Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/519 E. 2020/669 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/519 Esas
KARAR NO : 2020/669

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 20/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06.11.2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, makine alım satımı işi ile iştigal ettiğini, müvekkili ile davalı/borçlunun ticari ilişkisi neticesinde, davalı ile müvekkili şirket arasında 08.08.2018 tarihli ve ce’man 90.000 USD + KDV bedelli sözleşme akdedilmiş olduğunu, sözleşmenin o dönem şirketin unvan değiştirmesi nedeniyle yani … Enerji San ve Tic. A.Ş. isimli ünvanı … Plastik İnş. San ve Tic A.Ş. olarak değiştirmesi nedeniyle isteği üzerine şirket yetkilisi …. ile akdedilmiş olduğunu, akdedilen sözleşme gereği davalı yan tarafından 40.000 USD’nin sözleşmenin akdedildiği tarihte müvekkiline ödenmiş olduğunu, 25.09.2018 tarihinde 12.000 USD ve 22.09.2018 tarihinde de 15.000 USD’nin de elden ödeme yapılmış olduğunu, yine akdedilen sözleşme gereği 1 adet 3.000 USD değerinde Su Soğutma Çiller -10,000 … marka ürünün karşılıklı olarak iptal edilmiş olduğunu, kalan 20.000 USD +KDV ye karşılık ise dava konusu icra takibine müstenit faturalar tanzim edilerek davalı yana gönderilmiş olduğunu, söz konusu faturalar ve sözleşme konusu malların davalının o dönemki yetkili çalışanına .. ve … sıra numaralı sevk irsaliyeleri ile 24.09.2018 ve 25.09.2018 tarihinde imza karşılığı teslim edilmiş olduğunu, davalı yanca, faturalar bedeli toplamı olan 105.964,00 TL.’ nin ödenmemesi üzerine, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçilmiş olduğunu, ancak borçlu davalı tarafından takibe itiraz edilmiş ve takip durmuş olduğunu davalı/borçlunun tamamen haksız ve kötü niyetli bir biçimde takibe itiraz ederek dava açılmasına sebebiyet vermiş olduğunu beyanla; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili şirket ile davacı … Plastik Makina Sanayi ve Dış Ticaret Ltd. Şti. arasında nargile hortumu imalatı ve örme makinesi için satın alma hususunda anlaşmaya varılmış olduğunu, müvekkili davalı şirketin iş bu satın alma kaynaklı tüm ödemelerini ve üzerine düşen ifaları yerine getirmiş olduğunu, davacı şirketin müvekkili şirkete faturalar kesmiş olduğunu, müvekkilinin bu faturaları ödemiş olduğunu, müvekkilinin davacıya her hangi bir borcu kalmamış olduğunu, bu sebeple davanın reddi gerektiğini, taraflar arasında kaynaklanan alım-satım hususuna ilişkin sözleşme kapsamında ödeme cinsi her ne kadar dolar para birimi olarak anlaşılmışsa da 28.09.2018 tarihinde davacı yan ile yapılan mutabakat sonucunda toplam bedel KDV dahil olarak hesaplanıp buna göre davacı yan ile müvekkili şirket arasında faturalandırma işlemi yapılmış olduğunu ve müvekkili şirketçe ödemelerin de buna göre yapılmış olduğunu, davacının kötü niyetli olarak her hangi bir alacağı olmadığı halde Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçmiş olduğunu, müvekkilinin de bu borca tüm ferileri ile birlikte itiraz etmiş olduğunu, davacının haksız ve mesnetsiz olarak her hangi bir alacağı olmadığı halde 21.12.2018 tarih ve Seri … sıra … nolu Fatura göndermiş olduğunu, davacı tarafından kesilen haksız ve mesnetsiz fatura incelendiğinde söz konusu faturada ki irsaliye tarihinin ve irsaliye numarasının boş olduğu yani bulunmadığı görüleceğini, müvekkilinin aleyhine kesilen haksız ve mesnetsiz faturayı ödemezlik defi unsurlarına dayanarak iade etmiş olduğunu, davalı müvekkilinin davacı şirkete her hangi bir borcu bulunmadığı halde ve müvekkilinin yabancı uyruklu olması sebebiyle Türkçesi zayıf olmasından faydalanmak amacı ile kötü niyetli haksız ve mesnetsiz olarak öncelikle icra takibine geçilmiş olduğunu beyanla; davanın reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, tüm dava masrafları ve avukatlık ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 105.964,00 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
Davacının iddiası, davalının icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı, var ise ticari ilişkinin mahiyetinin ne olduğu, kesilen faturaların mahiyeti, malların teslim edilip edilmediği, faturaların kim tarafından ve kimin adına kesildiği, fatura tebliğlerinin yapılıp yapılmadığı, malların tesliminin yapılıp yapılmadığı, davacının davalı alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında alacaklı olup olmadığının tespiti için ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, dava konusu hususların tespiti ile bilirkişi raporu tanzimi için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 03/02/2020 günü, saat 15:00’de Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup; SMMM bilirkişi …. 10/02/2020 tarihli raporunda özetle; davacının 2018 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (07.11.2018) itibariyle davacının davalıdan 105.964,00 TL alacaklı olduğunu, davalının 2018 yılı yevmiye defteri kapanış tasdiki yaptırılmamış olduğundan lehine delil niteliğinin bulunmadığını, davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (07.11.2018) itibariyle davalının davacıdan 268.954,50 TL alacaklı olduğunu, uyuşmazlık konusu olayın davacının takip konusu faturalarının sözleşme kapsamındaki ürünler olup olmadığının tespiti ile çözüme kavuşturulabileceğini, bu itibarla uyuşmazlığın çözümü için davacının takip konusu faturalarının sözleşme kapsamındaki ürünler olup olmadığının tespiti uzmanlık alanı dışında kaldığından konusunda uzman makine mühendisi bir bilirkişi tarafından bu husunun netleştirilmesi neticesinde nihai raporunu sunabileceğini, teknik bilirkişinin yapacağı tespite göre; davacının takip konusu faturalarının sözleşme kapsamındaki ürünler olduğunun kabulü halinde; taraflar arasında imzalanan 08.08.2018 tarihli sözleşme içeriğinin Nargile Hortum imalatı ve Örme Makinesini kapsamış olduğunu, faturaların içeriklerinin de “Yüksek Hız Tel Örme Mak. Ve Sipral Hortum Hattı ve Kalıbı” ürünlerini kapsamış olduğundan, davacının ticari defterlerinde yer almamakla birlikte, toplam 67.000 USD (374.918,50 TL) tutarındaki ödemelerin davacının cevaba cevap dilekçesinde davalıdan alınmış olduğunun ikrar edildiğini, bu ödemelere münhasıran gerek davacı gerekse davalı defterlerinde (takip öncesinde) takip konusu faturalar haricinde (ödemesi yapılmamış) bir fatura bulunmadığından, davalı tarafından yapılan bu ödemelerin takip konusu (sözleşme içeriğine uygun şekilde) fatura alacağından mahsup edilmesi gerekeceğinden davacının takip konusu faturalardan kaynaklı alacağının bulunmadığının kabulünün gerekeceğini, davacının takip konusu faturalarının sözleşme kapsamındaki ürünler haricinde olduğunun kabulü halinde; sözleşmeye münhasıran yapılan davalı ödemelerinin takip konusu faturalardan mahsubunun mümkün olmayacağından davacının takip konusu faturalardan kaynaklı 105.964,00 TL alacaklı olacağının kabulünün gerekeceğini bildirmiştir.
Dava konusu ürününün 08.08.2018 tarihli sözleşme kapsamındaki ürün olduğu, tarafların bu konuda mutabık oldukları, bu nedenle raporda belirtildiği üzere makine mühendisi bilirkişi tarafından yapılması gerekli bir husus bulunmadığı, ancak davacı vekilinin itirazlarında, mali yönden yapılmış olan ödemelerle ilgili rapor düzenlendiği, sözleşme içeriğinde 90.000 USD üzerinden sözleşme yapıldığı, sözleşme kapsamı dikkate alınmadan rapor düzenlendiği gerekçesi ile itiraz edildiği, yapılan ödemeler ve sözleşme dikkate alındığında, davacının alacağının kalıp kalmadığının, mali yönden davacı ve sözleşme hükümleri de dikkate alınarak ek rapor hazırlanması için dosyanın bilirkişiye tevdiine karar verilmiş olup; kök raporu hazırlayan bilirkişi 13/07/2020 tarihli ek raporunda özetle; kök rapor sonrasında mahkemenin belirlemiş olduğu taraflar arasındaki 08.08.2018 tarihli sözleşme baz alındığında; takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 23.000 USD (TCMB efektif satış kuru: 4,7205 x 23.000 USD: 108.571,50 TL) alacağının bulunduğunu, ancak taleple bağlılık ilkesi gereği davacının davalıdan 105.964,00 TL alacaklı olduğunu bildirmiştir.
Davacı iddia ve delilleri, davalı savunma ve delilleri ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının talebinin takibe konu faturalar nedeni ile olan alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali istemine yönelik olduğu, tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede davacı tarafın davalı taraftan cari hesap alacağı bulunduğu tespit edilmiş ise de; “Takibe sıkı sıkıya bağlılık” ilkesi gereğince davacının takibe dayanak kıldığı fatura dışında taraflar arasındaki tüm cari hesap ilişkisinin değerlendirme konusu yapılamayacağı, taraf beyanları ile takibe konu faturalara ilişkin davacı tarafın malların teslim edildiğine dair bir delil sunulmadığı, bu nedenle davalının dava konusu faturalardan sorumlu olmadığı, davacı tarafın davasını ispatlayamadığı bu nedenle açılan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 54,40 TL harcın peşin alınan 1.279,79 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.225,39 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,

5-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 14.016,58 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/10/2020

Katip ….
¸

Hakim …
¸