Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/377 E. 2021/985 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/377 Esas
KARAR NO : 2021/985

DAVA : Sözleşmenin İptali, Tazminat (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2018
KARAR TARİHİ : 26/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali, Tazminat (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili ….’ın Bakırköy …. Noterliği’ nde 03.08.2017 tarihinde davalılara; …. Mh., … Cd. No:… …. adresinde bulunan …. MOTORLU TAŞIT SÜRÜCÜLERİ KURSU” nu ve 1 adet …. Marka Eğitim Simülatörünü işletmeye ve temsile ilişkin vekalet vermiş olduğunu, temsil için vekil tayin edilen …, …, …, …, …’un vekaletname tarihinden yirmi gün sonra 23.08.2017 tarihinde, davalı …’un ticari işletmeyi bir diğer davalı …’ya ait olan … Yapı İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ne işletmenin gerçek bedelinin çok aşağısında bir bedel ile satış göstermiş ve sicilden devir yapılmış olduğunu, bu satıştan sonra müvekkili ….’ın 06.10.2017 Tarihli Bakırköy …. Noterliği … Yevmiye Numaralı …. ile davalıların tamamını azletmiş olduğunu, müvekkiline maliki olduğu işletmenin sözde satışından kaynaklanan bir bedelin de verilmemiş olduğunu, müvekkili ….’ın bu devir işlemini öğrenmeden önce kendi sürücü kursu olan …. MTSK adına alınması gereken öğrenci kayıtlarının, … SÜRÜCÜ KURSU adı altında alındığını öğrenmiş bunun üzerine vekillerini derhal azletmiş olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığı ve BİMER’e gerekli şikayet başvurusunda bulunmuş olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığınca soruşturma başlatılmış, devir işlemi muvazaalı olduğu kanaatine varıldığından satış işleminin iptal edilmiş olduğunu, soruşturma aşaması devam ederken sürücü kursuna teftişe giden müfettişlerin, davalıların hukuka ve yönetmeliğe aykırı olarak yerleştirdikleri … SÜRÜCÜ KURSU tabelalarının teftişe gidileceği gün söküldüğünü tespit etmiş olduklarını, ayrıca davalılar hakkında Savcılığa Güveni Kötüye Kullanma, Nitelikli Dolandırıcılık ve Dolandırıcılık Suçlarından suç duyurusunda bulunulmuş olduğunu, müvekkilinin vekil tayin amacının ticari işletmeyi temsile ilişkin olduğunu, müvekkilinin davalılara işletmeyi devir iradesi bulunmadığını, davalıların vekalet görevini kötüye kullanarak işletmeyi üzerlerine almış olduklarını, müvekkiline de herhangi bir ödeme yapmamış olduklarını, devreden ve devralan şahısların kötü niyetli olup, planlayıp diğer dört davalının çıkar birliği içerisinde bulunarak iştirak ettikleri bir muvazaa ile açıkça vekaletin kötüye kullanılması söz konusu olduğunu beyanla; … Mh. … Cd. No:… …/… adresinde bulunan …. MOTORLU TAŞIT SÜRÜCÜLERİ KURSU nu (Kurum Kodu: …) ve 1 adet (… Sicil Numaralı) … Marka Eğitim Simülatörüne, pay devrini engellemek amacıyla İHTİYATİ tedbir konulmasına ve işletmeye ait olan ….,…,…,…,… plakalı araçların satışını engellemek amacıyla da araçlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, söz konusu devir işleminin iptal edilerek işletmenin müvekkili adına tesciline, bunun mümkün olunmaması halinde davanın işletmenin bedeli üzerinden devam olunmasına, bu usulsüz işlemden kaynaklanan müvekkilinin zararının ecrimisil ile tazmin edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …, …, … ve … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın müvekkillerine karşı değil ancak diğer davalı …’a yöneltilebileceğini, çünkü davacı tarafın, “vekaletin kötüye kullanıldığı” yönündeki iddiaları göz önüne alındığında; davacı adına vekaleten hareket eden davalı … olduğunu, oysa davacı tarafın, kendi adına vekaleten hareket eden … dışında diğer davalı müvekkillerine de husumet yöneltmesinin usule, yasaya ve de hakkaniyete aykırı olup davanın öncelikle husumet yönünden reddi gerektiğini, davalı …’un ikametgah/yerleşim yeri adreslerinin hepsinin Bakırköy adliyesi ile Küçükçekmece adliyesi sınırları içinde olduğunu, kaldı ki davacının yerleşim yeri adresinin bile Bakırköy adliyesi sınırları içinde olduğunu, bu nedenlerle de huzurdaki davaya bakmaya yetkili mahkemenin, Bakırköy veya Küçükçekmece Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, huzurdaki davanın, yetkili mahkemeye gönderilmesini talep ettiklerini, görev itirazlarını bulunduğunu, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı ….’ın, 03.08.2017 tarihinde; Bakırköy … Noterliği’nin … yevmiye no’lu vekaletnamesi ile “… mah. … cad. No:…, …/…” adresinde bulunan … Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu’nun (Kurum kodu: ….) ve 1 adet Eğitim Simülatörünün (… sicil no’lu sesim marka) devrine ilişkin davalıların tümüne vekaletname vermiş olduğunu, fakat müvekkillerinden …’nın vekaletname de adının geçtiğini daha sonra öğrenmiş olduğunu, davalı …’un da 23.08.2017 tarihinde; yine Bakırköy … Noterliği’nin …. yevmiye nolu devir sözleşmesi ile işletmeyi, dava dışı olan iyi niyetli 3.kişi (tüzel) … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret L1D.ŞTİ.’ye devretmiş olduğunu, davacının, ilk etap da 09.05.2017 tarihinde Sürücü Kursları Federasyon Başkanı vasıtası ile … MTSK ruhsatını satmak için davalılardan … Eğitim Kurumları İnşaat Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ.’nin sahibi …’a ulaşarak “.. Mah. … cad. No:…, ….” adresinde faaliyet gösterdiği eski kurs yerini/mecuru; kira paralarını ödeyemediği için mal sahibi … ile icralık olduğunu ve acilen TAHLİYE etmesi gerektiğini söylemiş olduğunu, akabinde de mecurun son halini gösterir fotoğraflarını …’ın yardımcısı davalı ….’a ….’dan yollamış olduğunu, davacının, daha sonra “… mah. … cad. No:…, …/….” adresine taşınan .. MTSK yani … Matorlu Taşıt Sürücüleri Kursu’nun (Kurum kodu: ….) ve 1 adet Eğitim Simülatörü’nün (…. sicil no’lu sesim marka) devrine ilişkin olarak davalılardan … ile ….’a yine Bakırköy … Noterliği’nin … yevmiye numarası ile 24.05.2017 tarihinde vekaletname vermiş ve 20.000-TL karşılığında satılması konusunda da anlaşmış olduklarını, …’ın da davacının annesi …’a 25/05/2017 tarihinde 10.000,00 TL havale etmiş olduğunu, yine 26/07/2017 tarihinde 2017 yılına ait iki adet ruhsat harcı için 2.950,24 TL’yi de ödemiş olduğunu, 20/07/2017 tarihinde … Eğitim Kurumları/… ile … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret Ticaret Ltd. Şti. /… arasında Franchise Sözleşmesi yapılmış olduğunu, bunun … Markasını kullanım hakkı sözleşmesi olduğunu, akabinde 01.08.2017 tarihinde … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ. ile “Yenimahalle mah. …. Asfaltı No:… …/….” adresindeki dükkan sahibi … ile aylık kirası 4.000-TL’den (4) yıllık kira kontratı yapılmış olduğunu, 10.08.2017 tarihinde yine davacının annesi ….’a 500-TL elden ve 1.000-TL de havale olarak 1.500-TL ödeme yapılmış olduğunu, 01.11.2017 tarihinde … MTSK kurucusunın davacı ….’a, devir sözleşmesine istinaden devir bedeline ilişkin fatura kesmiş olduğunu, fatura bedeli; 4.500-TL’nin davacıya elden ve 20.000-TL’nin de 01.11.2017 tarihinde … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret LTD.ŞTİ. hesabından, davacı ….’a havale edilmiş ve onun tarafından imzalanan dekont (23.08.2617 tarihli …. yevmiye numaralı devir sözleşmesine istinaden şerhi düşülerek) ile … Bankası’nın … şubesinden ödenmiş olduğunu, davacının, hemen akabinde … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret LTD.ŞTİ.’nin banka hesabından bu parayı çekmiş olduğunu, 25.12.2017 tarihinde … Yapı İnşaat Sanayi ve Ticaret LTD.ŞTİ.’nin ortakları … ve …’ın, kurucu temsilcisi olarak …’in atamasını karar defterine işlemiş olduklarını, 16.01.2018 tarihinde … Yapı LTD.ŞTİ.’nin, MEB ruhsat harcı için 3.120-TL yatırmış olduğunu, 02.02.2018 tarihinde … MTSK’nın 2018 yılı MEB ruhsat harcının da davalı … tarafından ödenmiş olduğunu beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı taraf tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a usulünce tebligat yapıldığı ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, taraflar arasında düzenlenen işletmenin devir sözleşmesine dayalı, sözleşmenin iptali, aksi halde tazminat talebine ilişkindir.
Dosyanın mahkememize Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas …. Karar sayılı kesinleşmiş görevsizlik kararı ile tevzi edildiği anlaşıldı.
14/01/2020 tarihli celsede davacı tanığı … hazır; Usulen yemini yaptırıldı. Soruldu. Tanık beyanında: ben davacının arkadaşı olurum. O dönemde annesinin hastlaığı nedeniyle bir takım doışarıda işleri vardı. Bu nedelmne kendisinin Milli Eğitimdeki işleri halletmek adına iş tkaibi yönünden vkealetname verdiğini söyeldi. Amncak herhangi bir şekjilde devredilecğeine dair bana bir şey söylkemnedi ve bu konudan daha sonradan bilgisinin olduğunu çöğrendiğini, vekaletnamenin kjötüye kullanıldıuğı … Mtsk’nin davalıların üzerine geçtiğini söyledi. Para alıp almadığı konusunda bilgim yoktur. Ne kdaar devir ypaılıdpğını bilmiyorum ancak borca batık değildi. Kendisinin ifadesine göre 20.000,00 TL’ye devredildiğini evraktan gördüm ancak kendisinin maddi sıkıntınsı var mıydı yok mıuydu bu konuda bilgim yoktur. Biz daha sonra satış yapıldığını notere gittiğimizde öğrendik ve vekaletnameyi iptal ettik. Dedi. Davalının talebi üzerine tanığa soruldu: 2 sefer noter devri verildiği kounsunda tanığın bilgisi var mıdır. Tanık beyanında devamla; benim böyle bir bilgim yoktur dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
14/01/2020 tarihli celsede davacı tanığı ….. hazır; Soruldu. Tanık beyanında: ben ….’ın annesi olurum. Benim eşimin ve kendi eşinin desteğiyle burayı açtık. Ancak bir takım sıkıntılar üst üste geldi. Eşimi kaybettim .hasta oldum. … eşinden ayrıldı ve bu süreç içinde işleri takip etmesi için …, …, …, … ve …’e vekaletname verdi. … ve … diğerlerine de işlerinin takip edilmesi yönünde vekaletname verilmesi talep etti. Kızımın işlettiği … Mtsk işleyen bir kurumdu. Öğrencileri vardı. Borca batık değildi. Devir etme gibi bir niyeti ytoktu ancak onun olmadığı dönemde vekalet kötüye kullanılarak … sürücü kursuna devir işlemi yapılmış. 20.000,00 TL olarak yapılan ödeme demirbaş parasıydı. Biz vekaleti iptal etmeye gittiğimizde satış yapıldığını öğrendik. Buranın raiç değeri konusunda bilgim yoktur. Kızım dolandırılmıştır. Dedi. Davalı vekilinin talebi üzerine tanığa soruldu: vekalet verirken bir baskı görmüş müdür dedi. Tanık beyanında devamla; vekalet verirken bir baskı görmediğini düşünüyorum. dedi. Beyanı okunarak imzası alındı.
Davacının iddiası, davalının itirazı ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, devir yapılan işletmelerin borca batık olup olmadığı, mali durumlarının tespiti, bilirkişiler tarafından yapılabilir ise raiç bedelinin tespiti hususlarının tespiti ile bilirkişi raporu tanzimi için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 10/02/2020 günü, saat …’de Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, Banka E.Müdürü … ve Ticaret Hukuku Uzmanı bilirkişi … 11/06/2020 tarihli raporlarında özetle; somut olayda, davacının vermiş olduğu vekaletnameye istinaden, satış gerçekleştirilmiş, satış işlemi ve devirin, vekilin özen borcuna aykırı şekilde ve kendisiyle işlem yapma yasağına da aykırı şekilde vekil tayin edilen davalılardan …’ya ait … Yapı İnşaat Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’ne yapılmış olduğunu, yapılan tetkiklerde, Sürücü Kursu için tespit edilen fiyatların büyük değişiklikler göstermekte olduğunu, satışın yapıldığı dönemde henüz kotaya tabi olmayan lisans hakkı için herhangi bir özel fiyat oluşmamışken, satışın yapılmasının hemen akabinde kota uygulamasına geçilmesi ile Sürücü Kursu Lisansı için bulunduğu ilçenin nüfus ve mevcut kurs sayısı ile orantılı özel fiyatlar oluşmuş olduğunu, davacının satış ile ilgili itirazının da bu aşamada oluşmuş olduğunu, vekâletin kötüye kullanıldığı durumların büyük çoğunluğunda somut olayda olduğu üzere vekilin işlemde bulunduğu kişiyle, Yargıtay’ın deyimiyle, “el ve işbirliği” halinde hareket ettiğini, bu ihtimalde vekilinin, müvekkilinin aleyhine olarak hukuki bir ilişki kurduğu kişinin vekâlet görevinin kötüye kullanıldığının bilincinde olduğunu, bu durumda bulunan kişinin esasen hakkını kötüye kullanan durumunda olduğunu, somut olayda tarafların şirket ortağı ve iş ilişkisi içerisinde oldukları için işlemi bilmesi gerekmeyen iyi niyetli kimseler olarak sayılmasının da mümkün olmadığını, bu bakımdan, somut olayda, ticari işletme devrinin vekaletin kötüye kullanılması ve üçüncü kişi sayılamayacak alıcının kötü niyeti (aykırılığı bilmesi veya bilecek durumda olması) sebebiyle iptali ve var ise uğranılan zararın davalı vekillerden müteselsilen tahsili gerektiğini, ancak davacının devir işlemleri sebebiyle almış olduğu tespit edilen bedellerin sebepsiz zenginleşme TBK 77 vd. hükümlerine göre davalılara iadesi gerekeceğini sonuç olarak; mahkeme tarafından davacının vermiş olduğu vekâletnameye istinaden, davacının iddia ettiği gibi rayicin oldukça altında düşük bedeller ile satış gerçekleştirildiğinin kabulü halinde, satış işlemi ve devirin, vekilin özen borcuna aykırı şekilde ve kendisiyle işlem yapma yasağına da aykırı şekilde vekil tayin edilen davalılardan …’nın ortağı olduğu … Yapı İnşaat Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’ne yapılmış olup, ticari işletme devrinin vekilin kendisiyle işlem yapma yasağı ve yine vekâletin kötüye kullanılması ile üçüncü kişi sayılamayacak alıcının kötü niyeti (aykırılığı bilmesi veya bilecek durumda olması) sebebiyle iptali; uğranılan zararın davalı vekillerden müteselsilen tahsili; ancak davacının devir işlemleri sebebiyle almış olduğu tespit olunacak bedellerin sebepsiz zenginleşme TBK 77 vd. hükümlerine göre davalılara iadesi gerektiğini, mahkeme tarafından davacı tarafından satıştan sonra bazı menkuller için fatura düzenlenmiş olması ve Milli Eğitim Müdürlüğünde Sürücü Kursu Lisansının devrine dair irade beyanında bulunulmasının satışa onay verildiğinin kabulü halinde davacıya yapılan ödemelerin Sürücü Kursu Lisans bedeli olarak kabul edilmesi gerektiğini, (bu bedelin satışın geçersiz hale geldiği kabul edilir ise davalılara iadesi gerekirken), şu halde devre onay sebebiyle satış geçerli kabul edilir ise davalı … Yapı İnşaat Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’nin muhasebe kayıtlarına göre faturadan kaynaklı borcunu ödemediğinin ve fatura kaynaklı borcun ödenmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış olduğunu bildirmişlerdir.
Dosyanın “davacının iddiası, davalının itirazı ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, devir yapılan işletmelerin borca batık olup olmadığı, mali durumlarının tespiti, bilirkişiler tarafından yapılabilir ise raiç bedelinin tespiti hususlarının tespiti ile uyuşmazlık konusu ve taraf itirazları irdelenmek üzere” ek rapor alınmak üzere bilirkişi heyetine tevdiine karar verilmiş olup, Ticaret Hukuku Uzmanı bilirkişi …. Ve Mali Müşavir bilirkişi …. 21/06/2021 tarihli raporlarında özetle; davalıya ait 2017 ve 2018 yılları İşletme Defterlerinin açılış tasdikinin zamanında ve üsülüne uygun olarak yaptırılmış olduğunu, 2019 yılı İşletme Defterinin ibraz edilmemiş olduğunu, TTK.Md.66/son-72/3 maddeleri gereğince İşletme Defterlerinin kapanış tasdik mecburiyeti bulunmadığından davalının 2017 ve 2018 yılları İşletme Defterinin delil vasfının bulunduğunu, 2019 yılı İşletme Defteri sunulmadığından lehine delil nitetiği konusunda değerlendirme yapılamadığını, davacının incelenen 2017 ve 2018 yılları İşletme Hesabı Defterlerinin usulüne uygun şekilde tutulmakla beraber, İştetme Hesabı Defteri yapısı itibarıyla, borç – alacak ilişkisini tespitine imkan vermeyen bir ticari defter olduğunu, bu nedenle davalının 2017 ve 2018 yıllarına ait İşletme Defterinden davalılar ile olan borç/alacak miktarı tespit edilemediğini, davacıya ait … Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu’nun devri hususu ile ilgili olarak; davacı tarafından 03.08.2017 tarihli Vekaletname’de “… mahallesi, … Caddesi, No: … …/… adresinde bulunan … Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu ve 1 adet Eğitim Simülatörünün dilediği kişi veya kişilere dilediği bedel ve şartlarla devretmeye, bedellerini talep ve tahsile…” beyanıyla davalılar …, …, …, … ve …’a vekalet verdiğinin görüldüğünü, davacı tarafça verilen vekalet kapsamında 23.08.2017 tarihinde davacıya ait sürücü kursunun devrine vekaleten … ile … Yapı İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. Yetkilisi … arasında İŞLETMENİN DEVRİ SÖZLEŞMESİ’nin akdedildiğini, akdedilen sözleşme kapsamında 20.000,00 TL bedel ile işletmeyi ve bu işletmeye ait eğitim simülatörü ve bilimum demirbaşların devredildiğinin görüldüğünü, devri yapılan davacının defter ve Gelir idaresi Başkantığına ( GİB ) bildirilen yıllık gelir vergisi beyannamelerinde ise 2017 yılını 36.858,83 TL kar ile kapattığı lakin geçmişten gelen 2014 yılına ait 46.815,78 TL zarar rakamından sebeple kar dan mahsup yapıldığını, 2018 yılını 8.876,89 TL zarar ile kapattığını, 2019 yılını 580,00 TL zarar ile kapattığı tespit edilmiş olmakla birlikte, davacının 2.Sınıf ticari deftere (İŞLETME DEFTERİ) tabi olması nedeniyle borca batıklığının tespitinin mümkün görünmediğini, devir yapılan işletmenin borca batıklığının tespitinin (davacının işletme hesabı esasına göre defter tutması ve teknik değerleme yapılacak varlıkların bulunması halinde bu konunun uzmanlık alanı dışında kaldığından) taraflarına mümkün olmadığını, davacının alacak talebine ilişkin olarak noterden devri yapılan ürünlerin rayicin altında satışının yapılıp yapılmadığının tespiti, rayicin altında satış yapılması halinde davacının alabileceği bedel ile mevcut durumda aldığı bedel arasındaki farkın davalılardan talep edilip edilemeyeceğinin tespiti için konusunda uzman bir teknik bilirkişi tarafından devri yapılan ürünlerin ilgili tarihteki rayiç bedellerinin tespitinin uygun olacağını bildirmişlerdir.
Dava, davacının davalılara vermiş olduğu vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebine dayalı olarak açılan yapılan işlemlerin geçersizliği ve işletme bedelinin davalılardan tahsili talebine yöneliktir. Dosya arasında yer alan bilgi ve belgelerle sabit olduğu üzere, davacının davalılara vermiş olduğu vekaletname her bir vekilin münferiden ticari işletmeyi satma yetkisini içermektedir. Vekalet görevinin kötüye kullanıldığının kabul edilebilmesi için BK m. 506/2 gereği vekilin; vekalet verenin zararına, sadakat ve özen borcuna aykırı davrandığının kabul edilmesi gerekmektedir. Davacının geçersizliğini talep ettiği işlemi, davalıların sadakat ve özen borcuna aykırı ve vekalet verenin zararına gerçekleştirmiş olduğu somut olarak ispatlanamadığı gibi davacının bizzat geçersizliğini talep ettiği işlem ile ilgili olarak Milli Eğitim Müdürlüğüne devre ilişkin dilekçe vermiş olması da yapılan işlemi kabul ettiğinin göstergesidir. Buna rağmen davacının vekil edenin yapmış olduğu işlemin geçersizliğini talep etmesi yerinde görülmemiştir. İşletme bedeline ilişkin talep yönünden ise, davacı tarafa devir sözleşmesinde belirtilen bedelin ödendiği, davalılar tarafından sunulan makbuzlar ve alınan bilirkişi raporları ile tespit edilmiştir. Açıklanan bu nedenlerle açılan davanın reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 111,48 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
2-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
3-Davalı …, …, … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip ….
¸

Hakim …
¸