Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/461 E. 2021/232 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/461 Esas
KARAR NO : 2021/232

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 26/05/2017
KARAR TARİHİ : 05/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2021
Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı Görevsizlik kararı üzerine Mahkememize tevzi olunan ve Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’in satın almış olduğu uçak bileti ile 01.03.2017 tarihinde davalı şirket … tarafından tahsis edilen uçakla … Sefer sayılı … – … uçuşunu gerçekleştirdiğini, uçağın … Havalimanı’na iniş yapmasına müteakip davalı şirketin yerine getirmekle yükümlü olduğu hizmetlerin kötü sağlamasından kaynaklı …’da … Hava Yolları uçuş yetkililerine usulüne uygun olarak vermiş olduğu bagajını …’da geri alamadığını, işbu durumun meydana gelmesi ile müvekkilinin vakit kaybetmeksizin bu konuyla ilgili birime kayıp bagaj başvurusunda bulunup kaybolan bagajın ve içerisinde yer alan eşyaların tahmini maliyetini …’ye sunduğunu, bunun üzerine ..’den gelen cevabın bagajın kendileri tarafından konveyöre teslim edilmiş olduğu, bu bağlamda bagajın konveyöre teslimi itibariyle kendilerinin sorumluluk kapsamının son bulduğu ve yaşanan bu durum için kendilerinin sorumluluktan muaf oldukları yönünde olduğunu, tescil ettirilmiş bagaj veya yükün kaybı veya zarara uğraması halinde zarara sebebiyet veren olay, havayolu ile taşıma sırasında meydana gelmiş ise zarardan taşıyıcının sorumlu olduğunu, taşıyıcının, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zarardan sorumlu olduğunu, sorumluluğa ilişkin davayı açma süresinin hava aracının varma yerine geldiği veya gelmesi gerektiği tarihten veya taşınmanın durduğu tarihten itibaren iki yıl olduğunu, taşıyıcının sorumluluğunu tamamen veya kısmen kaldıran veya 1929 tarihli Varşova Uluslararası Hava Taşımalarına ilişkin bazı kurulların birleştirilmesi hakkındaki sözleşme veya onu değiştiren protokolde belirtilmiş olan sorumluluk sınırını indirmeyi amaçlayan her şartın hükümsüz olduğunu beyanla haklı davanın kabulü ile tahkikat neticesinde alacak tutarının tam ve kesin olarak belirlenmesi mümkün olduğu anda artırılmak üzere müvekkili şahsın …’ye teslim ettiği bagajında yer alan eşyaların ücretleri ile teslim edilen bavulun bedeli olan tutarın şimdilik 1.000,00 TL’sinin davalı yandan tahsiline, tüm yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacı yolcunun müvekkili ortaklıktan satın almış olduğu biletin … bileti olduğunu, müvekkili ortaklık ile bilet satın alan yolcular arasında hava yoluyla taşıma sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmeye göre müvekkilinin yükümlülüğünün yolcuyu ve onun bagajını …dan … havalimanına taşımak olduğunu, müvekkilinin bu yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve davacının, müvekkili davalı ortaklığa …’da teslim ettiği bagajın uçağa yüklendiğini ve …’a taşınmış olup müvekkili …’nin sorumluluğunun burada bittiğini, davacının kayıp olduğunu beyan ettiği bir parça bagajı için İstanbul Kayıp Eşya ofisine başvurması üzerine yolcunun evraklarının müvekkili ortaklığın Bagaj Hizmetleri Yönetim Müdürlüğünce incelendiğini, yapılan araştırmalar sonucunda davacının bagajının varış istasyonuna kadar taşınmış olduğunun ve bagaj bandına verildiğinin tespit edildiğini, müvekkilinin … Havalimanı işletmesi olmayıp … Havalimanı terminal işletmecisi …. Havalimanları Terminal İşletmeciliği A.Ş. olduğundan terminalde meydana gelen olaylardan dolayı müvekkili …’nin sorumluluğunun bulunmadığının açık olduğunu, taşıyıcı olarak müvekkili ortaklığın sorumluluğunun davacının bagajının banta verilmesine müteakip sona ereceğinden bahsi geçen zararla ilgili herhangi bir ödeme yapılamayacağının davacıya e-posta ile bildirildiğini, dolayısıyla dava konusu olayda müvekkili ortaklığa izafe edilebilecek herhangi bir kusur, ihmal bulunmadığından davanın reddini talep ettiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber bir an için davacının iddiasında haklı olduğu düşünülse dahi müvekkili ortaklığın sorumluluğunun sınırlı olduğunu, Montreal Sözleşmesi’nin 22/2. maddesine göre “Bagaj taşımacılığında, kontrol edilmiş bagajın taşıyıcının sorumluğuna verildiği anda yolcu bagajın ulaşacağı yerde teslimi ile ilgili özel bir fayda beyanında bulunmadığı ve durumun gerektirmesi halinde ilave bir ödeme yapmadığı müddetçe, taşıyıcının bagajın tahrip olması, kaybolması ya da bagaja hasar gelmesi halinde her yolcu için sorumluluğu 1000 Özel Çekme Hakkı ile sınırlıdır”, Montreal Sözleşmesi’nin 24/1. maddesine göre “ Madde 25’in koşullarına zarar vermeden ve aşağıda verilen paragraf 2’ye tabi olmak kaydıyla, Madde 21, Madde 22 ve Madde 23’te öngörülen meblağlar, Depoziter tarafından 5 (beş) yıllık zaman dilimlerinde gözden geçirilecektir.” hükümleri uyarınca depoziter … tarafından yapılan limitlerin gözden geçirilmesi sonunda 1000 SDR’lik limitin 1131 SDR’ye yükseltildiğini, kaldı ki 1131 SDR’lik üst limitin herhalukarda ödenmesi gerekli bir meblağ olmayıp davacı tarafın bu sınırlı sorumluluk limitleri içinde kalmak kaydıyla ancak ispat ettiği ölçüdeki gerçek zararını talep edebileceğini, Mahkemece faize hükmolunsa dahi davacı tarafından ancak karar tarihinden itibaren faiz talep olunabileceğini, Montreal Sözleşmesi’nin 23/1. maddesinin “Özel Çekme Hakkı bağlamında bu Sözleşmede bahsedilen miktarlar, Uluslararası Para Fonu tarafından tanımlanan Özel Çekme Hakkına atıfta bulunuyor sayılacaktır. Adli yargılama durumunda bu toplamların ulusal para birimlerine çevrimi, yargılamanın yapıldığı tarih itibariyle bu tür ulusal para birmlerinin Özel Çekme Hakkı bakımından değerine göre yapılacaktır. Uluslararası Para Fonu’nun üyesi olan bir taraf devletin ulusal para biriminin Özel Çekme Hakkı açısından değeri Uluslararası Para Fonu tarafından yargılamanın yapıldığı tarihte o devletin işlem ve para hareketi için tatbik ettiği değerleme yöntemine uygun olarak hesaplanacaktır. Uluslararası Para Fonu’nun üyesi olmayan bir taraf devletin ulusal para biriminin Özel Çekme Hakkı açısından değeri, o devlet tarafından tayin edilen bir usule göre hesaplanacaktır.” şeklinde olduğunu beyanla mezkur Protokol hükümleri tahtında davacının ancak karar tarihinden itibaren faiz talep edebileceğini, davacının hukuki dayanağı olmayan tazminat talebi ile faiz ve fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, tüm mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/05/2017 tarih ve … Esas … Karar sayılı Tüketici Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle vermiş olduğu görevsizlik kararı üzerine dosyanın gönderildiği Bakırköy … Tüketici Mahkemesinin 13/03/2018 tarih ve… Esas … Karar sayılı Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle vermiş olduğu görevsizlik kararı üzerine dosyanın gönderildiği Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/04/2018 tarih ve .. Esas … Karar sayılı Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle vermiş olduğu görevsizlik kararının istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 29/04/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile davaya bakma görevinin Ticaret Mahkemesine ait olduğuna karar verilmiş olup dosyanın Mahkememize tevzi edilmesinin ardından yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapılarak Mahkememizce esasa yönelik yargılama yapılması neticesinde aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Dava, uluslararası hava yolcu taşımacılığı sözleşmesine dayanan yolcu bagajının zayiinden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının, davalı şirkete ait uçakla yaptığı uçuş sebebiyle bagajının kaybolması sebebiyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının kusurunun ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususlarında olduğunun tespitine ilişkindir.
Mahkememizce davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre davacının, davalı şirkete ait uçakla yaptığı uçuş sırasında bagajının kaybolması sebebiyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının kusurunun ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup dosyanın tevdi edildiği taşıma alanında uzman bilirkişi Dr. .. tarafından tanzim edilen 23/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Somut uyuşmazlıkta bagajın kaybının olduğu taşıma havayolu ile …’dan …’a gerçekleştirildiğinden Montreal Konvansiyonu hükümlerinin uygulanacağını, Montreal Konvansiyonunu m.17/2 uyarınca taşıyıcının sorumluluğu esnasında meydana gelen bagaj kaybından davalı taşıyıcının sorumlu olduğunu, terminal işletmecisinin taşıyıcının ifa yardımcısı olması sebebiyle davalı taşıyıcının m.17/2 ve 41 uyarınca sorumlu olmaya devam edeceğini, dosya kapsamından kaybolan bagaj ve içindekilerin ne olduğu ile tutarının belli olmadığını, davacı yolcunun beyan ettiği eşyaların bagaj içinde olmasının muhtemel bulunduğunu, davacının toplam 8.095 TL’lik zarar beyan ettiğini, ancak beyan edilen kayıp bagaj ve içindeki eşyaların yeni oldukları ve tutarları noktasında bilgi ve belge bulunmadığından Montreal Konvansiyonu m.22/2 de belirtilen 1131 SDR’lik sorumluluk limiti dikkate alınarak kullanılmış ikinci el eşya vasfı da düşünülerek indirim yapılması ve tazminat tutarının takdirinin Mahkememize ait olduğunu beyan etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 16/10/2020 havale tarihli talep artırım dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğu belirtilerek 1.000 TL üzerinden açılan davada taleplerini 8.922,6023 TL arttırarak davanın kabulü ile 9.922,6023 TL’nin 01/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiş olup tamamlama harcının yatırıldığına dair makbuzun sunulduğu görülmüştür.
Somut uyuşmazlıkta davacıya ait bagaj ile içindeki eşyaların davalı … AO.’nun … sefer sayılı 02/03/2017 tarihli saat 11:40 … uçuşunda kaybolduğu, buna göre uyuşmazlığın çözümünde Montreal Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacıya ait bagajın …’da davalı tarafından teslim alınarak uçağa yüklendiği ve … ‘a taşınmış olduğu ve hatta bagaj bandına verildiği davalı tarafın da kabulünde olup davalı bu noktadan sonra sorumluluğun … Havalimanı terminal işletmecisi … Havalimanları Terminal İşletmeciliği A.Ş.’de olduğunu iddia etmiş ise de davacıya ait bagajın varış noktası olan … Havalimanında kendisine teslim edilmediği sabit olup davacıya ait kaybolan valiz ve içindeki eşyalardan dolayı davalının Montreal Konvansiyonu hükümleri uyarınca sorumlu olduğu, ileri sürmüş olduğu hususun kendisini sorumlu olmaktan kurtaramayacağı, çünkü … Havalimanları Terminal İşletmeciliği A.Ş.’nin. davalının ifa yardımcısı olduğu, bu nedenle eylemlerinden sorumlu olduğu ve sorumluluğunun son bulmayıp devam ettiği, davacı vekili dava dilekçesi Ek-5’te valiz ile birlikte kaybolduğunu iddia ettiği eşyaları ve bu eşyaların toplam değerini 8.095,00 TL olarak belirttiği, fakat davacının soyut beyanı dışında bagajın içindeki eşyalar ve değerleri belli olmadığından Mahkememizce valiz ve valizin içerisindeki eşyalar ile değerlerini ispata yarar delillerini sunmak için davacı tarafa süre verilmiş ise de davacı tarafından beyanda bulunulmadığı gibi herhangi bir bilgi ve belgenin de sunulmadığı, davalı taşıyıcının bagaj kaybından dolayı sorumluluğunun 1131 SDR ile sınırlı olduğu, buna göre rapor tarihi itibarıyla sınırlı sorumluluk tutarının 9.922,6023 TL olduğu ve davacının talep ettiği tutarın daha az olduğu, davacı tarafın valiz ile birlikte kaybolduğunu iddia ettiği eşyaların toplam değerini 8.095,00 TL olarak belirtmesi sebebiyle bu miktarın esas alınması suretiyle kaybolduğu belirtilen eşyaların valizin içerisinde bulunup bulunmadığı, bu eşyaların eski veya yeni olup olmadığı ile değerleri ispata muhtaç olduğundan %75 indirim yapılması yoluna gidilerek açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 2.023,75 TL’nin davalının daha önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından dava tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
1-2.023,75 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Alınması gereken 138,24 TL harcın 31,40 TL peşin harç ve 600,00 TL tamamlama harcının toplamından oluşan 631,40 TL’den mahsubu ile hazineye irat kaydına, bakiye 493,16 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça sarf edilen başvurma harcı 31,40 TL, davacı tarafça fazla yatırılan harçtan alınan ve hazineye irat kaydına karar verilen 138,24 TL, tebligat ve posta gideri 249,60 TL ile bilirkişi sarf gideri 750,00 TL olmak üzere toplam 1.169,24 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı dikkate alınarak (%20,40 kabul, %79,60 ret) 238,52 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.023,75TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.073,75 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve artan avansların karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda,,kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 05/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır