Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/8 E. 2021/967 K. 22.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/8 Esas
KARAR NO : 2021/967

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 22/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 06/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin, davalı şirketin müşterilerine ait yüklerin kara yolu ile taşınması işini organize ettiğini, hak etmiş olduğu navlun ücretini alamadığını, navlun alacağı tahsil edilemediğinden davalı firma aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile başlatılan takibe borçlu tarafından borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, davacı müvekkili ile davalı şirketin aynı sektörde ticari faaliyette bulunduğunu, davacı müvekkilinin, davalının müşterilerine ait yüklerin taşınması işini gerçekleştirdiğini, söz konusu taşımada herhangi bir gecikme, hasar oluşmadan taahhüt edilen sürede taşıma işinin gerçekleştiğini, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile borçlunun borca itirazının iptaline ve takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, ticari faize hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;
Davalı şirketin 05.03.2019 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edilmek suretiyle genel kurul kararı ile ticari sicilden terkin edildiğini, mevcut halde eski tasfiye memuru olduğu şirketin tüzel kişiliği TTK’nın 545 maddesi gereği sona erdiğini, bahsi geçen şirketin huzurdaki davada taraf ehliyeti bulunmadığını, davalı şirketin taraf sıfatının bulunmaması nedeniyle huzurdaki davanın sıfat yokluğundan ve arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden usulden reddi gerektiğini, esas yönünden ise dava konusu faturaya ilişkin verilen bir hizmet olmadığından davanın esas yönünden de reddi gerektiğini beyanla açıklanan nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, uyuşmazlık taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, ticari ilişki bulunmakta ise ticari ilişki kapsamında davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı hususlarına ilişkindir.
Eski tasfiye memuru olduğunu belirterek davalı şirket adına davaya karşı beyanlarını sunan …’in davalı şirketin tasfiyesinin sona erdiği ve sicilen terkin edildiğine yönelik beyanları üzerine celbedilen ticaret sicil kayıtlarına göre adı geçenin davalı şirketin tasfiye memuru olduğu ve davalı şirketin tasfiyesinin sona erdiği 27/02/2019 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği anlaşılmakla davacı vekiline, davalı şirketin ihyasına ilişkin dava açmak üzere süre verilmiş olup davacı tarafından Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesine açılan … Esas … Karar sayılı davada verilen ve kesinleşen davalı şirketin ihyasına dair karar üzerine yargılamaya devam olunmuştur.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplamda 3.268,51 TL’nin tahsiline ilişkin yürütülen ilamsız takipte davalı takip borçlusu tarafından itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi raporunda özetle; davacının 2017-2018 yıllarına ait ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, dava konusunun tarallar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yanın tanzim ettiği faturalardan kaynaklı 3.225,95 Euro tutarlı fatura bakiye alacağının tahsili amacıyla yürütülen takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğunu, davacının ticari defterlerine göre alacağa konu ettiği 10.05.2017 tarihli … nolu navlun, nakliye sigortası açıklamalı 2.770,00 Euro tutarlı ve 27.12.2017 tarihli … nolu vade farkı açıklamalı 455,95 Euro tutarlı faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacının kendi ticari defterlerine göre takip tarihi (28.12.2017) itibariyle davalı yandan 3.215,95 Euro (14.668,40 TL) cari hesap bakiye alacaklı olduğunu, davalının 12.07.2021 günü saat 14:30’da yapılan incelemeye katılmadığını, ticari defter ve belge ibraz etmediğini, davacının 2017 ve 2018 yılları BS formunda davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen toplam 24 adet KDV hariç 350.999,00 TL bedelli faturanın davacı tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğunu, davalı yanın 2017 ve 2018 yılları BA formunda Maliyeye davacı adına herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, davacı … Uluslarası Kara Taşıma İşleri Org. A.Ş. tarafından davalı adına tanzim edilen faturaların bedeli ödenmemiş (açık fatura) şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediğini, faturaların taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında navlun bedeli ve vade farkı olarak tanzim edildiğini, navlun hizmetinin davacı tarafından davalı yana verildiği ile ilgili dosya içerisinde somut bir belge ve verinin görülmediğini, vade farkı faturası yönünden ise faturaların alt kısmında “Vadesinde ödenmeyen faturalar için, fatura tarihinden itibaren başlamak üzere aylık %2 vade farkı tahakkuk edilir.” yazılı olduğunu, buna göre yapılan vade farkı hesabının 472,86 Euro olduğunu, davacı tarafından düzenlenen faturanın bedelinin ise 455,95 Euro olup hesap edilen 472,86 Eurodan daha düşük olduğunu, bunun sebebinin ise davacı tarafından davalıya indirim uygulanmasından kaynaklandığını, netice itibariyle takip konusu faturalara icra takibinden önce davalının herhangi bir itirazının bulunmadığını, davalının teslim ve faturaya ilişkin takip dosyasında da somut bir itirazının bulunmadığını, fatura içeriği navlun hizmetinin davacı tarafından davalı yana verilip verilmediği ile ilgili son kararın Mahkememize ait olduğunu, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığını, takip tarihi itibariyle davacının işlemiş faiz talebinin dayanağı bulunmadığından takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceğini, davacı yanın davasında haklı görülmesi halinde Bakırköy …. Icra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile; davacının kendi ticari defterlerine göre takip tarihi (28.12.2017) itibariyle davalı yandan 3.215,95 Euro cari hesap bakiye alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Davalı şirket usulune uygun yapılan tebligata rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış olup bu durumda ticari defterlere delil olarak dayanan davacının usulüne uygun ve alacağın kaynağını oluşturan kayıtları içeren ticari defterlerinin lehine kati delil teşkil ettiği, böylelikle icra takibine konu edilen faturalardan kaynaklı alacağın davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve kayıtları ile ispatlandığı, davalı tarafça ödeme yapıldığının iddia ve ispat edilmediği anlaşılmış olup hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından faturadan kaynaklı 3.225,95 EURO alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, bu miktar üzerinden takibin devamına, davalının takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğüne dair delil sunulmadığından işlemiş faize ilişkin talebin reddine, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına ilişkin talebin kabulüne dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından faturadan kaynaklı 3.225,95 EURO alacağa yönelik yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, bu miktar üzerinden TAKİBİN DEVAMINA, işlemiş faize ilişkin talebin reddine,
2-Alacak likit olduğundan EURO cinsinden olan alacağın takip tarihi itibariyle TCMB efektif satış kuru olan 4,5321 TL üzerinden TL’ye çevrilmesi suretiyle bulunan 14.620,32 TL’nin %20’sine tekabül eden 2.924,06 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.335,87 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 337,15 TL’ nin mahsubu ile eksik kalan 998,72 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Yapılan yargılama gideri olarak 337,15 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı, 850,00 TL bilirkişi ücreti, 357,00 TL müzekkere ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.580,05 TL’den kabul-red oranına göre(%98,77 kabul, %1,23 red) hesaplanan 1.560,61 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 22/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır