Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/761 E. 2019/1142 K. 24.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/761 Esas
KARAR NO : 2019/1142

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/08/2018
KARAR TARİHİ : 24/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/01/2016 tarihli …… Esas ….. Karar sayılı kararında müvekkili aleyhine tazminat borcuna hükmedildiğini, bu karar neticesinde müvekkilinin Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyasına 15/01/2018 tarihinde ödeme yapmak durumunda kaldığını ve dosyanın kapandığını, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 15/01/2016 tarihli …. Esas …. Karar sayılı kararın, Türkiye – Miami (USA) arası hava taşıması sırasında meydana gelen hasarın rücuen tazminine ilişkin olduğunu, hasarın meydana gelmesinde fiili taşıyan sıfatına haiz davalının işbu tazminattan bizzat sorumlu olması sebebiyle söz konusu davanın kendisine ihbar edildiğini, dosyaya ibraz edilmiş konişmento da görüleceği üzere fiili taşımanın …. tarafından yapıldığını ve emtiaların …nın hâkimiyeti altındayken hasara uğradığını, işbu hasara ilişkin tüm kusur davalı şirket üzerinde olduğundan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasında icra takibi başlatılarak rücu edildiğini, davalı şirketin takibe ve borca itiraz etmesiyle takibin durduğunu, TTK m. 888 ve uluslararası konvansiyonlar uyarınca davalı şirketin fiili taşımayı gerçekleştirmesinden dolayı sorumlu olduğunu ve itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu iddia ederek itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun haksız itirazı nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı borçlunun aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya uygulanacak 1999 tarihli Montreal Konvansiyonu 35. maddesine göre davanın iki yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmasının gerektiğini, dava konusu emtianın 12/09/2013 tarihinde İstanbul’dan Washington’a taşındığından ve mezkur dava 02/08/2018 tarihinde açıldığından söz konusu hükme göre davanın reddinin lazım geldiğini, davacının davayı müvekkiline ihbar etmesinin zamanaşımı süresini kesen bir neden olmadığını, müvekkilinin sorumlu olduğu düşünülse bile Montreal Konvansiyonu m. 22/3’e göre sorumluluğunun kg başına 19 SDR’lik sınırlı sorumluluk esasına tabi olduğunu, davacının sınırlı sorumluluk içinde gerçek zararını isteyebileceğini, davacının Montreal Konvansiyonu m. 23/1 uyarınca takip tarihinden değil, dava tarihinden itibaren faiz talep edebileceğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Bakırköy …. ATM’nin … E sayılı dosyasına konu edilen uluslararası taşıma işinde davacının akdi taşıyıcı davalının fiili taşıyıcı olduğu, yapılan taşıma sırasında hasar gören mal nedeniyle yukarıda belirtilen dosyada davacının akdi taşıyıcı olarak zarar görenin sigortacısına karşı sorumlu olduğuna hükmedildiği, verilen kararın onanarak kesinleşmesi üzerine, davacının hükmedilen tazminatı ferileriyle birlikte Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra dosyasına yatırdığı hususlarında uyuşmazlık bulunmayıp, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının akdi taşıyıcı sıfatıyla ödediği tazminatı ve ferilerini davalıdan fiili taşıyıcı sıfatıyla talep edemeyeceği, davacının davalıya yönelik rücu talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, davalının faiz yönünden sorumluluğunun takip tarihinden mi yoksa rücuya esas mahkeme kararı tarihinden mi olduğu hususlarındadır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra dosyası celbedilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı 8.475,00-TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası celbedilmiş, incelenmesinde; davacı ….. Sigorta A.Ş.’nin davalı … Taşımacılık A.Ş.’ye karşı K.Çekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali davası olup, davanın kısmen kabulüne karar verilerek 2.934,66-TL asıl alacağın üzerinden takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı icra dosyası celbedilmiş, incelenmesinde; takip alacaklısı …… Sigorta A.Ş., takip borçlusu ……. A.Ş.’ye karşı 6.404,20-TL’nin tahsili amacıyla takip başlatıldığı, takip borcunun ödendiğinden dosyanın kapatıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında taşıma bilirkişisinden alınan raporda özetle; davacı akdi taşıyıcının rücu alacaklısı olarak fiili taşıyıcı rücu borçlusuna başvurabileceği ve dava dışı gönderen sigortacısına ödediği tazminat borcu ile ferilerini talep edebileceği, rücu zamanaşımının Montreal Konvansiyonunda özel olarak düzenlenmediği, MÖHUK m. 29/2 uyarınca Türk hukukunun uygulanacağı ve rücu zamanaşımıyla ilgili genel hüküm olan TTK m. 855/3 ’ün tatbik edilmesi gerektiği, TTK m. 855/3 uyarınca rücu alacaklısının rücu borçlusuna bildirimde bulunması kaydıyla, rücu zamanaşımının rücu alacaklısına karşı mahkeme kararının kesinleştiği günden, kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan hâllerde ise, rücu alacaklısının borcu ifa ettiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, davacı akdi taşıyıcıya karşı dava dışı gönderen sigortacısının açtığı davanın fiili taşıyıcı davalı rücu alacaklısına ihbar edilmiş olduğundan, TTK m. 855/3 ’deki bildirimin yapıldığı, rücu alacaklısına karşı açılan davanın 03/01/2018 tarihinde kesinleştiği; rücu alacaklısı olan davacının davalı rücu borçlusuna 29/03/2018 tarihinde takip başlatıldığı ve 02/08/2018 tarihinde işbu davanın açıldığı göz önüne alındığında Montreal Konvansiyonu m. 35/1 ’deki iki yıllık sürenin dolmadığı, davacı rücu alacaklısının 29/03/2018 tarihinde başlattığı takiple rücu borçlusunu davalıyı temerrüde düşürdüğünden, takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi isteyebileceği kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, dava konusu uluslararası taşıma işinde davacı akdi taşıyıcı, davalı fiili taşıyıcıdır. Davacı akdi taşıyıcı gönderenin sigortacısının (taşıtanın) kendisine karşı açmış olduğu davada mahkemece sınırlı sorumluluk esasına göre hükme bağlanan bedeli dava dışı gönderenin sigortacısına icra takibi neticesinde ödemiştir. Fiili taşıyıcı olan davalı zamanaşımı defiinde bulunmuşsa da, rücu zamanaşımının Montreal Konvansiyonunda özel olarak düzenlenmediği, MÖHUK m. 29/2 uyarınca Türk hukukunun uygulanacağı ve rücu zamanaşımıyla ilgili genel hüküm olan TTK m. 855/3 ’ün tatbik edilmesi gerektiği, TTK m. 855/3 uyarınca rücu alacaklısının rücu borçlusuna bildirimde bulunması kaydıyla, rücu zamanaşımının rücu alacaklısına karşı mahkeme kararının kesinleştiği günden, kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayan hâllerde ise, rücu alacaklısının borcu ifa ettiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı, davacı akdi taşıyıcıya karşı dava dışı gönderen sigortacısının açtığı davada (Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası), olay tarihinin 12/09/2013, …. ATM dosyasında dava tarihinin 17/11/2014, bu dosya davalısına ihbar talep tarihinin 30/12/2014 tarihli cevap dilekçesi, ihbar olunana tebliğ tarihinin ise 19/01/2015 olduğu, yani akdi taşıyıcının kendisine karşı dava açıldığı tarih olan 17/11/2014 tarihinden itibaren 3 ay içinde davayı fiili taşıyıcıya ihbar ederek TTK m. 855/3 deki 3 aylık süre içerisinde bildirimde bulunduğu, dava fiili taşıyıcı davalıya ihbar edilmiş olduğundan, TTK m. 855/3 ’deki bildirimin yapıldığı, rücu alacaklısına karşı açılan davanın 03/01/2018 tarihinde kesinleştiği; rücu alacaklısı olan davacının davalı rücu borçlusuna 29/03/2018 tarihinde takip başlatıldığı ve 02/08/2018 tarihinde işbu davanın açıldığı göz önüne alındığında Montreal Konvansiyonu m. 35/1 ’deki iki yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmakla zamanaşımı defiinin süresinde olmadığı, davacının rücu talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, alacak mahkeme ilamına bağlı olup likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın kabulüne,
1-Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra takibine davalının itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın % 20 si oranında 1.695,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 578,93 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 102,36-TL ile icra veznesine yatan 42,38-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 434,19-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri ile icra veznesine yatan harç toplamı olan 180,64-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen tebligat ve müzekkere gideri ile bilirkişi sarf gideri olmak üzere toplam 762,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 2.725-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/10/2019

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır