Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/586 E. 2019/1378 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/586 Esas
KARAR NO : 2019/1378

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2018
KARAR TARİHİ : 17/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin cari hesap ilişkisine dayalı bakiye alacağı için davalı şirket aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından başlattıkları ilamsız icra takibinin davalı borçlu şirketin yetkiye ve borca itirazı nedeniyle durmuş olduğunu, borçlu şirketin yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili Küçükçekmece İcra Dairesi’ne gönderildiğini ve Küçükçekmece …. İcra Dairesi’nin …. Esas sayılı dosya numarasını almış olduğunu, davalı borçlu tarafından takibe konu borca, faiz ve fer’ilerine ilişkin itirazının kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin kimya sektöründe faaliyet gösterdiğini, bu kapsamda davalı şirkete de aralarındaki ticari ilişki uyarınca kimyevi madde satışı yapan müvekkili şirketin 01.01.2017-31.12.2017 tarihli cari hesap bakiye alacağına ilişkin olarak davalı borçlu şirket tarafından müvekkili şirkete ödeme yapılmamış olduğunu, taraflar arasındaki kimyevi madde alım satımına ilişkin faaliyet de ticari faaliyet olduğundan davalı şirketten avans faizinin talep edildiğini beyanla; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu şirket aleyhine takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulünce tebligat yapıldığı, ancak davaya cevap verilmediği görülmüştür.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celbi talep edilmiş, dosya Mahkememize uyap sistemi üzerinden gönderilmiş olup; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu aleyhine 60.000,42 TL 01.01.2017-31.12.2017 tarihli cari hesap ekstresi bakiye alacağı için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı takip borçlusu vekili tarafından takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili celse arası sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile; Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasını, belirli alacak davasına dönüştürmüş olduklarını, iş bu belirli alacak davası dilekçesi üzerinden yargılamanın devamı ile, alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile tahsilini talep ettiklerini beyan etmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, borç ve alacak durumunu tespiti açısından tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde resen seçilecek mali müşavir bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yapılmasına, incelemenin 21/01/2019 günü saat 15:00 de yapılmasına karar verilmiş olup; Mali Müşavir bilirkişi … 11/04/2019 tarihli raporunda özetle; davacının 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davacının ticari defterlerine göre; takip ve dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 60.000,42 TL alacaklı olduğunu, davalının ticari defter ve belgelerinin müteaddit defalar istenmiş olmasına rağmen tarafına herhangi bir evrak sunulmadığını, 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin ibraz edilmediğinden dolayı lehine delil niteliği konusunda ve davacı ile olan cari hesap ilişkisi yönünden değerlendirme yapılamadığını, özetle; dava konusunun davacının davalıya 3 adet toplamda 65.293,12 TL tutarlı faturalardan kalan bakiye olan 60.000,42 TL’nin tahsilinden ibaret olduğunu, bu faturalardan 32.462,24 TL tutarlı faturanın teslimini ispat etmiş olduğunu, ancak 32.830,88 TL tutarındaki 2 adet faturanın davacı ispatına muhtaç olduğundan mevcut durumda hesaplama dışı bırakılması gerekeceğini, …’in davalı şirket çalışanı veya teslime yetkili olup olmadığı bilinmediğinden Mahkemece gerekli görülmesi halinde davalının Mart/2017 ve Nisan/2017 BA formları üzerinden inceleme yapılabileceğini, neticeten; mübrez deliller çerçevesinde 32.830,88 TL tutarındaki 2 adet faturanın davacı ispatına muhtaç olduğunun kabulü ile dava tarihi itibari ile davacının davalıdan 27.169,54 TL alacaklı olduğunu bildirmiştir.
Davalını Ba formu için 2017 Mart Nİsan formlarının istenilmesi için Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılmasına, geldiğinde Ba formlarının incelenmesi ve itirazlar yönünden değerlendirme için dosyanın bilrikişiye ek rapora gönderilmesine karar verilmiş olup; kök raporu hazırlayan bilirkişi 07/10/2019 tarihli ek raporunda özetle; davalının 2017 yılı BA formları; Mart belge adedi 2 belge tutarı 20.967,00, Nisan belge adedi 1 belge tutarı 13.902,00 olmak üzere toplam belge adedi 3 toplam belge tutarı 34.869,00 olduğunu, davalının KDV hariç olarak 34.869,00 TL fatura bildirmiş olduğunun tespit edilmiş olduğunu, davalının 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalının ticari defterlerine göre; takip ve dava tarihi itibariyle davalının davacıya 60.000,42 TL borcunun bulunduğunu, taraf ticari defterlerinin karşılaştırılması neticesinde; dava tarihi ve takip tarihi itibariyle taraflara ait ticari defterlerdeki bakiyelerin davacının davalıdan 60.000,42 TL alacaklı olduğu yönünde birbirini teyit ettiğini, neticeten, dava tarihi ve takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 60.000,42 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmış olduğunu bildirmiştir.
Davacı tarafça takibe konu alacak miktarına ilişkin 07/07/2017 tarihli e-fatura ve sevk irsaliyesinin ibraz edilmiştir.
Tarafların dava konusu döneme ilişkin BA-BS kayıtları celbedilmiş olmakla tetkikinde, davacı tarafça bildirilen mal satışlarının davalı tarafça alım olarak bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 27.06.2003 tarih ve 2001/1 E., 2003/1 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; Bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi taktirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır. (Fatura ve dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nın m. 23/2.) Bu hüküm, fatura içeriğinden kabul edilen hususlara ilişkin olarak, faturayı düzenleyenin lehine; adına fatura düzenlenenin aleyhine bir karine getirmektedir. Bu karine, faturanın ispat gücüne yönelik bir düzenlemeyi ortaya koymaktadır.
Faturanın delil olması ile ticari defterlerin delil olması birbirinden farklıdır. Fatura karşı tarafça ticari defterlerine kayıt edilmiş ise, burada delil olan fatura değil ticari defterlerdir. Ticari defterler uyumlu olmadığı için lehe delil değeri bulunmasa da, karşı çıkılan faturanın ticari deftere kayıt edilmiş olması halinde ticari defter aleyhe delil oluşturacaktır. İtirazın iptâli davasında takip talebinde gösterilen borç ve borcun sebebi ile bağlılık asıl olup, takip dayanağı belgelerden başka belgelere dayanılması mümkün değildir (Örnek: Yargıtay HGK. 14.12.2011 T. 2011/19-617 E. 2011/749 K.). Faturalarda gösterilen işler belli iken fatura kapsamı dışındaki işler esas alınarak hesaplama yapılamaz.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller, bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde, davanın fatura alacağından kaynaklı başlatılan takibi itiraz nedeniyle açılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin 10/01/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile davasını ıslah ederek alacak davası olarak davaya devam edildiği, davacı vekilinin ticari defter ve belgelerine dayandıklarını dava dilekçesinde belirttiği ve belirlenen bilirkişi inceleme gününde ise davacının ticari defter ve kayıtlarını ibraz ettiği, davalının ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği, ancak sonrasında bilirkişi tarafından yerinde inceleme yetkisi gereği yerinde inceleme yapıldığı ve her iki taraf ticari defterlerinin de incelendiği görülmüştür. Davacı ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıdan 60.000,42 TL alacaklı olduğu, davalı kayıtlarına göre 60.000,42 TL borcunun bulunduğu, her iki ticari defterin birbirini doğruladığı ve ticari defterlerin usulüne uygun tutulmuş olduğu, taraflar lehine delil teşkil ettiği, uyuşmazlık konusu faturaların Mart, Nisan ve Mayıs aylarında düzenlenen 3 adet faturadan kaynaklandığı, 23/03/2017 ve 27/04/2017 tarihli 16.405,49 TL tutarlı faturaların Ba kayıtlarının bulunduğu, her ne kadar teslim alan kısmında …’in davalı çalışanı olduğu kanıtlanamamış ise de, Ba kayıtları ile teslim olgusunun kanıtlandığı, 05/05/2017 tarihli faturada ise davalı çalışanı … isminin bulunduğu ve önceki ödemesi yapılan faturalarda da aynı ismin bulunması nedeniyle davalı adına teslim alma yetkisinin bulunduğu, tüm hususlar değerlendirildiğinde BA formları, taraf ticari kayıtları değerlendirildiğinde, dava konusu faturalara konu malların teslim edildiği teslim edildiği kabul edilmiştir. Davalı tarafça takibe konu miktarın ödendiğine ilişkin belge ve delil ibraz edilmemiştir. Faturalara konu malların davacı yana sevk irsaliyesi ve irsaliyeli fatura ile teslim edildiği, incelenen sevk irsaliyesi ve irsaliyeli faturalarda malı teslim alan ve teslim eden kısımlarının imzalı olduğu, davalının BA formlarında da matrahı 5.000,00 TL’nin üzerindeki 23/03/2017 ve 27/04/2017 tarihli faturaları bildirilmiş olduğu, 05/05/2017 tarihli faturanın da davalı kayıtlarında bulunduğu ve davalı çalışanınra tespit edildiğinin sabit olduğu, davanın ispatlandığı anlaşılmakla davanın ıslah edilmiş hali kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Açılan davanın ISLAH EDİLMİŞ KABULÜNE,
2-60.000,42 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 4.098,63 TL harçtan peşin alınan 724,66 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.373,97 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan ilk dava açılış harç gideri 760,56 TL ile bilirkişi, tebligat ve posta masrafı 939,20 TL olmak üzere toplam 1.699,76 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacı yararına A.A.Ü.T. gereğince takdir edilen 6.950,05 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda 35 sayılı Kanunun geçici 2’inci maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20/07/2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ila 360’ıncı madde hükümleri uyarınca, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veye istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2019

Katip ….
¸

Hakim …
¸

İş bu evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümleri uyarınca imzalanmış olup HMK Yönt. 8/5 maddesi gereği fiziki olarak imzalanmayacaktır