Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/542 E. 2020/140 K. 07.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/542 Esas
KARAR NO : 2020/140

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/12/2011
KARAR TARİHİ : 07/02/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dilekçe ile müvekkil şirket ile davalı şirket arasında iplik alım satımına dayalı ticari ilişki mevcut olduğunu, taraflara arasında yer alan uygulama doğrultusunda, ödeme tutarları yabancı para üzerinden kararlaştırılmakta ve ödenecek rakam TL ye çevrilerek karşı tarafa fatura edildiğini, bu uygulama doğrultusunda fiili ödeme tarihindeki TC merkez bankası döviz efektif alış-satış kuru dikkate alınmış ve aradaki kur farkı dolayısı ile kur farkını ve alacağını içeren bir adet fatura, müvekkil şirket yetkililerince düzenlenerek davalı tarafa gönderildiğini, davalı tarafın bu borcunu ödememesine müteakip davalı şirket aleyhine Gaziosmanpaşa …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı icra takip dosyası açıldığını, bunun üzerine davalı tarafın haksız ve mesnetsiz olarak takibe ve borca itiraz etmesi üzerine 13/01/2010 tarihinde Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında takibin yetkili icra dairesinde yapılmaması nedeniyle davanın bu yönden reddine karar verildiği, bunun üzerinde Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı icra takip dosyası açıldığını, davalı tarafça ilgili takip dosyasına yeniden itiraz edilmiş olmakla takibin durduğu bu nedenlerle itirazın iptali ile davalı tarafın %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili 11/01/2012 tarihinde verdiği cevap dilekçesi ile, taraflar arasında kur farkı anlaşması olmadığını, taraflar arasında yabancı para üzerinden yürütülmüş bir ticari ilişkin olduğunu, müvekkil şirketin kararlaştırıldığı şekilde yabancı para borcunu belirlenen vadelerde döviz çekleri ile ödediğini, davacı tarafın çekleri herhangi bir itirazda bulunmadan kabul edip vadesinde tahsil ettiğini, müvekkil şirketin ödemelerde temerrüde düşmediğini, yabancı para alacaklarında kur farkı talep edilebilmesi için borçlunun temerrüde düşmesi ve belirlenen vadede borcunu ödememesi gerektiğini, bu nedenlerle kur farkı talebinin yerinde olmadığından reddi gerektiğini, davacı tarafça kesilen faturalarda “vade tarihlerinde TCMB döviz satış kurundan hesaplanacaktır” ibaresinin bulunmadığını, müvekkil şirketin cari hesaptan kaynaklanan borcu bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddini, davacı tarafın %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DAVA ; Davacı tararafın talebinin taraflar arasındaki ticari ilişkide ödemeleri dolar kuru üzerinden yapılacağının kararlaştırıldığını ve bu uygulamanın taammül haline geldiğini bu çerçevede davalıdan kur farkı alacağnıın bulunduğunu, Bakırköy … ATM nin …. esas sayılı dosyasında alacaklarının sabit olduğunu bu nedenle alacakları için yapılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davaya konu Büyükçekemce …. İcra Dairesinin …. esas sayılı takip dosyası celp edilip incelendiğinde davalı aleyhine 31/12/2008 tarihindeki alacağa istinaden 35.046,00 TL asıl alacak, 1.287,58 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 36.333,58 TL alacak üzerinden genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı tarafa 27/10/2011 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafın 31/10/2011 tarihli itiraz dilekçesi sonucunda takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bozma öncesi dosya bilirkişiye gönderilmiş olup bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkinin yabancı para cinsinden kurulu olduğunun her iki tarafın da kabulünde olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 23.05.2008 tarih ve … sipariş no ile davacı şirket antetli ‘sipariş sözleşmesi iplik satış’ başlıklı sözleşme çerçevesinde yürütüldüğü hususunda taraflar arasında herhangi bir çekişmenin bulunmadığı, davalı tarafça söz konusu sözleşme öncesinde davacıya 2007 yılında kur farkı muhteviyatlı iki adet fatura kesildiğinin anlaşıldığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 4.maddesi çerçevesinde işlem tarihlerinde TC Merkez Bankası Döviz Satış Kuru kullanıldığında davacının icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği asıl alacak tutarının 22.661,28 USD karşılığı 40.863,75 TL olarak hesaplandığı ancak davacının takip talebinde asıl alacak yönünden 35.046,00 TL talep ettiği, davacı tarafça davalıya kesilen 31.12.2008 tarih ve ….. seri nolu KDV dahil 29.245,29 TL bedelli kur farkı muhteviyatlı faturanın davalının yasal defterlerinde kayıtlı olmadığı söz konusu faturanın davalıya tebliğ teslimi hususunda herhangi bir belgenin dosyada yer almadığını, davalının icra takip tarihine kadar temerrüde düşmemesi nedeniyle davacının işlemiş faiz talep edemeyeceğini beyan etmiştir.
Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi …. Esas, … karar sayılı kararı ile davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile, davalı tarafın Büyükçekmece …. İcra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 35.046,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacağın likit olmaması sebebiyle reddine, davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin ise davacı tarafın kötü niyetli olmaması sebebiyle reddine karar verilmiştir. Dosya taraflarca temyiz edilmiş Yargıtay … Hukuk Dairesi … Esas, … karar numaralı kararı ile “Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda “Davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile, davalı tarafın Büyükçekmece …. İcra müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 35.046,00 TL asıl alacak yönünden iptaline,” denildiği halde, gerekçeli kararda “Davacı tarafın davasının kısmen kabulü ile, davalı tarafın Büyükçekmece …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 35.046,00 TL asıl alacak yönünden iptaline, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin alacağın likit olmaması sebebiyle reddine, davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin ise davacı tarafın kötü niyetli olmaması sebebiyle reddine” denilmiştir. Böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında tazminatlar yönünden çelişki yaratılmıştır. Bu hal, HUMK.nun 381/2. (HMK m.298/2) maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, 10.4.1992 gün ve … Esas, …K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile karar bozulmuştur.
Dosya bozmadan sonra mahkememiz …. Esas numarasını almış olup …. karar numaralı karar ile “Davacının davasının KABULÜ İLE,Davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 35.046 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, Alacağın % 40’ı olan 14.018,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” dair karar verilmiştir. Karara karşı itiraz edilmesi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi 19/03/2019 tarih, …. Esas, …. karar sayılı ilamı ile “Dava, cari hesap ve kur farkı alacağından kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilirkişi raporu incelendiğinde kur farkına esas olan faturalara yönelik ödemelerin bir kısmının çek ile yapıldığı görülmektedir. Çek ile yapılan ödemelerde kur farkı istenemeyeceği Dairemizce istikrar kazanmış uygulamalardandır. Bu durumda mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak çek ile yapılan ödemeler düşüldükten sonra bakiye ödemeler yönünden kur farkı hesaplanarak varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile Mahkememiz kararı tekrar bozularak işbu esası almıştır.
Dosya bozmadan sonra Mahkememizin yukarıda belirtilen esas numarasını almış olup, usul ve yasaya uygun olan Yargıtay ….Hukuk Dairesi’nin 19/03/2019 tarih ve …. Esas, …. Karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilerek Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda ek rapor alınmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup dosya bilirkişiye tevdi edilmiş olup bilirkişi ek raporunda özetle; Yargıtay …. Hukuk Dairesi 19.03.2019 tarih …. Esas, …. arar sayılı bozma ilamı çerçevesinde yapılan hesaplamalar neticesinde; davacının davalıya toplam üç adet 221.467,12 TL (178.639,84 USD) bedelli fatura tanzim ettiği, davalının davacıya çekli olarak toplam 150.640,69 TL ödeme yaptığı 221.467,12 TL – 150.640,69 TL=70.826,43 TL davacının alacak bakiyesi kaldığı, davacının bakiye alacağının alacak tutarına denk gelen son faturadaki kurdan USD’ye çevrilmesinde USD karşılığının 57.793,90 USD olduğu, davalının nakden yaptığı ödemelerin 65.107,00 TL olduğu ve USD karşılığının 50.350,34 USD olduğu, davacının kur farkı hesaplanacak alacağının 57.793,90 USD-50.350,34 USD =7.443,56 USD olduğu, davacı yanın kur farkı talebinde 31.12.2018 tarihinde yaptığı kur farkı hesabına dayandığı, 31.12.2008 TCMD döviz satış kuru 1.5196 x 7.443,56 USD= 11.311,24 TL davacının davalıdan alacaklı olduğu, takip sonrası talep edilen %9 yasal faiz oranının ise uygun olduğunu bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmış olup buna göre çek ile yapılan ödemeler düşüldükten sonra bakiye 7.443,56 USD yönünden kur farkı hesaplanmış olmakla davacının davalıdan 11.311,24 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla bilirkişi raporunun dosya kapsamı ve delil durumu ile Yargıtay bozma ilamı gerekçelerine uygun düştüğü bu nedenle hükme esas alınabileceği kanaatine varılarak açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 11.311,24 TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, alacak likit olduğundan davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın % 40’ına tekabül eden 4.524,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin ise davacı tarafın kötü niyetli olmaması sebebiyle reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
Davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyasında yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, takibin 11.311,24 TL üzerinden DEVAMINA, takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın % 40’ına tekabül eden 4.524,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin ise davacı tarafın kötü niyetli olmaması sebebiyle reddine,
4-Alınması gereken 772,67 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 520,45 TL peşin harç mahsup edildiğinde ve bozma ilamından önce 1.873,54 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili için harç tahsil müzekkeresi yazılmış olduğu dikkate alınarak; bakiye kalan 252,22 TL karar harcının davalıdan tahsili için harç tahsil müzekkere yazılmasına yer olmadığına, bozma ilamından önce Mahkememizce yazılan harç tahsil müzekkeresinde belirtilen 1.873,54 TL bakiye karar harcı davalı tarafça yatırılmış olması durumunda; bozma ilamından önce Mahkememizce yazılan harç tahsil müzekkeresinde belirtilen 1873,54 TL miktardan Mahkememiz bu ilamında belirtilen 252,22 TL eksik harç, mahsup edilerek 1873,54 TL’nin, 1.621,32 TL’si olan fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesi için talep halinde müzekkere yazılamasına,
5-Davacı tarafça sarf edilen bozma öncesi, 538,85 TL ilk dava açılış harç gideri,1518,25 TL bilirkişi sarf gideri, posta tebligat gideri olmak üzere toplam 2057,10 TL yargılama giderinin bozmadan sonrası, 39,50 TL posta ve müzekkere gideri olmak üzere toplamda 2.096,60 TL’den kabul-red oranına göre(%32,27 kabul , %67,73 red) hesaplanan 676,57 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça sarf edilen 37,00 TL posta giderinin kabul-red oranına göre (%32,27 kabul, %67,73 red) hesaplanan 25,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerine bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.560,32 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 07/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır