Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/349 E. 2021/1211 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/349 Esas
KARAR NO : 2021/1211

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacının, … Öğrenci Yurdu’nun içerisinde bulunan kafe ve kantindeki yemek hizmetlerini vermeyi ihale yoluyla üstlendiğini ve yemek hizmeti verdiğini, bu hizmetlerin verilmesine ilişkin yeni ihaleyi ise davalının kazandığını ve kafe ve kantindeki yemek hizmetlerini verme işini davacıdan devraldığını, davacının söz konusu hizmeti vermek için birçok mal almak zorunda kaldığını, davacı ile davalı arasında yapılan anlaşmayla, söz konusu malların davalı tarafından satın alınmasının ve bedelini davacıya ödenmesinin kararlaştırıldığını, bunun üzerine davacının davalıya, davalı tarafından satın alınacak olan malların listesini ve bedelini içeren KDV dahil toplam 450.000 TL bedelli faturanın düzenleyip gönderdiğini, davalının fatura bedeline itiraz etmediğini, fakat davalının, fatura bedelinin bir kısmını ödediğini, 170.976,56 TL’lik kısmını ise ödemediğini, Davalı tarafından ödenmeyen bu tutarın tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından borcun bir kısmı kabul edilmek suretiyle icra dosyasına 6.722,80-TL’lik ödeme yapıldığını, geriye kalan 164.253,76 TL’lik kısma ise itiraz edildiğini, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kullanımı sırasında arızalanmış olan malzemelerin tamirinin davalı tarafından yapılacağı, tamir bedelinin davacıya fatura edileceği ve faturada yazılı olan tamir bedelinin davacı tarafından davalıya ödeneceği hususunda tarafların anlaştıklarını, tamir bedelini içeren toplam 128.073,65 TL tutarlı iade faturanın düzenlenip davacıya gönderildiği, fakat davacının bu fatura bedelini ödemediğini, yine, davacının düzenlemiş olduğu 450.000 TL tutarlı satım bedeli faturası ile bedeli talep edilen mallardan, 36.180,11 TL, 56.787,50 TL ve 22.715,00 TL tutarları malların davacıya ait olmayın, davadışı/Öğrenci Yurdu’na ait olduğunun anlaşıldığını, bu nedenle bu malların bedellerinin içeren iade faturalarının kesilerek davacıya gönderildiğini, davacının, 450.000 TL bedelli faturaya istinaden davacıya 200.000 TL tutarında ödeme yaptığını, davalının iade faturalarına konu ettiği, 128.073,65 TL, 36.180,11 TL, 56.787,50 TL ve 22.715,00 TL bedelli iade faturalarının toplam tutarı davacının bakiye alacağından düşüldüğünde, davalının davacıya, 450.000 TL bedelli faturadan dolayı 6.722,80-TL borcu kaldığını, bu borcun da takip dosyasına ödendiğini; dolayısıyla da bu ödemeden sonra, davalının davacıya borcu kalmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, … Öğrenci Yurdunda verilecek olan yemekhane hizmetleri ile ilgili olan tüm eşya, sistem ve ünitelerin davalı şirkete devri yönündeki anlaşma kapsamında, devredilen eşya, sistem ve ünitelerin karşılığı olarak belirlenen ve davalıya fatura edilen bedelin ödenmediği iddia edilen kısmının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık; öncelikle 450.000,00 TL bedelli faturaya konu eşya, sistem ve ünitelerin davalıya ait olup olmadığı, bu ürünlerden bir kısmının … Öğrenci Yurdu Müdürlüğüne ait olup olmadığı, şayet aitse hangilerinin ait olduğu, bu kapsamda davalının davacıya düzenlediği iade faturalarının yerinde olup olmadığı, bunun yanında 13.09.2018 tarihli tutanak ve ekindeki listelerde arızalı olduğu tespit edilen eşya, sistem ve ünitelerin yeni işletmeci olan davalı tarafından yaptırılıp malzeme ve işçilik ücretlerinin davacıdan karşılanması hususunda taraflar arasında anlaşma bulunup bulunmadığı veya davalının yurt müdürlüğü ile bu konuda anlaşıp anlaşmadığı, bu konuda tutanak altında imzası bulunan …ın yetkili temsilcisi olmaması nedeniyle kendisini bağlamadığı yönündeki davacının itirazının yerinde olup olmadığı, davalının arızaların giderilmesi için yaptığı masrafların rayiç değerlere uygun olup olmadığı ve bu masrafların davacıdan talep edilip edilemeyeceği, bu değerlendirmeler yapıldığında davacının davalıdan alacağının kalıp kalmadığı hususlarındadır.
İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyasının gelmiş olduğu görüldü. İNCELENMESİNDE; Davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 170.976,56-TL asıl alacak ve 463,74 TL işlemiş faizinin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde SMMM, İnşaat Mühendisi, Makine Mühendisi ve Hukukçu bilirkişilerden oluşan heyetten rapor alınmasına karar verilmiş olup, alınan bilirkişi heyeti kök raporunda özetle; Davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle, talebi gibi 170.976,56 TL bakiye cari hesap alacağı bulunduğu; bu alacağın talep gibi takip tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsili gerektiği kanaati bildirilmiştir.
Tarafların beyanları ve itirazları hep birlikte değerlendirilmek üzere dosyanın dosyada bilirkişilik yapmış bilirkişilere tevdi ile ek rapor tanzimin düzenlemesinin istenmesine karar verilmiş, alınan bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle teknik bilirkişilerce hesaplanan iade tutarı ve takibe yatırılan tutar birlikte değerlendirildiğinde; 96.173,57-TL olabileceği, bu alacağın takip tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tahsili gerektiği kanaati bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerledirilmesinde Dava cari hesap alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali davası olup taraflarca incelemeye sunulan ticari defterlerin sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, davacı yanın takip tarihi itibariyle davalıdan olan alacağının 170.976,56-TL olduğu davacı yan tarafından düzenlenen faturaların davalı ticari defterlerinde kayıt altına alındığı, davalı yanın ise takip tarihi itibariyle davacıya olan borcunun da 170.976,56 TL olduğu, buna göre takip tarihi itibariyle taraf defterlerinin bire bir örtüştüğü bu durumda takip konusu cari hesap alacağına konu malların malların teslim edildiğinin çekişme konusu olmadığı ancak, tarafların tacir olduğu ve ticari ilişkinin de ticari satım ile ilgili olduğu anlaşılmış olduğundan, ayıp ihbarı ile ilgili olarak TTK 23/c ve BK 223 maddelerine göre ayıbın şekli ve süresine ilişkin hükümlerinin olayda uygulanması gerektiği, davalı yanca ayıp iddiası bulunmakla davalının ayıba bağlı haklardan yararlanmak için önce ayıbın varlığının sonra süresinde ayıp ihbarında bulunulduğunun kanıtlaması gerektiği, bu konuda usulüne uygun ve süresinde ayıp ihbarında bulunulduğunu kanıtlayan delil sunulmadığı yargıtay yerleşik içtihatlarına göre de ” bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır (ttk 21/2). süresi içinde itiraz edilmeyerek kesinleşen faturadaki alacakla ilgili olarak, süre geçtikten sonra iade edilmesi veya ticari defterlere kaydedildikten sonra iade faturası düzenlenmesi, borçtan kurtulmayı sağlayan ve alacağı tartışmalı hale getiren geçerli bir araç değildir. itiraz süresi geçtikten sonra, faturaların doğrudan iade edilmesi veya iade faturası kesilmesi alacağın varlığını ortadan kaldıran bir sonuç doğurmayacaktır. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 19/02/2018 tarih ve 2016/4742 Esas, 2018/652 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 05/02/2018 tarih ve 2016/3890 Esas ve 2018/368 karar sayılı ilamı) şeklindeki ilamları da hep birlikte değerlendirilmesinde davalının ayıba bağlı haklardan faydalanamayacağı anlaşılmış olup icra takibine konu alacağın davacı tarafın usulüne uygun tutulmuş ticari defter ve belgeler ile ispatlandığı hüküm vermeye elverişli olduğu değerlendirilen bilirkişi tarafından sunulan rapor da dikkate alınarak açılan davanın kabulü İle; İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas Sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından 164.253,76-TL asıl alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 32.850,75-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilerek aşağıdaki şekilide hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın KABULÜ ile;
1-İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takip dosyasında davalı tarafından 164.253,76-TL asıl alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20’sine tekabül eden 32.850,75-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin, davalı taraf arabuluculuk görüşmelerine katılmadığından tümünün davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Alınması gereken 11.220,17-TL harçtan, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.805,05-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 8.415,12-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 2.849,45-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 4.226,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince tespit olunan 19.554,11-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
10-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/12/2021

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır