Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/964 E. 2022/873 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/964 Esas
KARAR NO : 2022/873

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2019
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın, müvekkili şirketle arasındaki ticari alşıverişten kaynaklı ödenmemiş 8.365,91-TL borcu bulunduğunu, davalı borçlunun bu borcunu ödemediği için aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının borca yönelik itirazı sonrası zorunlu yasal arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ama davalı tarafla 15/11/2019 tarihinde yapılan arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını, davalı borçlu icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği için icra takibinin durduğunu, itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlunun %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin borçlu olduğunu iddia ettiği 8.365,91-TL’lik tutar üzerinden haksız olarak icra takibi başlatmışsa da, söz konusu haksız takibe yasal süresi içinde itiraz edildiğini, zira taraflar arasındaki müvkekkili takibe konu tutarda ödeme yapma borcu altına sokacak hukuki ilişki bulunmadığı gibi, bunun doğal sonucu olarak müvekkiline sağlanmış herhangi bir mal satışı veya hizmet de bulunmadığını, bu bağlamda davacı tarafın alacak iddiaları soyut ve ispata muhtaç olduğunu, yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadan cari hesaba dayalı alacak iddiası ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin karşı tarafa hiçbir borcu bulunmadığı gibi karşı taraftan alacaklı olduğunu, müvekkilinin muhatapla süregelen ilişkisinden dolayı 53.688,19-TL tutarında alacaklı olduğunu, davacının icra ve inkar tazminatı talebinin haksız ve hukuki aykırı olduğu için reddi gerektiğini, davalının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, haksız ve hukuka aykırı bu davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arsındaki ticari ilişkisi kapsamında davacının davalıya satıp teslim ettiğini iddia ettiği ürünler karşılığında alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 8.365,91 TL asıl alacak, 1.108,43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.474,34 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, takip dayanağının cari hesap alacağı olduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek SMMM bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamında taraflar arasında akdedilen herhangi bir sözleşmeye rastlanılmadığı, davacı tarafından sunulan 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, takibe ve davaya konu edilen cari hesap özetinde kayıtlı fatura ve ödeme belgelerinin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin; davalının davacıya ticari mal satışından ibaret olduğu, davacının da davalıya düzenlediği ” yeni satış kanalı tanıtım bedeli, sabit pazarlama primi ve teşhir iskontoları” açıklamalı hizmet faturalarından ibaret olduğu, davacının 2017 ve 2017 yılı ticari defterlerine göre; 09/09/2019 takip tarihi itibariyle davalı yandan 8.365,92-TL alacağı olduğu, davalı yanın aksini ispat etmek istemesi halinde 2017 yılı ticari defterlerini ve belgelerini incelemeye sunması gerektiği, davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına, takip tarihinden itibaren (09/05/2020) faiz talep edebileceği, tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilerek davalı ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi ek raporunda özetle; dava konusunun, davacının davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan fatura alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, dosya kapsamında taraflar arasında akdedilen herhangi bir sözleşmeye rastlanılmadığı, davacı tarafından sunulan 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, takibe ve davaya konu edilen cari hesap özetinde kayıtlı faturanın ve ödeme belgelerinin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından sunulan 2017 yılı defterlerinin sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu değerlendirileceği, 2018 yılına ilişkin ticari defterlerine incelemeye sunmadığından delil niteliği hususunda değerlendirme yapılamadığı, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin; davalının davacıya ticari mal satışından ve davacının da davalı yana düzenlediği ” yeni satış kanalı tanıtım bedeli, sabit pazarlama primi ve teşhir iskontoları” gibi hizmetlerden ibaret olduğu, faturaların içeriği ile ilgili 8 günlük yasal süre içinde ( TT md21) itirazın yapıldığına ilişkin yazılı bir belgeye rastlanılmadığı, bilindiği üzere 28/07/2020 tarihinde Yürürlüğe Giren 7251 sayılı Hukuku Muhakemeleri Kanununda Değişik Yapılması Hakkında Kanun’un 23. Maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. Maddesinin 3. Fıkrasında yapılan değişiklikle; önceden kanunun aradığı şartlardan biri diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinde ilgili hususta hiçbir kayıt bulunmaması iken, 28/07/2020 tarihinde getirilen değişiklik kapsamında artık bu koşul yerine; diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemiş olması arandığını, bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi (09/09/2019) itibariyle davalıdan olan asıl alacağın, faiz talep edebileceği, tarafların inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı, neticeten; incelenen ticari defterler, faturalar ve tüm dosya içeriği çerçevesinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 8.365,92-TL alacaklı olduğu kanaati bildirilmiştir.
Davalı tarafın 2017 ve 2018 yılı ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek önceki bilirkişiden ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup, alınan bilirkişi 2. ek raporunda özetle; dava konusunun, davacı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan cari hesap alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı tarafından sunulan 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerin T.T.K. ve V.U.K. hükümleri doğrultusunda sahibi lehine deli iğine haiz olduğu, takibe ve davaya konu edilen cari hesap özetinde kayıtlı faturaların ve ödeme belgelerinin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, Davacının ticari defterlerine göre; davacı taraf, davalı taraftan 8.365,92 TL alacaklı durumda olduğu; ancak davalı tarafından düzenlenen …. numaralı 4.770,00 TL tutarındaki faturayı ters kayıt yaptığı, …. numaralı 1.908,00 TL ve …. numaralı 1.590,00-TL tutarındaki faturaları da kayıtlarına almadığı, Bu faturaların toplamının (4.770,00 TL*1.908,00 TL41.590,00 TL)— 8.268,00 TL olduğu, Davacı tarafın Defter kayıtlarında görünen cari hesap alacağından söz konusu faturalar tenzil edildiğinde (8.365,92TL-8.268,00 TL- 97.92 TL alacağı kaldığı, davalı tarafından sunulan 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerin T.T.K. ve VUK hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, davalı yan ticari defterlerine göre; davalı taraf, davacı taraftan 53.688.89-TL alacaklı olduğu,; Ancak davalı taraf davacı şirket tarafından düzenlenen “yeni satış kanalı tanıtımı ve pazarlama primi” açıklamalı 51.516,344 TL tutarında 10 adet faturayı kayıtlarına almadığı, davalı tarafin c: ağından kayıtlara alınmayan 10 adet 51.516,34 TL tutarındaki fatura bedelleri tenzil edildiğinde 53.688,89 TL -51.516,34 TL- 2.172,55 TL alacağının bulunduğu, Davacı taraf defterlerine göre; davacı taraf davalı taraftan 97,92 TL alacaklı olduğu, davalı defterlerine göre ise davacı taraf davalı tarafa 2.172,55 TL borçlu olduğu tespit edilmiş olup; davacı tarafın davalı tarafa (2.172,55- 97,92) 2.074,63 TL borçlu olduğu, tarafların inkâr tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı, neticeten, incelenen ticari defterler, faturalar ve tüm dosya içeriği çerçevesinde takip tarihi itibari ile davacı şirketin davalı şirkete 2.074,63 TL borçlu olduğu kanaati bildirilmiştir.
Dosyada alınan raporun denetime elverişli uyuşmazlığı çözecek nitelikte tespit yapılamamış olduğu görülmekle HMK md. 281/3 göz önünde bulundurularak seçilecek yeni bir bilirkişiden taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek SMMM bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi raporunda özetle; Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yan tarafından davalı adına tanzim edilen faturalardan kaynaklı 8.365,91 TL cari hesap bakiye alacağının 1.108,43 TL işlemiş faizi ile tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı yan vekili vasıtası ile 09.09.2019 tarihinde Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası ile takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 05.12.2019 tarihinde T.C. Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi …. E. Sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, davacının 2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (09.09.2019) itibariyle 8.365,91 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davalının 2017-2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre; Davalı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde takip tarihi (09.09.2019) itibariyle davacı yandan 53.688,19 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davacı yanın kendi ticari defterlerinde takip tarihi (09.09.2019) itibariyle davalı yandan 8.365,92 TL cari hesap bakiye alacaklı olmasına karşın davalı yan kendi ticari defterlerinde davacı yandan 53.688,19 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, bu durumda takip tarihi (09.09.2019) itibariyle cari hesap farklılığının (8.365,92 TL + 53.688,19 TL) 62.054,11 TL olduğu, ilk olarak davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen rapor içeriğinde detaylarına yer verilen toplam 58.238,10 TL bedelli faturaların davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, İkinci olarak davacı yanın ticari defterlerinde görülen 29.09.2017 tarihli 3.816,01 TL tutarlı ödemenin davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, taraflar arasındaki 62.054,11 TL tutarlı cari hesap farklılığının ilk önce davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen toplam 58.238,10 TL bedelli faturanın davalı kayıtlarında yer almadığından, ikinci olarak davacı yanın ticari defterlerinde görülen 29.09.2017 tarihli 3.816,01 TL tutarlı ödemenin davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından (58.238,10 TL + 3.816,01 TL = 62.054,11 TL) kaynaklandığı, davacı yan tarafından davalı adına tanzim edilen taraflar arasındaki ihtilafa konu faturaların E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, söz konusu faturanın davacı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmasına karşın davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, iş bu faturaların “yeni satış kanalı tanıtım” veya “sabit pazarlama primi” şeklinde düzenlendiği, faturaların e-arşiv portal üzerinden davalı yana teslim edildiği, söz konusu faturalar taraflar arasındaki cari hesap farklılığını oluşturmakta olup fatura muhteviyatları yönünden uzmanlık alanım dışında olduğundan bir değerlendirme yapılamayacağı, faturaların kabul edilip edilmeyeceği yönünde mahkemeye ait olacağı kanaati hasıl olduğu, Netice itibariyle; Davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen ve cari hesap farklılığını – oluşturan – toplam 58.238,10 TL bedelli faturalarının kabul edilip/edilmeyeceği ile ilgili Takdirin Mahkemenize ait olduğu, Mahkemece faturaların kabul edilmesi ve davacı kayıtlarına görülen 29.09.2017 tarihli 3.816,01-TL tutarlı ödeme kaydının dikkate alınması halinı davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (09.09.2019) itibariyle 8.365,91 TL cari hesap bakiye ve 1.108,43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplamda 9.474,34 TL alacaklı olduğu kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmesinde ;İtirazın iptali istemine ilişkin olup, davacının 2017-2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde davalı yandan takip tarihi (09.09.2019) itibariyle 8.365,91 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davalının 2017-2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre; Davalı yanın incelenen kendi ticari defterlerinde takip tarihi (09.09.2019) itibariyle davacı yandan 53.688,19 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davacı yanın kendi ticari defterlerinde takip tarihi (09.09.2019) itibariyle davalı yandan 8.365,92 TL cari hesap bakiye alacaklı olmasına karşın davalı yan kendi ticari defterlerinde davacı yandan 53.688,19 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, bu durumda takip tarihi (09.09.2019) itibariyle cari hesap farklılığının (8.365,92 TL + 53.688,19 TL)= 62.054,11 TL olduğu, taraflar arasındaki 62.054,11 TL tutarlı cari hesap farklılığının ilk önce davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen toplam 58.238,10 TL bedelli faturanın davalı kayıtlarında yer almadığından, ikinci olarak davacı yanın ticari defterlerinde görülen 29.09.2017 tarihli 3.816,01 TL tutarlı ödemenin davalı yanın ticari defterlerinde kayıtlı olmadığından (58.238,10 TL + 3.816,01 TL = 62.054,11 TL) kaynaklandığı, davacı yan tarafından davalı adına tanzim edilen taraflar arasındaki cari hesaba dayalı ihtilafa konu faturaların E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği ve düzenlenen faturaların e- arşiv portal üzerinden davalıya teslim edildiği, bu itibarla takip öncesi cari hesaba konu faturalara davalı tarafça somut bir itiraz görülmediğinden düzenlenen faturanın davalı yanın bilgisi dahilinde olduğu kanaati hasıl olduğu, davalı tarafından davacı tarafa yapılan 3.816,01 TL ödemenin davacının ticari defterlerinde 29/09/2017 tarih ve 3.816,01 TL olarak ödeme kaydı olarak yer aldığı bu kapsamda davacının davalıdan 8.365,91 TL alacağını talep edebileceği anlaşılmakla dosyada hüküm vermeye elverişli bilirkişi raporu da dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile; K.çekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından 8.365,91-TL asıl alacak yönünden yapılan itirazın iptali ile takibin 8.365,91-TL Asıl alacak üzerinden takibin devamına, davacı vekilinin icra inkâr tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 1.673,18-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesin karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KABULÜ ile;
1-K.Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından 8.365,91-TL asıl alacak yönünden yapılan itirazın iptali ile takibin 8.365,91-TL asıl alacak üzerinden takibin devamına,
2-Davacı vekilinin icra inkâr tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 1.673,18-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin tümünün davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

4-Alınması gereken 571,48-TL harçtan. davacı tarafından peşin olarak yatırılan 142,87-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 428,61-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 187,27-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 1.402,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 8.365,91-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin e-duruşma ortamında yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır