Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/564 E. 2020/455 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/564 Esas
KARAR NO : 2020/455

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2018
KARAR TARİHİ : 17/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/07/2020

Küçükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas …. Karar sayılı 15/05/2019 tarihli kesinleşmiş görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile müvekkil aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilin icra takibinden haberdar olunca, davalı taraf ile görüştüğünü ve borcununu olmadığını beyan ettiğini, alacaklı tarafın yanlışlıkla takip yaptıklarını, dosyayı kapatacaklarını bildirdiğini, bunun üzerine müvekkilin verdiği sözlü taahhüdü yerine getirmediğini ve icra dosyasının kapatmadığını, icra takibine dayanak yapılan 15.01.2018 tarihli fatura içeriğini kabul etmediklerini, müvekkilin davalıdan aldığı hiçbir ürün olmadığını, davalının faturasını müvekkiline tebliğ olmadığını, müvekkilinin bu faturadan hiç haberinin olmadığını, davalı taraf sırf icra takibine dayanak yapmak için tek taraflı fatura düzenlediğini beyan ederek, davanın kabulü ile Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına konu alacak nedeniyle müvekkilinin davalı alacaklıya borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle takibe konu asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davalı alacaklıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı alacaklıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle usul yönünden itirazlarının mevcut olduğu görülmüş olup, esas yönünden ise; müvekkilinin ürünlerin üzerine dekor baskı yapımı hususunda faaliyet gösterdiğini, müvekkil taraflar arasında bir çok kez ticari faaliyetin gerçekleştiğini, .bunların hepsinde müvekkil tarafından ham olarak alınan cam bardakların davacıya belli bir bedel karşılığı dekor ve işleme yapılmak üzere verilip, işlem tamamladığında ise geri alındığını, taraflar arasında daha önceden gerçekleşen ticari işlere benzer şekilde 06/04/2017 tarihinde bir miktar cam bardak üzerine dekor işlemesi yapılmak üzere ham şekilde davacıya teslim edildiğini, üzerinden uzunca bir zaman geçmiş olmasına karşın dekor işleme yapılmak üzere verilen bardakların geri iade edilmemesi üzerine ise davacı ile iletişime geçildiğini, ve bardakların iadesinin istendiğini, davacı tarafından ise aylarca bardakların teslim edileceği belirtilerek müvekkilin oyalandığı, taraflar arasında yapılan son görüşmede davacının bardakları başkasına satmış olduğunu, beyan etmesi üzerine müvekkili tarafından davacıya teslim edilen bardakların bedelleri üzerinden 15.01.2018 tarihli 11.915,64 TL bedelli faturanın düzenlendiğini, davacı tarafından söz konusu faturanın bedelinin ödenmemesi üzerine davacı aleyhine takip başlatıldığını, ayrıca dava tarafından kısmi ödeme yapıldığını beyan ederek, davanın reddine, yargılama giderleri avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davası olarak açılmış olup, davacının icra takibi kapsamına borcu ödemesi nedeniyle davacının talebi üzerine davanın istirdat davasına dönüştüğü; taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davalı tarafından davacı aleyhine yapılmış olan takip nedeniyle borçlu olup olmadığı, yargılama devam ederken cebri icra baskısı iddiasıyla davacı tarafından borç ödenmesi nedeniyle İİK 72 m. uyarınca ödediği bedeli davalı alacaklıdan istirdat davası kapsamında talep edip edemeyeceği hususlarındadır.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı tarafından davacı takip borçlusuna karşı 11.939,14-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, takibe süresinde itiraz edilmediği, icra takip işlemleri sonucunda, icra dosyasının 28/05/2018 tarihinde icra dosyasının infazen kapatıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinden inceleme günü belirlenerek SMMM bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafından sunulan ticari defterlerin T.T.K. Ve V.U.K hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, davacı yanın 2. Sınıf tacir olduğu ve bu nedenle işletme defteri tuttuğu, yapısı itibariyle işletme defterlerinin adece gelir ve gider kalemlerini gösterdiği, borç alacak yapısını tespit etmenin mümkün olmadığı, bununla birlikte davacı tarafından sunulan ticari defterler incelendiğinde; davacı tarafından takibe dayanak olarak gösterilen 15.01.2018 tarihli 153059 numaralı ve 11.915,64 TL tutarlı faturanın kaydına davacı defterinde rastlanmadığını, davalı yan incelemeye katılmadığından davalı şirketin ticari defter, kayıt ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamadığı, bununla birlikte ön inceleme tutanağının 5. maddesinde HMK’nun ilgili maddeleri doğrultusunda yapılmış olan ihtara ilişkin takdirin mahkememize ait olduğunu, davalı tarafından takibe dayanak olarak gösterilen 15.01.2018 tarihli …. numaralı ve 11.915,64 TL tutarlı faturaya konu ürünlerin davacıya teslimine ilişkin 06.04.2017 tarihli sipariş fişinin sunulduğu, söz konusu sipariş fişinin altında davacının kaşesi ve üzerinde bir imzanın bulunduğu, ancak söz konusu fatura ve sipariş fişinin muhteviyatını oluşturan ürünleri birebir örtüştürmenin mümkün olmadığını, bu nedenle davanın faturaya konu ürünleri davacıya teslim ettiğinin bu aşamada ispata muhtaç olduğunu, davacının ” davalı tarafından yanlış takip başlatıldığı, dosyayı kapatacağız” beyanı nedeniyle takibe itiraz edilmediğini, davalının ” davacı tarafından icra takibine kısmi olarak 2.000,00 TL ödeme yapıldığı” beyanlarına ilişkin hukuki değerlendirmenin mahkememize ait olduğunu kanaati bildirilmiştir.
Menfi tespit davasında kural olarak, hukuki ilişkinin varlığını ispat yükü davalı/alacaklıdadır ve alacaklı hukuki ilişkinin (borcun) varlığını kanıtlamak durumundadır. Borçlu bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmiş, ancak bu hukuki ilişkinin senette görülenden farklı bir ilişki olduğunu ileri sürmüşse bu kez, hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü ilişki olduğunu ispat külfeti davacı borçluya düşmektedir. Davacı taraf, ticari defter ve belgelerini incelemeye sunmuş, bilirkişi raporunda yapılan tespitlere göre, icra takibine konu edilen fatura davacı kayıtlarında kayıtlı değildir. Davalı taraf ise ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmamıştır. Bu yönüyle ispat külfetini yerine getirmemiştir. Fatura düzenlenmiş olması fatura konusu mal veya hizmetin karşı tarafa teslim edildiğini ispat için yeterli değildir. Davacı taraf icra takibine konu edilen fatura incelendiğinde; fatura tarihinin 15/01/2018 tarihi olduğu, 2040 adet(440080) bardak 350 cc(allegra) ürüne ilişkin olduğu, fatura bedelinin 4,95-TL birim fiyatı ile KDV’si ile birlikte 11.915,60-TL olduğu; ekindeki sipariş fişi incelendiğinde ise 06/04/2017 tarihli olduğu, içeriğinin 155×24=3.720,00-TL(440080), 72×12=864(41536), 300 adet iç kutu(41536) şeklinde yazıldığı, buna göre 440080 kodlu bardaklardan hem sipariş hem fatura içeriğinde bahsedilmiş olmakla beraber fatura ve sipariş içeriğinin adet ve toplam miktar itibariyle uyuşmadığı, bunun yanında sipariş edilen ürünlerin davacıya teslim edildiği yönünde davalı tarafça bir delil sunulamadığı anlaşılmıştır. Davalı tarafça bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde bilirkişi incelemesine katılması yönünde kendilerine bir ihtar yapılmadığını beyan etmişse de ön inceleme tutanağında davalı vekilinin hazır olduğu ve 5 no’lu ara kararla ticari defter ve kayıtların ibrazı yönünde taraflara ihtarat yapıldığı anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının ispat külfetini yerine getirememesi nedeniyle açılan davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜ İLE
1-Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra dosyası kapsamında davacının davalıya ödediği 13.315,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmnesine,
2-Alınması gereken 909,54 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 203,90 TL nin mahsubu ile eksik kalan 705,64 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 239,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri 700 TL ile bilirkişi sarf gideri 84,40 TL olmak üzere toplam 784,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3400 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır