Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1025 E. 2020/433 K. 16.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1025 Esas
KARAR NO : 2020/433

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 21/10/2015
KARAR TARİHİ : 16/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy … AHM’nin … Esasına kayden açtığı davada, davalı …’in sahibi bulunduğu … plakalı aracın müvekkilinin sahibi bulunduğu … plakalı minibüse 07.09.2014 tarihinde çarptığını, bu çarpma neticesinde müvekkilinin aracında maddi hasar meydana geldiğini, davalı araç sürücüsünün çarpmadan sonra olay yerinden kaçtığını, ancak aracının plakasını kaza mahallinde düşürdüğünü, kaza mahallini gören iş yeri kamera kayıtları izlendiğinde davalı aracın aşırı hızlı ve kontrolsüz bir şekilde çıkarak süratle müvekkilinin minibüsüne çarparak kaçtığının açıkça görüldüğünü, Bakırköy …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin .. D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırdıklarını, bilirkişi raporunda araçta meydana gelen hasar bedelinin 9.558 TL maddi değer kaybının ise 3.000 TL olarak hesaplandığını, aracın onarım süresince çalıştırılamaması sebebiyle oluşan 89 günlük kazanç kaybının günlük 100 TL+KDV üzerinden hesap edilerek davacıya ödenmesine karar verilmesini, 9.558 TL hasar bedeli ve araçta meydana gelen 3.000 TL maddi değer kaybının kaza tarihinden itibaren işletilecek ticari reeskont avans faizi ili birlikte davalılardan alınarak müvekkile verilmesini, onarım süresince çalıştırılamaması sebebiyle günlük 100 TL+ KDV üzerinden hesaplanacak 89 günlük kazanç kaybının ticari reeskont faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesini talep ettiği,
Davalı … vekilinin cevap dilekçesi ile değer kaybına ilişkin taleplerin dolaylı zarar niteliğinde olduğundan KZMSS sigortası teminatı dışında kaldığını, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3/m bendi gereğince dolaylı zarar tazminat taleplerinin de teminat dışında kaldığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili sigorta şirketinin ancak ZMMS Sigortası Genel Şartları B.2. maddesinde öngörülen şekilde belirlenecek gerçek zarar miktarından sorumlu tutulabileceğini, davacı tarafın bilirkişi aracılığıyla yapılan tespit raporunun kabul edilmesinin mümkün olmadığını beyanla davanın reddini savunduğu,
Davalı … usule uygun davetiye tebliğine rağmen süresinde cevap dilekçesi sunmamış, ön inceleme duruşmasında kaza tarihinde askerde olduğunu, aracın kendi üzerinde kayıtlı olup kazanın oluşumunda aracını kullanan sürücünün kusurunun bulunmadığını savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazası nedeniyle davacı araçta meydana gelen hasar, değer kaybı, kar kaybı istemine ilişkin tazminat davasıdır.
Davacı ve davalı araçların trafik kayıtları, kazaya ilişkin kamera kaydı, Bakırköy … SHM’nin …. D. İş sayılı dosyası, faturalar, sigorta belgeleri, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının …. Sr. Sayılı dosyası vs. Deliller celp ve tetkik olunmuş, tanıklar dinlenilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bakırköy … SHM’nin … D. İş sayılı dosyasının tetkikinden dosyamız davacısı tarafından davacı araçta meydana gelen hasarla ilgili tespit yaptırıldığı, bilirkişi raporunda hasar bedelinin 9.558,00 TL ; araçta meydana gelen değer kaybının 3.000,00 TL olarak tespit edildiği görülmüştür.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının …. Sr. Sayılı dosyasının tetkikinden davamıza konu kaza nedeniyle, dosyamız davacısının … plakalı araç sürücüsü ile ilgili şikayette bulunduğu, TCK’nun 179. Maddesinde tanımlanan suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle Kovuşturma Yapılmasına Yer Olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu kusur, hasar ve değer kaybı uzmanları ile sigorta hukukçusu tarafından düzenlenen raporda tanık beyanlarına ve kamera kayıtlarına göre kazanın oluşumunda davalı araç sürücüsünün %100 oranınında kusurlu olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı, araçta meydana gelen hasar bedelinin 9.676,00 TL, değer kaybının 3.000,00 TL olduğu; davacı her ne kadar kar kaybı talep ederken günlük 100,00 TL + KDV üzerinden hesaplanacak 89 günlük kazanç kaybı talep etmiş ise de meydana gelen hasarın makul onarım süresinin 15 gün olacağı, davacı aracın personel servis taşımacılığı faaliyetinde bulunduğuna dair belgeler dikkate alındığında davacının günlük net kazanç kaybının 70,00 TL olacağı, dolayısıyla kazanç kaybının 15×70,00 TL = 1.050,00 TL olduğu, KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesine göre davalı … şirketinin davacı araçta meydana gelen hasar bedelinden ve değer kaybından sorumlu olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacı 13.04.2017 tarihinde davasını 1.068,00 TL daha artırarak toplam 14.370,50 TL olarak ıslah etmiştir.
Mahkememizden verilen 15/06/2017 tarih ve … Esas …. sayılı kararı ile “…Davanın kısmen kabulüne, Davacı araçtaki hasar bedeli 9.676,00 TL , değer kaybı 3.000 TL’nin davalı …’den 07.09.2014 kaza tarihinden ; davalı … Sigorta AŞ’den 23.09.2014 dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, Davacı araçtaki kazanç kaybı 1.050,00 TL’nin davalı …’den 07.09.2014 kaza tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, Davacı araçla ilgili kazanç kaybı istemine ilişkin davalı … … Sigorta AŞ hakkında açılan davanın reddine, Delil tespiti alacağına ilişkin davanın her iki davalı yönünden reddine,…” karar verilmiş, süresi içerisinde davalı … tarafından karar istinaf edilmekle, İstinaf, … Hukuk Dairesi’nin 07/11/2019 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı ilamıyla “…Mahkemece hükme esas alınan kusura ilişkin bilirkişi raporunda, görüntü kayıtları incelenerek davalı yönünden 2918 sayılı Kanun’un 57/a, 81.maddeleri, davacı yönünden aynı Kanun’un 84/h fıkrası değerlendirilerek kusur oranının tespit edildiği görülmektedir. Bilirkişi raporunun dosyadaki bilgi ve belgelere uygun, gerekçeli ve denetlenebilir olduğu kanaatine varıldığından, bu rapora itibar edilerek karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin kusura yönelik istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Dosya kapsamında kazaya sebebiyet veren aracın malikinin gerçek kişi olduğu, malikin tacir olduğuna ve aracın ticari amaçla kullanıldığına dair bir bilgi veya belgeye rastlanmadığı anlaşılmakla aracın ticari niteliğinin bulunmaması ve olayın haksız eylem niteliği dikkate alınarak hükmedilen tazminata yasal faiz uygulanması gerektiği gözetilmeden avans faizine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Hükme esas alınan 24/02/2017 tarihli bilirkişi raporunda, aracın hasar boyutu katsayısı ile araç kullanılmışlık düzeyi katsayısına göre oranlama yöntemiyle araç kullanılmışlık düzeyi katsayısı dahil edilmeden hesaplama yapıldığı, ayrıca piyasa koşulları dikkate alınarak araçtaki değer kaybının 3.000,00 TL olduğu belirtilmiştir. Oysa poliçe tarihi itibariyle Yargıtayın yerleşik uygulamalarına göre davacının talep ettiği değer kaybı zararı belirlenirken yapılması gereken, aracın kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarına göre hasarsız haldeki 2. el değerinin belirlenmesi ve aracın tamir edilmesinden sonra, aracın yaşı, hasar miktarı ve hasarlı kısımların özelliği dikkate alındığında yine serbest piyasa koşullarında 2. el değerinde ne kadarlık bir azalma olacağının belirlenmesinden ibarettir. Bu durumda mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler ışığında araçtaki değer kaybının tespiti hususunda yeniden bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Dosya kapsamında davalı … aleyhine kazanç kaybı yönünden açılmış bir dava olmamasına rağmen mahkemece kazanç kaybına ilişkin davalı … yönünden davanın reddi kararı ile lehine vekalet ücreti hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ancak bu konuda istinaf talebi bulunmadığı nedenle bu husus eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiştir. Açıklanan nedenlerle, davalı …. vekilinin kusur dışındaki istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına,” karar verildiğinden, mahkememize gönderilen dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Yukarıda belirtildiği üzere İstinaf kaldırma kararından önce mahkememizce verilen karara karşı kusur yönünden yapılan istinaf iddia ve itirazı yerinde görülmemiştir. Mahkememiz kararı uygulamanın faizi, türü, değer kaybı hesaplanırken uygulanan yöntem ve sigorta şirketi aleyhine kazanç kaybı yönünden bir talep olmamasına rağmen bu konuda karar verilmesi yönünden kaldırılmıştır. Bu tespitler nazara alınarak İstinaf ilamı doğrultusunda ek inceleme yapılması için dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdii ile ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Yargıtay emsal kararları dikkate alınarak yapılan tespit uyarınca davacıya ait aracın kazadan önce piyasa rayiç değerinin 24.500,00 TL, uğradığı hasarın onarımı sonrasında yasa rayiç değerinin 21.500,00-TL olduğu, Davacının uğradığı değer kaybı zararının 3.000,00 TL’den ibaret olacağı kanaati bildirilmiştir.
İstinaf kaldırma ilamı esas alınarak değer kaybı hesabı yapıldığında mahkememizce bilirkişi raporuna itibar edilerek hükme esas alınmıştır. Buna göre kaldırma kararı öncesi bilirkişi raporunda tespit edilen 9.676,00-TL hasar bedeli, kaldırma kararı sonrası alınan ek raporla tespit edilen 3.000,00-TL değer kaybından her iki davalı sorumlu olmak üzere, yine kaldırma kararı öncesinde alınan bilirkişi raporunda tespit edilen 1.050,00-TL kazanç kaybı zararından davalı … sorumlu olmak üzere; yasal faiz işletilmek suretiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın kabulüne,
1- Davacı araçtaki hasar bedeli 9.676,00 TL , değer kaybı 3.000 TL’nin davalı …’den 07.09.2014 kaza tarihinden ; davalı … … Sigorta AŞ’den 23.09.2014 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacı araçtaki kazanç kaybı 1.050,00 TL’nin davalı …’den 07.09.2014 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine,
3- Delil tespiti giderine ilişkin talebin yargılama giderleri olarak değerlendirilmesi gerektiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Alınması gereken 937,62-TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 227,18-TL ile ıslah harcı 18,24-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 692,20-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,(davalı … şirketinin sorumluluğu bakiye 639,25-TL harç ile sınırlı olmak üzere)
5-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 273,13-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri, ATK rapor ücreti ile bilirkişi sarf gideri ve Bakırköy … SHM’nin … D.iş sayılı dosyasında harcanan gider ücreti olmak üzere olmak üzere toplam 4.289,50-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı … şirketinin sorumluluğu 3.961,36-TL ile sınırlı olmak üzere)
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
9-Davalılar tarafından ayrı ayrı yapılan yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/07/2020

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır