Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/986 E. 2022/178 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/986
KARAR NO : 2022/178

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2019
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 24/02/2022

DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında 27/11/2015 tarihli, 1.560.000 TL bedelli satış sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek aynı tarihli ek sözleşme ile aynı tarihli ve 450.000 TL bedelli bir inşaat sözleşmesi aktettiklerini, ödemelerin vadeli çeklerle yapılmasının kararlaştırıldığını, satış sözleşmesi uyarınca davalı şirket ile müvekkilinin toplam 1560.000 TL değerinde 5 adet 3723 m3 silo ve taşıyıcı ekipmanların satışı ve önceki sistemin 15000 ton taşıyıcı kapasitesinin arttırılması konusunda anlaşmaya vardıklarını, inşaat sözleşmesinin konusunun satışı yapılan silloların 16.25 çap inşaatının müvekkili şirket tarafından yapılması ve karşılığında 450.000 TL bedelin ödenmesi olduğunu, satış sözleşmesinden doğan borcun 243.911,96 TL’lik kısmının ödenmediğini, satış sözleşmesine göre sözleşme bedelinin % 10’luk kısmının teslimden sonra çekle ödeneceği kararlaştırılmış olmasına rağmen bu bedelin de ödenmediğini, 14/02/2019 tarihli yazı ile ödeme talep edilmesine rağmen ödenmemesi üzerine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasıyla sözleşme ve faturalara dayalı olarak 393.911,96 TL asıl alacak ve 51.128,83 TL’nin tahsili istemiyle ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ana sözleşmedeki kısımlar ile ilgili ödemelerini eksiksiz yerine getirdiğini, davacının sözleşmenin Ek 2 kısmındaki edimlerini ifa etmediği için ödeme yapılmadığını, anahtar teslim tarihi 30/04/2016 olmasına rağmen süresinde bitirilmediğini, müvekkilinin araştırma yaparak eksiklikleri tespit ettiğini, gerek e mail, gerekse sözlü beyanlar ile kendisine 4 adet 2500 tonluk çelik silloların civatalarının değiştirilmesi, kapasite arttırımının yapılması vb gibi durumları ilettiğini Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/111 değişik iş sayılı dosyası ile eksikliklerin tespit edildiğini, bahsi geçen 150.000 TL’lik ödemenin ek ödeme olmadığını, borcun içindeki kısım olduğunu, eksik işler konusunda davacı tarafın uyarıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini, uğradığı zararların mahsubuna karar verilmesini ve % 20 kötüniyet tazminatı talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Lüleburgaz Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak dosyanın 1 SMMM, 1 inşaat, 1 hakediş uzmanı bilirkişiye teslimi ile sözleşme konusu işin yapıldığı mahal ile davalı tarafın ticari defter ve belgeleri incelenerek taraflar arasında imzalanan 27/11/2015 tarihli eser sözleşmesi ve aynı tarihli ek protokol hükümlerine göre davacı tarafın edimlerini tam ve eksiksiz, süresinde ifa edip etmediği, eksik iş bulunup bulunmadığı, davacı tarafından kesilen faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, tarafların edimlerini ifa edip etmedikleri, edimlerin ifa edilmemesinin haklı sebebe dayalı olup olmadığı, davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarında rapor tanziminine karar verilmiştir.
Lüleburgaz AHM ‘den talimat sonucu alınan raporda, davalının ticari defter incelemesinde, davalı şirketin yasal olarak tutmak zorunda olduğu ticari defterlerinin, TTK md. 64/f.3 ve V.U.K. 220-226 m. göre 2016-2017-2018- 2019 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun yapıldığı, Yevmiye Defterinin açılış ve kapanış tasdikinin usulüne uygun yapılması dolayısıyla sahibi lehine delil sayılabileceği kanaati oluştuğu, davalının ticari defterlerine göre kdv dahil 267.730,67 TL. alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafın ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu mahkememizce SMMM bilirkişisi tarafından alınan raporda, davacı tarafından ibraz. edilen 2016-2017-2018-2019 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu. ticari defterlerinin yanların lehine delil niteliğinin mahkemenin takdirinde olduğu, ayrıntılı tespitler ışığında; yanlar arasında, davacı tarafından davalıya … ve taşıyıcı ekipmanın satışı ile önceki sistemin kapasitesinin arttırılması şeklinde mal teslimi ve inşaat yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, davacı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davacı …’nin, davalı …’nden 467.730,67 TL Alacaklı olduğu, davalı ticari deflerlerinde, icra takip tarihinde davalının davacıya 267.720.67 TL Borçlu olduğu, yanlar arasında 467.730.467 TL — 267.730,67 TL — 200,000,00 TL ihtilaf bulunduğu, Davalı ticari defterlerinde davacı borcuna işlenen (Toplam 2 ad. Faturaya istinaden) Dava dışı Beşerler İnşaat Şirketine ödenen 200.000.00 TL. davacı ticari defterlerindeki davalı cari hesabında gözükmediği, ancak yapılan incelemelerde bu faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak …. Şirketi adına müstakil bir hesapta işlendiği, davacı taraf ile yapılan görüşme ve Faturaların incelenmesinde, faturaların, bedeli ödenmemiş gibi hesaplarda yer aldığı, Bir diğer ifade ile davacının bu faturaları cari hesap şeklinde davalı cari hesabına borç kaydederek işlemesi gerekirken, müstakil bir hesapta alacak kaydı olarak işlediği , dolayısıyla 200.000,00 TL ihtilafın davacı alacağı olarak değerlendirildiği, davacının alacağının 05.02.2016-23,06.2016 tarihleri arasındaki faturalardan kaynaklandığı, davacı alacağının kabulü halinde, icra takip tarihinden önce her ne kadar işlemiş faiz talep edilmiş ise de. takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşürmediği. bu nedenle davacının takip öncesi işlemiş faiz talep edemeyeceğinin mahkemenin takdirlerinde olduğu. icra takip tarihinden sonra talep edilen %21.25 oranında ticari temerrüt Taizi oranının, 3095 Say. Kanunla tacirler arasında uygulanan faiz oranı olduğu ve dolayısıyla uygun olduğu belirtilmiştir.
Tarafların itirazları irdelenerek ek rapor tanzimi hususunda Lüleburgaz AHM’ye talimat yazılmasına karar verilmiştir.
Aynı heyetten alınan talimat ek raporunda, 27111/2015 tarihli ek protokol ile yapılması taahhüt edilen konulardan olanı ve Kök rapordaki 3. Konu olarak ele alınan , o tarihte tahıl temin edilemediği için, kapasite ölçümü ve hesabı yapılamamış olan 100 ton/saat kapasitesi taşıyıcı kovalı konveyörlerin , (kovalı elevatörün) 150 ton/saat lik kapasiteye çıkartılması konusu ite ilgili olarak ; taraf vekillerinin de hazır bulunduğu yerinde incelemede , yapılan Pozitif denemeler ve testler sonunda, sistemin 150 ton/saatlik kapasiteye sahip olduğu , tarafımızdan tespit edildiği, bu durumda 27/11/2015 tarihli ek protokoldeki 3 nolu madde yerine getirilmiş durumda olduğu, kök raporda tespiti yapılan diğer konuların, tekrar gözden geçirilmesi sonrasında , kök raporda belirtilen görüş ve tespitlerde bir değişiklik olmadığı, raporun hakkaniyete uygun olduğu, EK sözleşmenin 1. Maddesinde belirtilen küflenmiş olan yerlerin boyanması işi : Bu kısımlar halen küflü, oksitlenmiş ve boyasız durumda olduğu, bu işin yapılmasının maliyeti kök raporda belirlendiği gibi, tespit tarihi itibarı ile — 6.900 TL olduğu, Ek sözleşmenin 2. Maddesinde belirtilen işle ilgili olarak, motorların ve pervanelerin ilk hallerini bilme imkanının olmadığı için , bu motorların yada pervanelerin değişip değişmediğini tespit etmenin ve bir değerlendirme yapmanın mümkün olmadığı, Ek sözleşmenin 3. Maddesi ile ilgili olarak, taraf vekillerinin de hazır bulunduğu yerinde inceleme sırasında yapılan Pozitif denemeler ve testler sonunda, sistemin 150 ton/saatlik kapasiteye sahip olduğu , Ek sözleşmenin 4. Maddesindeki işler , taahhüt edildiği şekilde yerine getirilmiş durumda olduğu, Ek sözleşmenin 5. Maddesine göre yapılması gereken işler kısmen yapılmış durumda olduğu, Eksik kalan ve cıvata değişimi yapılmamış olan 2.500 tonluk 4 silo için ; topplam maliyet kök raporumuzda tespit edildiği gibi Malzeme maliyeti + İşçilik Maliyeti = 85.500 TL * 120.000 TL * 205.500 TL olarak tespit edildiği, Sözleşme ve Ek protokol hükümlerine göre , saha tespitlerinde başkaca yapılmayan , eksik , noksan ve ayıplı işin olmadığı belirtilmiştir.
Taraflar arasında 27/11/2015 tarihli eser sözleşmesi ve aynı tarihli ek sözleşme aktedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmayıp, uyuşmazlığın yüklenici konumunda bulunan davacının eser sözleşmesine konu edimlerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirip getirmediği, eksik iş bulunup bulunmadığı, davalı tarafça eser sözleşmesine konu ödemelerin ifa edilip edilmediği, edimlerin ifa edilmemesinin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı, davalının ödemekle yükümlü olduğu tutar bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise miktarı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdîdir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Eser sözleşmesinin varlığı halinde, yüklenici işi sözleşme, fen ve sanat kurallarıyla iş sahibinin beklediği yararı gözeterek imal edip teslim ettiğini, iş sahibi ise iş bedelini ödediğini ispat etmek zorundadır (Yargıtay (kapatılan) 15. Hukuk Dairesi, 2021/3130 Esas, 2021/2836 Karar)
Davalı yan, ana sözleşmedeki işlerin eksiksiz tamamlandığını ve ücretin ödendiğini, ihtilafın sözleşmenin EK 2 kısmında yer alan yükümlülüklerden kaynaklandığını belirtmiştir. Sözleşmede belirlenen küflenen yerlerin boyanması, 2500 tonluk 4 adet silonun havalandırma değişikliği için 8 adet motorun değişmesi, saatte 100 ton olan konveyor taşıyıcıların 150 tona çıkarılması, kaçak olmaması için siloların her birinin başına motor konması, çelik siloların paslı civatalarının değiştirilmesi işlemlerinin davalı tarafça yerine getirilmediğini, anaparanın % 10’u olan 150.000 TL’nin ise lisanslı deponun tesliminden sonra ödeneceğini belirtmiştir. Bununla birlikte davalı tarafça davacıya gönderilen 13/02/2019 tarihli yazı içeriğinde kamyon yükleme konik silo ve şasesi yerine monte edildiği halde yükleme borusundan kaynaklanan sorun nedeniyle tam kapasiteyle çalışmadığı, eski sisteme ait çelik siloların civatalarının değiştirilmediği, kapasitenin 150 saate çıkarılmadığı bildirilmiş olmakla, bu tarih itibariyle yazı içeriğine konu işler dışındaki işlerin tam ve eksiksiz yapıldığı hususunun davalı tarafça da kabul edildiğinin kabulü gerekmektedir. Zira bildirime konu edilen eksik işler davalı tarafça da kabul edilen 13/02/2019 tarihli yazı içeriğinde açıkça tanımlanmıştır. Davacı tarafça davalıya gönderilen 14/02/2019 tarihli yazı içeriğinde ise eksik olarak tanımlanan işlerin tamamlandığı belirtilmiştir.
Mahkememizce mahallinde keşif icrası için talimat yazılmış olup, alınan bilirkişi raporunda ve ek raporda ek sözleşmenin 1.maddesindeki işlerin yapılmadığı belirtilmiştir. 1.madde küflenmiş olan yerlerin boyanmasına ilişkin olup, davalı tarafça gönderilen 13/02/2019 tarihli yazıda eksik iş olarak bildirimi yapılmadığından teslim tarihinde işin ifa edildiği kabul edilmiştir. Davalı tarafça ayrıca çelik siloların paslı civatalarının değiştirilmemiş olduğu ve sistemin belirtilen kapasiteye ulaşmadığı bildirilmiş olup, yapılan bilirkişi incelemesinde sistemin 150 ton kapasiteye ulaşmış olduğu tespit edilmiştir. Tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmek suretiyle bilirkişi raporu alınmış olup, davacı yan ticari defterlerinde takip tarihinde davacının davalıdan 467.730,67 TL alacaklı olduğu, davalı yan ticari defterlerinde ise takip tarihinde davacının davalıdan 267.730,67 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki ihtilafa konu 200.000 TL’lik alacağın davacının belirtilen faturaları cari hesap şeklinde davalı cari hesabına borç kaydederek işlemesi gerekmekte iken alacak kaydı olarak işlediği, bu miktarın davalı alacağı olduğu, dolayısıyla tarafların birbirini doğrulayan kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 267.730,67 TL tutarında fatura alacağı olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafça faturalara yasal süresi içerisinde yapılmış bir itiraz bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde sözleşme gereğince davacı tarafın yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporuna itirazlar vaki ise de, işin teslim tarihi ile dava tarihi arasındaki zaman nazara alındığında yeniden yapılacak bilirkişi incelemesinin dosyaya bir katkı sağlamayacağı kanaatine ulaşılmıştır. Davalı tarafça bir kısım işlerin kendisini tarafından haricen tamamlandığı iddia edilmiş ise de, eser sözleşmesi ilişkisi devam ettiği sürece yapılan imalatın yüklenici tarafından yapıldığı kabul edilir. Bu karinenin aksi karşı tarafça bu hususta yapılmış bir mahkeme tespiti gibi güçlü deliller ile ispatlanabilir. Somut uyuşmazlıkta davalının bahsedilen mahiyette bir delil sunamadığı görülmekte olup, işlerin davacı tarafından yapıldığının kabulü gerekir. Tarafların ticari defterlerinde birbiriyle uyumlu olarak tespit edilen fatura bedeli 267.730,67 TL ‘den davacının talebine konu 243.911,96 TL ve sözleşmeden kaynaklanan alacak bedeli olan 150.000 TL olmak üzere davacının takip tarihi itibariyle 393.911,96 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olmakla açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Küçükçekmece … icra Müd.nün … E sayılı icra takip dosyasında davalının 393.911,96 TL’lik itirazının iptali ile takibin 393.911,96 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin alacak likit olmadığından reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE,
1-Küçükçekmece … İcra Müd.nün … E sayılı icra takip dosyasında davalının 393.911,96 TL’lik İTİRAZININ İPTALİ ile takibin 393.911,96 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin alacak likit olmadığından reddine,
3-Alınması gereken 26.908,12 TL’nin davacı tarafça yatırılan peşin harç 7.600,19 TL’den mahsubu ile eksik bakiye 19.307,93 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk açılış harç gideri 7.644,59 TL, tebligat, müzekkere, talimat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.495,85 TL’nin kabul-red oranına göre hesaplanan 3.979,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 36.023,84 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 7.446,75 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
8–6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul -red oranına göre 1.168,35 TL’sinin davalıdan, 151,65 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.23/02/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır