Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/115 E. 2021/1201 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/115 Esas
KARAR NO : 2021/1201

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2016
KARAR TARİHİ : 17/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile davalı … Kumaşçılık arasında varılan anlaşma gereğince, 10.000 TL bedelli 7 adet senedin davalı … Kumaşçılık şirketine verildiğini, davalının mal teslimi yapmadığı gibi senetleri iade etmediği, diğer davalı … tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, müvekkilinin … Kumaşçılık şirketine vermiş olduğu senetlerin diğer davalıya ciro edilerek onun tarafından müvekkili … ve kefil olan …’a karşı kambiyo takibinde bulunulduğunu, başlatılan takibin haksız ve kötüniyetli olduğunu, takibin haksız kazanç sağlamak amacıyla açıldığını, … Kumaşçılık şirketine karşı açılan davada delillerin munhasıran davalı … Kumaşçılık şirketinin defterlerine hasrettiğini, davalı … Kumaşçılık şirketi ile diğer davalılar arasında organik mal bulunduğunu, … şirketinin iyiniyetli hamil olmadığını, senetlerin bedelsiz olduğunu bilerek aldığını ve icraya koyduğunu, her iki şirketin …. ve … tarafından kurulmuş olduğunu, ….’ın her iki firmada bulunduğunu, … Kumaşçılık şirketinin tüm çalışanlarının bu firmadan ayrılarak … şirketinde işe başladığını, mali açıdan zor duruma düşen … Kumaşçılık şirketinin tüm makinaları ve ekipmanları … şirketine aktardığını, dava konusu senetteki … Kumaşçılık şirketinin öncesindeki cirolarında iptal edildiğini ve takip alacaklısına ciroladığını, her iki davalının birbirine yakın ilişki ve organik bağ içerisinde hareket ettiklerini ve kötüniyetli olduklarını belirterek senetler dolayısıyla davalılara karşı müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitini karar verilerek senetlerin iadesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı … İhracat Sanayi ve Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanı haksız ve kötüniyetli olduğunu, müvekkilinin diğer davalı ile arasında bir bağ bulunmadığını, aralarında bulunan ticari ilişki nedeniyle dava konusu senetlerin … Kumaşçılık şirketinden aldığını, davacılarla … Kumaşçılık şirketi arasındaki ilişkiyi bilmediğini, davacının iddia ettiğinin aksine ….’ın 6-7 yıl evvel tüm hisselerini devrederek müvekkili şirketten ayrıldığını ve yurtdışına çıktığını, müvekkili ile … Kumaşçılık şirketi arasında 2014 yılından beri ticari ilişki bulunduğunu, alacağına karşılık dava konusu senetlerin alındığını, müvekkili şirketin 23/09/2013 tarihinde …. tarafından kurulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK72. maddesi gereğince açılan menfi tespit istemine ilişkin olup davacı, ticari alım satım nedeniyle davaya konu senetleri … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye verdiğini, bu şirket tarafından mal teslimi yapılmadığını ve senetlerin iade edilmediğini ve senetlerin aralarında organik bağ bulunan diğer davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’ye verildiğini belirterek takibe konu edilen senetler sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ile senetlerin iadesini talep etmiştir.
Mahkememizin … Esas …. Karar sayılı kararının istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … Esas …. Karar sayılı kararı ile “…Davacılar vekilinin davalılardan … Kumaşçılık aleyhine açtığı davada, davalı ticari defterlerine HMK 222/5 maddesi gereğince münhasır delil olarak dayandığını beyan ettiği, diğer davalı şirket … ile … Kumaşçılığın aralarında organik bağ bulunduğunu ileri sürdüğü, ilk derece mahkemesince davalı şirket defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmadığı gibi , davacılar vekilinin 28/12/2016 tarihli düplik dilekçesinde davalı şirketler arasındaki organik bağ bulunduğuna dair iddiaların da kararın gerekçesinde değerlendirilmediği sadece “davalılar arasındaki ortaklık yapısına dair iddiaların, davalı tarafça sunulan belgelerle çürütülmüş durumda olduğunun” beyanı ile yetinildiği, davacılar vekilinin eksik inceleme ile karar verildiğine dair istinaf başvurusunun yerinde olduğu kanaatiyle, ilk derece mahkemesinin kararının HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, davacının davalı … Kumaşçılık yönünden davalı şirket defterlerine münhasır delil olarak dayandığı gözetilerek,HMK 222/5 maddesi gereğince işlem yapılması, davalı şirketler arasında organik bağ bulunup bulunmadığının kayıtlar incelenerek değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir…” gerekçelerine istinaden Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın Mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldıktan sonra yargılamaya başlanmıştır.
Davacının iddiası, davalının savunması, icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ve İstinaf ilamında yer verilen Mahkememiz kararının kaldırılmasına dair gerekçeler dikkate alınarak davaya konu senetlerin davacılardan … tarafından ticari ilişki kapsamında avans ödemesi olarak … Kumaşcılığa verilip verilmediği, mal teslimi yapılıp yapılmadığı, senetlerin ticari defterlerde kayıtlı olup olmadığı, … Kumaşcılık ile diğer davalı … arasında organik bağ bulunup bulunmadığı, söz konusu senetlerin davalı … tarafından kötü niyetli veya ağır kusur ile elde edilip edilmediği hususlarının tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup bilirkişiler Dr. …. ve …’dan rapor alınmıştır.
Ekonomi ve Finans Uzmanı bilirkişi Dr. … ile SMM … tarafından sunulan 12/07/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusunun, davacı … tarafından ticari alım satım nedeniyle davaya konu senetlerin … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye verildiği, bu şirket tarafından mal teslimi yapılmadığı ve senetlerin iade edilmediğin senetlerin … İhr. San. ve Tic. AŞ’ne verildiği ve bu iki davalı şirket arasında organik bir bağın bulunduğu iddialarına dayalı borçlu olmadığının tespiti talebinden ibaret olduğunu, davacı tarafın ticari defter ve belgelerini sunmaması sebebiyle üzerinde inceleme yapılamadığını, davalı … İhr. San. ve Tic. AŞ’nin 2016 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalı … şirketinin ticari defterlerine göre davalı … Kumaşçılık şirketinden 2015 yılından gelen bakiye alacağından dolayı 2016 yılı açılış fişinde 139.411,12 TL alacaklı olduğunu, 04.01.2016 tarihinde 70.000,00 TL tahsilat yapmış olduğunu, akabinde 2016 yılı içerisinde muhtelif tarihlerde toplamda 104.404,51 TL tutarlı ödeme yapmış olup 14.12.2016 tarihi itibariyle yapmış olduğu ödemelerden kaynaklı olarak davalı … Kumaşçılık şirketinden 173.815,63 TL alacaklı olduğunun görüldüğünü, davalının 2016 yılı ticari defterlerinde davacı ile ilgili herhangi bir kayda rastlanmadığını, davalı … Kumaşçılık Tekstil San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin incelemeye gelmediğini ve ticari defter ve belgelerini ibraz etmediğini, davacı … tarafından düzenlenerek davalı … Kumaşçılık Tekstil San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne 7 adet her biri 10.000,00 TL tutarlı toplamda 70.000,00 TL tutarlı senet verildiğini, diğer davacı …’ın senetlerde kefil olarak yer aldığını, davacı ve davalı … Kumaşçılık Teks. San. ve Tic. Ltd. Şti. ticari defterleri üzerinde inceleme yapılamadığından dava konusu senetlerin taraf ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespit edilemediğini, davalı her iki şirketin incelenen ticaret sicil kayıtlarında … Kumaşçılık Tek. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin eski ortağı ….’ın aktif olarak şu anda … İhr. San. ve Tic. AŞ’nin yetkilisi olarak gözüktüğünü, dava konusu senetlerin bedelsiz olduklarını, davalılar arasında organik bağ bulunduğunu, davalı …’ şirketinin diğer davalı … Kumaşçılık şirketinin mali durumunu bildiği veya bilebilecek durumda olduğunu, bu bakımdan senetlerin bedelsizliğini tespit edecek konumda olan davalı … şirketinin davacının zararına hareket etmiş olduğunun kabul edilmesinin gerektiğini, dolayısıyla davacının davalılara karşı ileri sürmüş olduğu menfi tespit iddiasının yerinde olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı … İhracat Sanayi ve Limited Şirketi tarafından davacılar ile davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne karşı 31/08/2015, 30/09/2015, 31/10/2015, 30/11/2015, 31/12/2015, 30/04/2016, 31/05/2016 vade tarihli ve her biri 10.000,00 TL bedelli olan toplam 7 adet bono nedeniyle 70.000 TL asıl alacak, 5.592,32 TL gecikmiş gün faizi ve 210 TL komisyon olmak üzere toplamda 75.802,32 TL üzerinden takip yapıldığı anlaşılmıştır.
Dava, kambiyo senetlerinde bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Hukuk Genel Kurulu’nun 17.12.2003 gün ve E:2003/19-781, K:2003/768; 12.10.2011 gün ve E:2011/19-473, K:2011/607; 04.12.2013 gün ve E:2013/19-89, K:2013/1645; 14.05.2014 gün ve E:2013/19-1155, K:2014/660 sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere; bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır.
Bu genel açıklamadan sonra, hemen belirtmelidir ki, bono, ödeme vaadi niteliğinde bir kambiyo senedi olup, bağımsız borç ikrarını içerir (6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu (eTTK)’nun 691/1.maddesi). Borç ikrarını içeren bir belge aleyhine kanıt sunulabilir. Ancak; ikrar borcun nedenini içeriyorsa, sadece bu nedenin gerçekleşmediğinin kanıtlanması gerekir (YİBK’nun 12.4.1933 gün ve 1933/30-6 sayılı ilamı) 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72.maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi). İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir.
Menfi tespit davasında borçlu ya borçlanma iradesinin bulunmadığını ya da borçlanma iradesi bulunmakla birlikte daha sonra ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürebilir. Borçlu borcun varlığını inkar ediyorsa, bu durumlarda ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın alacaklıya düşer. Borçlu varlığını kabul ettiği borcun ödeme gibi bir nedenle düştüğünü ileri sürüyorsa, bu durumda doğal olarak ispat yükü kendisine düşecektir.
Görülmektedir ki, menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Borçlu bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmiş, ancak bu hukuki ilişkinin senette görülenden farklı bir ilişki olduğunu ileri sürmüşse bu kez, hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü ilişki olduğunu ispat külfeti davacı borçluya düşmektedir. Zira, davacı borçlu senedin bir hukuki ilişkiye dayanmadığını değil, başka bir hukuki ilişkiye dayandığını ileri sürmekte; temelde bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmektedir (Hukuk Genel Kurulu’nun 17.12.2003 gün ve E:2003/19-781, K:2003/768; 12.10.2011 gün ve E:2011/19-473, K:2011/607; 04.12.2013 gün ve E:2013/19-89, K:2013/1645; 14.05.2014 gün ve E:2013/19-1155, K:2014/660 sayılı ilamları).
Davacılar vekili davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye yönelik iddiası bakımından münhasıran adı geçen davalı şirketin ticari defterlerine delil olarak dayanmış olup sadece ve açıkça karşı tarafın ticari defterlerine dayandığı, bunun yanında başka delillere dayanılmadığı, yani davacılar vekilinin diğer kanıtlarından vazgeçerek salt karşı tarafın ticari defterine dayandığı anlaşılmakla davacılar vekilinin davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye yönelik iddiasını münhasıran adı geçen şirketin ticari defterlerine dayanmak suretiyle ispat edebileceği değerlendirilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta kural olarak ispat yükünün davacı üzerinde olduğu, davacı tarafın bu kapsamda icra takibine konu edilen senetleri davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye verdiğini, bu şirket tarafından mal teslimi yapılmadığını ve senetlerin iade edilmediğini, yani senetlerin bedelsiz kaldığını ispat etmesi gerektiği, davacı taraf, davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye yönelik senetlerin bedelsiz kaldığı iddiası bakımından münhasıran adı geçen davalı şirketin ticari defterlerine delil olarak dayanmış olup adı geçen davalı şirket davetiye tebliğine rağmen ticari defter ve belgelerini bilirkişi incelemesine sunmadığından davacı tarafın davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye karşı bedelsizlik iddiasını ispatlamış sayıldığı Mahkememizce değerlendirilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta davacı taraf icra takibine konu edilen senetlerin davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından aralarında organik bağ bulunan diğer davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’ye verildiğini iddia etmiş olup söz konusu senetlerin bedelsiz olduğu hususu davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye karşı ileri sürülebilecek kişisel nitelikte bir def’i olduğundan bu iddia davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’ye karşı ileri sürülemeyecek ise de davacının, davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’nin söz konusu senetleri bedelsiz olduğunu bilerek devraldığını yani bile bile kendisinin zararına hareket ettiğini ve bu nedenle kötü niyetli olduğunu ileri sürebileceği, bu noktada ispat külfetinin yine davacı üzerinde olduğu, dava tarafın bu hususa ilişkin iddialarının davalı şirketlerin aralarında organik bağ bulunması sebebiyle davalı … İhracat Sanayi ve Limited Şirketi’nin iyi niyetli olmadığı ve senetlerin bedelsiz olduğunun kendisi tarafından bilindiğine dayandığı, bu noktada üzerinde durulması ve irdelenmesi gereken hususun davalı şirketler arasında organik bağ bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu, buna göre davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin …. ve …. tarafından kurulduğunun, 600 paya karşılık 15.000.000.000 TL’nin …. ve yine 600 paya karşılık 15.000.000.000 TL’nin ise … tarafından taahhüt edildiği, ….’ın şirket müdürü olarak seçildiğinin, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 17/07/2000 tarih ve 5089 sayılı nüshasından; ….’ın şirketteki mevcut hissesinin bir kısmını şirket ortakları dışından …. ve şirket ortağı ….’ya devrederek şirket ortaklığından ayrıldığı ve müdürlük görevine son verildiğinin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 08/05/2009 tarih ve 7307 sayılı nüshasından; şirket ortaklarından …’ın ise şirketteki mevcut hissesinin tamamını şirket ortağı ….’ya devrettiği ve şirketin tek ortaklı hale geldiği Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 16/10/2014 tarih ve 8674 sayılı nüshasından anlaşıldığı, şirketin adresinin … Mahallesi, …. Caddesi, …. Sokak, …. İş Merkezi, No:…, Kat:2, Güneşli/İstanbul olduğu, şirketin adresinin daha sonra … Mah. … Cad., … Sokak, No:… olarak değiştirildiği, davalı … İhracat Sanayi ve Limited Şirketi’nin ise 22/09/2013 tarihinde İstanbul Ticaret Siciline kaydının yapıldığı, şirket sermayesinin 1.000.000,00 TL ve şirketin tek ortağı ve yetkilisinin de …. olduğu, şirketin adresinin …. Mah., …. Cad.,… Residence, No:…. Bağcılar/İstanbul olduğu anlaşılmış olup buna göre davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin eski ortağı ….’ın halihazırda davalı … İhracat Sanayi ve Limited Şirketi’nin tek yetkilisi olarak gözüktüğü, ….,…,….,…. ve ….’un her iki davalı şirkette çalışmalarının olduğunun celbedilen davalı şirketlere ait sigortalı çalışan listelerinden tespit edildiği nazara alındığında davalı şirketler arasında organik bağ bulunduğuna yönelik davacı tarafın iddialarının dosya kapsamı ve mevcut delil durumu ile de ispatlandığına Mahkememizce kanaat getirildiği, varlığına Mahkememizce kanaat getirilen davalı şirketler arasındaki bu organik bağ sebebiyle icra takibine konu edilen senetleri davalı … Kumaşçılık Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’den devralan davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’nin söz konusu senetlerin bedelsiz olduğunu bilerek devraldığı yani yasada yer alan tabir ile bile bile davacının zararına hareket ettiği ve bu nedenle kötü niyetli olduğu ve böylelikle davacı tarafın davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’ye yönelik iddialarını ispatlamış olduğu Mahkememizce değerlendirilmiş olup her ne kadar dava menfi tespit talepli olarak açılmış ise de icra dosyası kapsamında borcun ödendiği ve bu sebeple davaya istirdat davası olarak devam olunacağının belirtilmesi üzerine Mahkememizce Bakırköy …. İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … Esas sayılı dosyada takip borçluları tarafından dosyaya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kim tarafından yapıldığı ve miktarı ile dosya borcunun takip alacaklısının ödenip tahsilat sebebi ile dosyanın kapanıp kapanmadığı, takip alacaklısına ne miktarda ödeme yapıldığının ayrıca icra takibine konu senet asıllarının iade edilip edilmediği, iade edilmiş ise kime iade edildiğinin bildirilmesi ile kapak hesabının gönderilmesi istenilmiş olup müzekkere cevabında dosyaya borçlu … tarafından haciz mahallinde 92.300,00 TL’nin yatırıldığı, bu tahsilatın 21/04/2017 tarihinde alacaklı vekili …’ın hesabına reddiyat yapıldığı, 20/04/2017 tarihinde yapılan dosya hesabında halen 271,77 TL bakiye alacak kaldığın ve bu sebeple dosyanın alacağı devam ettiğinden bono aslının taraflara teslimine dair tutanağa rastlanmadığının bildirildiği anlaşılmakla yapılan yargılama ve buraya kadar yapılan açıklamalar da dikkate alınarak açılan davanın kabulüne, Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu 31/08/2015, 30/09/2015, 31/10/2015, 30/11/2015, 31/12/2015, 30/04/2016, 31/05/2016 vade tarihli ve her biri 10.000,00 TL bedelli olan toplam 7 adet bono nedeniyle davacıların, davalılara borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasına konu bono asıllarının davacılara iadesine, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davacı … tarafından ödenen 92.300,00 TL’nin, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacı …’a verilmesine, Mahkememizin kabulüne göre davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’nin söz konusu senetleri bedelsiz olduğunu bilerek devraldığı yani yasada yer alan tabir ile bile bile davacının zararına hareket ettiği ve bu nedenle kötü niyetli olduğu değerlendirildiğinden söz konusu senetleri bu durumu bile bile icra takibine koyması sebebiyle davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret AŞ’nin haksız ve kötüniyetli olduğu kanaati ile takip konusu edilen bono bedelleri toplamı olan 70.000,00 TL’nin % 20’sine tekabül eden 14.000,00 TL kötüniyet tazminatının davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacılara verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu 31/08/2015, 30/09/2015, 31/10/2015, 30/11/2015, 31/12/2015, 30/04/2016, 31/05/2016 vade tarihli ve her biri 10.000,00 TL bedelli olan toplam 7 adet bono nedeniyle davacıların, davalılara BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, icra dosyasına konu bono asıllarının davacılara İADESİNE,
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davacı … tarafından ödenen 92.300,00 TL’nin, ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacı …’a verilmesine,
2-Takip konusu edilen bono bedelleri toplamı olan 70.000,00 TL’nin % 20’sine tekabül eden 14.000,00 TL kötüniyet tazminatının davalı … İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nden alınarak davacılara verilmesine,
3-Alınması gereken 4.781,70 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.502,87 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 3.278,83 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça sarf edilen 1.502,87 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti, 703,90 TL posta masrafı olmak üzere toplam 4.235,97 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 9.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır