Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/641 E. 2021/151 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/641 Esas
KARAR NO : 2021/151

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/02/2021

Mahkememizce görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının … Barosuna kayıtlı Avukat olduğunu, müvekkilinin muristen intikal eden ….de bulunan bir taşınmazdaki kiracının tahliyesi için 2018 yılı haziran ayında, tanıdığı bir işadamının tavsiyesi üzerine davalı avukat ile görüştüğünü, taşınmazdaki kiracıya öncelikle ihtar gönderilmesini ve tahliye gerçekleşmezse tahliye davası ikamesi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin tahliyeye konu taşınmazın malikleri olarak, kendi adına asaleten ve annesi …, kardeşleri … ve …’a vekaleten, davalı avukata, Zeytinburnu …. Noterliğinden … yevmiye nolu, 29 Haziran 2018 tarihli vekaletname çıkarıldığını ve davalıya teslim ettiklerini, müvekkili davalıya bu konu ile ilgili ücretin ne kadar olacağını sorduğunda, “bana hatırı yüksek bir tanıdığım vasıtasıyla geldiniz, öncelikle tahliyeyi halledelim, ücreti hallederiz merak etmeyin neticede tahliye davası, ücret uygun bir rakam olur” dediğini, dolayısıyla işbu tahliye davası için herhangi bir ücret belirlenmediğini ve avukatlık ücret sözleşmesi düzenlenmediğini, davalı müvekkilinden aldığı vekalet sonrasında, tahliyeye konu taşınmazdaki kiracılara noterden ihtarname göndererek taşınmazı kira sözleşmesinin bitiş tarihi olan 31/12/2018 tarihinde tahliye etmeleri, aksi halde yasal yollara başvurulacağının bildirildiğini, tahliyenin gerçekleşmemesi üzerine de Gaziosmanpaşa … Sulh Hukuk Mahkemesinde .. esas sayılı tahliye davası ikame ederek, takip ettiğini, müvekkilinin kardeşi … tarafından Karacabey … Asliye Hukuk Mahkemesinde 16/10/2018 tarihinde, müvekkili ve annesi … aleyhine tapu iptal davası ikame edilmesi üzerine, müvekkili bu dava ile ilgili olarak da davalı avukatla görüşerek, dava konu hakkında bilgi verildiğini ve davalı avukatın, bu davada da gerekli hukuki yardımı yapacağını ve gerek işbu dava gerekse bu dava ile ilgili davalar olur ise bu davalarda da avukatlık yapabileceğini söylemesi üzerine, bu davada da davalı avukatın daha önce verilen vekalet ile davaya cevap vermesi ve davada davacı müvekkili ve diğer davalı annesi …’u davalılar vekili olarak temsil etmesi konusunda anlaştıklarını, davacının ve ailesinin, davalının sözlerine güven duyduklarını ve Avukatlık ücret sözleşmesi yapılmasına gerek duymadıklarını, Karacabey …. Asliye Hukuk Mahkemesindeki davayı takip ederken, davaya konu taşınmazlardan … İli … ilçesi … mahallesi … ada … parselde kayıtlı 50.389 metrekare (elli dönüm) tarla vasıflı taşınmazla ilgili olarak bazı müşterilerin olması ve davacı müvekkilinin ve annesinin kendi hisselerinin satışı ile ilgili bazı tekliflerin olması üzerine, davalı avukata güven duyan müvekkilinin ve ailesinin çok değerli olan bu taşınmazın satışında yetkili olmak üzere, taşınmazı dilediği kişilere dilediği bedel ve şartlarla satış için davalı avukata Karacabey …. Noterliğinden … yevmiye numaralı ve 19.08.2019 tarihli vekaletnameyi düzenleyerek verdiklerini, müvekkilinin kardeşi … tarafından, Bakırköy … Sulh Hukuk Mahkemesinde … tereke sayılı 17.10.2019 tarihinde ikame olunan tereke davasının, 18/10/2019 tarihli tensip tutanağı uyarınca müvekkiline, annesine ve kardeşlerine tebliğ edilmesi üzerine, müvekkilinin dava dilekçesini, davalı müvekkiline sunduğunu ve bu davayı da takip edip etmeyeceğini sorduğunda, davalının davayı takip edeceği söylediğini, müvekkili tarafından bu dava için bir ücret söz konusu olup olmayacağı sorulduğunda ise davalı, “bu dava diğer dava ile ilintili Karacabeydeki dava ile ilgili davalar olursa onları da takip ederim demiştim zaten, merak etmeyin bu dava için ayrıca bir ücret talep edecek değilim” diyerek cevap verdiğini, ancak, davalı avukatın, belirtilen tereke davasına cevap vereceğini ve davayı takip edeceğini ifade ettiği halde, davaya cevap vermediğini, bunun üzerine davacı müvekkilinin davaya cevap verilmediğini öğrendiğinde, niçin cevap verilmediğini sorduğunda, “cevap vermek için gerekli süreyi kaçırdık, ancak merak etmeyin hukuken gerekenleri yapacaz, duruşmaya katılacaz, davayı takip edecez” dediğini, ancak dava duruşmasına da katılmadığını ve davayı takip etmediğini, müvekkilinin kardeşi …’un, Karacabey … Asliye Hukuk Mahkemesinde ikame ettiği … esas sayılı tapu iptal davasındaki aynı gerekçelerle, müvekkili ve annesi …’u, Karacabey C.Başsavcılığma dolandırıcılık isnadı ile 13/11/2018 tarihinde şikayet etmesi üzerine, Karacabey C.Savcılığının … soruşturma numaralı bu suç duyurusu hakkında da, davalı avukata bilgi verilmesi üzerine, davalı avukatın “merak etmeyin ben takip ederim “dediğini, şikayet dosyası için bir ücret söz konusu olup olmayacağı sorulduğunda ise, davalı tarafından, “zaten Karacabeydeki tapu iptal davası ile aynı gerekçelerle şikayette bulunulmuş, merak etmeyin bir şey çıkmaz, biz takip ederiz, bu iş için ayrıca ücret isteyecek değilim, zaten tapu iptal davası ile bağlantılı davalar olursa takip ederiz diye söylemiştim” dediğini, bu konuşmalara bütün aile fertleri ve davacının arkadaşının şahit olduğunu, müvekkilinin her aşamada davalıya gerekli açıklamaları yaptığını, gerekli bilgi ve belgeleri sunduğunu ve davalarla ilgili sorulan tüm hususlarda gerekli cevapları verdiğini ve dava harç ve yargılama giderleri ile ilgili olarak davalının bu yöndeki tüm taleplerini karşıladığını ve gerekli ödemeleri yaptığını, mezkur davalarla ilgili olarak harçlar ve yargılama giderleri için davalı avukatın talebine rağmen davacı müvekkilinin talep edilen giderleri ödememesinin kesinlikle söz konusu olmadığını, davalı avukatın takip ettiği davalardan Gaziosmanpaşa …. Sulh hukuk Mahkemesinde görülen … esas sayılı tahliye davasında, 19/02/2020 tarihinde istinaf yolu açık olmak üzere tahliye kararı verildiğini, bu karardan sonra davalı avukatın, davacıyı ofisine davet ettiğini, müvekkilin 2 gün sonra 21/02/2020 tarihinde davalının ofisine gittiğini, davalının, davacıya tahliye kararının çıktığını, Karacabey …. Asliye Hukuk Mahkemenin devam ettiğini, artık davaların ücretlerini konuşmalarının iyi olacağını söylediğini, davalının Avukatlık ücreti olarak 250.000,00-TL talep ettiğini, müvekkilinin ücreti çok bulduğunu, en azından 200.000,00-TL olsun demesi üzerine, davalı avukat talep ücretin yüksek değil uygundur demesi üzerine, müvekkilinin şuan için ödeme yapamayacağını, ancak davalıya satış için vekalet verdiği … İli …. ilçesindeki 50 dönüm taşınmazdaki kendisine ve annesine ait hisseleri sattıktan sonra avukatlık ücretini ödeyebileceğini söylediğini, bunun üzerine davalının …deki taşınmaz satılınca ödemeyi yapabileceği, 250.000,00-TL’lik bir teminat senedi imzalamasını istediğini, söz konusu taşınmaz satılınca ücreti ödeyebileceğini ve senedi iade edeceğini söylediğini, müvekkilinin davalı avukatın sözüne itimat ederek o anda yazarak doldurduğunu ve tanzim tarihini de aynı gün olan 21/02/2020 olarak yazdığını, ödeme tarihi kısmının boş bırakıldığını, davalı avukatın Karacabey … Asliye Hukuk Mahkemesindeki ..Esas sayılı davaya 21/02/2020 tarihinde gördüğü lüzum neticesinde, davalılar … ve …’un vekilliğinden çekilerek istifa ettiğini bildiren bir dilekçe göndererek , davadan çekildiğini öğrendiğini, müvekkilinin bunun üzerine Karacabeydeki tapu iptal davası ile C.Savcılığı dosyalarının yasal takibinin yapılmasını talep etmesi üzerine, işbu davalara davacı vekili tarafından vekalet sunularak davalar takip edilmeye başlanıldığını, müvekkilinin gördüğü lüzum üzerine, daha evvel … ilçesindeki 50 dönüm taşınmazın satışı ile ilgili olarak davalı avukata Karacabey … Noterliğinden verdiği 19/08/2019 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletten dolayı, Zeytinburnu …. Noterliğinin … yevmiye numaralı azilnamesi ile 10/08/2020 tarihinde davalı avukatı, bu vekaletten azlettiğini, bunun üzerine davalı avukatın müvekkiline mesaj atarak avukatlık ücretini ödemesi istediğini, daha sonra sonra Gaziosmanpaşa …. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderdiği istifa dilekçesi ile bu davadan da istifa ettiğini öğrendiğini, bunun üzerine, müvekkilinin davalı ile görüşerek, bu davadan niçin çekildiğini sorması üzerine, davalı avukatın “…deki taşınmazın satışı için verdiğiniz vekaletten beni azlettiğinize göre, artık sizinle Avukat müvekkil ilişkimizi devam ettirmek istemiyorum bu nedenle Gaziosmanpaşadaki davadan da çekildim, avukatlık ücretimi de yakın zamanda istiyorum” dediğini, müvekkilinin, “siz Karacabeydeki tapu iptal davasını, C.Savcılığı dosyasını, Gaziosmanpaşadaki tahliye davasını ve hatta Bakırköydeki tereke davasını sonuçlanıncaya kadar takip edecem diyerek benden 250.000 liralık senet aldınız, önce Karacabeydeki davadan çekildiniz, şimdide Gaziosmanpaşadaki davadan çekildiniz, Bakırköydeki tereke davasına zaten hiç bakmadınız, siz bu durumda 250.000 lira ücreti haketmiyorsunuz, görevlerinizi yerine getirmediniz, ” demesi üzerine, davalı avukatın “elimde senediniz var, yakın zamanda ödeme yapmazsanız, senedi gerekirse icraya koyarım.” diyerek telefonu kapattığını, davalı avukatın haksız olarak davalardan istifa etmiş olmasından dolayı, vekalet ücreti talep edemeyeceği halde müvekkilinden “vekalet ücretini …deki taşınmaz satılınca ödersin, ödeyince senedini geri veririm, senedi teminat olarak alıyorum ” diyerek aldığı senedi icraya koyarak, müvekkilini ileride telafisi imkansız zarara uğratması kuvvetle muhtemel olduğunu, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 171. ve 174. hükümleri olmak üzere ilgili yasal hükümler ve dilekçede arzettiğimiz Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Daire kararları ile ekli belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davalı avukatın vekalet ücreti isteyemeyeceği, bu durumda davaya konu senet hakkında, davacının borçlu olmadığına ve icraya konulamayacağına ve bu nedenle senedin iptaline karar verilmesini, ancak işbu davanın sonucunun beklenmesi ve bu aşamada davalı avukatın davaya konu senedi icraya koyması halinde, davacı müvekkilinin ileride telafisi imkansız zarara uğrayacağı tartışmasız olduğunu, mahkemenin öncelikle, davalı avukatın davaya konu senetle ilgili olarak icra takibi yapılmaması, senedin icraya konu edilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bonoya ya da çeke dayalı olumsuz tespit davalarına TTK.nun 4/1-a maddesi uyarınca bu davalar ticari dava olduğundan ticaret mahkemelerinde bakılır.” denilmiş olması nedeniyle, işbu dava da Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, neticeden; müvekkilinin borçlu olduğu, davalı avukatın lehtar olduğu, 21/02/2020 tanzim tarihli 250.000,00-TL tutarlı senetle ilgili olarak; öncelikle İİK. 72. maddesi gereğince, davalı tarafından senedin icra takibine konu edilmemesi, icraya konulmaması için, takdir olunacak banka teminat mektubunu ibrazı halinde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yapılacak yargılama sonucunda, özellikle 1136 sayılı Avukatlık kanununun 171. ve 174. maddeleri başta olmak üzere, yasal hükümler ve ilgili içtihatlar uyarınca, davaya konu senedin bedelsizliğine. işbu senetten dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığına ve senedin iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dilekçesinde de beyan ettiği üzere müvekkili …’nün … sicil numarası ile … Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık görevini ifa ettiğini, davacı …’un da müvekkiline avukatlık hizmeti için başvurduğunu ve tarafların anlaşması üzerine Zeytinburnu … Noterliği’nin 29.06.2018 tarihli … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile Avukat …’yü vekil olarak yetkilendirdiğini, tarafların akdettiği avukatlık hizmet sözleşmesinin; Karacabey …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı tapu iptal ve tescil davasını, Gaziosmanpaşa …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ..E. Sayılı tahliye davasını ve Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Sor. Sayılı soruşturma dosyasında davacının annesi …’a müdafilik etmeyi, davacının annesi ve kardeşlerinden …’un davacının kardeşi …’u noter aracılığıyla resmi vasiyetname düzenlenerek mirastan ıskat etmek için düzenlenecek vasiyetnamelere hukuki yardımı sağlamayı kapsadığını, davacı …’un isteği ve talimatı doğrultusunda vekil sıfatı ile müvekkili …’in ikame ettiği Gaziosmanpaşa …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görülen tahliye davasında davanın kabulü ile tahliye kararı, Karacabey Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … numaralı soruşturma dosyasında şüpheli sıfatı ile yargılaması yapılan ve ifadesinde eşlik edilen davacının annesi … hakkında takipsizlik kararı verildiğini, Avukatlık hizmet sözleşmesi içeriğinde Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında görülmekte olan davanın yer almadığını, ilgili dosya celp edildiğinde müvekkilinin vekaletname ibraz etmediğinin görüleceğini, ilgili dosyalar da celp edildiğinde yine açıkça görülecektir ki müvekkili avukatın, vekil olarak takip ettiği dava ve işlerde herhangi bir eksiklik, ihmal veya kusuru bulunmadığını, davacı tarafın sadece Karacabey … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasını müvekkili avukat ile değil başka bir meslektaş ile takip etmek istediğini müvekkiline ilettiği zaman, müvekkili kendisinin takip ettiği tüm dosyalara sarf etmiş olduğu emek ve mesaisinin karşılığı olarak 250.000,00-TL bedel talep ettiğini, davacı tarafın avukatlık hizmet sözleşmesi bedelini bono ile ödemek istediğini beyan ederek huzurdaki 21.02.2020 tarihli 250.000,00-TL bedelli bonoyu tanzim ederek müvekkiline teslim ettiğini, işbu vekillikten çekilme anlaşması ve davacı tarafın talep ve isteği doğrultusunda müvekkili avukatın 21/02/2020 tarihinde Karacabey …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas Sayılı dosyasına vekillikten çekilme dilekçesini ibraz ettiğini, diğer dosyalarda ise vekil olarak görevine devam ettiğini, davacı tarafın, her ne kadar dava dilekçesinde müvekkili avukatın haksız istifa ettiğini ve avukatlık ücretinin hak kazanılması için davaların kesinleşinceye kadar takip edilmesi gerektiğini iddia etmekteyse de, davacı …’un tapu iptal ve tescil davasını başka bir meslektaş ile takip etmek istediğini açıkça beyan etmesi üzerine kendi emir ve talimatı doğrultusunda müvekkilinin … Sürücü ilgili dosyadaki vekillik görevinden çekildiğini, Karacabey …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasına 24/02/2020 tarihinde davacının yeni vekili vekaletnamesini ibraz ettiğini, huzurdaki davacı vekili Av. … dava dilekçesinde Karacabey … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyayı müvekkilinin çekilmesinden sonra kendilerinin takip ettiğini beyan ettiğini, Bakırköy …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı vekaletnamesi incelendiğinde vekaletname tarihinin 19.02.2020 tarihi olduğunun görüldüğü, müvekkilinin hak etmiş ve anlaşmış oldukları avukatlık hizmet bedeline istinaden tanzim edilen bono bedelini talep ettiğinde davacı taraf ödemekten imtina ettiğini, müvekkili avukatın …. ‘de mukim taşınmazı satmaya yönelik yetkilendirdiği Karacabey … Noterliği’nin 19.08.2019 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletten Karacabey … Noterliği’nin 10.08.2020 tarih ve … yevmiye numaralı azilnamesi ile azletmiş işbu azilnamenin müvekkiline 17.08.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının tüm tutum ve davranışlarından avukatlık hizmet bedelinin karşılığı olarak anlaşılan ve tanzim edilen 21/02/2020 tarihli 250.000,00-TL bedelli bononun ödenmeyeceğini anlaması üzerine, müvekkilinin işbu bonoyu İstanbul …. İcra Dairesi’nin … İcra sayılı dosyası ile takibe koyduğunu, davacı yan borcunu ödemekten imtina etmeye devam etmek amacıyla huzurdaki dosyayı ikame ettiğini, menfi tespitin konusu bono olduğunu, dava konusu bononun, teminat amacıyla verilmediğini, davacı taraf, müvekkilinin takip ettiği işlerde herhangi bir kusur, eksiklik veya ihmal olmamasına ve kendi isteği ile başka vekil ile takip etme isteği ile talimatına rağmen haksız istifa sebep göstererek dava açtığını, Avukatlık Kanun’un 174. Maddesi’nde ” Üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat, hiçbir ücret isteyemez ve peşin aldığı ücreti iade etmek zorundadır.” şeklinde düzenlendiği, bononun tanzim tarihi ile vekillikten çekilme dilekçesinin tarihinin aynı olduğunu, Mahkeme tarafından 18.09.2020 tarihinde teminat karşılığı ihtiyati tedbir kararı verildiğini, süresi içerisinde itiraz ettiklerini, davacının, müvekkilin hak ettiği vekalet ücretini ödemekten imtina ettiği ve kötü niyetli davrandığını, davacının, Karacabey … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki dava konusu taşınmazlardan olan …’deki ve …’deki mukim taşınmazlarını satabilmek için alıcılarla görüştüğünü, üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılması için davayı kabul ettiğini, davacının maliki olduğu diğer taşınmazları ile mal varlığını satması ve huzurdaki yargılama bittiğinde müvekkili avukatın vekalet ücretini tahsil edememe tehlikesi ile karşı karşıya kalması kuvvetle muhtemel olmadığını, huzurdaki menfi tespit davası da süreci uzatmaya matuf olmak üzere kötü niyetli olarak açıldığını, tüm bu sebeplerle, 18/09/2020 tarihli %15 teminat karşılığı verilen ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılarak %100 teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararının verilmesini, aksi kanaat halinde davacının maliki olduğu taşınmazlar başta olmak üzere malvarlığı üzerine öncelikle teminatsız, talebi kabul görmezse, teminat karşılığı ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiklerini, neticeden; müvekkili alacaklının yapılacak yargılama sonunda vekalet ücretini tahsil edememe tehlikesi mevcut olduğundan 19/09/2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılarak, borçlu olduğu 250.000,00-TL üzerinden %100 teminat bedeli depo etmesi halinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, aksi kanaat hasıl olur ise davacının maliki olduğu taşınmazların tapu kayıtlarına ilişkin öncelikle teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesini, kabul görmez ise gösterilecek teminat bedeli karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddi ile, borçlunun haksız olarak takibi durdurmaları nedeniyle yasa gereği %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine, yargılama masraf ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı tarafın dava dilekçesinde özetle; davalının … Barosuna kayıtlı Avukat olduğunu, müvekkilinin muristen intikal eden …de bulunan bir taşınmazdaki kiracının tahliyesi için 2018 yılı haziran ayında, tanıdığı bir işadamının tavsiyesi üzerine davalı avukat ile görüştüğünü, taşınmazdaki kiracıya öncelikle ihtar gönderilmesini ve tahliye gerçekleşmezse tahliye davası ikamesi konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin tahliyeye konu taşınmazın malikleri olarak, kendi adına asaleten ve annesi …, kardeşleri … ve …’a vekaleten, davalı avukata, Zeytinburnu …. Noterliğinden … yevmiye nolu, 29 Haziran 2018 tarihli vekaletname çıkarıldığını ve davalıya teslim ettiklerindavalının Avukatlık ücreti olarak 250.000,00-TL talep ettiğini, müvekkilinin ücreti çok bulduğunu, en azından 200.000,00-TL olsun demesi üzerine, davalı avukat talep ücretin yüksek değil uygundur demesi üzerine, müvekkilinin şuan için ödeme yapamayacağını, ancak davalıya satış için vekalet verdiği …. İli … ilçesindeki 50 dönüm taşınmazdaki kendisine ve annesine ait hisseleri sattıktan sonra avukatlık ücretini ödeyebileceğini söylediğini, bunun üzerine davalının …’deki taşınmaz satılınca ödemeyi yapabileceği, 250.000,00-TL’lik bir teminat senedi imzalamasını istediğini, söz konusu taşınmaz satılınca ücreti ödeyebileceğini ve senedi iade edeceğini söylediğini, müvekkilinin davalı avukatın sözüne itimat ederek o anda yazarak doldurduğunu ve tanzim tarihini de aynı gün olan 21/02/2020 olarak yazdığını, ödeme tarihi kısmının boş bırakıldığını, davalı tarafın cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …’nün … sicil numarası ile … Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık görevini ifa ettiğini, davacı …’un da müvekkiline avukatlık hizmeti için başvurduğunu ve tarafların anlaşması üzerine Zeytinburnu …. Noterliği’nin 29.06.2018 tarihli … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile Avukat …’yü vekil olarak yetkilendirdiğini,müvekkili kendisinin takip ettiği tüm dosyalara sarf etmiş olduğu emek ve mesaisinin karşılığı olarak 250.000,00-TL bedel talep ettiğini, davacı tarafın avukatlık hizmet sözleşmesi bedelini bono ile ödemek istediğini beyan ederek huzurdaki 21.02.2020 tarihli 250.000,00-TL bedelli bonoyu tanzim ederek müvekkiline teslim ettiğini beyan etmiştir.
Davalı avukat olup tacir sıfatını taşımamaktadır. Davaya konu senedin avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklı ve ücrete karşılık düzenlendiği de tarafların kabulündedir. Dava konusu edilen iş mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığından ve davacı ve davalı tacir sıfatını taşımadığından uyuşmazlığın çözümünde Mahkememizin görevli olmadığı, Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanmasını gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığı, davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülmesini gerektirir nitelikte ticari bir dava da olmadığı, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, Asliye Hukuk Mahkemesi ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin TTK’ nun 5/3. maddesi uyarınca görev ilişkisi olduğu, göreve ilişkin usul kurallarının HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olduğu, dava şartlarının ise kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususların da resen dikkate alınacak hususlardan olması sebebiyle dava şartı yokluğundan HMK’nun115/2. maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
Hüküm: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere:
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nın 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan reddine,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nın 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet görevsizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 11/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır