Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/793 E. 2020/376 K. 02.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/793 Esas
KARAR NO : 2020/376

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2019
KARAR TARİHİ : 02/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalının, Davacının iş yerine gelerek …. viyol ve plastik ürünleri v.s mal ve hizmetlerin alım ve satımı hususunda anlaşmış olduklarını, bahse konu mallarla ilgili fatura düzenlenerek, Davacı şirket tarafından üretilen mal ve hizmetlerin davalı borçluya teslim edilmiş olduğunu, Davalı borçlunun düzenlenen faturalar ve teslim edilen ürünlere ilişkin bu güne kadar her hangi bir itirazlarının olmadığını, davalı borçluya müvekkilim tarafından üretilerek teslim edilen … viyol ve plastik ürünleri ve benzeri mal ve hizmetleri teslim almalarına rağmen, borcunu ödemediği halde yapılan icra takibine 29.04.2019 tarihinde haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmiş olduğunu, bu nedenle dava açma zaruretinin doğmuş olduğunu beyan ederek, her türlü dava ve fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak üzere, Davalı/ borçlunun, Davacıya 18/04/2019 itibariyle faizi ile birlikte 15.996,03,00 -TL borcu bulunmakta olup; itiraz edilen alacağının tahsilini teminen, icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, itiraz edilen 15.996,03 -TL üzerinden %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar | tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkili mahkemede açılmamış olduğunu, taraflar arasında mevcut uyuşmazlıkta yetkili mahkemenin Gediz Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi ISıfatıyla) olduğunu, 16.11.2018 tarihinde davacı şirkete 2.100,00 TL’lik ödeme yapmış olduklarını, yine kendilerine 13.12.2018 vade tarihli …. seri nolu 1.400,00 TL … Bankası müşteri çeki de vermiş olduklarını, ödemelerden de anlaşılacağı üzere davalı şirketin borçlarına ilişkin ödemelerini düzenli bir şekilde yapmış olduklarını beyan ederek, öncelikle davanın usûlden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise davalı şirket aleyhine açılmış işbu davanın esastan reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20 den az olmamak şartıyla tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasındaki ticari ilişkisi kapsamında davacının davalıya satıp teslim ettiğini iddia ettiği ürünler karşılığında cari hesap kapsamında alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Çatalca İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 15.996,03-TL asıl alacağın tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, takip dayanağının cari hesap olduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı taraf yetki itirazında bulunmuş ise de; 19/12/2019 tarihli duruşma ara kararı ile takip konusu alacağın faturadan kaynaklanmakta olup, İİK 50., HMK 10.ve BK 89. maddeleri uyarınca davacının adresi Çatalca İcra Dairelerinin yetkisi dahilinde bulunduğundan, mahkememizin yetkisine ve İcra Müdürlüğü(nün yetkisine itirazın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinden inceleme günü belirlenerek SMMM bilirkişisi ….’dan rapor alınmasına karar verilmiş, 21/04/2020 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı yan vekili tarafından incelemeye sunulan, 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, sahibi lehine delil teşkil edebileceği, davalı Yan tarafından, ticari defterler inceleme günü, incelemeye sunulmamış olup, işbu nedenle Davalı Yan ile ilgili bir inceleme imkanı olmadığı ve taraflar arasındaki cari hesap farklılıklarının tespit edilememiş olduğu, davacı yanın incelenen ticari defterlerinde, davalı yandan 18/04/2019 takip tarihi itibariyle 8.162,00-TL’si davalı tarafından davacı yana verilmiş olan 04/09/2018 vadeli çekin karşılıksız çıkmasından dolayı cari hesaba borç yazılmasından, kalan 7.834,03-TL de cari hesap alacağı olmak üzere toplam 15.996,03-TL cari hesap bakiyesi alacağının bulunduğu, davalı yanın aksini ispat etmek istemesi halinde 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerini ve belgeleri incelemeye sunması gerektiği, davacı yan alacağının oluşmasına sebep olan, davacı yan tarafından Davalı yan’a düzenlenmiş faturalara ait irsaliyeler üzerinde, ürünlerin Davalı adresinde …. tarafından teslim alındığına dair imzaların mevcut olduğu, faturalar üzerinde ayrıca bir imza bulunmadığı taraflar arasında düzenlenmiş bir sözleşmeye dosya içeriğinde rastlanmamış olduğu, davacı yan 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihi olan 18/04/2019 tarihinden itibaren, asıl alacağına, davacının takip talebinde belirtmiş olduğu gibi değişen oranlarda avans faizi talep edebileceği kanaati bildirilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf, davalı satıp teslim ettiği ürünler karşılığında düzenlediği faturaların kısmen ödenmeyen bedeli nedeniyle alacaklı olduğu iddiasıyla icra takibi başlatmış, davalı tarafın icra takibine itirazında ve cevap dilekçesindeki savunmalarında yetki itirazında bulunduktan sonra davalının davacıya yaptığı 2.100,00-TL ve 1.400,00-TL’lik ödemelerden bahsederek düzenli bir şekilde borcunun ödendiğini, müvekkilinin ekonomik kriz nedeniyle zor günlerine rağmen düzenli bir şekilde ödeme yaptığını, davacının icra takibinde iyi niyetli olmadığını savunmuştur. Yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacının 2018 yılı başından itibaren davalıya bir kısım faturalar düzenlediği, davalının bir kısım ödemeler yaptığı, davalının savunmasında bahsettiği 1.400,00-TL ve 2.100,00-TL’lik ödemelerde düşüldüğünde davacının icra takibine konu asıl alacak miktarı olan 15.996,03-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının 2018 yılında davalıya düzenlediği 3 adet faturaya ilişkin sevk irsaliyelerinde davalı adına teslim alan olarak ….’ın isim ve imzasının bulunduğu, davalının itirazlarının niteliği de nazara alındığında davacının icra takibine konu alacağını ispatladığı anlaşılmakla davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın kabulüne,
1-Çatalca İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın % 20 si oranında 3.199,20-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Alınması gereken 1.092,69-TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 193,20-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 899,49-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Dava ilk açılış harç gideri olan 273,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak(600tl bilirkişi ücreti + 128,40tl tebligat ücreti) toplam 728,40-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/07/2020

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır