Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/506 E. 2019/150 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/506 Esas
KARAR NO : 2019/150

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 17/05/2018
KARAR TARİHİ : 21/02/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili şirketin davalı şirketten oian cari hesap ilişkisinden kaynaklanan alacağı nedeni ile öncelikle İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. soyı/ı dosyası ile davalı borçlu hakkında icra takibine girişildiğini, davalının yetkiye ve esasa İlişkin itirazlarını üzerine İstanbul …, Asliye Ticaret Mahkemesinin ….E sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının ikame edildiğini, davada mahkemece icra takibinin yetkili yerde yapılmadığından bahiste davanın reddine karar verildiğini, mahkemece yetkisizlik kararının verilmediğini, icar takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığından bahisle davanın reddine karar verildiğinin görüleceğini, davalının itirazı üzerine takibin yetkili Büyükçekmece …., İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyası ile yinelendiğini, ancak davalının itirazı sonucunda söz konusu takibinde durduğunu beyanla itirazın iptali ile davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takip alacaklısı davacı vekili tarafından İstanbul … icra müdürlüğünün….esas sayılı dosyası ile yapılmış bulunan icra takibi nedeniyle tarafına tebliğ edilen ödeme emrine yasal süresi içersinde itiraz ile mezkur takibin durduğunu, bu defa davacı vekili tarafından İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile ikame edilen davanın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesince 3.10.2016 tarihinde Davacının davasını yetkili İcra dairesince yapmadığı gerekçesiyle reddine karar verildiğini, mezkur davanın taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleştiğini ve fakat davacı taraf HUMK. 193 maddesine uygun olarak davasını ve icra takibinin kesinleşmeden sonra 1 yıllık süre içersinde yetkili mercilere göndermediğinden dolayı davanın açılmamış sayılmasına dolayısıyla itirazın iptali davasıda yasal süresi içerisinde ikame edilmediğinden bir yıllık ” hak düşürücü ” süre içersinde mezkur dava ikame edilmediğinden, mahkememiz nezdinde açılmış bulunan işbu davanın da reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın açılması için gerekli hak düşüm süresi geçirildiği gibi dava konusu alacak hakkıda zamanaşımına uğradığını, Büyükçekmece … Asliye hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı davası ile Büyükçekmece Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin takibe yetkili olmadığına karar verildiğine göre icra dosyasınında yetkili mahkemenin bağlı bulunduğu yani yetkili Bakırköy İcra Dairesine dosyanın gönderilmesi, Bakırköy İcra dairelerince icra takibi yapılması gerekirken aksine davacının dorudan işbu davayı açması da yasal mesnedden yoksun olup davanın bu yönden dahi reddinin gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Dava İİK’nun 67. Maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Büyükçekmece …İcra Müdürlüğünün ….E. sayılı dosya suretinin tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 32.574,72 T L asıl alacak üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu, icra müdürlüğünün yetkili olup olmadığı, alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, iş bu davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı hususlarındadır.
Dava konusu uyuşmazlığın tespiti açısından tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davalının defterlerini ibraz etmemesi üzerine sadece davacı şirketin ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
SMMM … tarafından düzenlenen raporda, davacı şirket tarafından sunulan 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerin incelenmesi sonucunda; defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin T.T.K. ve V.ll.K. hükümleri doğrultusunda zamanında ve usulüne uygun şekilde yaptırılmış olduğu, defterlerinin tamamının V.U.K.’nun kayıt nizamı ile ilgili hükümlerine uygun olarak yazdırılmış olduğu, bu nedenle davacı şirkete ait defterlerin sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu değerlendirilmiş olup, bu hususa ilişkin takdirin mahkemeye ait olduğu, davacı tarafından sunulan ticari defterlerin T.T.K. ve V.U.K, hükümleri doğrultusunda sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, takibe ve davaya konu edilen faturaları davalıyı borçlandıracak şekilde defterlerine kaydetmiş olduğu ve davacının 22.03.2017 takip tarihi itibariyle davalıdan 32.574,72 TL alacaklı durumda olduğu, davacı vekili tarafından asıl alacağa oluşturan faturalara konu hizmetin ve dekontlara konu ödemelerin yapıldığına ilişkin dosyada herhangi bir veriye rastlanmadığından bu faturalara konu hizmetin davalıya tesliminin ve dekontlara ilişkin ödemelerin yapılıp / yapılmadığı hususunun bu aşamada ispata muhtaç olduğu, bu tespitler ışığında; sayın mahkemece davacı talebinin kabulü halinde davacının davalıdan talep edebileceği tutarın 32.574,72 TL olabileceği, aksi halde davacı talebinin mümkün olmadığı belirtilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçeli ve denetlemeye açık hazırlanmış olup, mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamı ve toplanan deliller hep birlikte değerlendirilmiştir. Davacı taraf davalı ile ticari ilişki kapsamında alacağının tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlatmış, davalınını itirazları üzerine duran takibin devamını teminen iş bu dava açılmıştır. Davalı tarafın hak düşürücü süre içerininde davanını açılmaması ve yetki itirazları değerlendirildiğinde; davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı itirazının; icra dosyasının, yeki itirazı üzerine İstanbul …. İcra Müdürlüğünden Büyükçekmece icra Müdürlüğüne gönderildikten sonra ödeme emrinin yeniden davalıya tebliğ edildiği ve davalının yeniden itiraz dilekçesi sunduğu 29.05.2017 tarihi ile iş bu davanın görevsiz mahkemede açıldığı 29.12.2017 tarihi nazara alındığında 1 yıllık yasal sürede açıldığı anlaşılmakla reddine; yetki itirazının ise ; davalının itirazı üzerine dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesinden sonra yeniden ödeme emri tebliğ edildiği nazara alınarak reddine karar verilmiştir. Davalı taraf zamanaşımı definde bulunmuşsa da taraflar arsındaki ticari ilişkiye konu alacağın 10 yıllık zamanaşımına tabi olup, takip tarihi itibariyle alacağın zamanaşımına uğramadığı anlaşılmakla zamanaşımı defiinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Esasen alacağın varlığı ve miktarı konusunda taraflar arsında uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmıştır. Şöyleki ;davalı vekilince bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde cevap dilekçesindeki usule ilişkin iddia ve savunmalar tekrarlandıktan sonra, ayrıca bu davada müvekkili şirketin karşı tarafa borçlu olup olmadığının saptanması meselesi de yani alacak konusu hakkında herhangi bir nizaa yaratmış olmadıklarını, itirazlarını müruruzamana, takip hakkına ve yetkiye yönelik olarak yaptıkların, o bakımdan hesap incelemesi yapılmasının kanaatlerine göre yerinde olmadığını, çünkü borcu olmadığına yönelik bir itirazları bahis mevzuu olmadığını, itirazlarının süresi içersinde açılmayan takibe ve davaya ilişkin olduğunu, usulsüz olarak açılan dava ve icra takibinin süre aşımı nedeniyle reddini talep ettiklerini beyan etmiştir. Buna göre davalı tarafın hak düşürücü süre, yekti itirazı ve zamanaşımı defii yerinde olmadığına göre ve alacağın varlığı ve miktarı hususunda taraflar arsında uyuşmazlık bulunmadığına göre davanın kabulüne, alacak faturaya dayalı olup likit olmakla davacı lehine icra inkar tazminatı verilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulüne, Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının iptaline, takibin devamına,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında 6.514,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.225,17 TL harçtan, peşin alınan 556,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.668,87 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 587,70 TL, tebligat, müzekkere ve bilirkişi gideri 771,25 TL olmak üzere toplam 1.327,55 -TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı yararına takdir edilen 3.908,97 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,

Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/02/2019

Katip …
E-imzalı

Hakim …
E-imzalı