Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/517 E. 2020/78 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/517 Esas
KARAR NO : 2020/78

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/01/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;İcra takibine konu alacağın, müvekkilinin davalı borçluya göndermiş oludğu oyuncaklara ilişkin kesine faturalara dayalı alacak olduğunu, müvekkili şirket tarafından faturada yazılı ürünlerin teslimine müteakip işbu hizmet karşılığında davalıya 18/07/2017 tarihli …-Seri …. sıra numaralı, 18/07/2017 tarihli ….-Seri …. sıra numaralı, 06/01/2017 tarihli, …-Seri …. sıra numaralı 3 adet fatura düzenlendiğini, ancak fatura bedellerinin ödenmesi hususunda müvekkili şirketçe defalarca yapılan uyarılara rağmen davalı tarafın bu zamana kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu sebeple alacağın tahsili amacıyla B.Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın haksız ve kötüniyetli itirazının üzerine işbu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini, müvekkili şirket tarafından davalı aleyhine açılan icra takibine karşı davalı borçlu tarafından hiçbir dayanak sunulmaksızın davalının yalnızca borcu olmadığını belirterek müvekkili şirket ile aralarında ticari ilişkişinin mevcut olduğunu kabul etmediğini, dava konusu alacağın, faturalara dayalı likit bir alacak olduğunu, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, neticeten; açılan davanın kabulü ile davalı borçlunun icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olması ve alacağın likit olması nedeniyle borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin otel kozmetik sektöründe imalat ve tasarım konusunda lider olarak anılan saygın bir şirket olduğunu, otel sektörü için sabun ve şampuan üretimiyle ticari faaliyetine başlayan müvekkili şirketin, neredeyse tamamının kendi bünyesinde ürettiği yüzlerce farklı ürün çeşidi ile ticari faaliyetine devam ettiğini, müvekkili şirketin davacıya bir borcunun bulunmadığını, müvekkili şirketin tüm karşı koymalarına karşın müvekkili şirketin, davalı şirketin ve sahibi …’ın aynı zamanda kiracısı olması ve tahliye tehdidi altında faturaları ve ürünleri almak zorunda kalındığını, müvekkili ile davacı arasında sadece kira ilişkisi bulunduğunu, davacının icra takibinde talep ettiği faiz oranı ve türü de yasaya açıkça aykırı olduğunu, neticeten; açılan davanın reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflara arasında dava konusu faturaların ve fatura konusu ürünlerin davalıya teslim edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmayıp, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının icra takibine konu faturalar nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre, davalının kiracı olduğu davacıya ait binada meydana gelen su baskınından davalının sorumlu olduğu iddiası ve yine fatura konusu oyuncakların su baskınından zarar gördüğü iddiasıyla oyuncakların davalıya fatura edilip edilmediği, davalının tüm karşı koymalarına karşın davalının, davacı şirketin ve sahibi …’ın aynı zamanda kiracısı olması ve tahliye tehdidi altında faturaları ve ürünleri almak zorunda kalıp kalmadığı, davacı şirketin, davalı şirketin müzayaka durumundan yararlanıp yararlanmadığı, davalının bu savunmalarının gerçek olup olmadığı ve davacıya karşı ileri sürülüp sürülemeyeceği hususlarındadır.
Büyükçekmece .. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 10.089,65-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf, icra takibine konu faturalar nedeniyle alacaklı olduğu iddiasındadır. Davalı taraf vekili özetle, müvekkilinin icra takibine konu faturaları ve fatura içeriklerine konu malları davacıdan teslim almışsa da, müvekkilinin davacının kiracısı olduğunu, binada meydana gelen su baskını neticesinde zarar gören davacıya ait oyuncak ürünlerine ilişkin zarardan müvekkilinin sorumlu olduğu iddiasıyla oyuncakların kendisine teslim edildiğini, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, iddia olunan su baskının müvekkilinin sorumlu olmadığını, kiracı olduğu binada çıkarılacağına ilişkin baskı nedeniyle söz konusu faturaları ve fatura içeriği malları teslim almak zorunda kaldığını savunarak davanın reddini talep etmektedir. Davacı taraf buna karşı dava konusu ürünlerin davalının talebi ile kendisine satılarak teslim edildiğini iddia etmiştir. Bu durumda icra takibine faturalar ile fatura içeriği ürünlerin davalıya teslim edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmayıp, davalı taraf savunmasını ispat yükümlülüğü altındadır. Davalı tarafın dava konusu faturalar ile fatura içeriği ürünlerin kiracı olarak bulunduğu binadan çıkarılma baskısı altında teslim aldığı yönündeki iddiası tacirin basiretli davranma yükümlülüğü ilkesine uygun olmadığı gibi dava değeri itibariyle tanıkla ispatla mümkün değildir. Bu nedenle davalı tarafın tanık dinletme talebi uyuşmazlığın niteliği nazara alınarak reddedilmiştir. Davalı taraf keşif yapılması talebinde bulunmuşsa da taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan hususlar ile uyuşmazlık konusu hususlar nazara alındığında keşif talebi yerinde görülmemiştir. Bu kez davalı taraf, davacı tarafa yemin teklifinde bulunmuş olup, verilen kesin süre içerisinde yemin metnini ibraz etmiş, davacı şirket yetkilisi yemini eda etmiş, mahkememizce alınan beyanında özetle; davalı ile aralarında 01/08/2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, davalıyı kiralanan iş yerinden kendilerinin çıkarmadıklarını, davalının kendisinin çıkmayı talep ettiklerini, davalının kendisinden oyuncak satın almak istediğini, kendilerinin de oyuncakları teslim edip faturaları kestiğini, davalının ….’nın ağalarından olduklarını, köylere oyuncak dağıtacaklarını söyleyip oyuncak aldıklarını, yemin metnine konu iddiaları kabul etmediğini beyan etmiştir. Bu durumda davalının icra takibine konu faturaları ve içeriğindeki ürünleri teslim aldığı, fatura bedellerinin ödenmediği, savunmasını da ispatlayamadığı anlaşılmakla, davanın kabulüne, alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile Büyükçekmece …. İcra müdürlüğü’nğün …. esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalının itirazının iptaline, takibin devamına,
2-Asıl aalacağın %20’si oranında 2.017,93 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6235 sayılı Hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13 maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri olarak) davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına
4-Alınması gereken 689,22-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 465,06-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 224,16-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 509,46-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 45,20-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır