Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/752 E. 2019/1121 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/752 Esas
KARAR NO : 2019/1121

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2017
KARAR TARİHİ : 21/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında, yapılan sözlü sözleşmeye istinaden müvekkilinin 15.000,00 TL bedelli ….. seri nolu çeki düzenlemiş olduğunu, davalı ile müvkekili şirket arasında yapılan sözleşme gereğince müvkekili şirketin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmiş olduğunu, davalı tarafın sözleşme gereği makul sürede söz konusu olan etleri müvekkili şirkete teslimini gerçekleştirmemiş olduğunu, davalı tarafın sözleşmenin kendisine yüklediği etleri teslim etme yükümlülüğünü yerine getirmediği gibi sözleşmeye dayanarak verilen kambiyo senedini ciro ettiğini, müvekkilinin üstüne düşen sorumlulukları yerine getirip gıda maddelerinin karşılığı olan çeki düzenleyerek davalıya teslim etmiş olduğunu, davalıların gıda maddesi olan etleri teslim etmeden çeki ciro yoluyla 3.kişiye vermesi ve davalı …’nün çeki takibe koymasının davalıların kötüniyetlerini açıkça gösterdiğini beyanla; davanın kabulüne, davalının %20 tazminata mahkum edilmesine, davacı müvekkilinin davalı şirket lehine keşide ettiği çek karşılığında davalı şirkete herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine, dava konusu senedin iptaline, dava konusu senet nedeniyle başlayan icra takibinin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dava konusu çekin, davalı …’nın müvekkili ile aralarındaki ticari faaliyet kapsamında borcuna istinaden cirolanmak suretiyle müvekkiline geçtiğini, daha sonraa çekin ödeme gününde karşılıksız çıkması nedeniyle arkasının yazıldığını ve müvekkili tarafından kambiyo senetlerine mahsus icra takibine konu edildiğini, çekin hukuken bir ödeme aracı olup, keşidesine neden olan temel ilişkiden bağımsız ve cirosu kabil bir kıymetli evrak olduğunu, bu sebeple menfi tespit davasının içeriği ve konusu müvekkilini hukuken bağlamadığı gibi yasal takibe konu edilmek suretiyle tahsili için alacağına halel getirmeyeceğini beyanla, davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere davacının icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, dava konusu çekin davacı tarafından ticari alım satım karşılığında davalılara teslim edilip edilmediği, çekin bedelsiz kalıp kalmadığı, bu nedenle davacının davalılara dava konusu çek nedeniyle borçlu olup olmadığının tespitine ilişkin Menfi Tespit davasıdır.
Dosyanın Mahkememize Büyükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. Esas ve…. Karar sayılı kesinleşmiş görevsizlik kararı ile tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Süleymanpaşa Vergi Dairesi cevabi yazısı, Silivri Vergi Dairesi cevabi yazısı, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısı, Tekirdağ Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabi yazısı ve delil niteliğindeki tüm bilgi ve belgeler dosyamız içerisine aldırılmıştır.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup; davalı takip alacaklısı … tarafından davalı takip borçlusu … ve davacı takip borçlusu …. Hizmetleri Ltd. Şti. hakkında 13.710,00 TL asıl alacak, 791,75 TL geçmiş gün faizi, 41,13 TL komisyon, 1.371,00 TL çek tazminatı olmak üzere toplam 15.913,88 TL üzerinden kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
11/03/2019 tarihli celsede; Dosyanın mali müşavir bilirkişi …..’a tevdii ile, Dava konusu çekin davacı defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, defterde çek çıkışlarının yapılıp yapılmadığı, ticari ilişki kapsamında alınıp alınmadığı ve devir var ise hangi ilişkide devredildiğinin tespiti için ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, rapor tanziminin istenmesine, bilirkişi için 700 TL ücret takdiri ile bilirkişi ücretinin davacı tarafça mahkememiz veznesine depo edilmesi hususunda iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde yatırılmadığı taktirde bilirkişi delilinden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına (ihtarat yapıldı), davacının iddiası, ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 08/04/2019 günü, saat 14:30’de Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ise de; inceleme gün ve saatinde davalı tarafın hazır bulunduğu ancak davacı vekili tarafından 2 haftalık kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmamış olması sebebiyle incelemenin yapılamadığına ilişkin tutanak tutulduğu anlaşılmıştır.
21/10//2019 tarihli celsede; davacı tarafça yemin deliline dayanılmış olduğundan davalı asillerin yemin etmek üzere hazır bulundukları anlaşılmakla, DAVALI …: ” ben çeki …dan aldım. Benim … ile davacı şitrkert arasındaki alacak verecek ilişkisinde bilgim yoktur. … bana borçlkudur ve bu çeki bana vermiştir. …nın bana borçlu olduğuna dair yemin ederim. Diğer hususlar konusunda bilgim yoktur. Ben alacağımı …dan tahsil ettim. Bu hususlar konusunda yemin ederim” şeklinde yeminini eda etmiş ve DAVALI …: ” ben davacı şirketin bana borçlu oduğuna dair yemin ederim. Büytün edimlerimi yerine getiridm. Malları teslim ettim. Çek karşılığı yapmam gereken ifayı yaptım. Bütün faturalar elimdedir. Davacı şirket çek nedeniyle bana borçludur. Bu çeki …’ye ben verdim. Çünkü …ye borcum vardı” şeklinde yemini eda etmiştir.
İddia, savunma, tespit ve yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları ve yukarıda anlatılanlar ile tüm dosya kapsamından, çekin, kıymetli evrak niteliğinde olduğu, kural olarak, çek bir ödeme aracı olup, mevcut bir borcun tasfiyesine yönelik olarak verildiğinin kabulünün gerektiği, sebepten bağımsız olarak soyut bir hukuki işlem şeklinde olan çekten dolayı borç altına giren kişilerin bu çekin bedelsiz ya da çekten dolayı borçlu bulunmadığı iddiasında ispat külfetinin borçluya ait olduğu, diğer menfi tespit davalarından farklı olarak kıymetli evrak ilişkisinden kaynaklanan menfi tespit davalarında borç ikrar anlamı taşıyan çekten dolayı alacaklının alacağını ispat etmesi zorunluluğu bulunmadığı, davacı taraf çeklerin avans olarak olarak verildiği ve bedelsiz kaldığı iddiasına dayanmakta ise de bu iddasını aynı kuvvet ve mahiyette yazılı bir belge ya da delille ispatlaması gerektiği, davalı …’nın tüm fatura ve delillerini sunduğu, çek çıkışları yönünden yapılacak bilirkişi incelemesinin masraf yatmaması nedeniyle yapılamadığı,çekin niye verildiği hangi ticari ilişki kapsamında verildiğinin tespit edilemediği, çek ödeme aracı olup aksinin ispatının davacı tarafça yapılması gerektiği, … yönünden kötü niyetin de ispatlanamadığı, davacının kötü niyetine ilişkin de dosyada delil bulunmadığı, davacı tarafın yemin deliline dayandığı, davalıların yemini eda ettikleri, dava tüm bu deliller değerlendirildiğinde sübut bulmadığından reddine karar verilerek aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 271,77 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 227,37 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden bu davalı yararına A.A.Ü.T. gereğince 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davalı …, davalı …, davalı … ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, davacının yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/10/2019
Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır