Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/183 E. 2020/39 K. 14.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/183 Esas
KARAR NO : 2020/39

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2019
KARAR TARİHİ : 14/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı şirkete satılarak teslim olunan 26/06/2018 tarihli 12.431,00 TL bedelli, 30/07/2018 tarihli 708,00 TL bedelli, 09/08/2018 tarihli 4.492,02 TL bedelli, 19/09/2018 tarihli 306,00 TL bedelli, 21/06/2018 tarihli 5.444,52 TL bedelli, 26/06/2018 tarihli 15.788,40 TL bedelli faturalar muhteviyatı emtea bedellerinden kaynaklanan alacağını tahsil edememiş olduğunu, bu alacağın tahsili amacıyla Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla takip başlatılarak ödeme emri gönderilmiş olduğunu, bu ödeme emrine karşı süresinde borca ve ferilere itiraz edilerek takibin durmuş ise de ileri sürülen itirazların yerinde olmadığını beyanla; davalı şirketin itirazlarının iptali ile duran takibin devamına, haksız ve kötüniyetli davalı yanın %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 38.255,21 TL asıl fatura alacağı, 2.975,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.230,21 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu şirket yetkilisi tarafından takibe itiraz edildiği anlaşıldı.
İddia ve savunmalar değerlendirilmek üzere dosya üzerinde tarafların ticari kayıt ve belgeleride incelenerek, icra dosyasındaki itiraz ve tüm dosya kapsamı gözetilerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne olduğunu, ürün teslimlerinin davacı tarafça davalıya yapılıp yapılmadığının tespiti için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 03/09/2019 Günü, Saat 14.00 da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup; Mali Müşavir bilirkişi …. 10/10/2019 tarihli raporunda özetle; davalı ile davacı arasında, ticari alım satım işleri gerçekleştirilmiş olduğunu, taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davacının kendi işyerinde ibraz etmiş olduğu kendilerine ait yasal faturalardan, yasal ticari defterler ve belgelerden tespit edilmiş olduğunu, taraflar arasında ticari bir sözleşme bulunmadığını, davacının davalıya satmış olduğu malları karşılığında, e-fatura düzenlediğini, düzenlediği bu faturaları davalıya elden teslim ettiğini, davalı tarafça davacının kesmiş bulunduğu faturalara kanuni süresi içerisinde itiraz etmediğini, davacının defter kayıtlarında, davalının cari hesabını …. kod olarak takip ettiğini, bu cari hesap sonucunda, davalıdan 22.578,91 TL alacaklı olduğunu, davacının defter ve kayıtlarında …. kod olarak takip ettiğini, bu cari hesap sonucunda, davalıdan 15.676,30 TL alacaklı olduğunu, toplam olarak 38.255,21 TL davalıdan alacaklı olduğunun tespit edilmiş olduğunu, davacının davalıdan 38.255,21 TL asıl alacağı, TL faiz alacağı 1.572,29 TL olmak üzere toplam 39.827,50 TL alacaklı olduğu kanatine varılmış olduğunu bildirmiştir.
Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davanın fatura alacağından kaynaklı başlatılan takipte itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacının ticari defter kayıtlarını inceleme gününde sunduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, bu nedenle davalı ticari defterleri üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı yasal defter kayıtlarına göre, davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, davacı ticari defterlerine göre faturaların ticari defterde kaydının olduğu ve davacının, davalıdan 39.827,50 TL alacaklı olduğu, davacı icra dosyasında 6 adet faturaya dayalı takip başlattığı, 6 adet faturadan 12.431,00,;5.444,52; 15.788,40 TL bedelli faturaların BA kayıtlarının olduğu,BA formlarına göre değerlendirme yapıldığında, BA-BS bildirim formları,bilanço esasına göre defter tutan mükellefler tarafından belirli bir limiti aşan mal ve hizmet alım ve satışlarını vergi dairesine bildirilmesini sağlayan bir yükümlülük olup, mahkememizce BA-BS mutabakat bildirimlerine göre, davalı yanca 2018 yıllarında davacı yana ait fatura karşılıklarının ve mal ve hizmet alındığının kabul edildiği görülmüştür. Davalı tarafça 4.492,02 TL lik faturanın ise teslim alan imzası olarak ….’nın isminin bulunduğu, ….’ın davalı çalışanı olduğunun SGK kayıtları ile anlaşıldığı, bu nedenle 4 adet fatura toplamları yönünden davacının davasını ispatladığı; 708,00 ve 306,00 TL’lik faturalar yönünden ise, teslim alan imzalarının davalı ile bağlantısının bulunmadığı, birinin şirkete teslim edildiği, diğerinin ise ….’a teslim edildiği ve davalı çalışanları olmadıkları, Mal ve hizmetin tesliminin tespiti hususunda 4 adet fatura yönünden mal tesliminin sağlandığının kabul edilmesi gerektiği, süresinde faturaya itirazın bulunmadığı, daha önce temerrüde düşürüldüğüne dair belge bulunmadığı, davacının 4 adet 12.431,00,;5.444,52; 15.788,40 TL; 4.492,02 TL bedelli fatura toplamları olan 38.155,94 TL’lik fatura yönünden davasını ispatladığı, davalının davacıya 38.155,94 TL borcunun bulunduğunun kanıtlandığı, Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına göre söz konusu tutarların iadesinde davalının temerrüde düşmesi için ayrıca bir temerrüd ihtarı arandığından ve dava dosyasında bu şekilde bir temerrüd ihtarı bulunmadığından, davalının dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü değerlendirmesi yapılması gerektiği, bu nedenle faiz isteminin reddine, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatının da kabulü gerektiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE
2-Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasındaki takibin 38.155,94 TL yönünden DEVAMINA, faiz ve fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-38.155,94 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gereken 2.606,43 TL harçtan peşin alınan 497,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.108,47 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
6-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 542,36 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafça sarf edilen bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 748,10 TL yargılama giderinin kabul oranı (%92,54) ret oranı (%7,46) dikkate alınarak hesaplanan 692,29TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 5.723,39 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/01/2020

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır