Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/34 E. 2020/502 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/34 Esas
KARAR NO : 2020/502

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2020
KARAR TARİHİ : 08/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24.09.2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin üç binin üzerinde üyesi bulunan bir toplu iş yeri ve konut yapı kooperatifi olduğunu, davalı borçlunun ise müvekkili kooperatifin …… nolu ortağı olduğunu, kooperatif aidat bedellerini ödememiş olduğunu, ödenmeyen işbu aidat bedellerinin tahsili amacıyla müvekkili kooperatif tarafından Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile takip başlatılmış olduğunu, davalı borçlunun takip konusu meblağı ödememiş olduğunu ve takibe karşı haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durmuş olduğunu beyanla; itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatı ödemesine, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; aidat borcuna konu taşınmazın, müvekkili ve diğer malik-oğlu …….’a müteveffa …. ‘dan miras kaldığını, taşınmazın müşterek mülkiyet olduğunu, yönetim giderlerinden her iki malikin sorumlu olduğunu, taşınmaz üzerinde kiracının mevcut olduğunu, davada husumet eksikliğinden, oğlu ……. ve kiracı …… Tekstil San. Ltd. Şti’nin de bulunmasının zorunlu olduğunu, müvekkili ve diğer malikin adresinin Kadıköy olması nedeni ile yetkili icra daireleri ve mahkemelerin İstanbul Anadolu İcra müdürlükleri ve mahkemeleri olduğunu, söz konusu alacağın aidat alacağı olmadığını, yönetim giderleri olduğunu, görevli mahkemenin de Sulh Hukuk Mahkemeleri olacağını, bu nedenle husumete ilişkin usuli itirazlarını sunarak yetkiye itiraz ettiklerini, yönetim giderleri talep edilen davaya konu taşınmazda 01.04.2014 tarihi ile 05.05.2019 tarihleri arasında …… Tekstil Ltd. Şti.’nin kiracı olarak bulunduğunu, 05.05.2019 tarihinden itibaren ise …….. ‘ın halen kiracı olduğunu, Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış olduğunu, ancak müvekkilinin süresinde itiraz edemediği için takibin kesinleşmiş olduğunu ve davacı yanın da müvekkilinden tüm alacağı tahsil etmiş olduğunu, bu takip dosyasının 2017 mart ayı dahil tüm aidatlarının ödenmiş olduğunu, davacının bu kez tahsil ettiği alacakları da ilave ederek Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile yeni bir icra takibi başlatmış olduğunu ve bu takip ile ilgili ödeme emrinin müvekkili yurt dışında iken yapıldığından ödeme emrinin tebliğ tarihine itiraz edilmiş olduğunu ve İcra Hukuk Mahkemesi tarafından da ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmiş olduğunu, müvekkili ve müvekkili ile borçtan sorunlu olanların davacı kooperatife hiç bir borcu bulunmadığını beyanla; öncelikle dosyanın yetkisizlik ve görevsizlik yönünden değerlendirilerek yetkisizlik ve görevsizlik kararına verilmesine, davanın reddine, davacının %20 icra inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, kooperatif aidat borçlarının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya mahkememize fiziki olarak gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı kooperatif tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 2017 yılı Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, 2018 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık, 2019 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs aylarına ilişkin takip öncesi işlemiş faiz de dahil olmak üzere işletme aidatı tahsili için toplam 1.914,25 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı ve davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Davacının iddiası, icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre , davacı kooperatifin davalıdan kooperatif üyesi olması nedeniyle icra takibine konu aidat borçları nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğunun tespiti için davalı kooperatif kayıtları ile dosya üzerinde. 06/04/2020 günü, saat 14.00 da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup; S.M.M.M. Bilirkişi……. 29/07/2020 tarihli raporunda özetle; davalının, 1163 sayılı kanun ve ana sözleşme çerçevesinde davacı kooperatife ….. ortak numarası ile üye olduğunu ve bu üyeliği gereğince; davacı kooperatif sınırları içinde bulunan; …. Ada …. Parsel, 2012 yılında … tipi …… Blok …. Kat …… nolu bağımsız bölümün İNTİKAL İŞLEMİNDEN tapu tescilinin adına kayıtlı olduğunu, tarafların; davalının kooperatif üyesi olup olmadığına dair uyuşmazlıklarının bulunmadığını, davalının kooperatif üyesi olarak kabul edilmesi gerekeceğini, davalının kooperatifin üyesi bulunduğu hususunu kendisinin de kabul etmiş ve bu konuda itirazının bulunmaması nedeniyle, davalının halen davacı kooperatifin ortağı bulunduğunu, kooperatif ortağı bulunan davalının, davacı kooperatif nezdindeki bu üyeliğini usulüne uygun olarak devir ve temlik etmediği müddetçe, kooperatif üyeliğinin devam edeceğini ve kooperatifin tasfiye edilerek sona erdirilmesine kadar 1163 sayılı kooperatifler kanununu ve ana sözleşme çerçevesinde, davacı kooperatifin genel kurul kararları ile belirlenen aidat ve diğer ödeme yükümlülüklerinden üye sıfatıyla bizzat sorumlu bulunduğunu, bu yön itibari ile itirazlarının (yapılmayan, eksik ödeme yönünden) haklı ve yerinde olmadığını, dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda; davalının, icra takibine dayanak tutulan; 22.02.2014 tarihinde yapılan 2013 hesap yılı genel kurulun 9 nolu kararlarının iptal edildiği yönünde bir beyanı olmadığından, iş bu kararlar çerçevesinde üyelerden tahsil edilmesine karar verilen aidat ve ödemelerinden üye sıfatıyla sorumlu bulunacağını, davacı kooperatifin, ticari defter ve muhasebe kayıtlarında davalının cari borç tahakkuklarını iş bu genel kurul kararı ile uyumlu şekilde yaptığının tespit edildiğini, davalı ile aynı tip gayrimenkule sahip Örnek Ortak, İŞL ….. hesap nolu üye …… cari hesabı incelenmiş olup, genel kurul kararlarına istinaden aidatların cari hesaba eşit kayıtlandığını, bu nedenle üyeler arasındaki eşitlik prensibine uyulduğunu, davacı kooperatifin defter ve belgelerinin dava ve takip konusu dönemde açılış ve kapanış noter onaylarının süresi içinde yapılmış olduğunu, usulüne uygun tutulduğunu ve sahibi lehine delil vasfının takdir ve değerlemesinin mahkemede bulunduğunu, davalının, icra takibine konu ödemelerinin belgelerini icra ve dava dosyasına sunmadığını, ancak davacı defter ve belgelerindeki 128.hesapta davalı tarafın 10.07.2019 tarihinde ödeme yaparak 218,00 TL alacaklı durumda bulunduğu tespit edilmiş ise de, bunun karşısında; davalı tarafından takipte (Ana para+faizi) 1.914,25 TL talep edilmiş olduğunu, karşılığında davalı tarafından 1.804,00 TL ödenmiş olduğunu, bu durum da; yapılan ödemelerin öncelikle faiz ve ferilerine sayılacağı gözetildiğinde davacı tarafın ana para olarak; (1.914,25-1.804,00)=110,25 TL ve sair alacakları yönünden takdiri ve değerlemesinin mahkemede olduğunu, kalan borç yönünden; ödemenin tamamının yapıldığını ispat etmediğinden davalının, davacı kooperatife borcu olmadığı yönündeki yaptığı itirazının haklı ve yerinde olmayacağını, temerrüdün icra yönünden (04.07.2019) takip tebliğ tarihi ile oluştuğunu, davalı tarafın itirazlarının yerinde bulunmadığını bildirmiştir.
Dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davacı kooperatifin karar defterindeki kayda göre davalının kooperatif ortağı olduğu, bu konuda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, davacı kooperatifin ancak genel kurul kararları ile kararlaştırılan site işletme aidatlarının tahsilini davalıdan isteyebileceği, tahsili istenen alacakların, site işletmesine yönelik güvenlik ve temizlik hizmet ödemeleri gibi istisna niteliğindeki kooperatif ortaklarından istenebilecek kalemlerden bulunmadığı, bu nedenle site işletmesine yönelik aidatlar için genel kurul kararı alınması gerektiği, davalının, icra takibine dayanak tutulan; 22.02.2014 tarihinde yapılan 2013 hesap yılı genel kurulun 9 nolu kararlarının iptal edildiği yönünde bir beyanı olmadığından, iş bu kararlar çerçevesinde üyelerden tahsil edilmesine karar verilen aidat ve ödemelerinden üye sıfatıyla sorumlu bulunacağını, davalının, iptal edilmeyerek kesinleşen genel kurul kararları gereği kararlaştırılan site işletme aidatlarını 2017 Nisan ila 2019 Mayıs aylarına ait aidat tutarının ödendiğine ilişkin belge sunulmadığı, davacı tarafından 10.07.2019 tarihinde 1.804,00 TL ödeme yapıldığı, davacı kooperatifin kesinleşen genel kurul kararlarıyla ödenmesine karar verilen toplamda 1.914,25 TL tutarındaki asıl alacağın tahsilini talep edebileceği, davalı tarafından 1.804,00 TL ödeme yapıldığı, böylelikle (1.914,25-1.804,00)=110,25 TL davanın bu miktar itibariyle kısmen kabulüne, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerektiği,
Her ne kadar Mahkememiz kısa kararında istinaf yasa yolunun sehven açıldığı görülmüş ise de, davanın ve verilen kararın kesinlik sınırı altında kaldığı, mahkememiz kararının kesin olduğu kanaati ile aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekeçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın kısmen İPTALİNE, takibin 110,25 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken harç peşin alındığından bu hususta başkaca harç alınmasına yer OLMADIĞINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 108,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 700,00 TL yargılama giderinin kabul oranı (%0,06) ret oranı (%99,94) dikkate alınarak hesaplanan 42,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 110,25 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 1.804,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı,, diğer davalıların yokluğunda İstinaf yasa yolu yargısal miktar sınırının altında kalmakla kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/09/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸