Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/420 E. 2018/1100 K. 13.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/420 Esas
KARAR NO : 2018/1100

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/01/2019
Mahkememizde açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası icra takibi başlatıldığını, borçlu vekilinin, 30/11/2017 tarihinde borçlu olmadığını iddia ederek itiraz edip takibi durdurduğunu, borçlunun itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, davacı şirket ile borçlu şirket arasında mal alım satımı yapıldığını, cari hesapta kalan bakiye bedel olan 75.004,36 TL üzerinden takibe geçildiğini, karşı tarafın itiraz dilekçesinde borçlu olmadığını ifade etse de bu iddiaların tamamen farazi olduğunu, takip konusu borç ilişkisi ile ilgili ticari defter kayıtları olmakla birlikte bu hususta düzenlenen faturaların da mevcut olduğunu, hal böyle iken, fatura bedellerini tarafınca ödemeyen borçlu tarafından itiraz edilmesini, davacı alacağının almasının borçu tarafça engellenmesini, mevzu bahis alacak likit nitelikte haiz olduğu gibi işin esasına girildiği takdirde anlaşılacağını, borçlu takibe kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, bu sebeple tarafınca yapılan ilâmsız icra takibine kötü niyetli olarak itiraz eden akabinde takibin durmasına yol açan, davacı alacağını almasını engelleyenin %20’den aşağı olmamak kayıdıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, ayrıca davalı vekili icra müdürlüğüne yapmış olduğu borca itiraz dilekçesinde, borçluya gönderilen ödeme emrinde herhangi bir belge bulunmadığını, kendilerine bir belge sunulduğu vakit, itiraz haklarının saklı kaldığını beyan ettiklerini, ancak borçlu tarafa örnek form 7 dayalı başlatılan ilamsız icra takibinde borçluya gönderilen ödeme emrinde, takip konusu cari hesap belgelerinin faturaları mevcut olduğunu, davalı tarafın, takip konusu borcun sebebini bilmelerine rağmen itiraz ettiklerini beyan ederek; borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşlağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, mahkeme masraflarının ve avukatlık ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacıya borcu olmadığını, dava konusu icra takibinde borcun sebebinin cari hesap olarak gösterildiğini, ancak taraflar arasında bir cari hesap ilişkisi mevcut olmadığını, davacı taraf icra takibinde gösterdiği alacak sebebi ile bağlı olduğunu, bu nedenle takip talebinde cari hesap ilişkisine dayanan davacı tarafın, dava dilekçesinde alacağını bu kez faturaya dayandırmasının usulen mümkün olmadığını, bu hususa muvafakatı olmadığını, takip talebi ile dava dilekçesinde gösterilen borç sebeplerinin birbiri ile uyumlu olmadığından, davanın reddi gerektiğini, dava konusu dayanağı olarak davacı tarafça gösterilen cari hesap, fatura veya diğer belgelerin hiçbiri icra ve dava aşamasında tarafınca tebliğ edilmediğini, bu fatura veya diğer belgeler tarafınca tebliğ edildiğinde fatura içeriğine göre sahip olduğu savunma ve defiler ile eğer fatura ticari ilişkiden dolayı düzenlenmiş ise ödeme makbuzları, ayıp ve mal teslimine ilişkin savunma ve delillerin dosyaya sunulacağını beyan ederek davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere haksız takip tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’nin 67. maddesine istinaden açılmış İtirazın İptali davasıdır.
Davacı vekili, 13/12/2018 tarihli duruşmada davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davacı vekilinin feragat beyanı karşısında 6100 Sayılı HMK’nin 307-312. maddeleri gereğince davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçeye istinaden,
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Feragat yargılamanın ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanununun 22. maddesi gereğince 35,90 TL karar ve ilam harcının 2/3’üne tekabül eden 23,93 TL’nin peşin yatırılan 837,06 TL’den mahsubuna, fazla yatırılan 813,13 TL’nin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Talep edilmediğinden davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-6100 Sayılı HMK’nin 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra mahkemece kendiliğinden, davacı ve karşı davacı tarafından yatırılmış olan gider avanslarıının kullanılmayan kısmının davacı ve karşı davacıya iadesine, bu kararın tebliğ giderinin iade edilecek avanstan karşılanmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/12/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır