Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/936 E. 2019/43 K. 16.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/936
KARAR NO : 2019/43

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 27/09/2018
KARAR TARİHİ : 16/01/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 25/01/2019

DAVA; Davacı vekili tarafından açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin Esenyurt vergi dairesinin ……. nolu dosyasında mükellefiyeti devam ettiğini şirket merkezinin “ …… mah. …… cad. no. ….. Esenyurt /İstanbul”olduğunu; Ansiklopedi sözlük kitap, kitapçık müzik eserleri ve müzik el yazmaları ……. harita ve basın hizmetleri ile ilgili faaliyetleri ile ilgilendiğini, alanında Türkiye çapında önde gelen firmalardan olduğunu, yapılan yatırımlar arz ve talep dengeleri yüzünden faaliyetini devam ettirebilmek ve rekabeti sürdürebilmek için sürekli finansmana baş vurulduğunu doğal olarak kullanılan kredilere ve döviz kurlarındaki sürekli artışlar maliyetli olumsuz etkilediğinden krediler kullanılmak durumunda kalındığını, ekonomide genel olarak yaşanan olumsuzlukların davacıyı etkilediğini, yapmış bulunduğu hizmet bedellerini tahsil etmekte güçlük çektiğini, alınan çeklerin uzun vadeli olması nedeni ile nakit girdilerini karşılayabilmek için faktoring firmalarına kırdırmak durumunda kaldığını, konut proje satışların durma noktasına geldiğini, artan faiz oranlarının satışları olumsuz yönde etkilediğini ve 2018 Ağustos ayı itibari ile zararlarının birden bire 4.748.936.06 TL gibi zararlarının oluşmasına neden olduğunu ,mevcut halde şirketin tasfiyesi halinde alacaklıların alacaklarına tam olarak kavuşması mümkün olmadığını,şirketin, konkordato projesi çerçevesinde faaliyetlerini sürdürmesi ve konkordato planını gerçekleştirmesi halinde, alacaklıların alacaklarına kavuşmasına ve alacaklıların menfaatine uygun yapının ortaya çıkmasının somut olarak planlandığını, şirketin faaliyetlerine de aynen devam etmesinin de sağlanmış olacağını,davacı şirketçe hazırlanan Konkordato projesinin temel konseptinin vade Konkordatosu olduğunu , firmanın teklif ettiği iş bu konkordatonun büyük ölçüde başarı olasılığına sahip olduğunu,Konkordatoya tabi alacaklılara ödeme yapılmayacak ve bu yolla işletme sermayesi birikimi sağlanacağını,İİK m.308/h kapsamında, Konkordato yapılandırılması sürecinin gerçekleştirileceğini, konkordato ödeme planında kararlaştırılan süre sonunda, muhtemel gelir tablolarındaki temkinli öngörüler çerçevesinde toplam (kümülatif) 13.965.988.00 TL kar elde edileceğini,böylece Konkordato ile amaçlanan iyileşme sağlanacak, şirket karlılık ve verimlilik esaslarına göre faaliyetine sağlıklı bir biçimde devam edebileceğini ve Konkordatoyla amaçlanan iyileşmenin gerçekleşeceğini, rehinli alacaklılarla, mühlet içinde, konkordato komiserinin tavassutu ile İİK m.308/h de öngörülen usulle, borçlarının yeniden yapılandırılması anlaşmaları yapmayı talep ettiğini, geçici mühlet kararıyla birlikte şirkete karşı mühlet boyunca 6183 sayılı kanuna göre yapılanlar dahil hiçbir icra takibi yapılmaması ve başlamış olan takiplerin durdurulması; ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmaması temin maksadıyla ihtiyati tedbir talep etmiş olmakla 201.maddelerin uygulanmasına, rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceği ve devam edebileceği, ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirlerinin alınamayacağı ve satışlarının yapılmayacağı, borçlu şirkete ait çeklerin bankaya ibrazlarında karşılıksız işlemine tabi tutulmamasına, senetlerin protesto edilmemesine, konkordato talepli davanın kabulüne, yargılama giderinin davacı şirket üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava İK. 285 ve TTK286, madde hükümleri gereğince, ödeme güçlüğüne düşen davacı şirkete, alacaklarıyla konkordato akdetmesini sağlamak amacı ile konkordato mühleti verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının 11/10/2018 tarihli tensip tutanağı gereğince gerekli eksikliklerin tamamlandığı ve davacı şirket hakkında 19/10/2018 tarihinden itibaren üç ay süre ile geçici mühlet kararı verildiği mahkememizce gerekli ilanların yapıldığı kurumlara müzekkelerin yazılarak gönderildiği görülmüştür.
Dosya 19/10/2018 tarihli tensip tutanağı ile konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak mali müşavir …… , yeminli mali müşavir ……. ile hukukçu Doç. Dr. ……. geçici konkordato komiseri olarak atanmıştır.
Konkordato komiserleri tarafından sunulan bilirkişi atanmasına dair talep ile Davacı şirketin aktifinde kayıtlı mal varlıklarının nitelikleri ve miktarları dikkate alınarak rayiç değerlerinin tespiti amacı ile basım teknolojileri konusunda uzman Doç Dr. …… , Gayrimenkul Değerleme uzmanı ……. ve Makine Mühendisi …… ,in bilirkişi olarak atanmasının uygun olacağı şeklinde görüş bildirmiş olup Geçici Konkordato Komiser Heyeti’nin 19/11/2018 tarihli toplantı tutanağı mahkememizce onaylanarak Konkordato komiserleri tarafından bildirilen bilirkişilerden rapor sunulması talep edilmiştir.
Bilirkişi SPK değerleme uzmanı …… tarafından sunulan rapor ile mahkemece konkordato talep edilen şirketin mal varaklarının rayiç değerinin tespit ettirilmesine karar verildiği, Kocaeli ili …… ilçesi …… Mahallesi …… ada ….. parsel, ….. Blok …… ve …… nolu bağımsız bölüm nolu taşınmazların yerinde incelemesi için 26.12.2018 tarihinde taşınmazlara gidildiği Taşınmazın ihtiyaç duyulan Tapu kayıt bilgileri ve Takyidat Bilgileri ile İmar ve resmi bilgileri keşif tarihi itibarıyla İlgili Belediyeden temin edilen bilgiler çerçevesinde edinildiğini,her 2 taşınmazın 1/1.000 Ölçekti 13.03.2014 onay tarihli Uygulama İmar Planı Revizyonu kapsamında ‘Ticaret alanı” olarak ayrıldığı,Taşınmazlar; …… Mahallesi, …… Sokağı No: No:…… Daire: 1, {2 no’fu bb) 2 (3 noTu bb) İzmit -Kocaeli adresinde konumlu olduğu, gayri menkullere ulaşım İçin asfalt yol mevcut olmayıp eğimli ve toprak yoldan ulaşım olması nedeniyle ulaşım imkanları kötü olduğu, çevresinde genellikle Konut siteleri ve boş arsalar yer aldığı,Aynı bölgede yüzme oturumlu göl manzaralı daire 150.000 TL bedelle satılık olduğu baz alınarak Taşınmazın 140.000 TL bedelle satılabileceğinin düşünüldüğünü, taşınmazların olduğu parselde binalar tamamlandığı ve 5 yıl geçmiş olmasına rağmen oturumun olmadığını, gayrimenkulun mevcut durumu itibariyle 2 adet daire İçin toplam KDV hariç 230.000 TL olacağı şeklinde görüş bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişi Doç. Dr. …… tarafından sunulan rapor ile davacının Esenyurt’ta bulunan merkezinin 17.12.2018 tarihli envanter stok listesinde yer alan malzemelerin incelendiğini,Şirketin alt envanter stok listesinde yer alan malzemeler ile ilgili yapılan araştırmada, söz konusu malzemelere ait piyasa rayiç fiyatları belirlendiğini ve bu rayiç fiyatlar ile yapılan hesaplamada malzemelerin tamamına ait toplam piyasa rayiç bedelinin hesaplandığını,envanter stok listesindeki malzemeler ile ilgili piyasa rayici toplam değerinin 824.099,00 TL olarak belirlendiğini yrıca envanter listesinde mevcut olan, fakat davacı adresinde mevcut olmayan bir kısım malların haczedildiği şeklinde görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür,
Dava konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
Mahkememize ibraz edilen 15/01/2019 tarihli geçici komiser heyeti raporunda, davacı şirketin konkordato projesine konu 31/08/2018 tarihli mali tablolarına göre 3.481.949,43 TL olan kaydi özvarlığının 31/11/2018 tarihinde 4.643.899,67 TL’sine yükseldiği, davacı şirketin aktifinde kayıtlı tesis, makine, cihaz, taşıtlar ile demirbaşlara ilişkin rayiç değerleme raporunun davacı şirket tarafından eksik belge sunulmuş olması nedeniyle tamamlanamadığı, davacı şirketin 30/11/2018 tarihi itibariyle borca batıklık tutarının 37.186.507,86 TL olarak hesaplandığı, ön projede belirtilen kaynaklarla konkordatonun başarıya ulaşma şansının bulunmadığının tespit edildiği görülmüştür.
Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; Davacı şirketin ön projesi, borçlunun faaliyetine devam etmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli mali kaynağın nasıl sağlanacağı konusunu somut olarak ortaya koymamaktadır. Komiser heyeti tarafından tanzim olunan raporda, konkordato projesinde öngörülen satış ve kar hedefleri, hesaplanan özvarlığı ve öngörülen sermaye itibariyle ön projede belirtilen kaynaklarla konkordatonun başarıya ulaşamayacağı sonucuna ulaşılmıştır. Geçici komiser heyeti raporunun devamında şirketin belirtilen önlemleri içeren revize proje sunması halinde konkordato sürecinin başarıya ulaşma şansının bulunduğunu belirtmiştir. İİK’nun 290/1-a bendinde konkordato projesinin tamamlanmasına katkıda bulunmanın konkordato komiserinin görevlerinden olduğu düzenlenmiş ise de, proje konkordato talep edene aittir ve gerekli görüldüğü taktirde revize proje sunulması de davacının görevidir. Buna rağmen gerek verilen ilk 3 aylık geçici mühlet süresi içerisinde, gerekse de 3 aylık uzatma süresi içerisinde revize proje sunulmamış, konkordatonun başarıya ulaşacağına dair inandırıcı kanıtlar sunulmaya yönelik adımlar atılmamıştır.
Borçlunun kesin mühlet alabilmesi, mali durumunu iyileştirebileceği veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve geçici komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı anlaşılmıştır. İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, 292.maddede ise konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile iflasa karar verileceği düzenlenmiş olup, mahkememizce konkordato talebinin reddine, davacı şirket borca batık durumda olduğundan iflasına karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Geçici mühlet kaldırılarak KONKORDATO TALEBİNİN REDDİNE,
2-İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …… sicil nolu borçlu …….. VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin İFLASINA,
3-İflasın 16/01/2019 günü saat 14:22 itibariyle açılmasına,
4-İflasla ilgili olarak Bakırköy Nöbetçi İflas Müdürlüğü ve İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nü bildirimde bulunulmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan iflas avansının ve gider avansının karar kesinleştiğinde İflas Müdürlüğü’ne aktarılmasına,
6-Komiser heyetinin görevinin son verilmesine ve hükümle birlikte verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
8-Alınması gereken 44,40TL harçtan davacı taraından yatırılan 35,90TL nin mahsubu ile eksik kalan 8,5TL nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
9-Yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekili ve bir müdahil ve müdahil vekillerinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 16/01/2019

Başkan ……
¸e-imzalıdır
Üye …….
¸e-imzalıdır
Üye ……
¸e-imzalıdır
Katip ……
¸e-imzalıdır