Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/376 E. 2021/526 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/376 Esas
KARAR NO : 2021/526

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2020
KARAR TARİHİ : 28/05/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı ile arasında yapılan ticari mal alışverişi neticesinde doğan 105.000,00 TL alacağın tahsili için Bursa …. İcra Müdürlüğü ….Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, karşı tarafça bu borca ve yetkiye itiraz edildiğini, taraflarınca yetki itirazının kabul edildiğini ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosya ile takip başlatıldığını, ancak borçlu tarafın işbu icra takibine de haksız ve soyut iddialarla itiraz ederek icra takibinin durmasına sebep olduğunu, müvekkili tarafından davalıya ticari satış yapıldığını ancak malların bedelini müvekkiline ödemediğini, davalı şirketin icra takibine yönelik yapmış olduğu itirazın tek amacının icra takibini durdurmak ve itirazın iptali neticesinde müvekkilinin alacağının tahsilini imkansız hale getirmek olduğunu, müvekkilinin alacağının tahsilinin ileride imkansız hale gelmesi ihtimali de dikkate alınarak davalı ile ilgili olarak ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini beyanla, karşı tarafın haksız ve mesnetsiz itirazlarının iptali ile Bakırköy …. İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyasına başlatılan takibin devamına, ihtiyati haciz taleplerinin öncelikle teminatsız, mahkeme aksi kanaatte ise uygun miktarda teminat ile kabulüne, dava ve takip konusu alacağın likit olmasından bahisle kötü niyetli karşı taraf aleyhinde dava ve takip değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı Vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin, alacaklı görünen davalıya karşı bir borcunun bulunmadığını, ayrıca cari hesapta da böyle bir borç görünmediğini, kabul anlamına gelmemek ile beraber iddia konusu borcun aranacak borç kategorisinde olduğunu, aranacak borçta alacaklının, alacağını almak üzere borçlunun ikametgahına gitmesi gerektiğini, taraflarınca icra inkar tazminatına mahkum edilmesi için gerekli yasal şartların oluşmadığını, davacı tarafın görev ve yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa etmediğini beyanla, müvekkiline karşı açılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacı icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğundan takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere müvekkili lehine icra tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşıldı.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine cari hesap ekstresine dayalı olarak toplamda 105.000,00 TL üzerinden takibe geçildiği, davalı takip borçlusunun ödeme emrine karşı süresinde itiraz etmiş olduğu anlaşıldı
Davacı alacaklı tarafından icra takibinin önce Bursa …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden başlatıldığı, davalı borçlunun ödeme emrine karşı borca itirazı ile birlikte takibin yetkisiz olan Bursa İcra Müdürlüğünde başlatıldığından ve müvekkilinin adresinin Ankara olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu, bunun üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı alacaklı vekili sunmuş olduğu 16/01/2020 tarihli dilekçesinde borçlu tarafından yapılan borca yönelik itirazların kabul edilmediğini, yetki itirazının ise kabul edilerek dosyanın yetkisizlik ile kapatılarak müvekkilinin adresinin bulunduğu yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiği, talep üzerine dosyanın Bursa …. İcra Müdürlüğü tarafından gönderilmesi neticesinde Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sırasına kaydedildiği, davalı borçlu tarafından ödeme emrine karşı borca itirazı ile birlikte takibin yetkisiz olan Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından ve müvekkilinin adresinin Ankara olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla Bursa …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine karşı borca itirazı ile birlikte yetki itirazında da bulunduğu, davacı alacaklı vekilinin 16/01/2020 tarihli dilekçesi ile borçlu tarafından yapılan borca yönelik itirazların kabul edilmediği, yetki itirazının ise kabul edilerek dosyanın yetkisizlik ile kapatılarak müvekkilinin adresinin bulunduğu yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiği nazara alındığında esasında davalı tarafından ileri sürülen yetki itirazının davacı tarafından kabul edilmesi sebebiyle icra dosyasının davalının adresine göre Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesinin gerektiği, henüz icra takibine başlanmadan önce icra takibinin başlatılacağı yer konusunda seçimlik hakkı bulunan davacı tarafın bu kabul beyanından sonra artık bir seçimlik hakkının bulunmadığı, dosyanın davalının adresine göre Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesi gerekirken davacının adresinin bulunduğu Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderilmesi sebebiyle usulüne uygun bir icra takibi bulunduğundan söz edilemeyeceği kanaatine varılmakla davanın reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Usulüne uygun bir icra takibi bulunmadığından davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.793,14 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.733,84 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 13.925,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.28/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır