Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/531 E. 2020/436 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/531 Esas
KARAR NO : 2020/436

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı müvekkili şirket ile davalı-borçlu arasında ticari iş ilişkisi mevcut olduğunu, bu ticari alışveriş sonucu müvekkili şirketin, davalı-borçlu şirketten faturalar ve cari hesabına dayalı 16.727,95 TL alacağı mevcut olduğunu, ticari alışveriş sonucu müvekkilinin sevk irsaliyeli faturalar kestiğini, işbu faturaların davalı şirket çalışanlarına imzaları ile sabit olduğu üzere teslim edilmiş olduğunu, faturalara da herhangi bir itirazlarının olmadığını, bahse konu faturaların ödenmemiş olduğunu, taraflar arasında mutabakat olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı-borçluya 13.09.2018 tarihli mutabakat mektubu gönderilmiş olduğunu ve bu mektupla 31.08.2018 itibari ile 16.342,72 TL borç bakiyeleri bulunduğunun, mutabık olup olmadıklarının bildirilmesinin rica edilmiş olduğunu, bunun üzerine borçlu-davalı şirket tarafından 13.09.2018 tarihli maille 31.08.2018 tarihi itibari ile borç bakiyesinin 16.342,29 Tl olduğunun kabul edilerek borca mutabık olduklarının müvekkili şirkete bildirilmiş olduğunu, bu mutabakattan sonra taraflar arasında ticari alışverişin devam etmiş olduğunu, taraflar arasındaki tüm görüşmelere ve mutabakata rağmen davalı-borçlu tarafından borç ödenmemiş olduğunu bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davalı-borçlu aleyhine davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı borçlu tarafından takibe itiraz edilmiş ve takibin durdurulmuş olduğunu beyanla; davalı borçlunun İstanbul …. İcra Müd.’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapılmış olan haksız itirazının 16.727,95 TL’lik kısmı yönünden itirazın iptali ile takibin devamına ve takip sonrası ticari faiz ile alacağın tahsiline, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: işbu davanın yetkisiz mahkemede açıldığı gibi icra takibinin dahi yetkisiz icra dairesinde başlatılmış olduğunu, gerek icra takibi gerekse itirazın iptali davasına yetkili mahkemenin borçlunun yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin adresinin de …/…. olduğunu, bu nedenle yetkili mahkemelerin Büyükçekmece Mahkemeleri olacağını, davanın yetkisizlik kararı verilerek Büyükçekmece Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, davacı şirketle müvekkili arasında bulunan ticari ilişki gereği varlığı iddia edilen faturalar ile itiraza konu icra dosyası arasında bir ilişki mevcut olmadığını, müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, yapılan icra takibinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, ödeme emri ekinde herhangi bir hukuki dayanak tebliğ edilmemiş olduğunu beyanla; itirazın iptali talebinin ve icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacının icra takibinin konusu olan meblağın %20sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arsındaki uyuşmazlığın; davacının icra takibine konu faturalar nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 16.727,25-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
YETKİ İTİRAZI:
Davalı taraf, cevap dilekçesinde; icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine itiraz etmişse de icra dosyasına itirazında açıkça yetkiye itiraz etmediğinden icra müdürlüğünün yetkisine itirazının usulüne uygun olmadığı anlaşılmıştır. Davanın Büyükçekmece Mahkemelerinde açılması gerektiğinden bahisle mahkememiz yetkisine itiraz etmişse de …. ilçesinin ticaret mahkemeleri yönünden mahkememiz yetkisi kapsamında bulunduğu anlaşılmakla mahkememizin yetkisine itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında, tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek genel muhasebe hesap denetim uzmanı bilirkişisi Fatih Taşkın’dan rapor alınmasına karar verilmekle, alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (21.09.2018) itibariyle davacının davalı yandan 16.727,95 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğunu, davacının cari alacağını, davacının 2017 ve 2018 yılları süresince düzenlemiş olduğu toplam 345 adet faturanın teşkil ettiğini, davacının düzenlemiş olduğu faturaların irsaliyeli fatura olduğunu, faturaların bir kısmında teslim alan bölümünde çeşitli imzaların bulunduğunun görüldüğünü, faturaların çoğunluğunda teslim alan kısmında imzanın bulunmadığını, davacının dosyaya sunmuş olduğu 13.09.2018 tarihli mutabakat mektubunda 31.08.2018 tarihi itibariyle 16.342,72 TL alacaklı olduklarının beyan edildiğini, aynı tarihli ….@….com mail adresinden gelen cevap yazısında davalı şirketin 31.08.2018 tarihi itibariyle 16.342,29 TL borçlu olduğunun beyan edildiğini, mezkur mutabakattan sonra davacı yanın 01.09.2018 tarihli …. nolu 385,23 TL tutarlı faturayı düzenlemiş olduğunu, böylece cari alacağının 16.727,95 TL olduğunu, mezkur faturanın teslim alan kısmında herhangi bir imzanın bulunmadığını, neticeten; mahkemece dosyaya mübrez mutabakat yazılarının geçerli olduğu yönünde kanaate varması halinde davacının takip tarihi (21.09.2018) itibariyle davalı yandan 16.342,29 TL alacaklı olduğunun kabulünün gerekeceğini, aksi yönde kanaate varması halinde, davacının cari alacağının dayanağı olan faturaların içeriklerini davalı yana teslimi hususunun ispata muhtaç olduğunun kabulünün gerekeceğini, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığını, takip tarihi itibariyle davacının 181,22 TL işlemiş faiz talebinin dayanağı bulunmadığından, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceğini bildirmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir. İcra takibine dayanak faturalar davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında kayıtlı olup, davalı taraf yapılan ihtarata rağmen ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesine sunmamıştır. Takibe dayanak irsaliyeli faturaların bir kısmında teslim alan isim ve imzası bulunmakta olup, dosya kapsamına sunulan mutabakat mektubunda davalının 16.342,72-TL’lik borca ilişkin mutabakat mektubunu kaşeleyip imzaladığı görülmüştür. Mutabakat mektubundan sonra düzenlenen 385,23-TL bedelli fatura da eklendiğinde icra takibine konu alacak kadar davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmış, açılan davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulüne, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının asıl alacak yönünden iptaline, takibin asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faize dava konusu yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında 3.345,45 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.142,69-TL harçtan peşin alınan 285,68-TL harcın mahsubu ile bakiye 857,01-TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 330,08-TL ile bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 804,60-TL olmak üzere toplam 1.134,68-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 3.400,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır