Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/721 E. 2019/1115 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/721 Esas
KARAR NO : 2019/1115

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ : 20/07/2018
KARAR TARİHİ : 21/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalıya 19/07/2017 tarihli …. nolu fatura kapsamında belirtilen ürünlerin satışını yaptığını ve malı teslim ettiğini, fatura bedeli olan KDV dahil 18.410,84 TL’nin davalı tarafından 11.410,84 TL’lik kısmının ödenmediğini beyanla, davanın kabulüne, 11.410,84 TL’nin dava tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, davacının ticari iş ve hizmet sunduğu gerekçesi ile düzenlenen fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacının iddiası, davalının icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, fatura borcunun ödenip ödenmediği, davacı ve davalı defterlerinde ticari ilişkinin bulunup bulunmadığının, var ise yapılmış bir ödeme olup olmadığı, tahsilin yapılmadığının alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davacının alacağının kalıp kalmadığı, faturaların usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği, fatura itirazının olup olmadığı, sevk irsaliyelerinin ayrıntılı değerlendirilmesinin yapılması ve tespiti için ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, dava konusu hususların tespiti ile bilirkişi raporu tanzimi için tarafların Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 11/03/2019 günü, saat 14:30’de Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ise de; davacı vekili 08/03/2019 havale tarihli talep dilekçesi ile müvekkili şirketin merkezinin Kocaeli/Gebze’de bulunduğundan ticari defter incelemesinin şirkette yapılmasını talep etmiş olmakla; Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine davacı tarafın defter ve belgelerinin incelenmesi için talimat yazılmış olup; Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasından gönderilen bilirkişi Mali Müşavir …. 31/05/2019 tarihli raporunda özetle; davacı şirketin incelemeye ibraz edilen defterleri üzerinde yapılan usul incelemesinde, 2017 yılına ait defterlerin e-defter beratlarını ve 2017 yılı envanter defterinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yapılmış olduğunu, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığından: 19 Aralık 2012 tarihli ve …. sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Ticari Defterlere İlişkin Tebliğ’in 13. ve 17. maddelerine göre 2017 tarihine ait yevmiye ve kebir defterinin e-defter beyanından onayının yapıldığını ve e-defter beratının alındığını, davacı şirketin defterlerinin delil kudretinin olup olmadığının takdirinin Mahkemeye ait olduğunu, davacı şirket ile davalı arasında dava konusu alacağa esas teşkil eden ürünlere ait 03.05.2017 tarihinde “Fiyat Teklifi” verildiğini, bu fiyat teklifinin davalı tarafından kaşe ve imza edildiğini, davacının dava konusu alacağa esas teşkil eden ürünleri 18.07.2017 tarih ve … nolu Sevk İrsaliyesi ile davalı tarafa teslim ettiğini, teslim alan kısmında … ismi yazılı ve imzalı olduğunu, davacı tarafından, dava konusu ürünlerin davalı tarafa verilen fiyat teklifi ile bu ürünlere ait düzenlenen irsaliye miktar ve fatura tutarlarının birbirlerini teyit ettiğini, davacı şirketin 2017 yılı defter kayıtlarına göre, davalı … Makine-… ile arasındaki ticari faaliyet neticesinde, toplam 18.410,84 TL tutarında fatura düzenlediğini, bu faturaya karşılık 7.000,00 TL tahsilat yaptığını ve 18.12.2017 icra takip tarihi itibariyle davalıdan 11.410,84 TL alacaklı olduğunu bildirmiştir.
İddia, savunma, tespit ve yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları ve yukarıda anlatılanlar ile tüm dosya kapsamından Mahkememizce yapılan incelemede, Davacı, faturaya dayalı takip başlatmış, dosya üzerinde yapılan incelemede, davacının ticari defter kayıtlarının talimat ile incelendiği, davalı ticari defter kayıtlarının inceleme gününde hazır olmamaları nedeniyle incelenmediği, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, 18/07/2017 tarihli irsaliye faturası tutarının 18410,84 TL olduğu, irsaliye altında teslim evrakında davalının isim ve imzasının bulunduğu, davalı tarafın isim ve imza itirazının dosyada olmadığı, sunulan faturaların tebliğine ilişkin davalının kendi imzası ve bu faturadan sonra yapılan kısmi ödeme nedeniyle uyuşmazlık bulunmadığı, malların tesliminin davacı tarafça kanıtlandığı, teslimden önce fiyat teklif formunda da davalının isim ve imzasının bulunduğu davalının bakiye borç kadar ödemeye dair evrak ve kayıt sunmadığı, davacının bakiye alacak iddiasını kanıtladığı anlaşılmakla açılan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın KABULÜ İLE,
2-11.410,84 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 779,47 TL harçtan peşin alınan 204,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 574,54 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 240,83 TL ile bilirkişi, tebligat ve posta ücreti olan 739,95 TL olmak üzere toplam 980,78 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve …. sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2019

Katip …
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır