Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/532 E. 2019/1042 K. 09.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/532
KARAR NO : 2019/1042

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 25/05/2018
KARAR TARİHİ : 09/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI
TARİH : 09/10/2019
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 11/09/2014 tarihinde 1.240,400 TL, 21/10/2014 tarihinde 626.360 TL, 06/11/2014 tarihinde 125.000 TL olmak üzere toplam 1.991,760 TL ödünç vermesine rağmen parayı iade alamadığını, iflas masasına alacak kaydı taleplerinin reddedildiğini belirterek faizi ile birlikte 2.630.661,80 TL alacaklarının iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Davanın kayıt kabul istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın davanın yasal süresinde açılıp açılmadığı, davacının talebine konu miktarın iflas masasına kaydının gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy ….. İcra Dairesi tarafından mahkememize gönderilen yazı cevabı ile müflis şirketin iflasına ilişkin Bakırköy …..Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas, …. karar sayılı ilamının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin …. Esas, ….. karar sayılı ilamıyla kaldırıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Bakırköy …..Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasının …. esas sayısı aldığı, davacı takip alacaklısının feragati ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava, İİK’nun 235.maddesi gereğince açılan sıra cetveline itiraz istemine ilişkin olup, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Bu davada, iflas idaresi müflis şirketi temsilen hasım konumundadır. Kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, bir diğer ifade ile iflas alacaklılarının alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları davalar olup, genel mahkemelerdeki alacak davalarından farkı, süreye tabi olması, yetkinin kesin yetki olması, ticaret mahkemesinin görevli olması ve İİK’nın 235/3. maddesine göre basit yargılama usulünün uygulanmasıdır.
Öğreti ve uygulamada genel kabul gören tanımıyla dava konusu, davacının belirli bir vakıaya dayanarak hukuki talepte bulunmasıdır. Yargılama esnasında davanın konusunun ortadan kalkması hâlinde artık esas talep hakkında yargılama yapılmasına gerek kalmayacağından mahkemece karar verilmesine yer olmadığına karar verilir (Kuru, B./Arslan, R./Yılmaz, E; Medeni Usul Hukuku, 14. Baskı, Ankara, 2002, s. 543).
Kayıt kabul davalarındaki esas talep, genel alacak davalarından farklı olmayıp, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak amacıyla iflas sıra cetvelinde alacağın kayıt ve kabulüne karar verilmesi isteğidir. Bu açıdan kayıt kabul isteği, alacak davalarının özel bir görünüm şeklidir ve niteliği gereği alacağın tahsiline ilişkin isteği de içeriğinde barındırır. Dolayısıyla dava konusu alacak istemi halen varlığını devam ettirdiğinden, iflas hâlinin ortadan kalktığı ve iflas masasının dağıldığından bahisle davanın konusuz kaldığı sonucuna varılması mümkün değildir. Aksi halde, kayıt kabul istemine dönüşen alacak davalarında da davalının iflas halinin ortadan kalkması durumunda davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilecek olup, bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlık varlığını devam ettirmesine rağmen çözüme kavuşmamış olur ve 1982 tarihli Anayasamız’ın 36. ve AİHS’in 6. maddesi anlamında hak arama hürriyetinin ihlali gündeme gelir. Bu durumda, yapılması gereken, kayıt kabul isteminin alacağın tahsili istemini de içeriğinde barındırdığı ve uyuşmazlığın devam ettiği göz önünde bulundurularak, müflis şirket hakkındaki iflas kararı ortadan kalktığı için şirket tüzel kişiliği davaya dahil edilerek, yapılacak yargılama sonucu oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesidir.(Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 17/03/2016 tarih, 2015/4567 Esas, 2016/1695 karar sayılı ilamı)
Mahkememizce, müflis şirket hakkındaki iflas kararının ortadan kalktığı hususu nazara alınarak davacı vekiline ….Nakliyat AŞ’yi davaya dahil edip etmeyeceği hususunda beyanda bulunmak ve harcını ikmal etmek üzere süre verilmiş olup, davacı vekili mahkememizin 09/10/2019 tarihli celsesinde davaya dahil etmeyeceklerine ilişkin beyanda bulunmuş olmakla mahkememizce dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ve aşağıda yazılı olduğu biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Açılan davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
1-Karar ve ilam harcının 44,40 TL’ye ikmali ile bakiye 8,50 -TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına, 35,90 TL peşin harcın mahsubuna,
2-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından yatırılan ve kalan gider avansının hüküm kesinleştikten sonra talebi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup, anlatıldı 09/10/2019

Başkan …
E-imzalı
Üye …
E-imzalı
Üye …
E-imzalı
Katip …
E-imzalı