Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/744 E. 2021/1145 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/744 Esas
KARAR NO : 2021/1145

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 14/03/2016
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin sigortalısı Tekirdağ’da mukim bulunan ….. Tesisleri AŞ tarafından boyama ve fason işleri yapılan 35 rulo 1982,68 kg muhtelif işlenmiş kumaşın 02/05/2014 tarihinde sevk irsaliyeleri karşılığında İstanbul’da bulunan ….. Kumaşçılık ve …. Kimya adına ….. Tekstil’e teslim edilmek üzere davalıya ait ….. plakalı kiralık kamyona 02/05/2014 günü müvekkilin sigortalısının fabrikasından yükleme yapılarak Tekirdağ’dan İstanbul’a 02/05/2014 tarihinde sevkedildiğini, 02/05/2014 günü yola çıkan davalı şirketin araç sürücüsünün aracın içinde emtialar olduğu halde aracı evin önüne park ettiğini, ertesi sabah komşularının haber vermesi üzerine kamyondaki emtiaların çalınmış olduğunu farkettiğini, güvenik güçlerine haber verdiğini, çalınan emtianın bedelinin sigortalıya ödendiğini, bedelin araç sürücüsü ve aracın işleteninden rücuen tahsili için Bakırköy … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına borçlu davalı tarafından itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına yapılan usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Bakırköy … İcra Dairesinin …. esas sayılı dosyası celbedilmekle tetkikinde, davacı tarafından … ve …. Turizm aleyhine toplam 26.328,31 TL’nin tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı ile davalı aleyhine yapılan takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesinin .. esas sayılı dosyası celbedilmiş olup tetkikinde, müştekisinin …. ve …. olduğu, dava dışı … hakkında davaya konu olaya ilişkin olarak hırsızlık suçunu işlediğinden bahisle cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, sanığın mahkumiyetine karar verildiği, verilen kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava, haksız fiil sonucu oluşan zararın sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenmesi nedeniyle haksız fiil sorumlusundan rücuen tazmini istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının sigortalısı dava dışı ….. Tekstil AŞ ‘ye ait emtianın davalıya ait kamyonla Tekirdağ’dan İstanbul’a sevkedildiği, kamyonun içerisinde emtialar bulunduğu şekliyle park halinde iken dava dışı ….. tarafından çalındığı anlaşılmaktadır. Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesinin …. esasına kayıtlı olarak dava dışı …hakkında hırsızlık suçundan yargılama yapılmış ve suçu sabit görülerek mahkumiyetine karar verilmiştir. Haksız fiil sorumlusu dava dışı … olup, zararın davalıdan tazmininin talep edilmesi mümkün değildir. Bununla birlikte ceza dosyası kapsamına göre çalınan emtianın eksiksiz olarak teslim edildiği belirtilmiş, bu kapsamda sanık hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmak suretiyle TCK m.168/1 ‘e göre cezasında indirime gidilmiş ve açıklanan sebeplerle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin 03/04/2017 tarih ve …. Esas … Karar sayılı ilamı İstinaf edilmiş olmakla; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 01/09/2020 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı ilamı ile; somut olayda; davacının nakliyat abonman sigorta poliçesiyle sigortaladığı dava dışı ….. Tekstil’e ait emtianın, davalı şirkete ait kamyon ile taşınması sırasında kamyonun park halinde olduğu sırada çalınması sonucunda, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalıya hasar bedeli ödendiği, olaya ilişkin olarak dava dışı ….. hakkında Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasında hırsızlık suçundan mahkumiyet kararı verildiği, davacı tarafından rücu kapsamında davalı taşıyıcı şirket ile kamyon şoförü olan ….. hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında takip başlatıldığı, davalının takibe itirazı üzerine işbu davanın açıldığının anlaşıldığı, 6102 sayılı TTK.’nun 1472. maddesi uyarınca; sigortacının, sigortalısının haklarına halefiyet hakkının gerçekleşebilmesi için sigortacının hukuken geçerli bir sigorta poliçesi teminatı kapsamında sigortacısına tazminat ödemiş olması ve sigortalının zarar sorumlusuna karşı dava hakkına sahip olması gerektiği, sigortacının; ancak, sigortalısının meydana gelen zarardan dolayı üçüncü kişilere karşı dava hakkı varsa, bu hakka ödediği bedel oranında halef olacağı, 6102 sayılı TTK.nın 875 ve 879. maddeleri uyarınca taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan; kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumlu olduğu, yine TTK.nın 876. maddesi uyarınca ziya, hasar ve gecikme, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana gelmişse, taşıyıcının sorumluluktan kurtulacağı, dolayısıyla somut olayda; davaya konu sigortalı emtianın çalınması suretiyle ziyaında davalının kusurlu olup olmadığı, taşıyıcının sorumluluktan kurtulma hallerinin mevcut olup olmadığı, davacı sigorta şirketinin sigortalısına yaptığı ödemenin sigorta teminatı kapsamında ve davalıya rücu edebileceği bir zarar olup olmadığı hususlarının araştırılarak açıklığa kavuşturulması gerektiği, ancak mahkememizce bu hususta taraf delilleri toplanarak değerlendirme yapılması gerekirken, zarardan dava dışı hırsızlık suçu sanığının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olmasının isabetsiz olduğu, bu itibarla davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, mahkememizin … Esas-…. Karar sayılı, 03/04/2017 tarihli kararının, HMK.’nun 353(1)a-6 gereği KALDIRILMASINA, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın mahkememize GÖNDERİLMESİNE” karar verilmiştir.
Dosyanın taşıma uzmanı bilirkişi …’e tevdi ile BAM bozma kararı uyarınca dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek, “somut olayda davaya konu sigortalı emtianın çalınması suretiyle ziyaında davalının kusurlu olup olmadığı, taşıyıcının sorumluluktan kurtulma hallerinin mevcut olup olmadığı, davacı sigorta şirketinin sigortalısına yaptığı ödemenin sigorta teminatı kapsamında ve davalıya rücu edebileceği bir zarar olup olmadığı hususlarında” rapor tanziminin istenilmesine karar verilmiş olup, Taşıma ve Lojistik Uzmanı bilirkişi … 15/10/2021 tarihli raporunda özetle; davacı sigortacının zarar miktarını ödeyerek kanunen (TTK 1472) sigortalısına halef olduğu gibi, ayrıca sigortalısı tarafından düzenlenen 26.06.2014 tarihli belge ile sigortalısının üçüncü kişilerde bulunan bütün haklarını alacağın temliki yoluyla devralmış olduğunu, bu nedenle davacının işbu davayı açmasına hukuki bir engel kalmadığını, taşıyıcının eşyanın taşınmak üzere kendisine teslim edilmesinden gönderilene teslim edilinceye kadar ortaya çıkan zıya, hasar ve gecikmeden sorumlu olduğunu, (TTK 875/1) huzurdaki davaya ilişkin incelenen irsaliye, ifade tutanakları ve sair belgelerden eşyanın davalı taşıyıcının aracına yüklenerek sürücü ….. yönetiminde sevk edildiğinin tartışmasız olduğunu, şu halde dava konusu olaydan dolayı taşıyıcının sorumluluğun birinci koşulu olan taşıma konusu eşyanın taşıyıcıya teslim edilmesi koşulunun gerçekleşmiş olduğunu, davalı taşıyıcının dava konusu bu sorumluluktan, ancak zıya (çalınma) olayının en yüksek özeni göstermesine rağmen kaçınmayacağı ve/veya sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden meydana geldiğini ispat ederek kurtulabileceğini, (TK 976/1) somut olaya ilişkin veriler değerlendirildiğinde, davalı taşıyıcının sürücüsünün, gece vakti, herhangi bir güvenlik önlemi olmayan, hırsızlık olaylarının sıklıkla yaşandığı Bağcılar bölgesinde park ederek evinde istirahate çekilmiş olduğunu, araçta tek şoför konumunda olduğunun anlaşılmakta olduğunu ayrıca aynı araçcın, bir yıl öncesinin aynı günü, aynı yerden yükü ile birlikte davalı taşıyıcı firmada çalıştığı ileri süren ….. tarafından yükü ile birlikte çalınmış; ancak iade edilmiş olduğunu, üstelik söz konusu ceza davasının sanığı …..’in, araç eski olduğundan kolayca çalıştırığını ve uzaklaştığını ifade etmiş olduğunu, davalı taşıyıcının ve fiillerinden sorumlu olduğu yardımcısı (TTK 879) şoförünün bu olaydan ders çıkarması iki şoför bulundurması ve kapalı güvenlikli bir otoparka park ederek istirahate çekilmesi gerektiğini, dolayısıyla davalı taşıyıcının, söz konusu hırsızlık olayının meydana gelmemesi için kanunun aradığı gerekli özeni göstermediğinden dolayı huzurdaki davaya konu tazminattan sorumlu olduğunu, davalı taşıyıcının sorumluluğunun yükün kg başına 8.33 SDR ile sınırlı olduğunu, (TTK 882/1) buna göre (1.982,68×8,33) = 16.515,7244 SDR ettiğini, bugün için TCMB kurlarına göre bugün (14.10.2021) 1 SDR 12,9218 TL olduğuna göre davalı taşıyıcının | sorumluluk sınırının (16.515,7244×12,9218) = 213.412,888 TL olduğunu, dava konusu asıl alacağın 24.733,03 TL olduğu düşünülürse huzurdaki dava bakımından davacının, herhangi bir sınırlama olmaksızın ödediği tüm tazminatı davalıdan talep etmeye hakkı bulunduğunu SONUÇ OLARAK; Davacının, davalı taşıyıcının zilyetliğindeki malların zayi olmasından dolayı ödediği 24.733,03 TL sigorta tazminatını ve işlemiş ve işleyecek faizlerini sigortalısının halefi ve alacaklarını temlik almasından dolayı rücu ederek davalı şirketten talep edebileceğini, icra dosyasına yapılan itirazın iptali ve takibin devamı talepleri bakımından hukuki değerlendirmenin mahkememize ait olacağını bildirmiştir.
Dava, davacı sigorta şirketinin sigortalısına yapmış olduğu ödeme nedeni ile rücuen tahsil davası olup hasara sebep olan olayın taşımaya ilişkin olması ve somut olay göz önünde bulundurulduğunda uyuşmazlık hasarın meydana gelmesinde davalının kusurunun bulunup bulunmadığı, hasara konu olayda sorumlukluktan kurtulma hallerinin mevcut olup olmadığına ilişkindir. Davalı şirket TTK m. 879 gereği kendi adamlarının ve taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmalleri gibi sorumludur. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 01/09/2020 tarih ve …. Esas … Karar sayılı ilam ve dosya kapsamına uygun ve gerekçeli bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinde davalı taşıyıcının sürücüsünün, yük kamyonunu gece vakti, herhangi bir güvenlik önlemi olmayan, hırsızlık olaylarının sıklıkla yaşandığı Bağcılar bölgesinde park ederek evinde istirahate çekilmiş olması, araçta tek şoför konumunda olduğunun anlaşılmakta olduğunu ayrıca aynı aracın, bir yıl öncesinin aynı günü, aynı yerden yükü ile birlikte davalı taşıyıcı firmada çalıştığı ileri süren ….. tarafından yükü ile birlikte çalındığı ancak iade edilmiş olduğ, üstelik Bakırköy ….. Asliye Ceza Mahkemesinin ….. E. Sayılı ceza davasının sanığı …..’in, araç eski olduğundan kolayca çalıştırığını ve uzaklaştığını ifade etmiş olduğu hususları bir arada düşünüldüğünde davalı taşıyıcının, söz konusu hırsızlık olayının meydana gelmemesi için kanunun aradığı gerekli özeni göstermediği ve dava konusu tazminattan sorumlu olduğunu değerlendirilmiştir. Hasarın meydana geldiği tarih ile takip tarihi arasında davacının talep edebileceği işlemiş faiz miktarının Mahkememizce hesaplanmasında takip talebinde belirtilen miktar ile uyumlu olduğu görülmüştür. Açıklanan bu nedenlerle açılan davanın kabulüne, alacağın varlığı yapılan yargılama ile tespit edildiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı icra takibinde davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin aynen DEVAMINA,
2-Alacağın varlığı yapılan yargılama ile tespit edildiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 1.798,49 TL harçtan peşin alınan 449,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.348,86 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 478,83 TL ile bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 967,50 TL olmak üzere toplam 1.446,33 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/12/2021

Katip ….
¸

Hakim …
¸