Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/234 E. 2019/1219 K. 11.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/234 Esas
KARAR NO : 2019/1219

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 08/08/2011
KARAR TARİHİ : 11/11/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde -özetle- Müvekkilinin davalılardan ….. Toplu İş Yeri Yapı Kooperatifi (kısaca “…..”) nın üyesi ve ortağı olduğunu, davalı …..’nın müvekkiline İ… mevkiinde kain ve tapunun pafta ……, Ada:….. parsel, parsel ……. sayılı 2.717,80 m2 yüzölçümlü taşınmazı tahsis ettiğini, müvekkilinin de kendisine tahsis edilen taşınmaz üzerine bodrum, zemin kat ve 3 normal kattan ibaret 4 BAĞIMSIZ BÖLÜM”lü işyeri inşa ettiğini ve yapı kullanma izin belgesi aldığını, Davalılardan, …..’nın da …… İŞYERİ YAPI KOOPERATİFLERİ BİRLİĞİ (kısaca “…….”) nın üyesi olduğunu,….’ın …..’nın da bulunduğu ÜST KOOPERATİF durumunda olduğunu, Davalılardan, …, …, …, … ve ……’nun …’ın yönetim kurulu başkan ve üyeleri olduğunu, …, … ve …..’nun ise davalı …..’nın yönetim kurulu başkan ve üyeleri olduğunu, Müvekkilinin üyesi olduğu davalı ….. tarafından tahsis edilen taşınmazın, tahsisin yapıldığı tarihte davalı …….’ın uhdesinde olduğunu. Davalı ……., sahibi bulunduğu taşınmazları üzerinde TOKİ tarafından konulan “satılmaz”’ kaydını terkin ettirdikten sonra, 03.03.2009 tarihli Olağan Genel Kurulunda ” ..bunların dışındaki (yani kooperatife borcu olmayan ortaklara tahsis edilen parseller) ortaklara ait parsellerin tapularının devredilmesine (ruhsatsız hariç)..” kararı aldığını, Davalı …..’nın “18.06.2009 tarihinde tescil ve 24.06.2009 tarihinde ilan edilen 29.05.2009 tarihli olağan genel kurulunda alınan kararın “5.a ve devamı” maddelerinde; “…birlikten (…….) alınan tapuların yönetim kurulu kararı doğrultusunda ortaklara devri” kararlaştırıldığını, Davalı ….., müvekkiline tapu devir işlemlerinin yapılmaya başlandığını, devri işlemlerinin indirimli tapu harçları ödenerek gerçekleştirilmesi hak ve imkanından yararlanabilmesi için ödemelerinin ivedilikle yapılması uyarısında bulunduğunu. Bakanlar Kurulunun 29.03.2009 tarih ve ….. sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 25.03.2009 tarih ve …… sayılı kararı ile alım ve satımda alıcıdan binde 15, satıcıdan binde 15 oranlarında alınan tapu harçlarını, 30.06.2009 tarihine kadar, alıcı ve satıcı için ayrı ayrı binde 5 nispetinde indirdiğini, Müvekkilinin kendisine üyesi olduğu kooperatifçe bildirilen borçlarını, gecikmeye mahal vermeksizin sürelerinde ödeyip yerine getirmiş olup, gerek davalı …….’ın genel kurulu”nca devrin yapılmasının kararlaştırıldığı tarih itibariyle ve sonrasında, gerekse davalı …..’nın tahsis edilen taşınmazların üyelerine devrini kararlaştırdığı 29.05.2009 tarihi ve sonrasında, üyesi bulunduğu kooperatif veya kooperatiflere herhangi bir borcu olmadığını, tersine, dilekçelerinde açıklandığı üzere, emlak vergisinin ödeneceği gerekçesiyle müvekkilinden tahsil edilen ancak emlak vergisinin ödenmesinde kullanılmayan kasasında nedensiz olarak tuttuğu uzun zamandan beri kendisinden tahsil edilen birikmiş avans ödemeleri sebebiyle davalılar ……. ve …..’dan 7.417,00 TL alacağı bulunduğunu, Davalı tarafından müvekkiline tahsisli parselin devir işlemlerine başlandığını ve bu iş gerekli harç miktarının bildirilmesi üzerine, 7.920,00 TL.’sını davalı …..’nın …bank ……. Şubesi’nden 24.06.2009 tarihinde havale edildiğini, gönderdiği avansın devrin yapılması için gerekli harçları karşılamaya yeterli olmaması halinde farkını devir işlemi için kararlaştırılacak resmi akit tarihinden evvel ödeyeceğini davalı …..’ya bildirdiğini, Davalılar ……. ve ….. Kooperatifleri, yönetim kurulu başkan ve üyelerinin ve sair yetkililerinin ağır ihmalleri sebebi ile tapu devirlerini 30.06.2009 tarihine kadar tamamlayamadıklarını, Müvekkiline tahsisli parselin, davalı …….’dan diğer davalı …..’ya devir ve tescilinin 08.07.2009 tarih ve ….. yevmiye sayılı, davalı …..’dan müvekkili adına devir ve tescilinin de 31.07.2009 tarih ve …… yevmiye sayılı Beylikdüzü Tapu Sicil Müdürlüğü’nde düzenlenen resmi satışlarla gerçekleştirilebildiğini, Müvekkilinin davalıların ağır ihtimalleri, sonucu, indirimli harçtan yararlanma fırsatını kaçırdığını, satış ve harca esas toplam 1.433.952,00 TL. devir bedeli üzerinden, alıcı ve satıcı için ayrı ayrı binde 5 harç tutarı (alıcı için: 7.169,76 TL. + satıcı için 7.169,76 TL.= 14.339,52 TL) yerine alıcı ve satıcı için ayrı ayrı binde 15 nisbetindeki harç tutarı olan (alıcı için: 21.509,28 TL. + satıcı için 21.509,28 TL. olmak üzere toplam = 43.018,56 TL.) ödemek zorunda kaldığını, böylece fazladan ödemek zorunda kaldığı harçtan dolayı 28.679,04 TL. zarar ettiğini, Davalılardan …..’nın müvekkilinden emlak vergilerini ödeyeceğini söyleyerek dava tarihine kadar toplam 7.417,00 TL.’sını tahsil ettiği halde devirler sırasında ……. ve …..’nın emlak vergilerini hiç ödemediklerinin görüldüğünü, müvekkilinin geçmişe dönük mükellefiyet tesis ettirerek emlak vergilerini, 2012 yılından devir gününe kadar cezalı ödemek ve bu suretle 24.303,75 TL. gecikme cezasına katlanmak zorunda kaldığını, Kısaca özetlemek gerekirse, davaya konu edilen alacaklarından indirimli harç ödeme fırsatının kaçırtılması sonucu fazla ödenen 28.679,04 TL. sından, emlak vergisi ya da başka bir borcun ödenmesinde kullanılmayan 7.417,00 TL.’sının ve diğer vergilerin gecikme cezaları toplamı 24.303,75 TL. sı ceman 31.720,25 TL.’sının iadesi ve istirdadından da, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59., 62. maddeleri ile aynı Kanunu’un 98. maddesinin yollaması sonucu 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 336. ve 341. maddeleri gereğince müştereken ve müteselsilen borçlu ve sorumlu olduklarını, Tüm bu nedenlerle, yargılama sonucu sabit olacak talepleri doğrultusunda dava konusu olan 60.399,79 (bunun 28.679,04 TL.sı indirimli harç ödeme fırsatının kaçırılması sonucu fazladan ödenmiş olan tapu harçları, 31.720,75 TL.sı da ödeneceği söylenen emlak vergisi ya da başka bir borçlarının ödenmesinde kullanılmayan tutar olup, davalılar ……. ve ….. Kooperatifleri ile her iki davalı Kooperatifi’in yönetim kurulu başkan ve üyeleri olan diğer davalılardan, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59., 62. maddeleri ile aynı Kanunu”un 98. maddesinin yollaması sonucu 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu nun 336. ve 341. maddeleri gereğince müştereken ve müteselsilen T.C.Merkez Bankası’nın kısa vadeli uyguladığı avans faizi nisbetindeki ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine, fazlayı talep ve dava haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalılar vekili aracılığıyla yargılamaya katılmış olup, cevap dilekçelerinde -özetle- Usule ilişkin itirazlarında, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili ve görevli Mahkemenin Bakırköy Ticaret Mahkemeleri olduğunu, özellikle emlak vergisine ilişkin bahsedilen tazminat talebi ile diğer talepler bakımından, dava zaman aşımı süresi içerisinde açılmadığını, bu nedenle öncelikle davanın zaman aşımı yönünden reddi gerektiğini, davacının ….. üyesi olduğundan, üyelikten kaynaklanan bir zararın varlığı söz konusu ise öncelikle ve zorunlu olarak üyesi olduğu, kooperatif ve yönetim kurulu üyelerine karşı dava açmak zorunda olup doğrudan irtibatlı olmadığı …….’a, yönetim kurulu üyelerine karşı doğrudan dava açma hakkının olmadığını, bu sebeple davanın üst birlik ve yönetim kurulu üyeleri hakkında husumet yokluğundan reddi gerektiğini, Müvekkili …….’ın tapu devirlerini gerçekleştirirken hükümet tarafından alman kararla geçici olarak tapu harçlarındaki indirimin son günü olan 30 Haziran tarihinden itibaren sonlanacağı dikkate alınarak tapu devirlerinin temini ve bu manada tapu harçlarındaki indirimden istifade edebilmesi için en geç Mayıs ayı sonuna kadar gerekli tüm eksikliklerin ve bu arada harçlarında ödenmesi gerektiği tüm kooperatiflerde olduğu gibi …..’ya bildirdiğini, müvekkili üst birlik tarafından basiretli bir yönetici olarak tedbirli davranmasına rağmen üye kooperatifler söz konusu yükümlülüklerini son güne kadar beklettiklerini buna rağmen müvekkili üst birlik daha önce kooperatifleri uyararak en son Mayıs sonunu tarih olarak belirtmesine rağmen üyelerin mağdur olmaması için özel gayretlerle son günlerde bile işlem yaptıklarını, Müvekkili …….’ın 03.03.2009 tarihli 2009 yılma ilişkin olağan genel kurul toplantısında 11. gündem maddesinde “tapuların ortak kooperatiflere devir şartlarının aşağıdaki şekilde tespitine” başlıklı yazısında açıkça ifade edildiği üzere kooperatiflere arsa devri yapılabilmesi için borçlarının tamamının ve katma değer vergisinin birliğe ödenmesi gerekmekte olup kooperatifin üyesi olan birden fazla şahıslardan borcunu ödeyip borcu olmadığı ve tapusunun verilebileceği üye kooperatif yönetim kurulunca bildirmesi halinde borcunu bitiren üyelerin tapularının verileceği hüküm altına alındığını, yine 11. maddenin e bendinde ifade edildiği üzere tapu devir ve temlik harçlarının (devreden ve devralana ait olan) her ikisinin de diğer tapu masrafları ile birlikte devir alan kooperatif tarafından ödenmesi hüküm altına alındığını, gerçek durumun bu olmasına rağmen davacı tarafın 30.06.2009 tarihine kadar üyesi olduğu ….. Kooperatifine 3.220,00 TL. borcu olduğunu, bu sebeple genel kurulda alınan karar gereği ….. Koop.’nin tapusunun verilmesi için ……. Kooperatifinden talepte bulunmadığını, Davacının genel kurul kararı gereği alıcı ve satıcı harçlarının her ikisini ödemek zorunda olup, ……. Koop. Hesabına 24.06.2009 tarihinde sadece satıcıya ait tapu harcını yatırmış olduğundan alıcı harcı yatırılmadığı için tapu idaresi doğal olarak tapu harcının her ikisinin de tamamı yatırılmadığından ……. Koop. Hesabındaki sadece satıcı harcını kabul etmediğini, bilindiği üzere tapu idaresinin alıcı ve satıcı harçlarını tahakkuk ettirip her ikisi ödendiğinde işlem yapmakta olduğunu, Müvekkillerinin zararının oluşmasında bir kusurları olmamakla beraber bir an için müvekkili davalıların kusurlu olduğu kabul edilse dahi esasen vergi dairesince tahakkuk ettirilen tapu harçlarının binde 1.8 olması gerektiği hakkında vergi mahkemesinde kırktan fazla dava açıldığını ve bu davaların karara bağlananlarının tamamında mahkemelerce davanın kabulüne karar verildiğini, bu sebeple davacı tarafın vergi mahkemesinde söz konusu davayı açmayarak kendi kusuru ile zarara sebebiyet verdiğini, Davacının üyesi olduğu ….. Koop. Üyelerinden dört ayrı kişiye tapu verildiği dikkate alındığında müvekkili davalıların üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirdikleri ve kooperatife borçlarını ödeyen üyelerin tapularının verilmesi için gereğini yerine getirdiklerinin anlaşıldığını, davacı tarafın iddia ettiği gibi bir ihtimal söz konusu olsa idi borcunu ödeyen ve tapusu verilen dört üyeye de tapularının verilmemesi gerektiğini, Tüm bu nedenlerle, öncelikle davanın yetkisizlik sebebi ile reddi ile yetkili ve görevli Bakırköy Ticaret Mahkemesine gönderilmesine bu taleplerinin kabul görmemesi halinde davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davacı vekili 17/04/2012 tarihli ıslah dilekçesi ile Müvekkiline tahsisli “İstanbul, Beylikdüzü, Yakuplu mevkiinde kain, tapunun ….. PAFTA, …… ADA, …… PARSEL” sayılarında kayıtlı taşınmazın, davalı ……. tarafından davalı …..’ya tahsisen devri işleminde sadece “Binde 18” nisbetinde harç tahakkuku ve ödemesi yapılacağı yerde, davalılarca, müvekkilemize fazladan ve yersiz ödettirilen harç bakiyesi 27.677.47 TL.sının, Yukarıda 1. maddedeki talebimiz kabul edilmediği takdirde, yine saniyen dava dilekçemizde açıklanandığı şekilde Müvekkilemize tahsisli parselin devrinin zamanında yapılmayarak indirimli harç ödeme fırsatının kaçırtılmış olması sonucu oluşan zarar karşılığı 28.679.04 TL.sının, Müvekkilemizden, kendisine tahsis edilen parselin emlak vergilerinin ödeneceği söylenerek tahsil edilen ve ancak hiçbir mükellefiyet tesis ettirilmeyen ve emlak vergisi ya da başkaca bir borcumuzun ödenmesinde de kullanılmayan avans ödememiz karşılığı 7.417.00 TL.sının, Müvekkillerinin “emlak vergisi mükellefiyetinin tesis edilmediğini ve emlak vergilerinin davalı kooperatifler tarafından ödenmediğini” öğrenmesinden sonra, kendisine tahsis edilen parselin emlak vergileri için ödemek zorunda kaldığı emlak vergilerinin ve diğer vergilerin gecikme cezalarının toplamı olan 24.303.75 TL.sının, ki ceman, 60.399.79 TL.sının,davalılar ……. ve ….. Kooperatifleri ile her iki davalı Kooperatif’in yönetim kurulu başkan ve üyeleri olan diğer davalılardan; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59., 62 maddeleri ile aynı kanunun 98. maddesinin yollaması sonucu 6762 sayılı TTK.nun 336. ve 341. maddeleri gereğince müştereken ve müteselsilen, T.C. Merkez Bankası’nın kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faizi nisbetindeki ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine, fazlayı talep ve dava hakkımızın saklı tutulmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kooperatif üyesinin haksız yere ödediğini beyan ettiği bedeller nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
Tüm taraf delilleri toplanmış, ödemeye ilişkin belgeler, ticaret sicil kayıtları dosya içerisine alınmış, davalı kooperatif defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Dosya kapsamı üzerinden bilirkişi incelemeleri yaptırılmış, alınan 24/02/2012 tarihli kök bilirkişi raporu kapsamında; davacının dava tarihi itibariyle davalıdan 24.303,75 TL vergi, 750,00 TL ödeme olmak üzere toplam 25.053,75 TL alacaklı olduğu davalılar ……. İş Yeri Yapı Kooperatifleri birliğinden 24.303,75 TL ve davalı …….Toplu İş Yeri Yapı Kooperatifinden 750,00 TL alacak talep hakkının olduğu; diğer davalılar kooperatif yöneticileri olduğu ve kooperatif yöneticelerinden talep hakkının bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiş, davacının ıslah dilekçesinden sonra bilirkişi kurulundan ek rapor alınmıştır, 28/06/2012 tarihli ek bilirkişi raporunda; ilk rapordaki 24.303,75 TL ‘lik vergiden dolayı sorumluluk konusundaki görüşünü değiştirmiş, sadece …. Toplu iş yeri yapı kooperatifinden sadece 750,00 TL alacaklı olduğu yönünde görüş belirtilmiştir.
Tarafların itirazları doğrultusunda yeniden oluşturulan bilirkişi kurulundan 30/12/2013 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır. Bu raporda; davacının istemlerinde haklı olmadığı yönünde görüş belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamada Yargıtay bozma ilamından önce, tüm dosya kapsamı ve yapılan yargılama neticesinde; davacının davalı … Yapı kooperatifi üyesi olduğu, bu kooperatifinde üst birlik olarak ……. İş Yeri Yapı Kooperatifleri birliğinin üyesi olduğu, diğer davalıların da kooperatiflerin yönetim kurulu üyeleri olduğu, davacının dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi kapsamında ödemiş olduğu harç vergi ve cezaları talep ettiği, ödemelere ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı sabittir. Dosya içerisinde mevcut 30/12/2013 tarihli bilirkişi raporunda açıklanıp irdelendiği ve Hakimliğimizce dosya içeriğine uygun bilirkişi raporu kapsamında; Davacının, davalıların hatası ve kusuru sebebiyle fazla tapu harcı ödediği iddiasının, İstanbul ….. Vergi Mahkemesinin kararı ile isabetli olmadığı ortaya çıktığından, fazla tahsil edilen harcın ilgili vergi dairesinin hatalı işleminden kaynaklandığı, nitekim bu sebeple fazladan tahsil edilen harcın vergi dairesin tarafından davalılara iade edildiği, davalılarca da bilahare davacıya iade edildiği, bu sebeple davacının davalıların kusurundan kaynaklanan bir fazla harç ödemesine ilişkin alacağının kalmadığı, Davacının emlak vergisi cezası ödemesinin ise yine kendisinden kaynaklandığı, dava dosyasında hangi nedenle davacı adına tahsis edilmiş ve davacı tarafından Beylikdüzü Belediyesine beyan edilen taşınmazın emlak vergisinin davacı adına davalılar tarafından ödeneceğine ilişkin bir kanıt sunulmadığı, davacının davalılara yapmış olduğu ödemelerin sadece kooperatif üyeliği aidatı olduğu, üyelik aidatlarından bina emlak vergilerinin de ödenmesi gerektiğine ilişkin bir karar, esas sözleşme kuralı sunulmadığı, bu sebeplerle geç beyan edilerek emlak vergi, cezası ödenmesinde davalılara atfedilecek bir kusur bulunmadığı, davalı kooparetifçe davadan sonra yapılan ödemenin kendi tek taraflı iradesi ile yapılan bir ödeme olduğu kusurlu olduğunun kabulünü gerektirmeyeceği, yine yönetim kurulu üyelerinin kooperatif işlemleri ile ilgili olarak şahsi sorumluluklarının olmadığı, kooperatiflere husumet yöneltilebileceği kabul olunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizden verilen 24/03/2014 tarih ve ….. Esas ….. Karar sayılı ilamı temyiz edilmiş olmakla; Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 16.11.2015 tarih ve 2014/7561 Esas 2015/7353 Karar sayılı ilamı ile ” somut olayda Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının üyesi olduğu kooperatifin genel kurullarında emlak vergisi ile ilgili kararın bulunmadığı, fakat emlak vergisi ile ilgili bildirimlerde, emlak vergisi ödeme payının da gösterildiği bildirilmiş, mahkemece, üyelik aidatlarının bina emlak vergilerinin de ödenmesinde kullanılmasına ilişkin bir karar, esas sözleşme kuralı sunulmadığı, geç beyan edilerek emlak vergisi cezası ödenmesinde davalılara atfedilecek bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle bu istemin reddine karar verilmiştir. Ortaklardan emlak vergisi alınacağı yönünde davacının üye olduğu kooperatifin herhangi bir genel kurul kararı bulunmamakla birlikte, davacıya hitaben yazılan yazılarda bazı aylarda emlak vergisinin dahil olduğu belirtilerek, diğer aylara göre daha fazla aidat talep edildiği, davacı tarafça da istenen tutarların ödendiği uyuşmazlık dışı olup, davalı …’nce aksi savunulmadığı gibi, davacı tarafından yatırılan aidatların tamamının doğrudan davalı ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’ne aktarıldığı savunulmuştur.Dosya kapsamından, davacıya tahsis edilen taşınmazın tapu kaydının …’ne devrolduğu 30.06.2009 tarihine kadar davalı ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’ne ait olduğu, 31.07.2009 tarihinde … tarafından davacıya devredildiği, devirden sonra davacının geçmişe yönelik bildirimde bulunarak, 2002 yılı 1. döneminden devir tarihine kadar dönem için dava konusu edilen 24.360,66 TL gecikme cezası bedeli dahil olmak üzere toplam 58.581,71 TL ödediği anlaşılmıştır. Emlak Vergisi Kanunu’nun 13. maddesi ”Arazi Vergisini, arazinin maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa araziye malik gibi tasarruf edenler öder.” hükmünü içermekte olup, 24.01.2012 tarihli ilk bilirkişi raporunda isabetli olarak devir tarihine kadar malik sıfatıyla vergi borcunu ödemeyen . ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’nin sorumlu olduğu tespit edilmiştir. Öte yandan, davacı ile davalı birlik arasında doğrudan ortaklık ilişkisi bulunmamakta ise de, davacı doğrudan zararına sebebiyet veren ….. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği ve birlik yöneticilerinden üçüncü kişi sıfatıyla zararını talep etmiştir. TTK’nın 336. maddesi uyarınca, ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği ve birlik yöneticilerinin kooperatif alacaklılarına karşı sorumluluğu bulunduğundan, davacının bu yöndeki zararını ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’nden ve birlik yöneticilerinden talep edebileceğinin kabulü gerekeceğini, bu durumda mahkemece, davacının, üyesi olduğu kooperatife ödediği, bu kooperatifin emlak vergisi ödemesinde kullanılmak üzere malik olan diğer davalı kooperatife aktardığı ve (davacının iddiasına göre) başka bir borcun ödenmesinde kullanmadığı, sonrasında davacının ödemek zorunda kaldığı 7.417,00 TL’den davacının üyesi olduğu davalı … ile bu kooperatifin yöneticisi olan davlalıların bir sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından, kendisine aktarılan bu meblağı emlak vergisi ödemesinde kullanmayan ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’nin ve onun yöneticisi olan davalıların bu meblağdan sorumlu oldukları, bu kooperatifin taşınmazın maliki olmasına rağmen emlak vergisini ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle davacının geriye dönük olarak ödemek zorunda kaldığı gecikme cezasını yine davalı . ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği ile bu kooperatifin yöneticisi olan davalılardan talep edebileceği gerekçesiyle, bu istek kalemlerine yönelik davanın bu davalılar yönünden kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye göre bu davalıları da kapsayacak şekilde yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığını, sonuç olarak; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA” karar verilmiştir.
Davacı vekili Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 16.11.2015 tarih ve 2014/7561 Esas 2015/7353 Karar sayılı ilamına ilişkin karar düzeltme talebinde bulunmuş olmakla; Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 18/03/2019 tarih ve 2016/2285 Esas 2019/1047 Karar sayılı ilamı ile “Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddine” karar verilmiştir.
Yargıtay 23. H.D 2014/7561 esas, 2015/7353 karar sayılı, 16/11/2015 tarihli ilamına uyulmasına karar verilerek, yargılamaya devam edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve yapılan yargılama neticesinde; davacının davalı ……. Yapı kooperatifi üyesi olduğu, bu kooperatifinde üst birlik olarak ……. İş Yeri Yapı Kooperatifleri birliğinin üyesi olduğu, diğer davalıların da kooperatiflerin yönetim kurulu üyeleri olduğu, davacının dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi kapsamında ödemiş olduğu harç vergi ve cezaları talep ettiği, ödemelere ilişkin taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmıştır. Davalılar bina beyannamesinin kendileri tarafından bildirmelerinin mümkün olmadığını, bu konuda ihmal ve kusurlarının bulunmadığını celsede beyan etmişlerdir. Davacının, davalıların hatası ve kusuru sebebiyle fazla tapu harcı ödediği iddiasının, İstanbul … Vergi Mahkemesinin kararı ile isabetli olmadığının ortaya çıktığı, fazla tahsil edilen harcın ilgili vergi dairesinin hatalı işleminden kaynaklandığı, nitekim bu sebeple fazladan tahsil edilen harcın vergi dairesi tarafından davalılara iade edildiği, davalılarca da bilahare davacıya iade edildiği, bu sebeple davacının davalıların kusurundan kaynaklanan bir fazla harç ödemesine ilişkin alacağının kalmadığı, ancak TTK’nın 336. maddesi uyarınca, ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği ve birlik yöneticilerinin kooperatif alacaklılarına karşı sorumluluğu bulunduğundan, davacının bu yöndeki zararını ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’nden ve birlik yöneticilerinden talep edebileceğinin kabulü gerekeceğinden, davacının, üyesi olduğu kooperatife ödediği, bu kooperatifin emlak vergisi ödemesinde kullanılmak üzere malik olan diğer davalı kooperatife aktardığı ve başka bir borcun ödenmesinde kullanmadığı, sonrasında davacının ödemek zorunda kaldığı 7.417,00 TL’den davacının üyesi olduğu davalı … ile bu kooperatifin yöneticisi olan davlalıların bir sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından bu davalılar yönünden davanın husumetten reddine, kendisine aktarılan bu meblağı emlak vergisi ödemesinde kullanmayan …….. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği’nin ve onun yöneticisi olan davalıların bu meblağdan sorumlu oldukları, bu kooperatifin taşınmazın maliki olmasına rağmen emlak vergisini ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle davacının geriye dönük olarak ödemek zorunda kaldığı gecikme cezasını yine davalı ……. İşyeri Yapı Kooperatifleri Birliği ile bu kooperatifin yöneticisi olan davalılardan talep edebileceği anlaşılmakla, 7.417,00 TL vergi ve 24.303,75 TL ceza tutarı olan toplam 31.720,75 TL’nin davalılar sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …, ………, …’tan müştereken ve müteselsilen ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-7.417,00 TL vergi ve 24.303,75 TL ceza tutarı olan toplam 31.720,75 TL’nin davalılar sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …, …., …’tan müştereken ve müteselsilen ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Sınırlı Sorumlu …… Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi Ve Yöneticileri …, …, …’na açılan davanın husumetten REDDİNE,
4-Alınması gereken 2.166,84 TL harçtan peşin alınan 896,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.269,89 TL eksik harcın davalılar sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …, ……., …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafından sarf edilen 914,10 TL ilk dava açılış harç giderinin sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …,…., …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 2.648,50 TL yargılama giderinin kabul oranı (%52,52) ret oranı (%47,48) dikkate alınarak hesaplanan 1.391,00 TL’sinin davalılar sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …, ….., …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. Gereğince takdir edilen 3.806,49 TL ücreti vekaletin davalılar sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …, ……., …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalılar sınırlı sorumlu ……. işyeri yapı koopeartifleri birliği ve yöneticileri olan …, …, …, ……., … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 3.441,48 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
9-Davalılar Sınırlı Sorumlu ……. Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi Ve Yöneticileri …, …, … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden bu davalılar yararına A.A.Ü.T. Gereğince takdir edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair,dair davacı vekilinin, bir kısım davalılar vekilinin, davalı …’un ve davalı …… kooperatif ve üye vekilinin yüzüne karşı yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 11/11/2019
Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır