Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1063 E. 2020/424 K. 13.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1063 Esas
KARAR NO : 2020/424

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 13/07/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davacı …..’un içerisinde bulunan ….. plakalı araca, Davalı …..’in sevk ve yönetimindeki ….. plakalı aracın çarpması sonucunda müvekkili …..’un ağır şekilde yaralandığını, kazaya sebep olan araç sürücüsünün yola ters yönden girerek karşı yola geçmek isterken kazanın meydana geldiğini, davalı sürücü …..’in kazada asli-tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin yaralanmasına sebep olan aracın davalılardan …… adına kayıtlı olduğunu, bu aracın davalılardan ….. Sigorta Şirketi’ne zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigorta ettirildiğini, araç sahibi ve araç zorunlu poliçesini yapan sigorta şirketinin de meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu beyanla, davalı …..’in kusuru nedeni ile davalı ……’nın işleten sıfatı ile kusursuz sorumluluğu ve sigorta şirketinin sigorta eden sıfatı ve poliçe tutarıyla ve trafik sigortası genel şartları çerçevesinde sorumlu tutularak 10.000-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevuatı faiziyle beraber davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, bu olay ve oluşan manevi acı ve keder nedeni ile 50.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren en yüksek banka mevduatı faiziyle beraber davalılar …… ve …..’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı …… ve ….. adına kayıtlı araçların adlarına başkaca araç, banka hesapları ve gayrimenkullerin tespiti halinde hak ve alacaklarını teminat altına almak amacıyla üçüncü kişilere devrinin engellenmesi yönünden aracın trafik kaydına ve gayrimenkullerin tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, tüm dava masrafları ile ücreti vekaletin davalı taraflardan sorumluluk nispetinde birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde kaza tarihinn belirtilmediğini, davacı yanın delillerinin de taraflarına tebliğ edilmediğini, bu durum karşısında, kaza tarihinde müvekkil şirket nezdinde geçerli bir poliçe bulunup bulunmadığının tespit edilemediğini, Karayolları Trafik Kanunu’na göre zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabi olduğunu, davacı yanın talep etmiş olduğu tazminatlara ilişkin düzenlemelerin Trafik Sigortası Genel Şartları’nda açıkça düzenlenmiş olduğundan genel şartlarda bulunan usul ve esaslara uyulması gerektiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 13.11.2013 tarihli 2013/17-72 E. 2013/1558 K. sayılı kararında, trafik sigortasının, araç işleteninin sorumluluğunu üzerine almış bulunmasına göre ancak işletenin zarardan sorumlu tutulabildiği hallerde zararı gidermekle yükümlü olduğu sonucuna ulaşıldığını, işletenin sorumluluğunun da ancak sigortalı araç sürücüsünün sorumluluğunun doğması ile ortaya çıkacağını, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının meblağ sigortası olmayıp zarar sigortası olduğundan davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları aynı zamanda ispat etmesinin gerekli olduğunu, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığını ve ticari iş niteliğinde olmadığını, bu nedenle davacı vekilinin avans faizine yönelik taleplerinin reddinin gerektiğini beyanla, davanın reddine, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….. vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı tarafın dava konusu talebinin zamanaşımına uğradığını, ayrıca TTK 5/A maddesi gereğince davanın arabuluculuk dava şartı nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının müvekkilinden maddi ve manevi tazminat talebinde bulunma hakkının olmadığını, davacının ileri sürdüğü maddi zararların gerçeği yansıtmadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davacının talep ettiği faizin türünü ve süresini de kabul etmediklerini beyanla, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü, işleteni ve ZMMS sigorta şirketine karşı geçici ve kalıcı işgörmezlik tazminatı, bakıcı gideri, tedavi masrafı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın tarafların kusur durumu, davacının geçici ve kalıcı maluliyetinin bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise oranı, bakıcı gideri talep edilip edilmeyeceği, miktarı, tazminatın davalılardan talep edilip edilmeyeceği, talep edilen miktarların teminat kapsamında kalıp kalmadığına ilişkin olduğu anlaşıldı.
6102 Sayılı TTK ‘nin 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde dava şartları açıkça sayılmış olup, mahkeme tarafından resen gözetilir.
Somut olayda, dava trafik kazası nedeniyle kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü, işleteni ve ZMMS sigorta şirketine karşı geçici ve kalıcı işgörmezlik tazminatı, bakıcı gideri, tedavi masrafı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, 6102 Sayılı TTK’nun 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesinin 1.fıkrasına aykırı olarak arabuluculuk kurumuna başvuru yapılmadan açılmış olması nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla davanın reddi ile aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 sayılı Yasa ile değişik 6102 sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 sayılı kanunun 18/A maddesinin 1. fıkrası uyarınca arabuluculuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcının 54,40 TL’ye ikmali ile bakiye 10,00 -TL harcın davacıdan hazineye irad kaydına, 44,40 TL peşin harcın mahsubuna,

3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı ….. ve davalı ….. Sigorta Aş kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ….. ve davalı ….. Sigorta Aş’ye verilmesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı ….. vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/07/2020

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır