Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/146 E. 2021/128 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/146 Esas
KARAR NO : 2021/128

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2020
KARAR TARİHİ : 09/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kargo hizmeti vermekte olduğunu, davalı taraftan cari hesap alacağı bulunduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiden dolayı ve taraflar arasındaki cari hesap ekstresine göre davalı tarafın, müvekkili şirkete toplam borcunun 3.200,00 TL olduğunu, iş bu alacağın tahsili amacı ile Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlunun takibe haksız olarak itiraz ettiğini, arabuluculuk görüşmesinin de olumsuz sonuçlandığını, müvekkilinin alacağının likit olduğunu, davalı kayıtlarında da mevcut olduğunu beyanla; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine takip miktarının %20sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davacı şirket ile arasındaki sözleşmeye bağlı olarak 2012-2018 tarihleri arasında Gaziantep – İstanbul hattında kargo şirketine taşıma işi için kamyonunu kiraya vermiş olduğunu, yapılan bu işin, aracın müvekkilinde olduğu dönemde hat usulüyle yapılmış olduğunu, müvekkiline ait aracın, kargo hizmetinde kullanılmış olduğunu, yapılacak sefer karşılığında ödemelerin yapılacağının kararlaştırılmış olduğunu, müvekkilinin kargo hizmetinde olan aracını 2018 mayıs ayında devrettikten 1,5 sene sonra davacı şirket tarafından 2018 yılına ait tek taraflı kesilmiş ve müvekkiline dahi gönderilmeyen fatura dayanak gösterilerek Bakırköy ……İcra Müd. ……. E. dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, müvekkilinin davacı olan kargo şirketine sadece taşıma işi için aracını vermiş olduğunu, bunun dışında dava dilekçesinde yazıldığı gibi bir ticari ilişki bulunmadığını, davacı şirketin müvekkiline ait aracı sadece kendi kargo hizmetinde çalıştırmış olduğunu, bunun dışında müvekkilinin borçlu çıkacağı bir mal veya hizmet alış verişinde bulunulmamış olduğunu, davacı tarafın dilekçesinde cari hesap ekstresindeki alacağının kaynağını ve hangi iş sonucunda fatura kestiğini açıklayamamış olduğunu beyanla; itirazın iptali talebinin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı icra dosyasının celbi talep edilmiş, dosya mahkememiz uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup, davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 3.200,00 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Davacının iddiası, davalının savunması ve icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre, aralarında yer alan ticari ilişki gereği davacı şirket tarafından yerine getirildiği iddia edilen kargo hizmetinin davalı tarafından karşılanıp karşılanmadığı, taraflara arasında alacak ilişkisinin bulunup bulunmadığı, davacının davalıdan alacaklı olması halinde alacağın miktarına ilişkin olduğunun tespiti için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 12/10/2020 günü, saat 15.30 da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, SMMM bilirkişi …… 21/10/2020 tarihli raporunda özetle; davalı ile davacı arasında araçla şehirler arası kargo taşıma sözleşmesi imza edilmiş olduğunun tespit edilmiş olduğunu, davacı ticari defterlerinin açılış ve kapanış kayıtlarının TTK ve VUK hükümlerine uygun açılış ve kapanış yapılmış olduğunu ve kesin delil olma vasfı taşıdığının görülmüş olduğunu, davalı tarafça herhangi bir evrak tevsik edilmemiş olduğunu, davacı …… Kargo Lojistik ve Dağıtım Hiz. A.Ş. İle … /Nakliyeci aldığı nakliye hizmeti ile çalışmış olduğunun tespit edilmiş olduğunu, 17/09/2018 tarihinde davacı …… Kargo’nun hatalı muhasebe kaydı yapmak suretiyle (başka bir cari hesaba kayıt yapılması gerekirken: …… ) 3.200,00 TL lik kayıt yapılmış olduğunu, bu hesap hatasının tespiti sonucunda 28/02/2019 tarihinde düzeltme yapılarak ters kayıt ile cari hesap virman fişi kesilmiş olduğunu, düzeltme kaydı ile 320.01.01.05.1037 …/Nakliyeci hesap 3.200,00 TL borç bakiyesi vermiş olduğunu ve cari hesaptan kaynaklı olarak davacı tarafın alacaklı duruma gelmiş olduğunu, akabinde de bu borç bakiyesini 03/07/2019 tarihinde 127.01.120.01 hukuk sevk hesabına virman yapılmış olduğunu, davacı tarafın hesap hatasının düzeltilmesinden sonra (17/09/2018 tarihine yapılan hesap hatasının 28/02/2019 düzeltme kaydı) ticari defter kayıtlarına göre davacı …… Kargo Lojistik ve Dağıtım Hiz. A.Ş.’nin davalı …’dan 3.200,00 TL cari hesap alacaklısı olduğunu bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı tümel olarak değerlendirildiğinde, Suruç Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün cevabi yazısında davalı tarafın 01/10/2012-04/01/2019 tarihleri arasında işletme defteri tutmakla yükümlü olduğu, 04/01/2019 tarihi itibari ile terk nedeni ile defter tutma zorunluğunun kalktığının bildirildiği, dava tarihi (14/02/2020) itibari ile mükellefiyetinin bulunmadığı, yine Şanlıurfa Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün cevabi yazsısına davalı tarafın ticaret sicil kaydının bulunmadığının bildirildiği, davanın açıldığı tarihteki şartlar itibari ile değerlendirilmesi gerektiği, bu hali ile dava konusunun ticari iş olarak değerlendirilemeyeceği, ticari olmayan davalarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması, Asliye Hukuk Mahkemesi ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin TTK’ nun 5/3.maddesi uyarınca görev ilişkisi olması, göreve ilişkin usul kurallarının HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca dava şartı olması hususları bir arada değerlendirildiğinde mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nın 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan reddine,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nın 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet görevsizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸