Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/452 E. 2019/723 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/452 Esas
KARAR NO : 2019/723

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2014
KARAR TARİHİ : 04/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/07/2019

Mahkememizin …. Esas …Karar sayılı ve 22/03/2016 karar tarihli ilamı, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin … Esas….Karar sayılı ve 24/01/2018 karar tarihli ilamıyla bozulmakla, mahkememizin yukarıda esas sırasına kaydedilmiş olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin uluslararası hava taşıma hizmeti vermekte olup davalıya aralarındaki cari hesap ilişkisine istinaden vermiş olduğu taşıma hizmeti sonucu iki adet fatura keşide ettiğini, davalının fatura bedellerini ödememesi üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek icra takibini durdurduğunu beyanla itirazın iptaline, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkezinin Ataşehir/İstanbul, fabrika adresinin Gebze olması nedeniyle İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin gerçek borcunun 341 Euro olduğunu beyanla öncelikle yetki yönünden davanın reddini, haksız davanın esastan reddini, davacının % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava İcra İflas Kanunun 67. maddesine istinaden İtirazın İptali davasıdır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı dosyası, tarafların sicil kayıtları, BA-BS formları v.s. deliller celp ve tetkik olunmuştur.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı dosyasının tetkikinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 19.08.2014 tarih 2.752,40 TL tutarlı ve 31.10.2014 tarih 113,28 TL tutarlı faturalara istinaden 2.865,68 TL asıl alacak, 89,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.955,27 TL üzerinden ilamsız takip yapıldığı, davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin …. Esas …. Karar sayılı ve 22/03/2016 tarihli karar ilamında davacının ticari defterlerinde takip konusu faturaların kayıtlı olduğu ve davacının faturalar nedeni ile 2.865,68 TL alacaklı göründüğü, davalının ticari defterlerinde ise söz konusu faturaların kayıtlı olmadığı, tarafların BA-BS formlarında davaya konu faturada yazılı taşıma hizmetinin verildiğine dair herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı gibi davalıya yemin dahi teklif etmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin…. Esas …. Karar sayılı ve 24/01/2018 karar tarihli ilamında; “…Dava, taşıma bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkin olup, mahkemece taraflar arasındaki taşıma ilişkisine dair herhangi bir kayıt bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, taşıma bedeline ilişkin düzenlediği faturayı icra takibine konu etmiş, davalı ise icra takibine itirazında da davaya cevap dilekçisinde de taşıma ilişkisini inkar etmemiş, ancak taşıma ücretinin faturada gösterilen tutar kadar olmadığını taşıma işi için davalı tarafından mail yoluyla 341 Euro fiyat teklifi yapıldığını, borcunun bu kadar olduğunu savunmuştur. 6102 sayılı TTK’nin 850/2. bendi uyarınca, taşıyıcı taşıma sözleşmesiyle eşyayı taşıyıp gönderilene teslim etmeyi üstlenirken, gönderen de taşıyıcıya taşıma ücretini ödeme borcunu üstlenmiş olur. Yine TTK’nin 870/4. maddesine göre de, taşıma ücreti eşyanın sayısı ağırlığı veya başka ölçüyle gösterilen miktarına göre kararlaştırılmışsa taşıma ücretinin hesaplanmasında, taşıma veya yük senedindeki kayıtların doğru olduğu varsayılır. Bu durumda, taşıma ilişkisi taraflarca inkar edilmeyip uyuşmazlığın yalnızca bedele ilişkin olduğu dikkate alınarak, öncelikle davalının savunmasında ileri sürdüğü mail yazışmalarında taşıma ücreti konusunda bir mutabakata varılıp varılmadığının araştırılması, taraflar arasında taşıma ücretine dair bir anlaşma bulunmadığının tespiti halinde ise TTK’nin 870. madde hükmü uyarınca tarafların iddia ve savunmaları ile taşıma senedindeki kayıtlar gözetilerek aynı güzergahta ve aynı koşullarda yapılacak taşıma için rayiç taşıma bedelinin belirlenmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle ve davalının gerek takip talebine vaki itirazında, gerekse davaya yanıt dilekçesinde borcun 341 Euro olduğu yönündeki kabul beyanı da gözetilmeksizin davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir…” nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamından sonra mahkememizce yeni esas alınmış, taraflara bozma ilamına karşı beyanda bulunmak üzere süre verilmiş, davacı vekili 06/09/2018 tarihli dilekçesinde; davalının 341,00-EURO navlun borcunu kabul ettiği halde bu miktar borcu davalı ticari defterlerinde bulunmadığını, 1.100,74-TL davalı kaydının olması gerektiği halde bunun ticari defterlerinde bulunmamasının davalının ticari defterlerini usulüne uygun tutmadığı anlamına geldiğini, davalı vekilinin 25/09/2018 tarihli dilekçesinde; dava konusu faturaların müvekkiline tebliğ edilmediği için ticari defterlere işlenmemiş olduğunu, davalının gerçek borcunun 341,00-EURO olduğunun bildirildiği, aşan alacak iddialarının yerinde olmadığını beyan etmiştir.
Tarafların beyanları sonrasında, dosya kapsamı, daha önce alınan mali müşavir bilirkişi raporu, taraflar arasındaki mail yazışmaları ve Yargıtay bozma ilamındaki bozma gerekçeleri nazara alınarak dava konusu taşıma nedeniyle davacının davalıdan talep edebileceği alacak miktarının ne kadar olduğu hususunun tespiti için rapor tanziminin istenmesine karar verilmiş, bilirkişi …tarafından ibraz olunan 24/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Bakırköy …. İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı takibe konu asıl alacağın 2.475,86-TL hesaplandığını, aşan miktarın özel anlaşma olmadığı sürece davalı tarafa fatura edilemeyeceğini, davalının taraflar arasında navlun miktarı konusunda mutabakat iddiasının sabit olmadığını, işlemiş faiz talebinin 80,68-TL hesaplandığını, ayrıca takip tarihinden itibaren asıl alacak için ticari temerrüt faizi talep edilebileceğini beyan etmiştir.
Dosya kapsamı, toplanan deliller, Yargıtay Bozma ilamı ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirilmiştir. Taraflar arasında taşıma sözleşmesi sabittir. Ancak davacının bu taşımada ne kadar navluna hak kazandığı, düzenlediği faturaların sözleşmeye uygun olup olmadığı taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Takibe konu 19.08.2014 tarihli faturanın 2.362,58 TL taşıma için düzenlenen navlun ve 389,82 TL akaryakıt fiyat farkı olmak üzere toplam 945 Euro karşılığı 2.752,40 TL bedelli olduğu, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere taşımanın yapıldığı sabit ise de, akaryakıt farkı talebi bakımından bu hususta taraflar arasında özel anlaşma ile tarife dışı navlun kararlaştırılmadığından akaryakıt farkı talebi yerinde değildir. 31.10.2014 tarihli 113,28 TL bedelli fatura ise noter masrafı için düzenlenmiş olup, asıl alacak talebinde haklı olan davacının noter masrafını da talep edebilecektir. Bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, davacı tarafından, davalıya ait 23 kg yük, İstanbul’dan Lagos-Nijerya’ya taşıması üstlenilmiş ve uluslar arası hava yolu ile kargo taşıması gerçekleştirilmiştir. Bu durumda davacı navluna hak kazanmıştır. Aksi sözleşme yoksa davacı kendi ücret tarifesine göre ücret belirleyebilir. Ancak somut olayda; davalı taraf, her ne kadar taraflar arasında mail yazışmaları ile mutabakat olduğunu iddia etmekte ve 341 EURO navlun borcu olduğunu ileri sürmekte ise de, sunulan mail yazışmalarından ve dosya kapsamında böyle bir mutabakat anlaşılamamaktadır. İtibar edilen bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, davacı 23,00 kg miktarında yükü, İstanbul – Nijerya taşımasına aldığına göre, davacının ticari işletme faaliyeti yaptığı da gözetilerek; yaptığı taşıma için kendi ücret tarifesine göre navlun faturası düzenlemesi somut olaya uygun olacağı, TTK m.870 şartları somut olayda mevcut olmadığı, aksine, davacının doğrudan kendi ücret tarifesine göre fatura düzenlemekte serbest kaldığı , davalının basiretli işadamı özeni göstererek, baştan navlunun 341,00 EURO miktarında anlaştığı hususunda bir e-posta yazışması veya sair delil elde etmesi gerektiği, davalının iddia ettiği gibi bir mutabakat sabit olmadığına göre davacının kendi ücret tarifesine göre 2.362,58 TL fatura düzenlemesinin somut olaya uygun olduğu değerlendirilmekle, bu durumda davacının 2.362,58 TL iş görme faturası, 113,28 TL noter masrafı olmak üzere 2.475,86TL asıl alacak üzerinden takipte bulunmakta haklı olduğu, bu miktara göre yapılan hesaplamada 80,68 TL İşlemiş faiz talep edilebileceği anlaşılmakla davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın tespiti Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere bilirkişi incelemesini gerektirdiğinden likit olmamakla icra inkar tazminatı talebinin reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne, Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında yapılan takibe davalının itirazının. 2.475,86 TL asıl alacak ve 80,68 TL İşlemiş faiz yönünden iptaline, takibin bu miktarlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 174,64-TL’nin peşin yatırılan 48,95-TL’den mahsubu ile bakiye kalan 125,69-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Dava ilk açılış ve harç gideri olan 74,15-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 1195,30-TL’den kabul-red oranına göre 1034,06-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 2.556,54-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 398,73-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize müracaatla YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 04/07/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır