Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/601 E. 2020/151 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/601 Esas
KARAR NO : 2020/151

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 14/06/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı kurum tarafından diğer davalı …’nın ….’a olan 30.000,00 TL lik borcundan dolayı müvekkili firmaya 12.03.2018 tarihli ihbarname gönderilmiş olduğunu, ilgili ihbarnameye müvekkili tarafından itiraz edilmişse de davalı kurumun itirazların süresinde olmadığı gerekçesiyle borcun müvekkili firma zimmetinde sayılacağından yasal takibe geçileceğini şifahi olarak bildirmiş olduğunu, davacı müvekkilinin davalı kuruma ve diğer davalı …’ya borcu bulunmadığını, davalı …. tarafından davalı …’nın ….’a olan 30.000,00 TL’lik borcundan dolayı müvekkiline gönderilen 12.03.2018 tarihli haciz ihbarnamesine müvekkili tarafından 26.04.2018 tarihinde kuruma başvuru yapılarak; …’nın müvekkili firmadan alacağının 3.210,88 TL olduğu ilgili yazı gereği 3.210,88 TL’ye müvekkili tarafından bloke konulduğunun …’ya ödeme yapılmadığının davalı ….’a ödemenin yapılacağının belirtilmiş olduğunu, davalı kurum tarafından itirazın süresinde olmadığı bu sebeple dilekçenin işleme alınmayacağının haricen bildirilmiş olduğunu, şuan için müvekkili aleyhine takip başlatılmamış olduğunu, bu sebeple müvekkili aleyhine takip başlatılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini veya takip başlatılması halinde teminatsız olarak takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiklerini beyanla; davanın kabulü ile, 12.03.2018 tarihli 30.000,00 TL bedelli ihbarnameye ilişkin davacı müvekkilinin davalı ….’a ve diğer davalıya herhangi bir borcunun olmadığının tespitine, müvekkili aleyhine takip başlatılmaması için İhtiyati Tedbir Kararı verilmesini veya takip başlatılması halinde teminatsız olarak takibin durdurulmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; Kocasinan Vergi Dairesi Müd.’nün …. vergi kimlik numaralı mükellefi …. San. A.Ş.’nin ödenmemiş vergi borçlarının bulunması nedeniyle amme alacağının tahsilinin sağlanması amacıyla davacı şirket nezdinde bulunan hak ve alacaklarının haczine karar verilmiş ve davacı tarafa 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 79.maddesi uyarınca haciz bildirisi gönderilmiş olduğunu, Kocasinan Vergi Dairesi Müdürlüğünce davacı şirket adına alacak haczi yazısı tanzim edilmiş ve 12/03/2018 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, İdarelerince yapılan işlemlerin yerinde ve hukuka uygun olduğunu beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’ya usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Zeytinburnu Vergi Dairesi cevabi yazıları, İstanbul Vergi Dairesi cevabi yazısı, Kocasinan Vergi Dairesi cevabi yazıları, Aksu Vergi Dairesi cevabi yazısı, ve delil niteliğindeki tüm bilgi ve belgeler dosyamız içerisine aldırılmıştır.
Davacının iddiası, davalının icra dosyasındaki itirazı, icra dosyası ile ticari defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamına göre, davacının, davalı … ile arsındaki ticari ilişkisi kapsamında, davalı …’nin davacıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davalının alacağının kalıp kalmadığı, diğer davalı … dairesinin, davalı …’nin alacaklarına 6183 kapsamında başlattığı takibin yerinde olup olmadığı, takip yerinde ise miktarının ne kadar olduğu ile dosya üzerinde 03/09/2019 günü, saat 15:30’de Mahkememiz duruşma salonunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, …’nın ticari defter belgelerini sunması için inceleme gününün tebliğine karar verilmiş olup; Muhasebe, Finans, Şirketler Hukuku Uzmanı bilirkişi …. 22/10/2019 tarihli raporunda özetle; davacının 2017 ve 2018 yıllarına ait ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede; 2017 yılı başında davacının davalıya 1.594,62 TL tutarında borç devir bakiyesinin bulunduğunu, davalının 2017 yılında 103.456,29 TL tutarında 5 adet fatura düzenlediğini, bu faturaların davacının ticari defterinde kayıtlı olduğunu ve bu tutardaki faturaların davalı tarafından düzenlendiğini, davacının 2017 yılında davalıya 80.652,55 TL tutarında ödemede bulunduğunu, davacının 2017 yılı sonu itibariyle davalıya (1.594,62 TL + 103.456,29 TL – 80.652,55 TL) 21.209,12 TL tutarında borçlu olduğunu, bu borç tutarının davacının ticari defterinde kayıtlı olduğunu, 2018 yılı başında davacının davalıya 21.209,12 TL tutarında borç devir bakiyesinin bulunduğunu, davalının 2018 yılında 58.210,88 TL tutarında 1 adet fatura düzenlediğini, bu faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu ve bu tutardaki faturaların davalı tarafından düzenlendiğini, davacının 2018 yılında davalıya 76.209,12 TL tutarında ödemede bulunduğunu, davacının 21.03.2018 tarihi itibariyle davalıya (21.209,12 TL + 58.210,88 TL – 76.209,12 TL) 3.210,88 TL tutarında borçlu olduğunu, bu borç tutarının davacının ticari defterinde kayıtlı olduğunu, davalının bilirkişi incelemesine ticari defter ve belgelerini ibraz etmediğini, dolayısıyla davalının ticari defter ve belgelerine ilişkin tespit ve değerlendirmede bulunamamış olduğunu, … Kocasinan Vergi Dairesi Müdürlüğü 12.03.2018 tarih ve …. sayılı Haciz Bildirisi ile … vergi kimlik nolu mükellefi …’nın hacze konu vergi borçları için davacının mal ve/veya hizmet alımında bulunduğu ve davacının, davalı …’ya borçlu olduğu gerekçesiyle davacıya Alacak Haczi uygulayarak haciz bildirisini 26.03.2018 tarihinde tebliğ ettiğini, ilgi haciz bildirisi yazısı gereği 3.210,88 TL’ye davacı tarafından bloke konulduğunu ve …’ya ödeme yapılmadığını, bu bedelin davalı kurumun banka hesabına EFT yoluyla gönderildiğinin bildirildiğini, davacıya 26.03.2018 tarihinde tebliğ edilen 12.03.2018 tarih ve …. sayılı Haciz Bildirisi üzerine davacının 3.210,88 TL borçlu olduğu …’nın vergi dairesine borcuna istinaden davacının 27.04.2018 tarihinde davalı kurumun banka hesabına EFT yoluyla gönderdiği ticari defter kayıtlarından, davalı …..’un, davacıya 13.09.2019 tarih ve …. sayılı yazı gönderdiğini, dolayısıyla davacı hakkında uygulanan Alacak Haczinin kaldırıldığı tespit edildiğini, bütün bu hüküm ve tespitler birlikte değerlendirildiğinde yapılan haciz bildiriminin 6183 sayılı Kanuna uygun olduğunu, davacının haciz bildiriminin tebliğden itibaren 7 gün içinde itirazda bulunmadığını, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren 1 yıl içinde 14.06.2018 tarihinde işbu menfi tespit davasını açtığını, hacze konu olan 3.210,88 TL tutarındaki alacağı 27.04.2018 tarihinde davalı kuruma ödeyerek haczin konusuz kaldığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamında yapılan incelemede, davalılardan Vergi Dairesi’nin vergi alacakları için diğer davalı … hakkında icra takibi başlattığı, bu icra takibinde Veli’nin alacaklılarına haciz işlemi uygulandığı, davacının da …. için başlatılan takipte ….’ye borçlu olması nedeniyle haciz işlemi uygulandığı ancak davacının, davalı …’ye borcun miktarına ilişkin uyuşmazlık bulunduğu, davanın, menfi tespit istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın davacının, davalı … ile arasındaki ticari ilişkisi kapsamında, davalı …’nin davacıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, varsa yapılan ödemeler, ödeme konusundaki tarafların beyan ve itirazları nazara alındığında davalının, davacıdan alacağının kalıp kalmadığı, diğer davalı …’nin, davalı …’nin alacaklarına 6183 kapsamında başlattığı takibin yerinde olup olmadığı hususlarında menfi tespit istemli açılmış dava olup, Vergi Dairesi’nin dava dışı kişilerden alacak tahsili nedeniyle haczi geri çektiği, davacının buna ilişkin, Vergi Dairesi yönünden dava konusuz kaldığına ilişkin beyan dilekçesi sunduğu, … yönünden ise, davalı …’nin alacak talebini içerir bilginin olmadığı, asıl dava yönünden konusuz kaldığı bu nedenle davalı … yönünden de davada hukuki yarar bulunmadığı anlaşılmakla, Vergi Dairesi yönünden açılan davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından karar verilmesine yer olmadığına, Davalı …’ya açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı tarafça, davalı …, Bahçelievler Uygulama Grup Müdürlüğü Kocasinan Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne açılan davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davalı …’ya açılan davanın hukuki yarar yokluğundan REDDİNE,
3-Alınması gereken 54,40 TL harçtan peşin alınan 512,33 TL harcın mahsubu ile bakiye 457,93 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Taraflar yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin ve davalı … yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2020

Katip ….
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır