Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/957 E. 2022/486 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/957 Esas
KARAR NO : 2022/486

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/12/2019
KARAR TARİHİ : 03/06/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davalı firma ile ticari iş ilişkisi kurmuş olduğu, mevcut iş ilişkisi gereği müvekkili şirketin, eşyayı teslim borcunu ifa ederek malları teslim ettiğini ancak davalı şirketin, müvekkili şirketin mallarının karşılığı olan bedeli ödememekle beraber söz konusu malları da iade etmemiş olduğunu, davalı şirketin, müvekkili şirkete ait olan kumaşların bedelini ödemeksizin malları işleyerek yurt dışına ihraç ettiğini, ihraç edilen ürünler sayesinde davalı şirket çok ciddi kazançlar sağlarken müvekkili şirketin malların bedellinin ödenmemesinden dolayı ekonomik zarara uğramış olduğunu beyanla müvekkili şirketin taraflar arasında gerçekleştirilen sözleşme ve ticari alım-satım gereğince alacağına ilişkin hem haksız olarak davalı tarafından yapılmayan ödemeler, hem de yapılan itirazlar nedeni ile davalı şirketten alacağı bulunmakta olduğunu beyanla davanın kabulü ile davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına haksız olarak yapmış olduğu borca, faize ve takibin tüm ferilerine yönelik itirazın iptaline ve takibin devamına, İİK mad. 67/2 ve yasal mevzuat gereği borçlunun itirazı haksız olduğundan takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili şirket aleyhine başlatılan icra takibine konu edilen faturalara ilişkin borcun tamamının müvekkili şirket tarafından davacı tarafa ödendiğini, bu nedenle müvekkili şirketin, davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere davacı tarafın müvekkili şirkete teslim etmediği mal ve ürünler olduğunu, bu hususa ilişkin tüm yasal haklarını saklı tuttuklarını, icra takibine konu edilen faturalara konu mal ve ürünlerin ayıplı olduğunu, bu sebeple müvekkili şirketin müşterisi tarafından %10 fiyat indirimi uygulandığını, ayrıca müvekkili şirketin bu sebeple toplam alacak üzerinden müşterisine iskonto uygulandığını, bundan dolayı müvekkili şirketin 4.000 EURO zararı bulunduğunu, mal ve ürünlerdeki bozuklukların derhal davacı şirkete bildirildiğini, bunun yanında davacı tarafından müvekkili şirkete satılan mal ve ürünlerin süresinde teslim edilmemesi sebebiyle de müvekkili şirketin çok ciddi zararları bulunduğunu, hem davalı şirkete ait banka hesap hareketleri hem de davacı şirkete ait banka hesap hareketleri ile müvekkili şirket tarafından davacı şirkete verilen çek ile yapılan ödemelerin müvekkili şirketin, davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığının ve sair hususları ispatlamakta olduğunu beyanla davacı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatması ve müvekkili şirketi maddi ve manevi zarar uğratarak mağduriyetine sebep olması nedeniyle davacı taraf aleyhine ve müvekkili şirket lehine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıya satıp teslim ettiğini iddia ettiği ürünler karşılığında cari hesap ilişkisi nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre söz konusu ürünlerde iddia edildiği şekilde ayıp olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliğinin ne olduğu(gizli-açık ayıp), muayene ve ihbar yükümlülüğünün davalı tarafça yerine getirilip getirilmediği, davacı tarafından fatura konusu mallardan davalıya teslim edilmeyen mal bulunup bulunmadığı ayrıca ayıp ve teslim edilmeyen mal bulunması halinde bu sebeple davacı taraf alacağından indirim yapılmasının gerekip gerekmediği, indirim yapılacaksa miktarının ne olduğu, davalının söz konusu malları bu şartlar altında kabule zorlanıp zorlanamayacağı hususlarında olduğunun tespitine ilişkin olarak tespit edilmiş ise de davalının cevap dilekçesinde icra takibine konu edilen faturalara ilişkin borcun tamamının ödendiğine yönelik savunması nazara alındığında Mahkememizce uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığının tespitine ilişkin olduğu değerlendirilmiş olup tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınması yoluna gidilmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 60.410,06 TL’nin tahsiline ilişkin yürütülen takipte davalı takip borçlusu tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi 02/03/2022 tarihli raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden 2018 yılında usulüne uygun tutulmamış olduğunu, 2019 yılında usulüne uygun tutulmuş olduğunu, davalı tarafından ticari defterlerin incelemeye sunulmamış olduğunu, davacı yanın icra takip tarihi olan 10/05/2019 tarihi itibariyle davalı yandan 60.410,06 TL alacaklı olduğunun kanaatine varıldığını, davacı yan lehine karar alınması durumunda davacı yanın 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 10/05/2019 tarihinden itibaren asıl alacağına, davacının takip talebinde belirtmiş olduğu gibi %9 ve değişen oranlarda yasal faizi talep edebileceği kanaatine varıldığını bildirmiştir.
18/01/2019 tarihli 21.170,16 TL, 10/05/2019 tarihli 19.320,38 TL, 21/01/2019 tarihli 12.363,84 TL ve 23/01/2019 tarihli 7.555,68 TL bedelli faturaların Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına konu edildiği, davalı tarafın, davacı tarafından başlatılan icra takibine konu edilen faturalara ilişkin borcun tamamının ödenmesi sebebiyle davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını iddia ettiği nazara alındığında faturalara konu malların teslim edilmediğine yönelik bir iddianın bulunmadığı, davacıya ait ticari defterlerde davalı tarafından yapılan ödemeler kayıt edilmemiş ise de davalı tarafın ödeme iddiası bakımından bildirilen delillerin celbi için müzekkere yazıldığı, … Bankası AŞ tarafından gönderilen banka hesap hareketlerine göre davalı tarafından davacıya 8.000 TL, 22.000 TL ve 7.000 TL olmak üzere toplamda 37.000 TL ödeme yapılmış olduğu, ayrıca davalı tarafından davacıya keşide edilen … numaralı ve 60.000 TL bedelli …. … Şubesine ait çekin davacı tarafından ciro edilmesinden sonra ciro silsilesine göre yetkili son hamil olduğu anlaşılan …. Dış Ticaret AŞ hesabına ödendiği, böylelikle davalı tarafından davacıya yapılan toplam ödemelerin miktarının 97.000 TL olduğu, davacı tarafından incelemeye sunulan 2019 yılına ait ticari defterler usulüne uygun tutulmuş ise de 2018 yılına ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmamış olduğu bilirkişi raporunda belirtilmiş ise de tarafların BA-BS bildirimlerinde fark olmaması, davalı tarafın ödeme iddiasında bulunması sebebiyle yapılan ödemelere ait bildirilen delillerin celbedilmesi sebebiyle davacıya ait 2018 yılına ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmamış olmasının bir önem arzetmediği, davalı tarafından davacıya düzenlenen toplamda tutarı 41.400,23 TL olan faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu ve BA-BS bildirimlerinin yapıldığı, davacı tarafından davalıya düzenlenen toplam tutarı 198.810,29 TL olan fatura alacağından davalı tarafından davacıya düzenlenen toplam tutarı 41.400,23 TL olan faturalar ve yine davalı tarafından davacıya yapılan toplam tutarı 97.000 TL olan ödeme miktarı mahsup edildiğinde davacının, davalıdan 60.410,06 TL alacaklı olduğu, davacının da icra takibine bu miktar üzerinden giriştiği, davacı tarafından davalıya icra takibinde belirtilenlerden başkaca faturaların da düzenlendiği ve davacının bu sebeple alacaklı olduğu dikkate alındığında davalı tarafından davacıya yapılan ödemelerin hangi fatura konusuna ilişkin olduğu belirtilmediğinden ve yapılan ödemelerde buna yönelik bir açıklık olmadığından ödemenin muaccel borç için yapılmış sayılması gerektiği (TBK 101 ve 102. madde), bu durumda davalının, davacıya icra takibine konu edilen faturalar sebebiyle borçlu olduğu, icra takibine konu alacağın mevcut delil durumu ve dosya kapsamı ile ispatlandığı anlaşılmakla hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kabulü ile, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptaline, 60.410,06 TL üzerinden takibin devamına, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına ilişkin talebin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, 60.410,06 TL üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın % 20’sine tekabül eden 12.082,01 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 4.126,61 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.031,66 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 3.094.95 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı tarafça sarf edilen 44,40 TL başvurma harcı, 1.031,66 TL peşin harç, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 173,50 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.149,56 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 8.653,30 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/06/2022

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır