Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/729 E. 2021/67 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/729 Esas
KARAR NO : 2021/67

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2020
KARAR TARİHİ : 21/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketler ile davacı, 15/09/2017 tarihinde düzenleme şeklindeki ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesini imza ettiklerini, iş bu sözleşmeye göre satıcı ve yüklenici olan davalılar taşınmazı, 30/06/2018 tarihinde alıcıya telim etmeyi taahhüt ettiklerini ancak bu devir belirlenen süreden 15 ay sonra teslim yapıldığını, her ne kadar 15 ay gecikme yaşansa da sözleşmeye göre 3 ay sebepsiz ve tazminatsız gecikme olacağı kararlaştırıldığından bu 3 ay için herhangi bir talepleri olmadığını, 12 aylık gecikmeden kaynaklı maddi tazminat talep ettiklerini, davalı …. … Blok 15 No’lu bağımsız bölüm taşınmazın satıcı ve yüklenicisi olduğundan ve halen bu taşınmaz teslim edilmediğinden oluşan maddi tazminatın tespiti ve yalnızca …. Yapı A.Ş.’ nın ödemesini talep ettiklerini beyanla, … Blok 7 no’lu bağımsız bölüm taşınmazın geç tesliminden her iki davalı sorumlu olduğundan; bu taşınmazın 12 aylık geç tesliminden kaynaklı aylık kira bedellerinin tespitiyle oluşan zararlarının tespiti ile her iki davalı tarafından teslim tarihi net şeklide belli olduğundan teslim tarihinden itibaren ve iş ticari olduğundan avans faiziyle ödemesine, … Blok 15 no’lu bağımsız bölüm taşınmazın 31/12/2018 tarihinden günümüze halen ( yaklaşık 21 ay) satıcı ve yüklenici … Yapı A.Ş. Tarafından teslim edilmemesi sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, oluşan zararlarının tespitiyle, teslim tarihi net şekilde belli olduğundan teslim tarihinden itibaren ve iş ticari olduğundan ticari avans faiziyle yalnızca davalı …. Tarafından ödenmesine, davayı açmaya davalılar sebep olduğundan, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin ödemelerine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli ve yetkili Bakırköy Tüketici Mahkemesi nezdinde açılması gereken bir dava olduğunu, teslimde gecikme ile ilgili davacı taleplerinin mevcut sözleşme ve genel yasal düzenlemeler dahilinde hiçbir maddi ve hukuki mesnedi olmadığını, davacı konut tesliminde meydana gelen gecikme nedeniyle kira kaybı, zarar ve benzeri ne nam altında olursa olsun, herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını beyan ve kabul ettiğini, sözleşme gereğince müvekkilinin teslimi geciktirme hakkı olduğu, D3 blok 7 no’lu konutun davacıya 25/11/2019 tarihinde teslim edildiğini, davacının konutu tam ve eksiksiz olarak aldığını beyan ettiğini ve teslimde gecikme ile ilgili hiçbir itirazı kayıt öne sürmediğini, davacının zararının olmadığını, normatif zararın tazmininin istenemeyeceğini, davacının talep ettiği gecikme bedelinin çok yüksek olduğunu, davacının alacak iddiasının tazminat niteliğinde olduğunu beyanla, görevsizlik nedeniyle davanın reddine, davanın esastan reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı, davalı yüklenicinin inşa ettiği taşınmazda konut taşınmaz satış vaadi sözleşmesine istinade dava konusu taşınmazları satın aldığını davalı …. Blok 15 No’lu bağımsız bölüm taşınmazın satıcı ve yüklenicisi olduğundan ve halen bu taşınmaz teslim edilmediğinden oluşan maddi tazminatın tespiti ve yalnızca … Yapı A.Ş.’ nın ödemesini talep ettiklerini, … Blok 7 no’lu bağımsız bölüm taşınmazın geç tesliminden her iki davalı sorumlu olduğundan bahisle ,tazminat ve kira kaybı talebinde bulunmuştur.
Dosya kapsamından taşınmazın konut amaçlı müteahhit firmadan satın alındığı anlaşılmaktadır. Konut amaçlı taşınmaz alımından kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.Somut olayda davacının davalılardan inşa edilen inşaattan konutu satın almak için ön ödememli konut vaadi sözleşmesi düzenledikleri analaşılmış olup dava konusu ihtilaf değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 Sayılı Yasa kapsamında bulunduğunda duraksama yoktur.Tüketici, ticari dağıtım zincirinin nihai halkasını oluşturur; ekonominin nihai hedefi olan tüketicinin, satıcı karşısında daha etkin olarak korunması gereği, tüketici hukukunun temel düşüncesini oluşturur.Bu noktada tüketici, üretilip piyasaya sürülen ve üretim sürecinin hiçbir aşamasında bilgi sahibi olmadığı ürün veya sunulan hizmeti satın aldığı bir ilişkide doğal olarak zayıf durumdadır.Yasa koyucunun iradesi tüketiciyi 4077 Sayılı Yasa kapsamında korumak olup, üretim aşamasında bilgi sahibi olmadığı malları veya sunulan hizmetleri satın alan ve sözleşmede satıcıya karşı zayıf durumda olan tüketicinin, sonradan bu mal veya hizmetlerin ayıplı çıkması sonucu doğan zararının tazmin edilmesini sağlamaktır.
Açıklanan nedenlerle;Yüklenici tarafından inşaatı tamamlanmadan veya kat mülkiyeti oluşturulmadan satışa sunulmuş olan inşaatlarda konut satın alan tüketicileri de kapsadığı kuşkusuzdur. Konut alım satımına dair uyuşmazlıklarında 4077 Sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, somut olaydada taşınmazın konut olarak kullanılmak üzere yükleniciden satın alındığı anlaşılmakla, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Kanun 23. maddesi gereğince bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıklara Tüketici Mahkemelerinde bakılacağı hükme bağlanmış olmakla ,görev kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki gibi hüküm kurmak sonuç ve kanaatine varılmıştır.

HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nın 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan reddine,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nın 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli Bakırköy Tüketici Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet görevsizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.21/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır