Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/112 E. 2019/486 K. 03.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/112 Esas
KARAR NO : 2019/486

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/02/2019
KARAR TARİHİ : 03/05/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı şirket temsilcisi tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davalı ticaret sicil kayıtları tetkiklerinde şirket faaliyet konularının aynı olduğunu, …. işletme markalarının şirketlerinin ünvanı ile ünvanlarına sadece Lojistik kelimesi eklenmek suretiyle kullanıldığını, davalının bu kullanımı aynı iş konulda faaliyet gösteren müşterilerinin nezdinde iki şirketin aynı şirketler olduğu zannını uyandıracak nitelikte olduğunu, davalı tarafın bu kullanımla hiçbir emek ve say harcamadan emekle oluşturduklarını, ünvanları ve markalarının piyasa tanınırlığından ve güvenirliğinden faydalanmak suretiyle menfaat temin ettiğini beyanla davanın kabulü ile davalı tarafın unvan ve işletme adının tescili ünvan ve işletme marların ile haksız rekabet oluşturucak düzeyde benzerlik oluşturduğunun tespiti ile mennini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kuruluş tarihinde şirketin ortaklarından birisinin de davacı şirketin temsilcisi ve imza yetkili olan … olduğunu, davalı müvekkilinin şirketin 2015 yılında kurulduğunu, şirket isminin hiç değişmediğini, davalı şirketin kuruluşunda yer alan ve ortak olan davacı şirket müdürünün ”sonradan haberdar olduk, haksız rekabet oluştu, markamızı kullandınız” yönündeki beyanlarının gerçek dışı olduğunu bildirmiş olup açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık …. isimli tescil edilmiş markanın lojistik kelimesi eklenmek suretiyle davalı tarafından kullanılıp kullanılmadığı, bu durumun haksız rekabet teşkil edip etmediği, davacının bu sebeple maddi tazminat talebinde bulunup bulunmayacağı hususlarına ilişkindir.
Somut olayda, davacı taraf, davalı tarafın unvan ve işletme adının tescili ünvan ve işletme markaları ile haksız rekabet oluşturacak düzeyde benzerlik oluşturduğunun tespiti ile mennini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Tescilsiz marka yönünden TTK’nın 56 ve 57. maddeleri anlamında haksız rekabet; tescilli marka yönünden 556 sayılı KHK’nın 61. maddesi anlamında markaya tecavüz hükümleri uygulanır. Somut olayda; davacı, TPE nezdinde tescil edilmiş bir tescilli marka hakkına dayandığına göre uyuşmazlığın çözümünde Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nun 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan reddine, mahkememizin görevsizliğine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle, HMK’nun 114/.1.(c).b,115. maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli Bakırköy Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet görevsizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair davacı şirket yetkilisinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır