Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/847 E. 2020/906 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/847 Esas
KARAR NO : 2020/906

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı şirket aralarında ticari ilişki bulunduğu, davacı şirketin davalı tarafa iplik satışı gerçekleştirdiğini, bunun üzerine cari hesapta biriken bakiyenin talep edilmesi üzerine davalı şirket tarafından bir kısım ödeme yapıldığını, ipliklerde jut ve polipoliplen tespit edildiği gerekçesiyle bakiyenin ödenmeyeceğini bildirmiş, ayıplı olduğu ileri sürülen iplikler için sipariş formu oluşturularak davalıya gönderildiğini, davalı şirketin sipariş formunu onaylaması üzerine talep ettikleri iplikler davalı şirkete teslim edildiğini, cari hesaptaki bakiyenin istenmesi üzerine ipliklerin tesliminden 40 gün geçtikten sonra ayıp iddiasını ileri sürerek cari hesaptaki bakiyeyi ödemediğini, bunun üzerine 01.08.2019 tarihince icra takibi yapıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini beyanla, davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile 14.039,96 TL üzerinden takibin devamına, davalının 14.096,39 TL üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetini, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı sipariş formlarında açıkça “ipliklerin uçuntu, polipoliplen garantisi yoktur. Kumaş iadesi veya reklamasyon kabul edilmez. Beğenilmeyen iplik, iplik olarak geri alınır” uyarısının yapıldığını, bu sebeple reklamasyon kabul edilmeyeceğini belirttiğini, ancak sipariş formlarının sözleşme niteliğinde olmadığını, davalı şirkete gelen iade faturalar sonrası davalı, mallardaki sorunla ilgili olarak davacı ile sözlü ve mail üzerinden görüşmeler yaptıklarını, ayıplı mallar nedeniyle büyük zarara uğradığını, davacı mallardaki ayıp durumundan sorumlu olmadıklarını, kendilerinden kaynaklı bir ayıp durumu mevcut ise de mallar artık işlendiğinden bu ayıp bildirimini kabul etmediklerini kötü niyetli olarak dile getirdiklerini, davalı şirketin zararı 26.000,00-TL olmasına rağmen davalı iyi niyetli olarak zararı da paylaşmak adına yarı yarıya teklif yapıp bu miktar oranında 31.07.2019 tarihinde 13.000 TL’lik (KDV dâhil 14.040 TL) reklamasyon faturası kestiğini, karşı tarafa reklamasyon faturaları gönderilmesine rağmen bu faturaları kayıtlarına almadığını beyanla, kötü niyetli açılan davanın reddine, davacının %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretlerinin karşı taraf tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, satış sözleşmesinden kaynaklı, cari hesap alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasında davalının davacıya iplik satışı nedeniyle ticari ilişki bulunduğu, davalının siparişi üzerine davacının düzenlediği sipariş formlarının davalıya fakslanarak onaylatıldığı, davacının siparişe konu ürünleri davalıya teslim ettiği hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın, davacının davalıya teslim ettiği iplik ürünlerinin bir kısmının gizli- açık veya sonradan ortaya çıkan şekilde ayıplı olup olmadığı, varsa ayıbın türüne ve dosya kapsamındaki bilgi ve belgeleri göre davalının muayene ve ihbar yükümlülüğünü süresinde ve usule uygun yerine getirip getirmediği, bu kapsamda davalının ayıp nedeniyle zararının bulunup bulunmadığı varsa miktarının ne olduğu, davalının varsa zararının mahsup edilip edilemeyeceği, bu nedenle davalının düzenlediği reklamasyon faturasının yerinde olup olmadığı, buna göre sonuç itibariyle davacının davalıdan cari hesap alacağının bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
Genel Muhasebe Hesap Denetim Uzmanı bilirkişi … ve Tekstil Mühendisi bilirkişi …’ten alınan 02/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyası, davacı ve davalı yana ait 2018-2019 yılları ticari defter-belgeleri ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; dava konusunun, davacı tarafın 14.039,96 TL tutarlı alacağının tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, davacı yan tarafından faturadan kaynaklı alacağının tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Dairesi Müdürlüğünün …. E. no.lu dosyasıyla 17.10.2018 tarihinde takibe geçtiği, davalı yan tarafından borca itiraz edildiği ve takibin durduğu, davacı yan tarafından yapılan itirazın iptali talebi doğrultusunda 31.10.2019 tarihinde T.C. Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği belirlendiği, davacının 2018-2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre takip tarihi (01.08.2019] itibariyle davalı yandan cari hesap olarak 14.039,96 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu tespit edildiği, davalının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalının ticari defterlerine göre takip tarihi (01.08.2019] itibariyle davalı yanın davacı yana cari hesap olarak borç ve alacağının bulunmadığı (0,05 TL Küsuratlar dikkate alınmamıştır.] tespit edildiği, davacı ve davalı yanın incelenen ticari defter ve kayıtlarında taraflar arası cari hesap farklığının 14.039,96 TL olup, bu farklılığın davalı tarafından davacı yana düzenlenen 31.07.2019 tarihli …. no.lu Reklamasyon Gideri Açıklamalı 14.040,00 TL tutarlı e-faturadan kaynaklı olup iş bu fatura davalı ticari defterlerinde kayıtlı olup, davacı ticari defterlerinde ise kayıtlı olmadığı tespit edildiği, davalının iplik siparişi verirken, davacının ipliklerde yabancı madde bulunmadığı konusunda garanti vermediğini açıkça belirtmesine rağmen, ipliklerin yabancı elyaf içerebileceğini bilerek sipariş verdiği, yabancı elyaf bulunmadığı garantisi verilen ipliklerin piyasada daha pahalı olduğu, yabancı elyaf bulunmadığı garantisi verilmeyen ucuz bir iplik sipariş eden davalının yabancı elyaf içeren iplikler nedeniyle uğramış olduğu zararını davacıdan talep edemeyeceği, bu durumda 01.08.2019 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 14.039,96 TL alacaklı olduğu, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının 1.012,61 TL işlemiş faiz talebinin dayanağı bulunmadığından, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceği, Sayın Mahkemece davacının davasında haklı görülmesi ve takibin devamına takdir edilmesi halinde, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan asıl alacağına takip tarihinden (01.08.2019) itibaren davacının talebi ile bağlı olarak faiz talep edebileceği, sonuç ve kanaatini bildirmişlerdir.
TTK’ nın 23/c maddesi uyarınca malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise 2 gün içinde alıcı durumu satıcıya ihbar etmelidir. Şayet açıkça belli değil ise alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemeli veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbar ile yükümlüdür. Taraflarca imza altına alınan ve davalı … Tekstil Dış Ticaret LTD.ŞTİ nin kaşesinin bulunduğu satış sipariş formunda ‘ipliklerin Jüt uçuntu polipropilen garantisi yoktur .Kumaş iadesi veya reklamasyon kabul edilmez beğenilmeyen iplişk iplik olarak geri alınır’kaydı dikkate alındığında davalının iplik siparişi verirken, davacının ipliklerde yabancı madde bulunmadığı konusunda garanti vermediğini açıkça belirtmesine rağmen, ipliklerin yabancı elyaf içerebileceğini bilerek sipariş verdiği, yabancı elyaf bulunmadığı garantisi verilen ipliklerin piyasada daha pahalı olduğu, yabancı elyaf bulunmadığı garantisi verilmeyen ucuz bir iplik sipariş eden davalının yabancı elyaf içeren iplikler nedeniyle uğramış olduğu zararını davacıdan talep edemeyeceği anlaşılmış olup ayrıca taraflar tacir olduğundan ayıp ihbarının TTK’ nın 18/3. maddesinde hükme bağlanan usullerle ve TTK’ nın 23/3. maddesinde öngörülen süreler içinde ve satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak gizli ayıp olması halinde BK’ nın 223. maddesinin 2. ve 3. fıkralarındaki belirtildiği üzere öğrenildiğinde derhal yapılması gerektiği gözetildiğinde, dava konusu ürünlerin 28/03/2019 ,30/03/2019 ,01/04/2019, 03/04/2019 ve 20/04/2019 tarihli fatura ile teslim edildiği davalı yanca 07/05 2019 da ayıp ihbarda mail olarak bulunulmuşssa da ayıp ihbarının TCK 18/3. maddesinde belirlenen sürede ve maddede de belirtilen usule uygun yapılmadığı, davalının dava satın aldığı ürünlerin gizli ayıbı olup olmadığını satın alma tarihinden itibaren 8 gün içinde inceleyip satıcıya bildirmesi gerekirken bunu yapmadığı bu itibarla oluştuğunu öne sürdüğü ayıp iddiasının ispatlanamaması nedeniyle açılan davanın kabulü ile Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına davalının itirazının iptaline, takibin 14.039,96-TL asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faiz dava konusu yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si oranında 2.807,99-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın kabulü ile Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına davalının itirazının iptaline, takibin 14.039,96-TL asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faiz dava konusu yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’si oranında 2.807,99-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Alınması gereken 959,07-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 164,15-TL ile icra veznesine yatan 75,26-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 719,66-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri ile icra veznesine yatan harç toplamı 284,17-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 1.494,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı.24/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır