Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/295 E. 2021/453 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/295 Esas
KARAR NO : 2021/453

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/04/2020
KARAR TARİHİ : 22/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın müvekkili şirketle arasındaki ticari alışverişten kaynaklı ödenmemiş 25.370,69-TL borcu bulunduğunu, davalı borçlunun bu borcunu ödemediği için aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının borca yönelik itirazı sonrası zorunlu yasal arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ama davalı tarafla 25/02/2019 tarihinde yapılan arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını, taraflar arasında süre gelen ticari işlerin mevcut olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete fatura borçları olduğunu, davalı tarafın faturalara 8 günlük yasal süre içerisinde itiraz etmediğini ve söz konusu alacağın muaccel hale geldiği halde davalı borçlunun icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği için icra takibinin durduğunu, itirazın iptaline, takibin devamına, davalı borçlunun %20’si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin müvekkili şirket ile arasında ticari ilişkiden kaynaklı fatura borcunun olmadığını, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında davacının da belirtmiş olduğu ürünlerin müvekkili şirket tarafından fason olarak üretilmekte olduğunu, üretilen ürünlerin ütü vs. İşlerinin yapılması için davacı şirketle 65.505,44-TL karşılığında anlaşmaya varıldığını ve davacı şirkete teslim edildiğini, davacı şirketin teslim edilen ürünleri eksik ve hatalı bir şekilde yaptığını, davacı şirkete hatalı ürünlerin tamiri ve eksiklikleri konusunda uyarı yapıldığı halde eksik ve hatalı ürünlerin tamiratını gidermeye kabul etmediğini, bunun üzerine hatalı ürünlerin eksiklikleri ve hatalarının giderilmesi için …… adlı firma ile anlaşıldığını, yapılan hizmet karşılığında …… Tekstil’e hizmet bedeli olarak 14.774,40-TL ödendiğini, ödenen söz konusu bedelin davacı şirkette hatalı ürünlerin tamir bedeli olarak fatura düzenlenmek suretiyle yansıtıldığını, açılan davanın reddine, %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının davalıya yaptığı fason dikim, ütü vs işi karşılığında düzenlenen fatura karşılığı davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre, davacının yaptığı işin bir kısmının gizli- açık ayıplı olup olmadığı, davalının muayene ve ihbar yükümlülüğünü süresinde ve usule uygun yerine getirip getirmediği, davalının bu nedenle düzenlediği reklamasyon faturasının yerinde olup olmadığı, sonuç itibariyle davalının davacıya borcu kalıp kalmadığı hususlarındadır.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı takip dosyasının UYAP sistemi üzerinden celp edildiği, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 28.972,67-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında, tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde SMMM ve Tekstil Mühendisi bilirkişiden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 16/12/2020 havale tarihli raporunda özetle; Dosya kapsamında taraflar arasında akdedilen herhangi bir sözleşmeye rastlanılmadığı, davacı defterlerinin, 6102 sayılı TTK. m.64/3, VUK. m.182 uyarınca tutulması zorunlu olan 2017 Yılı ticari defterleri ile ilgili olarak, 2017 yılı Envanter Defteri ve Kebir defterlerini açılış tasdikinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yaptırmış olduğu, ancak: 2017 yılı Yevmive Defterini incelemeye sunmadığı, bu itibarla HMK 222 md. ve 6102 sayılı TTK 64/3 md. gereğince mevcut haliyle davacının 2017 yıllı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliğine haiz olmadığı değerlendirilmiş olup, bu hususa ilişkin nihai takdirin mahkemeye ait olduğu, davacı yan tarafından, dava konusu fatura ve cari hesabın kayıtlı olduğu 2017 yılına ilişkin yevmiye defteri inceleme günü incelemeye sunulmamış olup, iş bu nedenle davacı yanın dava konusu ettiği faturaların kayıtlı olup olmadığına ilişkin bir tespit yapılamadığı gibi cari hesap hesap alacağı da tespit edilemediği, davacı ve davalı yanın aksini ispat etmek istemeleri halinde 2017 yılı ticari defterlerini incelemeye sunmaları gerektiği, dosyaya davacının dikim ve ütü paket işlemi yapmış olduğu ürünlerin ayıplı olduğunu gösteren tarafsız kişi veya kurumlarca düzenlenmiş herhangi bir tespit raporunun sunulmadığı gibi ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin bilirkişi incelemesine sunulmadığı, davacının ayıplı ürün iddiasını kabul etmediği, davalının ayıplı ürün iddiasının ispata muhtaç olduğu, iddia olunan ayıpların açık ayıp olduğu, davalı tarafından işin olağan akışına göre süresinde ayıp ihbarında bulunulduğunu gösteren herhangi bir belge sunulmadığı, tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin sayın mahkemenizin takdiri içinde kaldığı kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 11/03/2021 tarihli celsesinde davacı tarafça yemin deliline dayanılmış olmakla, davalı tarafa yemin teklifinde bulunup bulunmayacağı hususunda beyanda bulunmak, yemin teklif edecek ise yemin metnini ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça usulüne uygun yemin metni ibraz edilmemiştir.
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup deliller ve dosyada hükme esas alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirilmesinde olup davacı ve davalı taraflar davaya konu döneme ilişkin ticari defterlerini ibraz etmemiştir. Dosyada alınan bilirkişi raporuna görede davacı tarafça ticari defterler sunulmaması nedeni ile davacının davaya ve takibe konu edilen faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olup olmadığı tespit edilemediğinden bahisle rapor düzenlemiştir. Davada ispat yükü davacı üzerindedir. (HMK madde 227/1 hükmü gereği mahkememizin 11/03/2021 tarihli celsesinde davacı taraf yemin deliline dayanılmış olmakla, davalı tarafa yemin teklifinde bulunup bulunmayacağı hususunda beyanda bulunmak, yemin teklif edecek ise yemin metnini ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça usulüne uygun yemine ilişkin beyan dilekçesi ve yemin metni ibraz edilmediği hususu değerlendirilmesinde ispat yükünü düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ” (HMK) 190.maddesine göre “ (1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. ” hükmü dikkate alındığında davacı iddiasını ispat edememiş olup ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir. Davalının kötü niyet tazminatı talebinin de yasal şartlar oluşmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin yasal şartlar oluşmadığından reddine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Alınması gereken 59,30-TL’nin harcın, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 495,25-TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 435,95-TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 4.345,90-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır