Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/756 E. 2023/216 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/756 Esas
KARAR NO : 2023/216

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/10/2020
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ESAS DAVA: Davacı/karşı davalı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirketin ….. Makinası satışı konusunda anlaşılmış olduklarını, bunun üzerine davalı şirket tarafından ….. Makinası için …. fatura numaralı 10.06.2020 fatura tarihli proforma faturası tanzim edilmiş olduğunu, akabinde işbu faturaya istinaden müvekkili şirket tarafından davalı tarafa …. nolu proformaya istinaden açıklamasıyla 02 Temmuz 2020 tarihinde 5.000,00 dolar gönderilmiş olduğunu, davalı tarafça dava konusu makinenin teslim süresine uyulmamış olduğunu, işbu proforma faturasında fatura konusu makinenin teslim süresi 25-30 gün içerisinde olarak belirtilmiş olup teslim süresi dolmasına rağmen ürünün müvekkili şirkete teslim edilmemiş olduğunu, bunun üzerine davalı tarafa Beyoğlu … Noterliği … yevmiye numaralı 17.08.2020 tarihli ihtarname gönderilerek sözleşmeden dönülmüş ve müvekkili tarafından ödenen paranın iadesi talep edilmiş olduğunu, ancak davalı tarafça bu zamana dek herhangi bir ödeme yapılmamış olduğunu, elgili ihtara rağmen davalı tarafça herhangi bir işlem yapılmaması üzerine arabuluculuk yoluna başvurulmuş ve arabuluculuk görüşmeleriyle de anlaşma sağlanamamış olduğunu beyanla; davanın kabulüne, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin ödemiş olduğu 5.000 doların davalıdan ihtarname tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ESAS DAVA: Davalı/karşı davacı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında ekte teknik özelikleri sunulan ….. makinası alım satımı konusunda 24.300.USD +KDV = 24.543 USD bedel üzerinden anlaşılmış olduğunu, başlangıçta davacı şirketin makinayı ….. A.Ş aracılığı ile finansal kiralama yönteminden yararlanarak alacağını beyan ettiği için 10.06.2020 tarih …. numaralı proforma fatura düzenlenmiş olduğunu, …. A.Ş talebi doğrultusunda Proforma faturada değişiklerin yapılması istenmiş istenen değişiklikler yapılarak müvekkili şirketçe finans şirketine gönderilmiş olduğunu, ancak finans şirketinden müvekkiline geri dönüş olmamış işe başlanması konusunda onay yazısı gönderilmemiş olduğunu, alıcının finans şirketi ile işlemlerin uzadığını yola kendileri ile devam edileceğini beyan etmiş olduğunu, bunun üzerine 6.000 Usd Doları avans ödenmesi ve bu ödeme yapıldıktan sonra imalata başlanılması leasing süreci tamamlanırsa bu bedelin iade edilmesi konusunda mutabakat sağlanmış olduğunu, 26 Haziran 2020 tarihinde mutabık kalınan avans bedelinin ödenmesi talebi ile davacı firma ile karşılıklı olarak yazılan maillerden sonra 02.07.2020 tarihinde alıcı tarafından 5.000 Usd doları avans olarak gönderilmiş ve Ağustos ayında teslim edilmek üzere imalata başlanılmış olduğunu, iddia olunduğu gibi her halükarda ilk proforma fatura tarihi olan 10.06.2020 tarihinden itibaren bir aylık süre içinde ifa için anlaşılmış olsa idi finans şirketinin onayı ile işe başlanılmış olacağı gibi davacı şirketin hem avans bedeli ödemeyecek hem de ihtarname keşide etmek için 17 Ağustos 2020 tarihini beklemeyecek olduğunu, nitekim davacı şirket adına 06.08.2020 tarihinde iki yetkili gelmiş bizzat imalatı yapılan makinayı fabrikada incelemiş olduklarını, bu kişilerin bu tarihte işyerine geldiklerinin makina başında incelediklerinin işyeri kamera kayıtları ile sabit olduğunu, bu kayıtlar ile bu durumun kanıtlanacak olduğunu, bu inceleme sırasında makinanın bittiğini görmüşler ancak “müvekili şirket yetkililerine gerçek dışı beyanda bulunarak firma olarak zora düştüklerini ödedikleri bu nedenle sözleşmeden dönmek istediklerini ve ödenen avansın aynen geri ödenmesini “talep etmiş olduklarını, müvekkili firmanın süreçte kusuru olmadığı için yapılan imalat giderler ve yoksun kalınan zararlarının karşılanmasını eğer kalan bir kısım olursa iadenin yapılabileceğinin kendilerine söylenmiş olduğunu, bunun üzerine davacı tarafın imalatı biten ve bizzat bittiğine tanık oldukları makina alım satım sözleşmesinin iptali için kötü niyetli olarak Beyoğlu …. Noterliğinin …. yevmiye nolu 17.08.2020 tarihli ihtarnameyi keşide etmiş olduğunu, iddia etikleri gibi eğer 10.06.2020 tarihinden itibaren 25-30 günde makine teslim alınacak olsa idi o zaman sözleşmeden dönme hakkını kullanarak 17.08.2020 tarihine kadar beklemeyecek olduklarını, kaldı ki 06.08.2020 tarihinde makinanın imal edilerek teslime hazır olduğunu test ettikleri halde bedeli ödeyip teslim almak yerine on bir gün sonra haksız ve mesnetsiz olarak sözleşmeden dönme ihtarı çekmelerinin kötü niyet olduğunu, müvekkilinin makinayı teslime hazır olduğunu Büyükçekmece ….. Noterliğinin 21.08.2020 tarih …. yevmiye nolu cevabi ihtarname ile davacıya bildirmiş olduğunu, müvekkilinin makinayı teslim için temerrüde düşmemiş tam tersi işsahibinin cevabi ihtarnameye rağmen makina bedelini ödemeyerek temerrüde düşmüş olduğunu, bu nedenle müvekkilinin zararlarını karşılamakla yükümlü olduğunu, davalının teslim süresine uyulmadığı iddiasının doğru olmadığını beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVA: Davalı/karşı davacı vekili vermiş olduğu karşı dava dilekçesinde özetle; sözleşmeden haksız yere dönen iş sahibinin müvekkilinin zararlarını karşılamakla yükümlü olduğunu, davacı/karşı davalının Beyoğlu …. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile “teslim süresi dolmasına rağmen ürün teslim edilmediği gerekçesi ile “sözleşmeden döndüğüne dair ihtarname göndermiş olduğunu, müvekkilinin Büyükçekmece …. Noterliğinin 21.08.2020 tarih …. yevmiye nolu cevabi ihtarnamesi ile ” Sipariş makine istenilen ölçü ve nitelikte imal edilmiş, muhataba haber verilmiş, firma yetkililerinin fabrikalarına gelerek 06.08.2020 tarihinde hazır olan makinenin sunumunu izlemiş olduklarını, buna ilişkin kayıtların firmalarında mevcut olduğunu, muhatap firmanın makinenin yapılıp teslime hazır olduğunu görüp öğrendiği ve bakiye bedeli ödeyip makineyi teslim alması gerektiği halde aradan on bir gün geçtikten sonra makinenin süresinde teslim edilmediğini ileri sürerek sözleşmeyi tek taraflı fesih ettiğine ilişkin ihtarname keşide etmiş olduğunu, sözleşmeden tek taraflı olarak dönülmesinin olayda koşulları bulunmadığını, sipariş vererek özel üretim yaptırdıkları makineyi iş bu cevabi ihtarnamenin tebliğinden itibaren en geç 3 ( üç) gün içerisinde bakiye borcunuzu ödeyerek sözleşmede belirtildiği gibi fabrikamızdan teslim almanızı, aksi taktirde hiçbir sorumluluk kabul etmeyeceğimizi, bu özel imalat nedeni ile doğmuş doğabilecek hertürlü alacaklarımız, menfi -müspet tüm zararlarımızın tazmini için aleyhinize dava ikame edeceğimizi, her türlü talep ve dava haklarımızı kullanacağımızı şimdiden önemle cevaben ve ihtaren bildiririz. ” içerikli ihtarname keşide etmiş olduklarını, davalı/karşı davacının bedeli ödeyerek makinayı teslim almamış olduğunu, arabuluculuğa başvurulmuş ve tarafların anlaşamamış olduklarını, açıklandığı üzere önce finansal kiralama yöntemi ile alacağını beyan ederek proforma fatura düzenlettirerek sipariş veren ancak bu yöntemle alımı gerçekleştirmeyip 02.07.2020 tarihinde 5.000. Usd doları avans göndererek kendi istemi doğrultusunda ağustos teslim için imalata devam olunan, 06.08.2020 tarihinde imal edilen ürünü yerinde test etmek için iki yetkilisini gönderen ve imalatın tamamlandığını ürünün teslime hazır olduğunu gördükleri halde “teslim süresi dolmasına rağmen ürünün teslim edilmediği gerekçesi ile” haksız olarak sözleşmeden dönmek isteyip avansı iade talep eden davacı müvekkilinin zararlarını, karşılamakla yükümlü olduğunu beyanla; karşı davanın kabulü ile haksız fesih nedeni ile yoksun kalınan kar kaybı ve zararlarına karşılık fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak koşulu ile şimdilik 1.000 ABD dolarının sözleşmenin tek yanlı ve haksız olarak feshi tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KARŞI DAVA: Davacı/karşı davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; öncelikle belirtilmesi gerekir ki karşı davanın konusunun ticari bir miktar paranın tahsili taleplerini içerir alacak davası olduğunu, bu nedenle arabuluculuğa tabi olduğunu, ancak karşı davanın davacısı tarafından bu hususta arabuluculuğa başvurulmamış olduğunu, dolayısıyla işbu karşı davanın dava şartı eksikliğinden dolayı usulden reddi gerektiğini, davalı/karşı davacı haksız fesih nedeniyle yoksun kalınan kar kaybı ve zarar talebinde bulunmuşsa da haksız fesih söz konusu olmadığını, dolayısıyla karşı davacının dayanaktan yoksun olduğunu beyanla; karşı davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; esas dava yönünden davacı ile davalı arasında yapılan “….. Makinası” satışından kaynaklı davalı tarafa ödenen 5.000,00 Doların, davalı tarafın sözleşme şartlarına uymaması ve fesih nedeni ile iadesine ilişkin olduğu, karşı dava yönünden ise, dava açılmadan önce arabuluculuk yoluna gidilip gidilmediği, esas davada belirtilen sözleşmeden dönme nedeni ile karşı dava davacının yoksun kalınan kar kaybının ve zararının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarının tespiti ile karşı dava davacıya iadesine ilişkin olduğunun tespitine karar verildi.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, davacı ile davalı arasında yapılan “….. Makinası” satışı nedeni ile davalı tarafı davacı ile aralarında yer alan sözleşme şartlarına göre makinayı teslime hazır edip etmediği, makinanın beliritlen sürede teslime hazır edip etmediği, davacı tarafından ödenen 5.000,00 Doların davacı tarafa iadesinini gerekip gerekmediği hususlarında makinenin bulunduğu yerde 26/04/2021 günü saat 15:30’da bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, Makine Mühendisi bilirkişi … ve Mali Müşavir bilirkişi … 09/11/2021 tarihli raporlarında özetle; davacı tarafından davalı muhatap tutalarak keşide edilen Beyoğlu …. Noterliği’nin 17.08.2020 tarihli …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin tebliğ edildiğine dair dosyaya mübrez herhangi bir kayıt görülmemiş olduğunu, davalı tarafından davacı muhatap tutularak keşide edilen Büyükçekmece …. Noterliği’nin 21.08.2020 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesinin tebliğ edildiğine dair dosyaya mübrez herhangi bir kayıt görülmemiş olduğunu, davacı ….. Şirketi’nin, davalı …. Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne T.C. Beyoğlu ….. Noterliği aracılığınca göndermiş olduğu 17.08.2020 tarih … yevmiye nolu İhtarname incelendiğinde; ürünün teslim süresi dolmasına rağmen ürünün teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmeden dönüldüğü ve ödenen 5.000 USD’nin şirket hesabına iadesi ve zararın karşılanmasının talep edildiğinin görülmüş olduğunu, davalı ….. Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin, davacı …. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne T.C. Büyükçekmece …. Noterliği aracılığınca göndermiş olduğu 21.08.2020 tarih …. yevmiye nolu ihtarname incelendiğinde; 02.07.2020 tarihinde ilk ödemesi alınan özel üretim makinenin istenilen ölçü ve nitelikte imal edildiğinin, 06.08.2020 tarihinde makinenin hazır olduğunun ve makinenin sunumunun yapıldığının, aradan 11 gün geçmesine rağmen bakiye bedelin ödenmeyip sözleşmenin tek taraflı feshedildiğinin, işbu ihtarnamenin tebliğinden itibaren 3 gün içerisinde bakiye borcun ödenerek, makinenin fabrikadan teslim alınmasının talep edildiğinin görülmüş olduğunu SONUÇ OLARAK; davacının 2020 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacının ticari defterlerine göre; dava tarihi (20.10.2020) itibariyle davacının davalıdan 36.702,50 TL (5.000,00 USD) alacağının bulunduğunu, davalının 2020 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalının ticari defterlerine göre; dava tarihi (20.10.2020) itibariyle davalının davacıya 34.216,00 TL (5.000,00 USD) borcunun bulunduğunu, taraf ticari defterlerinin davacının davalıya 5.000 USD avans vermiş olduğu ve davacının 5.000 USD avans alacağının olduğu hususunda dava tarihi itibari ile birbiri ile uyumlu olduğunu, 02.07.2020 tarihinde ilk ödemeyle birlikte özel üretim makinenin üretim süresinin başladığının ve proforma faturada belirtilen 25-30 gün makine teslim süresinin 02.08.2020 tarihinde dolduğunun anlaşıldığını, Teknik İnceleme Sonucuna göre; davalı tarafın sunmuş olduğu kamera kayıtları ve İhtarnamede belirtildiği üzere tarafların 06.08.2020 tarihinde fabrikada bir araya geldiğinin, yapımı tamamlandığı belirtilen makine üzerinde incelemeler yapıldığının görülmüş, ancak makinenin tamamlanıp kullanıma hazır olduğu tarih ile ilgili taraflar arasında imzalanan herhangi bir belge/tutanak tutulmadığının anlaşılmış olduğunu, (öyle bir Tutanak var ise dosya muhteviyatına sunulmamıştır) ayrıca imalata başlamadan önce taraflar arasında İdari ve Teknik bir Sözleşme hazırlanmadığının, taraflar arasında irmzalanan Proforma Faturada makinenin süresinde teslim edilmemesi halinde uygulanacak cezai şartlara ilişkin herhangi bir madde olmadığının görülmüş olduğunu, mevcut durumda makinenin davacı tarafından satın alınıp alınmaması veya ödeme yapmış olduğu 5.000 USD ödemenin davalı tarafından iadesi hususundaki kararın mahkememiz takdirine bırakıldığını bildirmişlerdir.
Taraf vekillerinin beyan dilekçeleri sunulduğunda ve karşı davacı tarafından talep edilmesi halinde dosyanın birleşen dosya yönünden ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup, kök raporu hazırlayan bilirkişi heyeti 22/02/2022 tarihli ek raporlarında özetle; kök raporda belirtildiği üzere; makinenin üretim aşaması ile ilgili taraflar arasında herhangi bir belge düzenlenmemesi, makinenin üretiminin tamamlanıp kullanıma hazır duruma getirildiğine dair Kabul Tutanağının dosya muhteviyatına sunulmaması, imalata başlamadan önce taraflar arasında İdari ve Teknik bir Sözleşme hazırlanmadığı, taraflar arasında imzalanan Proforma Faturada makinenin süresinde teslim edilmemesi halinde uygulanacak cezai şartlara ilişkin herhangi bir madde olmaması sebebiyle mevcut durumda makinenin davacı tarafından satın alınıp alınmaması veya ödeme yapmış olduğu 5.000 USD ödemenin davalı tarafından iadesi hususundaki kararın mahkememiz takdirine bırakıldığını, davalı şirkete ait gelir tabloları incelendiğinde; davalı şirket tarafından makinenin alınmaması nedeniyle makinenin imali için ödenen imalat bedeli kapsamında her ne kadar kar kaybı olduğu belirtilmişse de kar kaybının somut şekilde ispatlanamadığını, ticari defterler kapsamında da davalı şirketin söz konusu imalatı yaptığı yılda bir önceki yıla göre (+) 894.214,71 TL kar ettiğini, bu itibarla ticari defterler kapsamında davalı şirketin herhangi bir kar kaybının mevcut olmadığını Neticeten; kök raporlarındaki kanaatlerini değiştirecek herhangi bir husus bulunmadığını bildirmişlerdir.
Taraflar arasındaki siparişe konu makinenin imalat bedeli ile sözleşmenin haksız olarak feshedildiği ihtimaline binaen davalının talep edebileceği kar payının bulunup bulunmadığı hususların ayrı ayrı ayrıntılı ve denetime elverişli şekilde irdelenerek, ayrıca taraf vekillerinin rapora karşı beyan dilekçeleri de değerlendirilerek bu hususta ek rapor tanzimi için dosyanın bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş olup, kök ve ek rapor sunan bilirkişi heyeti 14/11/2022 tarihli 2. Ek raporlarında özetle; Kâr mahrumiyeti hesabında öncelikle davacının ortalama faaliyet kârlılık oranının hesap edilmesi gerektiğini, faaliyet kârlılık oranının, işletmelerin genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine göre faaliyetlerinin özeti niteliğinde olan temel mali tablolardan gelir tablosu kalemlerinde kayıtlı olan faaliyet kârı/net satışlar formülüyle hesap edildiğini, davacının kâr marjının %12,30 ortalama olarak hesap edilmiş olduğunu, FALİYET KARI HESABI 2020, FAALİYET KARI 2.286.424,89, NET SATIŞLAR 18.593.433,00, FAALİYET KARI ORANI 12,30 % şeklinde olduğunu, proforma faturadaki satış bedelinin : 24.300,00 USD, faaliyet kârı oranı %12,30, 24.300,00 X %14,54 = 2.988,90 USD olduğunu, davalı karşı davacının dava konusu makineyi satışı halinde elde edebileceği muhtemel kârın 2.988,90 USD olarak hesap edilmiş olduğunu neticeten; mahkememizin dava konusu sözleşmenin haksız feshi yönünde kanaate varması halinde birleşen dava davacısı/davalının talep edebileceği kâr payı tutarının 2.988,90 USD olduğu kanaatine varılmış olduğunu SONUÇ OLARAK; mahkememizin dava konusu sözleşmenin haksız feshi yönünde kanaate varması halinde birleşen dava davacısı/davalının talep edebileceği kâr payı tutarının 2.988,90 USD olduğunu bildirmişlerdir.
Davalı/karşı davacı vekili vermiş olduğu 23/12/2022 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; taraflar arasında görülmekte olan karşı davada bilirkişi kurulu tarafından verilen 14.11.2022 tarihli 2. ek raporda müvekkilin ortalama kâr marjı baz alınarak proforma faturadaki makine bedeli olan 24.300.00 USD üzerinden 24.300.00 x 12.30 = 2.988.90 USD yoksun kalınan kâr kaybı talep edilebileceğinin hesaplanmış olduğunu, bu nedenle 1000 ABD doları olan taleplerini 14.11.2022 tarihli bilirkişi ek raporu doğrultusunda 1988.90 ABD doları artırılarak 2.988.90 ABD doları olarak ıslah etmek gerektiğini beyanla; dava değerinin ıslahı yolu ile artırdıkları kısmı ile dava dilekçesinde talep ettikleri miktarların birleştirilmesi sonucu; toplamda 2.988,90 ABD Doları alacaklarının sözleşmenin tek yanlı olarak fesih olunduğu (Davacı/karşı davalının Fesihe yönelik ihtarname keşide tarihi 18.08.2020) tarihten itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte tahsiline yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı/karşı davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ve davalı şirketler arasında makine imalatı hususunda anlaşma bulunduğu sabit olup esas dava bakımından uyuşmazlık anlaşmaya bağlı avans ödemesinin iadesinin gerekip gerekmediği, davacı tarafın sözleşmeyi feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, karşı dava yönünden ise, sözleşmenin feshi ve makinenin teslim alınmamasına bağlı kar kaybı ve zararın bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkindir. İlerleyen kısımlarda davacı-karşı davalı davacı olarak, davalı-karşı davacı davalı olarak belirtilecektir. Davacı taraf, dava dilekçesi ekinde sunulan ve tarafların kabulünde olan proforma faturaya dayanmakta olup belirtilen faturada teslim süresinin 25-30 olarak belirtildiği ve fatura tarihinin 10.06.2020 olmasına rağmen 17.08.2020 tarihli ihtarname ile sözleşmeden döndüğünü belirtmiş ve yapılan ihtara rağmen ödenmeyen avans bedelinin derhal iadesini talep etmiştir. Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde ise ilk olarak makinenin finansal kiralama yönteminden yararlanılarak temin edileceğinin beyan edilmesi üzerine proforma faturanın düzenlendiğini, sonrasında finansal kirama olmadan davacı firmanın kendisinin makineyi temin edeceğine ilişkin beyanlar doğrultusunda makinenin teslim tarihinin Ağustos 2020 olarak kararlaştırıldığı beyan edilmiştir. Taraflar arasındaki mail yazışmaları dosyaya sunulmuş olup finansal kirama nedeni ile teslim süresinin değiştirilmiş olduğu hususu anlaşılmaktadır. Davalı tarafından beyan edildiği üzere tarafların 06.08.2020 tarihinde makine üzerinde tarafların incelemelerde bulunduğuna dair kamera kayıtları teknik bilirkişi vasıtası ile incelenmiştir. Her ne kadar davanın yazılı delil şartına tabi olduğu düşünülmüş ise de, davalı tarafından sunulan mail yazışmaları, kamera görüntüleri ve proforma faturada 25-30 olarak belirtilmesine rağmen davacı tarafından sözlemenin 17.08.2020 tarihinde feshedilmiş olması hususları bir arada değerlendirildiğinde davacının sözleşmeyi feshinin geçerli nedene dayanmadığı sonucuna varılmaktadır. Buna rağmen dava yolu ile talepte bulunulması MK m.2 anlamında hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilmiş ve esas dava yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir. Karşı dava yönünden ise, davalı tarafın geçersiz fesih nedeni ile zararının oluşabileceği, dosya kapsamı ile anlaşıldığı üzere makinenin özel olarak üretilmiş olduğu, dosya kapsamına uygun ve gerekçeli olduğu değerlendirilen bilirkişi raporu ile davalı tarafın zararının 2.988,90 USD olarak hesap edildiği, bu nedenle karşı davanın kabulü ile 2.988,90 USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine karar vermek gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere:
ESAS DAVANIN REDDİNE,
KARŞI DAVANIN KABULÜ İLE;
1- 2.988,90 USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya VERİLMESİNE,
ESAS DAVA YÖNÜNDEN;
2-Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 672,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 492,30 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı/karşı davalıya İADESİNE,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı/karşı davalı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı/karşı davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı/karşı davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı/karşı davalıdan alınarak davalı/karşı davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN;
7-Alınması gereken 3.807,03 TL harçtan peşin alınan 144,40 TL karşı dava harcı ve 634,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 778,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.028,63 TL eksik harcın davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacı/karşı davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
9-Davalı/karşı davacı tarafça sarf edilen 144,40 TL karşı dava harcı, 634,00 TL ıslah harcı, tebligat ve posta masrafı 86,50 TL olmak üzere toplam 864,90 TL yargılama giderinin davacı/karşı davalıdan alınarak davalı/karşı davacıya VERİLMESİNE,
10-Davalı/karşı davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı/karşı davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı/karşı davalıdan alınarak davalı/karşı davacıya VERİLMESİNE,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/03/2023

Katip …
¸

Hakim ….
¸