Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/417 E. 2023/354 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/417
KARAR NO : 2023/354

DAVA : Sözleşmenin İptali
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 13/04/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında … Mahallesi, … Cad. No:27 …./Sivas adresinde kain, tapuda Sivas ili, …. İlçesi, … Mahallesi, …. Mevkii, … Ada … Parsel no’da kayıtlı taşınmaz üzerinde kurulacak olan akaryakıt istasyonu ile ilgili olarak 30.09.2013 tarihinde protokol imzalandığını, davalının akaryakıt istasyonunun bulunduğu taşınmaz üzerinden 1.000.000,00 TL bedelle ipotek tesis edeceğini taahhüt etmesine rağmen 500.000,00 TL üzerinden ipotek tesis ettiğini, buna rağmen müvekkil şirketin taahhüt etmiş olduğu nakit kredinin 100.000,00 TL’lik ilk kısmını davalı bayiye verdiğini, diğer taraftan taraflar arasında ariyet sözleşmesi hükümleri doğrultusunda davalı bayiye bayilik sözleşmesi süresince akaryakıt istasyonundan bedelsiz olarak kullanılmak ve sözleşme sonunda iade edilmek üzere malzemeler verildiğini ve istasyona kurumsal kimlik uygulaması yapıldığını, bu yatırımın da müvekkil şirkete toplam maliyetinin 105.521,16 TL olduğunu, 30.09.2013 tarihinde akdedilen protakol sonrasında davalı bayi akaryakıt istasyonunun inşaatını tamamladığını ve müvekkili şirketle 09.09.2015 tarihinde tekrar bir araya gelerek yeni bir protokol ve akaryakıt bayilik sözleşmesi imzaladığını, davalı bayi ile akdedilen 09.09.2015 tarihli son protokolün 3.1.2. maddesi ile bayinin yıllık olan beyaz ürün taahhüdünün 30 aya uzatıldığını ve davalının bayilik sözleşmesi süresinin ilk 30 ayı içerisinde 2.500 m3, geriye kalan 30 aylık dönem içerisinde de asgari 2500 m3 olmak üzere toplarmn 5.000 m3 beyaz ürünü müvekkili şirketten satın almayı, satın almadığı beyaz ürün için beher m3 başına 80 USD cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalının 09.09.2015 tarihli Protokol’ün 4. Maddesi ve Bayilik Sözleşmesi’nin 17/c ve 19. Maddeleri gereğince taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin bir ya da birden fazla maddesini ihlal etmesi halinde, müvekkili şirkete 150.000,00 USD tutarında cezai şartı ve sözleşmenin bu sebeplerle feshi halinde müvekkili şirketin uğrayacağı kar mahrumiyetini ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalı bayi bayilik sözleşmesi ve protokol hükümlerine aykırı hareket eden taraf olmasına rağmen, Suşehri Noterliği’nden göndermiş olduğu 16.11.2017 tarih – .. yevmiye nolu ihtarname ile bayilik sözleşmesini tek taraflı olarak feshettiğini, bunun üzerine müvekkil şirketin de davalı bayiye bir ihtamame göndererek fesih nedeniyle sözleşmeden doğan borçların ödenmesini talep ettiğini, davalının bayilik sözleşmesinin ilk 30 ayı içerisinde asgari 2.500 m3, geriye kalan 30 aylık dönem içerisinde de 2.500 m3 satın almayı taahhüt etmişse de bu taahhüdünü gerçekleştirecek oranda ürün çekmediğini, davalının sözleşmenin akdedildiği tarihten sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar geçen 26 ay 15 günlük süre içerisinde ne az 2.147 m3 beyaz ürün satın alması gerekirken bu dönemde sadece 1.486 m3 ürün çektiğini, bu nedenle sözleşmenin feshedildiği 24.11.2017 tarihine kadar davalının 2.147 – 1.486 – 661 m3 taahhüt açığı ortaya çıktığını, davalının sözleşmenin feshedildiği tarihten sözleşme süresi sonuna kadar kalan 33 ay 15 günlük dönemde de satın alması gereken ancak fesih nedeniyle satın alamayacağı 2.853 m3 beyaz ürün taahhüt açığı da bulunduğunu, bu haliyle davalının fesih öncesi ve sonrast satış taahhüdünden dolayı eksik kalan 2.853 4 661 – 3.514 m3’lük beyaz ürün taahhüt açığı nedeniyle müvekkil şirkete 3.514 x 80 USD (m3 başına cezai şart) – 281.120,00 USD cezai şart borcu olduğunu, sözleşmeyi haksız surette süresinden önce sona erdiren davalı bayinin müvekkiline ödemesi gereken maktu cezai şart tutarının da 150.000,00 USD olduğunu, neticeten; satış taahhüdünü yerine getirmemesinden kaynaklanan 281.120,00-USD tutarındaki cezai şart alacağının şimdilik 1.000,00 USD’lik kısmının, maktu cezai şart bedeli olan 150.000,00 USD tutarındaki alacağın şimdilik 1.000,00 USD’lik kısmının, müvekkilinin uğrattığı zarar ve yoksun bırakıldığı karın 500,00 TL’lik kısmının, 30.03.2018 tarihli ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği tarihten itibaren belirtilen tüm alacaklar için işleyecek aylık %6 oranındaki sözleşmesel faiziyle birlikte tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı şirket arasında 30.09.2013 tarihli sözleşmeyi imzalamalarına rağmen, 08.09.2015 tarihinde davacı ile müvekkili şirketin fesih sözleşmesi imzaladıklarını, daha sonra tarafların 09.09.2015 tarihinde bir araya gelerek yeni protokol ve akaryakıt bayilik sözleşmesini müvekkiline baskı altında kalarak, sözleşme maddelerinin ve cezai müeyyidelerinin de ağırlığı altında tamamen davacı şirket lehine olan bu sözleşmeyi imzalamak durumunda kaldığını, davacı şirketin sözleşme kapsamında 100.000 TL nakit, 100.000 TL mal verme taahhüdünde bulunmuş ise de sadece 100.000 TL nakit ödemeyi yaptığını, geri kalan 100.000 TL’lik mal ve petrolü müvekkili şirkete vermediğini, 100.000 TL’lik vermesi gereken protokolü vermediği için müvekkili firmanın işletmeyi çeviremediğini ve işleri davacı şirketin bu tutumu nedeni ile dağıldığını, müvekkillerin davacı şirketin genel merkezi olan Dünya Ticaret Merkezine defalarca giderek, davacı şirketin toplam borcu olan 165.000 TL’yi ödediklerini ve borcunun kalmadığını, borcunu ödeyen müvekkili şirketin ipoteğin kaldırılması içinde talepte bulunmuş ise de hali hazırda haksız bir şekilde ipotek tesisini kaldırmadığını, kaldı ki fesih anlaşmasından sonra müvekkili şirket borcu olmadığı için yatırımsız bayi durumunda olup kendi çeklerini vererek ürün alımı yapmakta olup, herhangi bir kota ve süre ile bağlılığının da olmadığını, müvekkili şirketin 16.11.2017 tarih …. yevmiye nolu Suşehri Noterliği’nden ihtarda bulunduğunu, davacının her ne kadar dava dilekçesinde müvekkilinin istasyonuna 105.521,16 TL yatırım yapıldığını iddia etse de müvekkili şirketin davacı tarafından işletmeye takılan malzemelerin tamamını 23.01.2018 tarihinde …. adına ….’ya tutanak altında imzalayarak iade ettiğini, müvekkili şirketin davacı şirket ile herhangi bir bağı ve borcu olmadığı gibi hali hazırda malzemelerini teslim ettiği ve farklı firma ile çalıştığını, müvekkili şirket tarafından defalarca davacı şirket tarafından konulan ipotek kaldırılmamış olup müvekkili şirketin mağduriyeti de devam etmekte olup taşınmaz üzerine kredi kullanamayıp ticari faaliyetlerinin sekteye uğradığını, davacı şirketin sözleşme şartlarının kendi lehine ve ağır şartları karşısında aynen “ev sahibinin kiracının ev bulamamasından dolayı fahiş müeyyidelerinin kabulü karşısında zor durumda kalması” gibi müvekkili şirketi de zor durumda bırakarak ipotek tesis ettiğini ve vermesi gereken ürünü vermediğini, işletmeyi ticari açıdan sekteye uğrattığını, neticeten; taraflar arasında akdedilen sözleşme, protokol ve taahhütnamelerin geçersiz olduğunun mahkeme vasıtası ile tespitine, davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava sözleşmenin iptali davası olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasındaki akaryakıt bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haklı neden olmaksızın feshedilip edilmediği, davalının sözleşme kapsamındaki taahütleri yerine getirmemesi ya da eksik yerine getirmesi nedeniyle davacının cezai şart, uğradığı zarar ve kar kaybı talebinde bulunup bulunamayacağı, bulunabilirse miktarının ne kadar olduğu, davalının savunmasına göre davacının sözleşme kapsamındaki sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği, davalının davacı şirkete tüm borçlarını ödediği iddiasının yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan 29/05/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle;
Davacı şirket, incelenen dönemde e-defter mükellefidir. e-defter incelemesi dijital ortamda yapılmış olup, dava konusu incelenen dönemin e-defterleri için Maliye Bakanlığının 2 seri no’lu Elektronik Defter Genel Tebliği’ne uygun işlem yapıldığı, defter beratlarının alındığı, incelenen defterlerin “TK, HMK ve VUK hükümleri gereği zorunlu yasal tasdiklerinin yapıldığı, bilgisayarlı kayıt ortamında işlenmiş olup Muhasebe standartları ve Tekdüzen Hesap Planı ilkelerine uygun tutulduğu, Defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, 6102 sayılı TTK 84/3 ve HMK 222 madde hükümleri gereği sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu görülmüştür. Davalı …. Ulaşım Taş. Otomotiv Petrol Ürünleri Madenc. İth. İhr. Ltd. Şti. ise …./SİVAS merkezli şirket olması nedeni ile Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/11/2018 tarihli yazısı ile Nöbetçi Kangul/Sivas Asliye Hukuk Mahkemesi’ne DAVALI şirketin ticari defter ve betgelerinin incelenmesine ilişkin talimat yazısı yazıldığı görülmüştür. Davacı tarafın muhasebe kayıtları içeriğinden yapılan borç/alacak incelemeleri: Davacı şirket kayıtlarından tespit edilen hususlara göre, davacı tarafından davalıya yapıları ticari mal (akaryakıt) satışları ile cezai şart faturaları nedeniyle yapılan borçlandırmalara karşı davalı şirket tarafından yapılan ödemelerin olduğu, 31/12/2017 tarihine kadar davalı şirketin izlenen borç bakiyesinin 23.13 TL’ye kadar gerilediği, 31/12/2017’den 2018 yılına devreden 23.13-7L üzerine 10/01/2018 tarihinde 1.373,52-TL’lik montaj hizmet yansıtma faturasının kaydı ile 30/11/2018 tarihli hukuk masrafı 500,00-TL’nin kaydı sonrası davalının borç bakiyesinin 1.896,65-TL olduğu, 2014 yılından bu … incelenen kayıt içeriklerinde davacı tarafından, davalı aleyhine cezai şart tutarının tahakkuk ettirildiği, bu tahakkuklara karşı davacı tarafından diğer borçlandırmalarla birlikte toplam borç bakiyelerine karşılık ödemeler yapıldığı, sonuç itibariyle 31/12/2013 itibariyle davalının 1.896,65 TL borçlu olduğunun davacı kayıtlarından anlaşıldığı, bunun dışında dava konusu davacı taleplerini haklı gösterecek borç tahakkuklarının olmadığı tespit edilmiştir. Davacı şirketin, taraflar arasındaki Ariyet Sözleşmesi hükümleri doğrultusunda davalı bayiye bayilik sözleşmesi süresince akaryakıt istasyonunda bedelsiz olarak kullanılmak ve sözleşme sonunda iade edilmek üzere verilen 105.521,14-TL’lik malzemelerin ve kurumsal kimlik uygulamalarının 23/01/2018 tarihli tutanak içeriği ile …. adına …. isim ve imzasına tesim edildiği, davacı şirketin, Ariyet Sözleşmesi kapsamındak davalı şirketten alacaklı olmadığı, davacı şirketin dava dilekçesinin sonuç bölümünde de bu konuda alacak talebinin olmadığı, tespit edilmiştir. Davacı şirketin, protokolün 3.2.2.,maddesi gereğince ipoteğin tesisi edilmesini müteakip 100.000,00 TL ve EPDK lisansının yayınlanması sonrasında ise 200.000,00-TL olmak üzere 10 ay ödemesiz dönemden sonra 4 eşit taksitle ödenmesi koşulu ile davalı şirkete nakit kredi kullandırma taahhüdünden söz edilmesine karşın toplam 300.000,00-TL kullandırılacağı taahhüt edilen bu krediye ilişkin davacı şirketin davalı şirketten alacağı olmadığı, davacı şirketin dava dilekçesinin sonuç bölümünde bu yönde bir alacağı olduğuna ilişkin talebinin de olmadığı tespit edilmiştir. Davacı şirketin davalıdan aldığı 500.000,00-TL’lik ipoteğin halen var olduğu tespit edilmiştir. Davacı tarafından taraflar arasındaki sözleşmeye dayanarak cezai şart talebine konu edilen davalının eksik akaryakıt aldığı iddiası ile ilgili incelemeler: davalı şirketin incelenen ticari defter kayıtları bu kayıtlar içeriğine göre tutulan davalının cari hesap ekstresine göre 31/12/2017′ ye kadar değişik tarihlerde “cezai şart” faturalarının düzenlendiği ve yukarıda da açıklandığı üzere Davalı şirket tarafından toplam borç bakiyesine yapılan ödemelerle bu “tutarların ödenmiş sayılmasının kabulünün gerektiği, zira geriye dönük olarak bu kapsamdar cezai şart talebinde bulunulamayacağı, davalı şirketin 16/11/2017 tarlhli fesih ihbarnamesini tebliğ tarihi 24/11/2017 itibariyle, ilk 2,5 yıldan kalan süre için kıstelyevm taahhüt edilen akaryakıt alacak taahhüt miktarı yıllık 2.147 m3 üzerinden 24/11/2017-09/03/2018 arası 106 gün için aylık 178,91 m3′ 353 m3’ün m3 başına 80-USD (ABD doları) hesabı ile 28.240-USD cezai şart hesaplanabileceği, aynı kıstelyevm hesabın son 2,5 yıl için yapılması gerektiği, alım taahhüdü kapsmaında son 2.5 yıl için Davalı tarafından hiç alım yapılmadığı bu nedenle 2.500 m3 alım taahhüdü miktarının m3 başına 80 USD: cezai şart tutarı ile 2.500 m3 x 80 USD = 200.000-USD cezai şart hesaplanabilceği, yukarıda hesap ayrıntısı gösterilen alım taahhüdü kapsamındaki cezai şart alacağı toplam tutarının 28.240,00-USD + 200,000,00-USD = 228.240,00-USD olduğu tespiti ve hesabı yapılmıştır.
Mahkememizce alınan 07/10/2019 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda kök rapordaki tespit ve kanaatlerde değişiklik yapılmasının gerekmediği tespitine varılmıştır.
Mahkememizce alınan 16/03/2020 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda, kök rapordaki ve 1. Ek rapordaki tespit ve kanaatlerde değişiklik yapılmasının gerekmediği tespitine varılmıştır.
Mahkememizce alınan 12/01/2021 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda özetle; İkinci ek Raporun değerlendirme bölümünde ayrıntıları ile açıklandığı üzere; Davacı’nın ek rapora itirazlarının tamamen maddi konuları içerdiği, bu itirazların ayrık olarak verilen mali bilirkişi ek 2 raporunda cevaplanmış olması gerektiği, Davalı’nın itirazlarının ise kök ve birinci ek rapordaki sektörel değerlendirmelerde, değişiklik yapılması gerektirmediği tespit ve kanaatlerine varılmıştır.
Mahkememizce alınan 17/11/2021 tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Taraflar arasında Bayilik Sözleşmesi ve Protokol hep birlikte 09.09.2015 tarihinde 5 yıl süre ile geçerli olmak üzere akdedilerek sözleşmenin bitiş tarihinin 09.09.2020 olarak kararlaştırıldığı tartışmasızdır. Davalı … Suşehri Notertiği 16.11.2017 tarih ve …. yevmiye no.lu ihtarnamesi ile taraflar arasında akdedilen Bayilik Sözleşmesine ek olarak imzalanan Protokol gereğince taahhütlerin yerine getirilmemesi nedeniyle devam eden ticari faaliyetlerine ve akaryakıt alım faaliyetine 16.11.2017 tarihinde son verdiğini ihtar ettiği mübrez ihtarnameleri görülmüştür. Bayilik Sözleşmesi’ne ek olarak akdedilen Protokol Madde 3.1.2’ye göre davalı şirketin; “BAYİ, akaryakıt bayilik sözleşmesinin imza tarihinden itibaren; sözleşme süresinin ilk 30 ayı içerisinde asgari 2.500 m3, geriye kalan 30 aylık dönemi içerisinde de asgari 2.500 m3 olmak üzere toplam 5.000 m3 (Beşbin) beyaz ürün (Benzinler – Motorinler) ile her yıl asgari 1 ton madeni yağı Kadoil’den satın almayı, her ne sebeple olursa olsun taahhüt ettiği miktardan eksik satın aldığı beyaz ürün için beher m3 başına 80 USD (Seksen Amerikan Doları) ve eksik satın aldığı madeni yağ için beher ton başına 250 (İkiyüzelli Amerikan Doları) tutarında cezal şartı hiçbir itirazda bulunmaksızın ….’e ödemeyi beyan, kabul ve taahhüt eder.” taahhüt ettiği bayilik Sözleşmesi’ne ek olarak akdedilen Protokol Madde 4’e göre davalı şirketin; “İşbu protokolün, bayilik sözleşmesinin ve bayilik sözleşmesine ilave olarak akdedilmiş veya akdedilecek tüm sözleşme, taahhütname vs. antlaşmaların herhangi bir ya da birden fazla maddesinin bayi tarafından ihlal edilmesi durumunda bayi, ….’e satış taahhüdünden kaynaklanan cezai şart bedeli dışında, 150.000 USD (Yüzellibin Amerikan Doları) tutarında maktu cezai şart bedelini de ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt etmiştir.” taahhüt ettiği görülmüştür. Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye istinaden davalı şirketin sözleşme süresi boyunca ilk 30 ay 2.500 m3, geriye kalan 30 aylık dönem içerisinde 2.500 m3 olmak üzere toplam 5.000,00 m3 ürün alımı yapacağını beyan ettiğini, sözleşme fesih tarihi öncesinde de davalı şirket tarafından eksik ürün alımı yapıldığını, davacı … bu sürede 661 m3 ürün satışından mahrum kaldığını, 661 m3 ürünün 80 USD cezai şart tutarı ile çarpılması sonucu cezai şart tutarının 52.880,00 USD (dava tarihinden bir önceki güne ait kur itibariyle 246.616,46 TL) olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin olağan bitiş tarihi 09.09.2020 olup sözleşmenin 24.11.2017 tarihinde fesih edilmesi neticesinde, sözleşmenin 2 yıl 9 ay 24 gün önce sonladığı, davacı … bu sürede 2.853 m3 ürün satışından mahrum kalacağı, 2.853 m3 ürünün 80 USD cezal şart tutarı ile çarpılması sonucu cezai şart tutarının 228.240,00 USD (dava tarihinden bir önceki güne ait kur itibariyle 1.064.442,89 TL) olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. Taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokoller çerçevesinde; davalının sözleşme dönemindeki her yıl için alım taahhütlerinin bulunduğu, eksik alımlar nedeniyle sözleşmenin feshinden önceki dönem için 52.880,00 USD ve sözleşmenin feshinden sonraki (sözleşmenin olağan bitiş tarihine kadar geçecek) dönem için 228.240,00 USD olmak üzere (52.880,00 USD + 228.240,00 USD) 281.120,00 USD (eksik alım nedeniyle) nispi cezai şart bedeli hesap edilmiştir. Yine taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokoller çerçevesinde; davacı … mübrez protokol 4. Maddedeki maktu 150.000,00 USD cezai şart bedelini talep etmektedir. Davacının cezai şart bedel taleplerinin yanı sıra sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin olağan bitim tarihine kadar davalıya (alım taahhüdü kapsamında) yapacağı satışlardan elde edeceği kar mahrumiyetini de talep etmektedir. Sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin olağan bitim tarihine kadar davacının davalıya (alım taahhüdü kapsamında) yapacağı satışlardan elde edeceği kar mahrumiyeti (ilgili yıllar faaliyet giderlerinin oransal olarak tenzili ile) 78.664,23 TL olarak hesap edilmiştir. Özetle, Nispi cezai şart bedeli; eksik alımlar nedeniyle sözleşmenin feshinden önceki dönem için 52.880,00 USD ve sözleşmenin feshinden sonraki (sözleşmenin olağan bitiş tarihine kadar geçecek) dönem için 228.240,00 USD olmak üzere (52.880,00 USD + 228.240,00 USD) 281.120,00 USD (eksik alım nedeniyle) nispi cezai şart bedeli, maktu cezai şart bedeli; mübrez protokot 4. Maddesinde belirlenen 150.000,00 USD, sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin olağan bitim tarihine kadar davacının davalıya (alım taahhüdü kapsamında) yapacağı satışlardan elde edeceği kar mahrumiyeti (ilgili yıllar faaliyet giderterinin oransal olarak tenzili ile) 78.664,23 TL, olarak hesap edilmiştir. Nispi cezai şart ile kar mahrumiyeti taleplerinin mükerrerlik arz edip etmediği, maktu cezai şart bedeli, bu cezai şart bedellerinin fahiş olup olmadığı, borçlunun ödeme gücü ve ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı, alacaklının asıl borcun ifa edilmesi halinde elde edeceği yarar ile cezai şartın ödenmesinin sağlayacağı yarar arasındaki makul adil ölçü, sözleşmeye aykırı davranılması yüzünden alacaklının uğradığı zarar, borçlunun kusur derecesi gibi hukuki takdir mahkemenin takdirine bırakılmıştır.
Mahkememizce alınan 21/09/2022 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda özetle; Dosyaya mübrez belge, bilgi ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Davalı … güncel mali tabloları defaatle talep edilmesine rağmen davalı … tarafından herhangi bir belge sunulmadığı, bu itibarla davalı … güncel Mali durumu hakkında tespit ve değerlendirme yapılamadığı, kök rapordaki tespit, değerlendirme ve kanaatleri değiştirecek bir hususa rastlanmadığı, kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce alınan 22/02/2023 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda özetle; Dosyaya mübrez belge, bilgi ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Kök raporda tespit ve hesap edilen cezai şart bedelleri ve kâr mahrumiyeti bedelinin davalıdan tahsili halinde ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı hususunda 1. Ek raporda de belirtildiği üzere borçlunun güncel mali durumunun tespiti gerektiği, güncel mali durumunun mezkur cezai şart bedelleri ve kâr mahrumiyeti bedelini tespit için de davalının güncel mali tablolarının incelenmesi gerektiği, davalı … güncel mali tablolarını incelemeye sunmadığından, davalı … kök raporda tespit edilen cezai şart bedelleri ve kâr mahrumiyeti bedelini ödemesi halinde ekonomik mahva uğrayıp uğramayacağı hususunda değerlendirme yapılmadığı, kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmesinde ; Taraflar arasında Bayilik Sözleşmesi ve Protokol hep birlikte 09.09.2015 tarihinde 5 yıl süre ile geçerli olmak üzere akdedilerek sözleşmenin bitiş tarihinin 09.09.2020 olarak kararlaştırıldığı davalı … Suşehri Notertiği 16.11.2017 tarih ve …. yevmiye no.lu ihtarnamesi ile taraflar arasında akdedilen Bayilik Sözleşmesine ek olarak imzalanan Protokol gereğince taahhütlerin yerine getirilmemesi nedeniyle devam eden ticari faaliyetlerine ve akaryakıt alım faaliyetine 16.11.2017 tarihinde son verdiğini ihtar ettiği, Bayilik Sözleşmesi’ne ek olarak akdedilen Protokol Madde 3.1.2’ye göre davalı şirketin; “BAYİ, akaryakıt bayilik sözleşmesinin imza tarihinden itibaren; sözleşme süresinin ilk 30 ayı içerisinde asgari 2.500 m3, geriye kalan 30 aylık dönemi içerisinde de asgari 2.500 m3 olmak üzere toplam 5.000 m3 (Beşbin) beyaz ürün (Benzinler – Motorinler) ile her yıl asgari 1 ton madeni yağı Kadoil’den satın almayı, her ne sebeple olursa olsun taahhüt ettiği miktardan eksik satın aldığı beyaz ürün için beher m3 başına 80 USD (Seksen Amerikan Doları) ve eksik satın aldığı madeni yağ için beher ton başına 250 (İkiyüzelli Amerikan Doları) tutarında cezal şartı hiçbir itirazda bulunmaksızın ….’e ödemeyi beyan, kabul ve taahhüt eder.” taahhüt ettiği bayilik Sözleşmesi’ne ek olarak akdedilen Protokol Madde 4’e göre davalı şirketin; “İşbu protokolün, bayilik sözleşmesinin ve bayilik sözleşmesine ilave olarak akdedilmiş veya akdedilecek tüm sözleşme, taahhütname vs. antlaşmaların herhangi bir ya da birden fazla maddesinin bayi tarafından ihlal edilmesi durumunda bayi, …’e satış taahhüdünden kaynaklanan cezai şart bedeli dışında, 150.000 USD (Yüzellibin Amerikan Doları) tutarında maktu cezai şart bedelini de ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt etmiştir.” taahhüt ettiği , taraflar arasında akdedilen sözleşmeye istinaden davalı şirketin sözleşme süresi boyunca ilk 30 ay 2.500 m3, geriye kalan 30 aylık dönem içerisinde 2.500 m3 olmak üzere toplam 5.000,00 m3 ürün alımı yapacağını beyan ettiğini, sözleşme fesih tarihi öncesinde de davalı şirket tarafından eksik ürün alımı yapıldığını, davacı … bu sürede 661 m3 ürün satışından mahrum kaldığını, 661 m3 ürünün 80 USD cezai şart tutarı ile çarpılması sonucu cezai şart tutarının 52.880,00 USD (dava tarihinden bir önceki güne ait kur itibariyle 246.616,46 TL) olduğu , taraflar arasında akdedilen sözleşmenin olağan bitiş tarihi 09.09.2020 olup sözleşmenin 24.11.2017 tarihinde fesih edilmesi neticesinde, sözleşmenin 2 yıl 9 ay 24 gün önce sonladığı, davacı … bu sürede 2.853 m3 ürün satışından mahrum kalacağı , 2.853 m3 ürünün 80 USD cezal şart tutarı ile çarpılması sonucu cezai şart tutarının 228.240,00 USD (dava tarihinden bir önceki güne ait kur itibariyle 1.064.442,89 TL) olduğu,. taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokoller çerçevesinde; davalının sözleşme dönemindeki her yıl için alım taahhütlerinin bulunduğu, eksik alımlar nedeniyle sözleşmenin feshinden önceki dönem için 52.880,00 USD ve sözleşmenin feshinden sonraki (sözleşmenin olağan bitiş tarihine kadar geçecek) dönem için 228.240,00 USD olmak üzere (52.880,00 USD + 228.240,00 USD) 281.120,00 USD (eksik alım nedeniyle) nispi cezai şart bedeli hesap edildiği , yine taraflar arasında akdedilen sözleşme ve protokoller çerçevesinde; davacı … mübrez protokol 4. Maddedeki maktu 150.000,00 USD cezai şart bedelin” taahhüt edilmiştir. Sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin olağan bitim tarihine kadar davacının davalıya (alım taahhüdü kapsamında) yapacağı satışlardan elde edeceği kar mahrumiyeti (ilgili yıllar faaliyet giderlerinin oransal olarak tenzili ile) 78.664,23 TL olarak hesap edildiği bu kapsmada Nispi cezai şart bedeli; eksik alımlar nedeniyle sözleşmenin feshinden önceki dönem için 52.880,00 USD ve sözleşmenin feshinden sonraki (sözleşmenin olağan bitiş tarihine kadar geçecek) dönem için 228.240,00 USD olmak üzere (52.880,00 USD + 228.240,00 USD) 281.120,00 USD (eksik alım nedeniyle) nispi cezai şart bedeli, maktu cezai şart bedeli; mübrez protokot 4. Maddesinde belirlenen 150.000,00 USD, sözleşmenin feshinden sonra sözleşmenin olağan bitim tarihine kadar davacının davalıya (alım taahhüdü kapsamında) yapacağı satışlardan elde edeceği kar mahrumiyeti (ilgili yıllar faaliyet giderterinin oransal olarak tenzili ile) 78.664,23 TL, olduğu, tespit edilmiş olup Davalı taraf bayilik sözleşmesinin kendisi açısından çekilmez hale geldiğine dayanarak, sözleşmenin haklı nedenle feshettiğini ileri sürmüş ise de, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğine ilişkin gerekçelerini ispat edememiştir hesap edilen cezai şart bedelleri ve kâr mahrumiyeti bedelinin davalıdan tahsili halinde ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı hususunda ek rapor alınmış olup borçlunun güncel mali durumunun tespiti gerektiği, güncel mali durumunun mezkur cezai şart bedelleri ve kâr mahrumiyeti bedelini tespit için de davalının güncel mali tablolarının incelenmesi gerektiği, davalı … güncel mali tablolarını incelemeye sunmadığından, bu kapsamda ki iddiasınında ispat edemediği anlaşılmakla davacının ıslah dilekçesi , talep ile bağlılık ilkesi, hükme esas alınan bilirkişi raporu da dikkate alınarak açılan davanın kabulüne; Davacının 13.000,40 TL kâr mahrumiyeti, 88.459,80 TL maktu cezai şart, 88.459,80 TL nispi cezai şart olmak üzere toplam 189.920,00 TL alacağın temerrüt tarihi olan 10/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,karar verilere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE;
1-Davacının 13.000,40 TL kâr mahrumiyeti, 88.459,80 TL maktu cezai şart, 88.459,80 TL nispi cezai şart olmak üzere toplam 189.920,00 TL alacağın temerrüt tarihi olan 10/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 12.973,43 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 145,88 TL + 3.106,04 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.251,92 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 9.721,51 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan dava ilk açılış harç gideri olan 186,98 TL ile 3.106,04 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.293,02 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olarak toplam 3.551,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 29.488,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, yapılan yargılama neticesinde kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/04/2023

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır