR NO : 2021/388

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 08/06/2018
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2021

Çatalca .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20/11/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kesinleşen görevsizlik kararı üzerine dosyanın mahkememize gönderildiği ve yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılmış olup, Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkili hakkında Çatalca İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davacıya 7201 sayılı Tebligat Kanunun 21/2 maddesi gereğince tebliğ edildiğini, takipten haberdar olmayan müvekkilinin süresi içinde borca itiraz edemediğinden takibin kesinleştiğini ve … plaka sayılı traktörü haczedilerek muhafaza altına alındığını, davacının iş bu muhafaza işlemi ile birlikte takipten haberdar olduğunu, taraflar arasında takibe konu borç ilişkisini doğuracak ticari ya da akdi bir ilişki olmadığı gibi davacının davalıya belgeli ya da belgesiz herhangi bir borcuda olmadığını öne sürerek Çatalca İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile yapılan takibin durdurulmasına, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesindeki eksiklikler nedeniyle davanın öncelikle usulden reddine karar verilmesini, davacıya yapılan tebligatın usulsüz olduğu iddiasının yerinde olmadığını, tebligatın geçerli olduğunu, taraflar arasında gerçekleşen ses ve mesaj kaydı delillerine göre öncelikle davanın müvekkili açısından esasa girilmeksizin usulden reddine, davacının müvekkilinin alacağını sürüncemede bırakmak amacı ile ikame ettiği dava ve taleplerinin reddine, taraflar arasındaki araç satış sözleşmesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Çatalca … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20/11/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kesinleşen görevsizlik kararı üzerine dosyanın Mahkememize tevzi edildiği anlaşıldı.
İstanbul Ticaret ve sanayi odasına tarafların tacir kaydına ilişkin kayıtlar istenmiş olup gelen yaz cevabında tarafların tacir kaydının olmadığına ilişkin cevap verilmiştir.
Büyükçekmece Vergi Dairesinden …’e ait sicil sorgu örneği ve defter tasdik bilgileri celp edilmiştir.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Ve Strateji Grup Müdürlüğünden …’e ait mükellefiyet belgesi ve ortaklık bilgilerini gösterir bilgisayar çıktıları celp edilmiştir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir. 6100 Sayılı HMK’nun 114/c maddesi gereğince mahkemelerin görevi dava şartı olup, yasanın 115. maddesi gereğince mahkeme dava şartının bulunup bulunmadığını res’en araştırmakla yükümlüdür.
6102 Sayılı T.T.K.’nun 4. maddesinin 1. fıkrası 6335 Sayılı Yasanın 1. maddesi ile değiştirilerek ticari davalar her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları, T.T.K.’nun 4. Maddesinin a bendi gereğince T.T.K.’nun dan kaynaklanan davalar, T.T.K.’nun 4. maddesinin b, c, d, e, f bentlerinde sayılan davalar ve diğer özel kanunlarda Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu kararlaştırılan davalar ticari dava olarak Ticaret Mahkemelerinde görülecektir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde hangi işlerin ticari dava olarak nitelendirilecekleri belirlendikten sonra anılan kanunun 5.maddesinde ticaret mahkemelerinin kuruluşu ve hangi mahkemelerin ticaret mahkemesi sıfatıyla bakacağı belirlendikten sonra asliye ticaret mahkemesi ile asliye ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir.
Ticari davaları, mutlak ticari davalar, nisbi ticari davalar, yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç grubta toplamak mümkündür.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır. 6102 sayıl TTK’nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi, hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Mahkememizce davacı ile ilgili tacir araştırması yapılmış olup gelen yazı cevaplarına göre davalının işi terkettiği dolayısıyla tacir sıfatının bulunmadığı, ayrıca davacının gerçek kişi ticari işletme kaydının da bulunmadığı, bunun yanında davanın mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinde de olmadığı nazara alındığında uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir
Ticari olmayan davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup Asliye Hukuk Mahkemesi ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisidir. Göreve ilişkin usul kuralları HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartıdır. Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup dava şartı yokluğu halinde HMK’nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dosyada Çatalca … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. … K. sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmiş olduğundan, görev hususunda merci tayini için dosyanın İstanbul Bölge İstinaf Mahkemesi ilgili dairesine gönderilmesine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nın 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan reddine,
2-Görevli ve yetkili mahkemenin Çatalca … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Çatalca …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-Mahkememiz ile Çatalca .. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı meydana geldiğinden merci tayini için dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin ilgili dairesine gönderilmesine,
5-HMK’nun 331/2. Maddesi gereğince yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, görevsizlik ile dosyanın gönderilmesi kararından sonra davaya bir başka mahkemece devam edilmemesi halinde ve talep halinde mahkememizce dosya üzerinden bu durumun tespiti ile yargılama giderinin davacı tarafça ödenmesine ilişkin karar verilmesine, harç hususunun mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı asil ve vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır