Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/970 E. 2021/631 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/970 Esas
KARAR NO : 2021/631

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 06/12/2019
KARAR TARİHİ : 24/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili şirketin ülkemizin önemli bir tekstil şirketi olmakla beraber 2014 yılından beri alanından önde gelen firmalardan birisi olduğunu, müvekkilinin, faaliyetini yürütürken tanıtıcı işaret olarak “…” ibaresini ticaret unvanı ve işletme adı olarak kullandığını, müvekkilinin, “…” ticaret unvanının 10.10.2014 tarihinden beri sahibi olduğunu, “…” ibaresinin müvekkilinin ticaret unvanının esaslı unsuru olduğunu, hal böyle iken yani müvekkili “…” ibaresini yıllardır ticaret unvanı olarak kullanmakta iken davalı tarafın müvekkilinin tanıtıcı işareti olan “…”i işletmeler (taraflar) arasında ekonomik, ticari bağlantı bulunduğu izlenimini yaratacak şekilde dolayısıyla iltibasa sebep verecek biçimde kullanılmasının müvekkilinin ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, müvekkili şirketin, ticaret unvanının Davalı tarafından tecavüz edildiğini ve haksız rekabet fiillerini Ek’te sunmuş oldukları ve Davalı şirket tarafından düzenlenen 03.12.2019 tarihli …. nolu İrsaliyeli Fatura dolayısı ile öğrendiğini, dolayısı ile ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet olgusunun Müvekkili şirket tarafından 03.12.2019 tarihinde öğrenildiğini, iş bu sebeple öğrenme tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde davalarını ikame ettiklerini, ayrıca yukarıda bahsetmiş oldukları ve ekte sunmuş oldukları faturada, adına fatura düzenlenen şahıs olan …’ın para transferi yapmış olduğu firmanın yine Davalı … olduğunu, ticaret unvanının korunmasının TTK md. 50-52 arasında, özel olarak ise TTK md. 52’de düzenlendiğini, olayımızda Müvekkil ticaret unvanı: …, Davalının ticaret unvanı: … olduğunu, davalı şirketin müvekkilinin ayırt edici unsuru olan … ismini birebir kopyalayarak … unvanını kullandığını, müvekkilinin sektöründe olan tanınmışlığından yararlandığını, unvanların Ayırt Edici Unsuru olan …’nin davalı tarafından kullanılan … unvanının müvekkilinin … unvanı ile hiçbir açıklama yapılmasına dahi gerek duyulmayacak derecede aynı olduğunu, davalı şirketin, ekte sunmuş oldukları 21 Ekim 2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi’nin 8677 sayısında görüleceği üzere … Ticaret unvanı altında kurulmadan önce …. Spor Giyim – … olarak ticari faaliyetlerini icra etmekte olduğunun sicil kayıtlarında gözüktüğünü, Davalı şirketin, Müvekkili şirketin ticari unvanına tecavüz etme kastı ile sırf Müvekkili şirketin Ticaret unvanından haksız şekilde yararlanmak ve haksız rekabet oluşturmak amacı ile … ibaresini ticaret unvanı olarak belirlediğini, Davalı şirketin, Müvekkili şirketin ticaret unvanını haksız şekilde kullanması ve ticaret siciline tescil ettirmesinin bir diğer kanıtının da hala … Spor Giyim – …. olarak şirketi 3. Şahıslara tanıtmaları olduğunu fakat işyerinde kullanmakta oldukları tabelada sırf Müvekkili şirketin ticaret unvanına tecavüz oluşturması, Müvekkili şirketin tanınmışlığından yararlanma ve 3. Şahıslar nezdinde Müvekkili şirket ile karıştırılma amacı ile … ibaresinin yazılı durduğunu, Ticaret Sicil Gazetesinin ilgili ilan ve sayfalarında görüleceği üzere Müvekkili şirketin tekstil ürünlerinin alımı, satımı, imalatı, ithalatı ve ihracatını yaptığını, örme ve dokuma kumaşlarının imalini, ithalatını, ihracatını, toptan ve perakende dahili ticaretini ve pazarlamasını yaptığını, Davalı şirketin de Müvekkili şirket ile aynı iştigal konularında ticari faaliyetlerini icra ettiğini, dolayısı ille Müvekkili şirket ile aynı iştigal konularında faaliyette bulunan Davalı şirketin, Müvekkili şirketin … ticaret unvanını aynı olarak kullanmasının açıkça ticaret unvanına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini, Müvekkili şirket 10.10.2014 tarihinde kurulmuş iken Davalı şirketin 23.11.2017 tarihinde nevi değişikliği yapmış olup kuruluşundan itibaren müvekkilinin tanınmışlığından yararlanmaya çalıştığının seçmiş olduğu ticaret unvanından açık olduğunu, TTK md. 52/f. 1, TTK md. 56/f. 1 maddeleri gereğince, Müvekkili tarafça müvekkilinin … ticaret unvanına davalı tarafından aynı şekilde yani … olarak Ticari Dürüstlüğe Aykırı Kullanımının tespit edilmesini talep ettiklerini, TTK md. 52/f. 1 maddesi gereğince, Müvekkili tarafça müvekkilinin … ticaret unvanına karşı davalının müvekkilinin ticaret unvanına karşı Ticari Dürüstlüğe Aykırı Kullanımının yasaklanmasını talep ettiklerini, TTK md. 52/f. 1 maddesi gereğince, haksız bir şekilde bir başkası tarafından kullanılan ticaret unvanı tescil ettirilmişse tacirin ticaret unvanının kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini talep edebileceğini, müvekkili tarafça ticaret unvanlarının esaslı unsuru olan “…”e tecavüz edilmesi nedeniyle Davalının Ticaret Unvanında bulunan “…” kelimesinin sicilden silinmesini talep ettiklerini, TTK md. 52, TTK md. 56/f. 1/b.c maddeleri gereğince, Tecavüz sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması talebinin, unvanı ticari dürüstlüğe aykırı olarak kullanılan hak sahibinin, unvanına tecavüzden önceki durumuna kavuşmasını sağlamak amacıyla öngörüldüğünü, tecavüz sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılması istendiğinde, malların ve ilgili araçların imhasının da talep edilebileceğini, Müvekkilinin … ticaret unvanına tecavüz nedeniyle davalının kullanılmamış faturalarının, unvanının yer aldığı katalogların ve her türlü basılı evraklar ile gerekirse araçların imha edilmesini talep ettiklerini, TTK md. 52/f. 2 (eski TTK md. 54/f. 2) maddesi gereğince, Müvekkili tarafça davalarının kabulü halinde hükmün giderleri aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere kararın gazete ile yayımlanmasına da karar verebilmesini talep ettiklerini, davalının … ticaret unvanını kullanımının tesadüfi bir benzerlikten kaynaklanmakta olduğunu söyleyebilmenin ve müvekkilinin … Ticaret Unvanının kullanımından haberdar olmamasının mümkün olmadığını, o halde Davalının kendi hizmetleri ile ilgili olarak, müvekkili şirketin …’de sahip olduğu tanınmışlık, onlarca yıldır yoğun emek ve harcama ile yaratılan marka güven ve bilinirliğinden hakkı olmadan istifade etmeye çalıştığını, bu durumun Yargıtay içtihatlarında da “parazit-tufeyli” rekabet olarak nitelendirildiğini, davalının, müvekkilinin ticaret unvanına yarattığı ayrılık ile adeta müvekkili şirket olduğu veya onun adını kullanarak iş ve işlemler yapmak istediği izlenimi yaratarak ilgili sektörde çok daha hızlı ve fazla bilinirlik kazanmayı amaçladığını, dolayısıyla TTK md. 54, TTK md. 57 maddeleri gereğince ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 07.07.2010 tarihli 2010/11-396 E. ve 2010/371 K. Sayılı kararlarındaki hüküm düşünüldüğünde, davalının, müvekkilinin ticari itibarından faydalanmak amacıyla müvekkilinin ticaret unvanını taklit sureti ile “ticaret unvanı tecavüzü” ve “haksız rekabet”e sebebiyet verdikleri de açık olduğundan tüm bu hukuka aykırı fiillerin durdurulması gerektiğinin ortada olduğunu, ihtiyati tedbir müessesesiyle ilgili 6100 sayılı HMK 389. ve devamı maddeleri, TTK 61 hükmü, HMK m. 390/f. II hükmü, HMK m. 390/III hükmü gereğince, davalının müvekkili aleyhinde tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden bu kullanımlarının öncelikle durdurulmasının ve önlenmesinin gerektiğini belirterek, müvekkili tarafça açıkladıkları sebeplerle fazlaya ilişkin dava, talep, alacak, tazminat, şikayet vs. hakları saklı kalmak kaydıyla, 1)Davalının müvekkili aleyhine yarattığı ticaret unvanına tecavüzü ve bu cümleden olmak üzere a)Davalının ticaret unvanında “…” kullanmasının Ticari Dürüstlüğe Aykırı Kullanımın Tespit edilmesine, b)Davalının ticaret unvanında “…” kullanmasının Ticari Dürüstlüğe Aykırı Kullanımın Yasaklanmasına, c)Davalı tarafından “…” ticaret unvanlarına tecavüz edilmesi nedeniyle davalının ticaret unvanında bulunan “…” kelimesinin sicilden silinmesine, ç)Tecavüz Sonucu Olan Maddi Durumun Ortadan Kaldırılmasına, Araçların ve İlgili Malların İmhasına, 2)Davalının tespit edilecek haksız rekabet durumlarının Önlenmesine ve Ortadan Kaldırılmasına bu cümleden olmak üzere a)Davalının müvekkilinin tescilli … ticaret unvanı ile ayırt edilemeyecek surette benzer olan … ibaresini her türlü kullanımının, internet sitesi, gazete ilanının vb. olmak üzere önlenmesine, b)Dava konusu … ibaresini ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesi, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrak üzerinde kullanılmasının Önlenmesine, c)Davalının kullanmakta olduğu … ibaresini taşıyan ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesinin, basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrakın ve bu şekilde bastırılmış olan materyalin dahi bulundukları yerlerden toplanarak emin bir yerde muhafaza altına alınmasına, ç)Hükmün kesinleşmesi ile beraber muhafaza altına alınan ürünlerin imhasına, 3)Dava sonunda verilecek hükmün kesinleşmesini müteakip masrafları davalıya ait olmak üzere Türkiye çapında yayınlanan tirajı en yüksek üç gazeteden birinde yayınlanasına, 4)Maddi ve manevi tazminat haklarının saklı tutulmasına, 5)Masraf, yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile kararın ilanı, ürünlerin imhası ile ilgili masraflar ve imha sürecine kadar olacak süreçte ortaya çıkacak her türlü masrafların davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, ticaret unvanının haksız rekabete yol açacak şekilde kullanıldığı iddiasıyla, haksız rekabetin önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması istemine ilişki olup; taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacıya ait ticaret unvanında bulunan … ibaresinin davalı tarafça haksız rekabete yol açacak şekilde kullanılıp kullanılmadığı, haksız rekabet söz konusu ise, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına ilişkin davacının taleplerinin yerinde olup olmadığı, ya da hangi taleplerin yerinde olduğu hususlarındadır.
…’nin sicil kayıtları İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden celp edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında haksız rekabet alanında uzman … ile sektör uzmanı …’ten rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacının iddiasının, davalının kendisiyle aynı veya benzer ticaret unvanı kullanmak suretiyle haksız rakabet eyleminde bulunduğu yönünde olduğu, davacıya ait “… Otomotiv Tekstil İnşaat Gıda Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.” ticaret ile davalıya ait “… Tekstil Sanayi ve Dış Tic. Ltd. Şti.” ticaret unvanı arasında iltibasın varlığını kabul etmek gerektiği, her iki unvanın benzer olduğu, bu benzerliğin neredeyse “bire bir aynı” niteliğini taşıdığı, her iki unvanda da tanıtıcı kelimenin “… Tekstil” olduğu, taraf ünvanlarının asli unsurunun “…” sözcüğü olduğu, “…” sözcüğünü her iki tarafın da bire bir aynı şekilde kullandığı, taraf şirket ortaklarının faklı olduğu, taraf unvanlarını duyan 3. kişilerin taraf şirketlerin grup şirketi olduklarını düşüneceğinden taraf unvanları arasında karıştırma ve iltibas söz konusu olduğu, tarafların aynı ilçe sınırları içerisinde faaliyet gösterdiği, “…” sözcüğünü davacının davalıdan önce unvanında kullandığı, dolayısıyla davacının dava konusu taleplerinin yerinde olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dava, iltibasa neden olacak şekilde ticaret ünvanı kullanımı nedeni ile haksız rekabetin tespiti talepli davasıdır. Davacı ve davalı şirketlere ait ticaret sicil dosyaları getirtilmiş, taraflarca sunulan deliller ve diğer tüm taraf delilleri toplanılmış ayrıca mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu dikkate alındığında davacı tarafça kullanılan ticaret ünvanı ile davalının ticaret ünvanının çekirdek kısımlarında yer alan vurgulayıcı kelimelerin örtüştüğü, tarafların ana sözleşmelerine göre faaliyet konularının örtüştüğü, davacının kullanmakta olduğu ticaret ünvanını 21/10/2014 yılında tescil edip kullanmaya başladığı, davalının ise 03/12/2019 yılından itibaren tescil ettirdiği, davalı şirketin … kısaltmasını kullanmasının ayırt edici ek taşımadığı, davacının yerleşmiş olan markasını çağrıştırdığı bu durumun haksız rekabet teşkil ettiği, ticaret ünvanında davalının kullandığı ekin davacının tescil edilmemiş ancak genel hükümler çerçevesinde korunan markası ile iltibas doğuracak özellikler taşıdığı ve bu durumun haksız rekabet olarak kabulünü gerektireceği, davacının markasının tanınmış marka olarak nitelendirilmesinin mümkün olduğu tüm dosya içeriği ile tespit edilmiş olup, davalının iltibasa mahal verecek şekilde davacı tarafından daha önceden kullanılıp tanıtılan … kısaltmasını kullanmasının haksız rekabet oluşturduğu anlaşılmakla ”… ” ibaresinin terkini gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
1-Davalının, davacının ticaret unvanı benzer şekilde kullanmak suretiyle haksız rekabet yaptığının tespiti ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde … sicil numarasında “…” unvanı ile kayıtlı olan davalı şirket unvanında kullanılan “…” ibaresinin kayıtlı olduğu sicilden terkine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 44,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 14,90-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Dava ilk açılış harç gideri olan 88,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak toplam 2.106,90-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır