Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/980 E. 2019/686 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/980 Esas
KARAR NO : 2019/686

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2018
KARAR TARİHİ : 27/06/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının …. logosu ile yayın yapan televizyonun sahibi olduğunu, taraflar arasındak ….’nin reklamlarının yayınlanması hususunda anlaştığını, davalının 23.03.2017- 03.04.2017 tarihleri arasında …’ın reklamlarının yayanılanması içni davacıya rezervasyon yaptırdığını, bu doğrultuda 23.03.2017-03.04.2017 tarihleri arasında toplam 322 kez reklam yayını gerçekleştirdiğini, davalıya anlaşma uyarınca 31.03.2017 ve 07.04.2017 tarihlerinde toplam 48.696,24 TL tutarında iki adet e faturanın tanzim edildiğini, borçlunun söz konusu faturaları tebliğ aldığını ve münderecatına itiraz etmediğini ve herhangi bir ödemede yapmadığını, davalının borcunu ödememesi üzerine icra takibine geçildiğini, ancak davalının takibe itiraz ettiğini ve bu nedenle takibin durduğunu beyan ederek, itirazın iptaline ve takibin devamına, %20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesine, her türlü harç ve yargılama giderlerinin davalıya bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle yetki itirazında bulunulduğu görülmüş olup, esas yönünden ise; dava dosyası kapsamında davacının yapmış olduğu işlerin bedelinin ne kadar olduğuna ilişkin müvekkili şirket tarafından herhangi bir onayın mevcut olmadığını, ayrıca herhangi bir onay olmaksızın davacının yapmış olduğu işlerin müvekkili şirket tarafından kabul edilebilirliğinin barındırmadığını, taraflar arasında herhangi bir anlaşmanın bulunmadığını, verilen hizmetin bedelinin ne olacağı hususunun bilirkişi marifetiyle belirlenmesinin gerektiğini, davacının kendisinden talep edilen hizmeti eksiksiz bir şekilde yerine getirmediğini, eksiksiz olduğunu ispatlaması gerektiğini, davacının hizmetinin kusurlu olduğunu, davacı tarafın sahibi oldukları gazetelerde müvekkili şirketin projelerine ait reklamlarını yayınlamadığını, müvekkili şirketin izlenme oranının en yüksek olduğu hafta sonu günlerinde hatta özellikle pazar günü bu reklamların tamamının bu zaman dilimi içerisinde girilmediğini, bu durumda müvekkili şirketin talep etmiş olduğu hizmetin tam ve eksiksiz bir şekilde ifa edilmediğini, müvekkili şirketin beklediği faydayı görmediğini, bu nedenle ayıp oranında indirim yapılmasının gerektiğini, davacı tarafından talep edilen tutarlar ile müvekkil nezdinde cari hesap kayıtları uyuşmadığından tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmasının gerektiğini, müvekkilini şirketin takibe itirazında kötü niyetli olmadığından icra tazminatı şartlarının oluşmadığını beyan ederek, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; K.Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nde başlatılan icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın iptali talebine ilişkindir.
K.Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı UYAP sistemi üzerinden celbedilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı başlatılan 8.260,00-TL asıl alacağına istinaden ilamsız icra takibi başlatılmış, süresinde itiraz ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının iddiası, davalının savunması ve icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre,.taraflar arsındaki ticari ilişkisi kapsamında davacının davalıya verdiği reklam hizmeti karşılığında icra takibine konu faturalar nedeniyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre davacının verdiği hizmetin ayıplı olup olmadığı, davalının süresinde ve usulüne göre muayene ve ihbar külfetini yerine getirip getirmediği, davalının verdiği hizmetin ayıplı olması halinde bedelden indirim yapılması gerekip gerekmediği, gerekirse miktarının ne olduğunun tespiti için tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenen rapor tanzimine karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti raporunda özetle; dosya kapısmanıd yapılan icneleme taraflar arasında akdedilen herhangi bir yazılı sözleşmeye rastlanmadığını, davacı tarafından sunulan ticari tdeftrelerin TTK ve VUK hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğunu, davacının 31/12/2017 tarihi itibariyle davalıdan 48.696,24-TL alacaklı durumda olduğunu, davalı tarafından sunulan ticari defterlerin TTK ve VUK hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğunu, davalının 31/12/2017 tarihi itibariyle davaya 48.696,24-TL borçlu durumda olduğunu, taraf defterleri karşılaştırıldığında; taraf defterlerinin birebir uyumlu olduğunu, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde söz konusu hizmetin verildiğine ilişkin sunulan … firması tarafından düzenlenen rezervasyon raporlarına göre davalının reklamının 23/03-31/03 tarihleri arasında 2.565 saniye (01/04-07/04) tarihleri arasında 494 saniye yayınlanmış olduğunu ve davacının faturalarda belirtilen sürelerde reklam hizmetini davalıya verdiğini, dosya kapsamında faturalara konu birim fiyatlarının makul olup olmadığını, bununla birlikte davacının kusurlu olup olmadığını yönündeki herhangi bir belgeye rastlanılmadığından bu aşamada ispata muhtaç olduğunu beyan etmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf davalıya verdiği reklam hizmeti karşılığında icra takibine konu faturalar nedeniyle alacaklı olduğu iddiasıyla takip başlatmış davalı taraf itirazında ve savunmasında özetle, davacının yapmış olduğu işlerin bedelinin ne kadar olduğuna ilişkin taraflar arasında herhangi bir anlaşma bulunmadığı gibi işlerin bedeli hususunda davalının onayının da bulunmadığını, verilen hizmetin bedelinin ne olacağı hususunun bilirkişi marifetiyle belirlenmesinin gerektiğini, davacının verdiği hizmetin ayıplı olduğunu, fatura bedellerinden indirim yapılması gerektiğini savunmuştur. Takip konusu faturalar her iki tarafın defterlerinde kayıtlıdır. Davalı taraf verilen hizmetin ayıplı olduğu iddiasıyla ilgili somut bir iddia ortaya koymadığı gibi, davacıya süresinde ve usulüne uygun olarak yapılan bir ayıp ihbarı da bulunmamaktadır. Taraflar arasında hizmetin bedeline ilişkin yazılı bir anlaşma bulunmamakla birlikte davacının düzenlediği faturalar davalı tarafça süresinde itiraz edilmeyerek defterlerine kaydedilmekle verilen hizmetin bedelide taraflar arsında kesinleşmiştir. Bunun yanında söz konusu hizmetin verildiğine ilişkin sunulan …. firması tarafından düzenlenen rezervasyon raporlarına göre davalının reklamının 23/03-31/03 tarihleri arasında 2.565 saniye (01/04-07/04) tarihleri arasında 494 saniye yayınlanmış olduğu ve davacının faturalarda belirtilen sürelerde reklam hizmetini davalıya verdiği de anlaşılmıştır. Buna göre davalının hizmet bedeline ve hizmetin ayıplı olduğuna ilişkin iddialarının yerinde olmadığı anlaşılmakla davanını kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olmakla davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kabulüne, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında 9.739,24 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 564,24-TL’nin peşin yatırılan 588,14-TL’den mahsubu ile bakiye kalan 23,90-TL harç, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Dava ilk açılış ve harç gideri olan 600,14-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 1.503,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili davacı tarafa iadesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.27/06/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır