Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/939 E. 2019/1336 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/939 Esas
KARAR NO : 2019/1336

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2018
KARAR TARİHİ : 09/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı borçlu tarafça takibe konu olan borca, faizlerine ve diğer tüm fer’ilerine itiraz edilmiş olduğunu, yapılan itiraz neticesinde takibin durdurulmasına karar verildiğini şöyle ki; dava konusu icra takibinin 25.01.2018 tarihli 21.525,50 TL bedelli faturaya binaen başlatılmış olduğunu, davalı borçlunun bu borcun bir kısmını ödemiş olduğunu fakat takip miktarı olan 6.000,00 TL’sini ödememiş olduğunu beyanla; itirazın iptaline, davalı borçlu aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı borçlu taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tekstil alanında faaliyet göstermekte olduğunu davacı ile birlikte ticari işler gerçekleştirmekte olduğunu, davacı ile gerçekleştirilen bir iş sırasında 3.bir firmaya gönderilen gömleklerin geri iade edilmiş olduğunu, iade faturasının müvekkilinde mevcut olduğunu, müvekkilinin davacı tarafından bozulan ve müvekkiline geri iade olan bu hatalı gömleklerin temizlenmesi gerektiğini davacıya bildirmiş olduğunu, davacının da gömlekleri hatalı şekilde götürürlerse onay alamayacaklarını ve müvekkilinin her bir gömlek için borcundan 1 TL mahsup edilecek şekilde temizlemesini teklif etmiş olduğunu ve müvekkilinin de bu teklifi kabul etmiş olduğunu, müvekkilinin teklifi kabul etmesinin ardından iade edilen 6800 gömleği temizlemiş olduğunu ve temiz bir şekilde teslim etmiş olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin, davacıya olan borcundan davacıyla olan anlaşmaları çerçevesinde 6.800 TL mahsup edebilecekken 6.000 TL mahsup ederek kalan borcunu ödemiş olduğunu ve müvekkilinin bu ilişkiden doğan borcunun sona ermiş olduğunu belirterek; müvekkilinin borcunu ödediğinden müvekkiline karşı başlatılan haksız icra takibine itirazların kabulüne, ve bu itirazın iptaline ilişkin açılan davanın reddine, dava masraf ve vekalet ücretinin davaca taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize fiziki olarak gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 6.000,00 TL asıl alacak, 187,52 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.187,52 TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu vekili tarafından takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Davacının iddiası, davalının savunması ve icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre, davacının, davalıya sattığı tekstil ürünleri karşılığında düzenlenen faturalar karşılığı ve cari hesap alacağı bakımından davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre, davacının ayıplı malzemeyi davalıya fatura edip etmediği, daha önce faturası kesilen, iade varsa davacıya edilen ürünlerin yeniden davalıya fatura edilip edilmediği, iade faturasının bulunup bulunmadığı, usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği, davacının sipariş edilen malzemelerin (gizli yada açık) ayıplı olmasının söz konusu olup olmadığı, öyleyse bu nedenle davalının zarara uğrayıp uğramadığı, uğramışsa miktarının ne kadar olduğu, davalının muayene ve ihbar yükümlülüğünü süresinde ve usule uygun yerine getirip getirmediği, sonuç itibariyle davalının davacıya borcu kalıp kalmadığının tespiti için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde ve davalı tarafça sunulacak ürünler üzerinde 24/06/2019 günü, saat 15:00’da Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup; Mali Müşavir bilirkişi … ve Tekstil Mühendisi bilirkişi … 19/08/2019 tarihli raporlarında özetle; davacı vekilinin 17.01.2019 tarihli dilekçe ile dosyaya bir adet e-Arşiv faturası sunmuş olduğunu, yapılan incelemede, faturanın dava dışı bir şirket tarafından Fimax Tekstil şirketine 24.09.2018 itibariyle iade faturası olarak düzenlendiğinin görülmüş olduğunu, incelemeye davalı şirket adına her hangi bir temsilcinin katılmamış olduğunu, davalı şirket adına 2.435 adet KDV dahil toplam fiyatı 21.525,40 TL olan gömlek fasonu faturası düzenlendiğini, buna göre davacı tarafından 2435 adet gömleğin (fason olarak) dikiminin yapıldığını, faturanın usulünce defter kayıtlarına işlendiğini, 28.02.2018 tarihli BS formu ve 23.02.2018 tarihli KDV beyannamesi ile satış faturasının vergi idaresine bildirildiğinin tespit edilmiş olduğunu, davacının 2018 yılı yevmiye defteri üzerinde yapılan incelemede, icra takibine konu edilen faturadan sonra da, taraflar arasında ticari ilişkinin devam ettiğini ve dava … ticari işlemsi tarafından davalı şirkete 3 ayrı fatura daha düzenlenmiş olduğunun görülmüş olduğunu sonuç olarak; davacı tarafından 22.05.2018 tarihinde yapılan icra takibinde davalı şirketten 6.000,00 TL asıl alacak talep edilmiş olduğunu davacının ticari defter ve belgelerine göre icra takibinin yapıldığı tarihte, davacının davalıdan 65.160,16 TL alacaklı durumda bulunduğunun tespit edilmiş olduğunu 6.000,00 TL isteminde haklı olacağını, icra takibinde 187,52 TL işlemiş faiz gösterilmişse de, dosya içeriğinde takip tarihinden önce yapılmış alacak talebine ilişkin bir ihtarın bulunmaması sebebiyle faiz hesabının bu aşamada yapılmasına imkan olmayacağını bildirmişlerdir.
Davacı tarafça takibe konu alacak miktarına ilişkin Bakırköy …. İcra Müdürlüğü dosyasında takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 27.06.2003 tarih ve 2001/1 E., 2003/1 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; Bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi taktirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır. (Fatura ve dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nın m. 23/2.) Bu hüküm, fatura içeriğinden kabul edilen hususlara ilişkin olarak, faturayı düzenleyenin lehine; adına fatura düzenlenenin aleyhine bir karine getirmektedir. Bu karine, faturanın ispat gücüne yönelik bir düzenlemeyi ortaya koymaktadır.
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. Fatura karşı tarafça ticari defterlerine kayıt edilmiş ise, burada delil olan fatura değil ticari defterlerdir. Ticari defterler uyumlu olmadığı için lehe delil değeri bulunmasa da, karşı çıkılan faturanın ticari deftere kayıt edilmiş olması halinde ticari defter aleyhe delil oluşturacaktır. İtirazın iptâli davasında takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılması mümkün değildir (Örnek: Yargıtay HGK. 14.12.2011 T. 2011/19-617 E. 2011/749 K.). Faturalarda gösterilen işler belli iken fatura kapsamı dışındaki işler esas alınarak hesaplama yapılamaz.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davanın cari hesaba konu fatura alacağından kaynaklı başlatılan takipte itiraz nedeniyle açılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin ticari defter ve belgelerine dayandıklarını dava dilekçesinde belirttiği ve belirlenen bilirkişi inceleme gününde ise davacının ticari defter ve kayıtlarını ibraz ettiği, davalının ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği görülmüştür. Uyuşmazlık; davacının icra takibine konu alacağın varlığını kanıtlayıp kanıtlamadığı, tarafların BA-BS kayıtlarına göre değerlendirme yapılıp yapılmayacağı hususlarında toplanmıştır. Taraflar arasındaki ticari ilişki incelendiğinde, davacı tarafın fason gömlek dikerek davalıya teslimi yaptığı, ancak davalının gömleklerin hasarlı olduğu gerekçesiyle iade edildiğini ve temizleme işlemi için 1 TL mahsup yapılacağı konusunda sözleşme kurulduğunu iddia ettiği ancak taraflar arasında böyle bir mahsup anlaşmasının varlığının davalı tarafça ispat edilmesi gerektiği, davalının mahsup anlaşmasının yapıldığına ilişkin iddiasını ispat edemediği, sunulan iade faturasının da davacının dikerek davalıya teslim ettiği gömlekler olup olmadığının belli olmadığı, davalının tanık isim ve adreslerini de ilk celse de süre verilmesine rağmen bildirmediği, buna göre davalının ayıp iddiasını ve mahsup iddiasını kanıtlayamadığı, faturanın teslimine de itiraz olmadığından davalı fatura bedelinden sorumlu olup, asıl alacak yönünden davanın kabulüne ve temerrüde düşürülmemesi nedeniyle faiz istemi yönünden davanın reddine, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE,
2-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki takibin asıl alacak 6.000,00 TL üzerinden DEVAMINA, faize ilişkin istemin REDDİNE,
3-6.000,00 TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gereken 409,86 TL harçtan peşin alınan 71,53 TL harcın mahsubu ile bakiye 338,33 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
5-Davacı tarafında yapılan ilk dava açılış harç gideri 107,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 1.265,00 TL yargılama giderinin kabul oranı (%96,97) ret oranı (%3,03) dikkate alınarak hesaplanan 1.226,67 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 187,52 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve … sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/12/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır